Search
English Turkish Sentence Translations Page 183916
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
What had happened that you changed? | İyi ama ne oldu da değiştin? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Somebody did something wrong, but who? | Birimiz bir bok yedik ama kim? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I suspect my father. | Ben günahı boynuna, babamdan şüpheleniyorum. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Or, is your problem with me? | Yoksa garezin bana mı? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Why is everything so different now? | Niçin hiçbir şey eskisi gibi değil? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
My beloved God, please give this blessing. | Kurban olduğum ver şu rahmeti. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Do not make me go to that pimp seyh. | Muhtaç etme beni 'Şıh' pezevengine. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I cannot kiss anybody's hand! Please do not make me belittled. | Ben el mel öpmem. Çok ağrıma gidiyor yahu! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Please give some rain. | Ne olur ver şu yağmuru. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Please... otherwise things are too bad. I'm barely holding as you may have realized. | Ver yoksa durum kötüdür. Sidik zoruyla idare ediyorum bilmiş ol. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Here it is. You'll stay here. | İşte burada yatın. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
... I'll make you regret if you do not work right. Yes agha. | > Dalga geçenin anasını ağlatırım. Baş üstüne ağam. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I didn't like you Kekeş Salman. | Seni gözüm tutmamıştır Kekeş Salman. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
But ... but ... anyway. | Ama... Ama neyse. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
And, I make you responsible from Agha's boots. | Ha! Bir de senin ağanın çizmelerinin başına getirdim. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
You're doomed if they do not shine like mirrors. | Ayna gibi olmazsa mahvoldun gittin. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Yes, agha. | Baş üstüne ağam. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Fuck your boots, agha, and you pimp. | Sıçmışım çizmene de, ağana da, sana da kavat. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Agha, at least be decent here. Nowhere else left for us to go. | Ağam. Hiç olmazsa burada rahat dur. Gidecek başka yerimiz kalmadı. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Shut up! | Kes ulan. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
If you did not steal from Bedirhan Agha... | Bedirhan Ağa'nın yanında hırsızlık yapmasaydın... | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
...we would not be away from our home. | ...şimdi yerimizden, yurdumuzdan olmazdık. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I will not hear this again! Otherwise I'll kill you. OK? | Bir daha bu lafı duymayayım. Yoksa boğazınızı sıkarım. Tamam mı? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I'm asking you! OK? | Tamam mı lan? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
The kid reading a story about Ali (Muhammed's son in law) | [ÇOCUK KİTAP OKUR] Hz. Ali çift ağızlı kılıcı Zülfikar'ı ağır ağır çekti. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Read it instad of stuttering. | < Ve ve diyeceğine, okusana lan. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
story about Ali continues | > Ve mübarek hayvan sanki Hayber Kalesi'ni hemen zaptetmek istiyordu. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Hey! Ali is the real wrestler, real hero. | Vay be! Ben pehlivan diye, ben kahraman diye Ali'ye derim. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Who is us compared to him. O holly man. Go on, read! | Biz kim. Köpek oluyoruz yanında. Vay mübarek adam. Oku bakayım! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
The best story of him is 'Hayber Rock'. | Bence en güzel macerası Hayber Kalesi'dir. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Read it 100 times, I would not be bored. | Yüz defa oku, yine bıkmam. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Read! | Oku lan! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
You slept too? Ooo, everybody is in deep sleep. | Vay namussuz, sen de uyudun ha! Herkesin kıçında pireler uçuşuyor. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
... I'll take a walk then. | Ben şöyle etrafı bir kolaçan edeyim. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Get out of my sight, get out! Who are you? Where are you? | < Çekil önümden! Çekil! Kimsin? Neredesin? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Get out! Get down from the tree and let me see your face! ... shameless pervert! | < Çekil! İn aşağıya da yüzünü göreyim. Irz düşmanı! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
How are you talking to your father? Dad, what are you doing on that tree? | Sen babana ne diyorsun? Baba! Ne işin var ağacın tepesinde? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I'm watching the woman, get out! You are great Abdo Agha, what are you doing? | Karıyı seyrediyorum. Çekil önümden. Ya koca Abdi Ağa, hiç namahreme bakar mı? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
What are you doing? It just caught my eye. | Sen ne bok yiyordun? Canım, benim gözüm takılmıştı. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Let's go, shame on you. I want a woman! | > Yürü, rezil olacağız. > Ben karı istiyorum. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Over my mum? Your mum is useless... | > Ya anamın üzerine olur mu? > Ananda iş kalmadı. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Come on, be quick! | > Hadi elinizi çabuk tutun. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
There is a lot of cleaning to do yet. | > Daha koskoca ev silinip, süpürülecek. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
How slow are these women! | Ne ağır şeyler bunlar canım. Of! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Did you write? I did. | Yazdın mı? Yazdım. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Well done. Read now. Dear brother, | Aferin, oku bakayım. İşte böyle, muhterem kan kardeşim. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Who ever escapes here is winning. All the former aghas moved to city now. | Buradan kaçan kazanıyor. Bütün eski ağalar, şimdi şehirli oldu. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Should I move to the city too? What do you think? | Ben de mi şehirli olsam be? Ne dersin? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Thats all dad. | Tamam baba. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Dad. Hey Dad! What? Write now... | Baba. Hey baba. He? Şimdi yaz bakayım. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Wel done Kekeş! You polished them well. | Aferin lan Kekeş. İyi parlatmışsın. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
With your grace, Agha. | Sayende ağam. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
You have a telegram, Agha. | Telgraf gelmiştir ağam. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Let me see. | Hayırdır? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
We have guest from Ankara. The VIP from our party. | Ankara'dan misafirlerimiz vardır. Bizim partinin ileri gelenleri. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Get prepared. Yes, Agha! | Hazırlık yapın. Baş üstüne ağam! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Pimp! It's not your call. Know your place! Get out! | Lan kavat, sana emir verdi. Haddini bil. Çık dışarı! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Yes, agha! | Baş üstüne ağam. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
What is it? Tell me whatever you want. | Ne kıvranıp duruyorsun? Ne söyleyeceksen, söyle. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Peasants ask about the rain prayer. | Köylü, "yağmur duası ne olacak?" diyor. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
May you have many to kiss your hand. Holly seyh... | El öpenlerin çok olsun. Şıh hazretleri... | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
The reason of our visit... I know. But, forgive me. | Ziyaretimizin sebebi... Biliyorum ama kusuruma bakmayın. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I'm tired, I'm ill, I cannot go for rain prayer. | Çok yorgunum, çok hastayım. Yağmur duasına çıkamam. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Holly seyh, you can only rescue us. | Şıh hazretleri, bizi senin nefesin kurtaracak. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Your Agha is also quite capable. | Ağanızın nefesi de kuvvetlidir. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Whatever you are, I kissed your hand. | Şıh mısın nesin? Elini öptük işte. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
What else do you expect? You want me to kiss your ass too? | Daha ne istiyorsun? Kıçını da mı öpeyim? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I will make you beg more Abdo Agha's son. | Daha seni çok yalvartacağım Abdi Ağa'nın oğlu. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
If you do not go for that rain prayer, I'll tell everything. | Sen bu yağmur duasına çıkma, ben de her şeyi anlatırım. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
What do you tell? How I busted my father Abdo Agha and.. | Neyi anlatacaksın? Babam Abdi Ağa ile... | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
your wife in the hay store. | ...senin karıyı samanlıkta nasıl yakaladığımı. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
You being hostile to us for that reason. | Bu yüzden bize düşman olduğunu. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
You cannot do it. Watch me now. | Yapamazsın. Öyle bir yaparım ki. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Dear elders, this seyh... If the peasants are in such a hard condition, | Ey ihtiyar heyeti! Bu Şıh var ya... Demek, köylü bu kadar zor durumda. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
... I help even if it kills me. | Ölürüm de vallaha çıkarım duaya. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
seyh praying | > Ağlayıp kapına geldik. Bu muhtaçlar yağmur ister. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Coming! A cloud is coming! | Geliyor, bulut geliyor! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
This is all your prayer's power. | Senin edeceğin dua, bu kadar olur işte. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
You could make only 5 drops fall. | İşte ancak beş damla düşürebildin. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
I did what I could. But there is an impure among us. | Ben edeceğimi ettim, ama aramızda cünüp var. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
You are the impure, Didn't we all do ritual washing if front of you? | Sensin cenabet. Gözünün önünde abdest almadım mı? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
It wasn't enough to clean! | Gusül lazım, gusül. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
What sort of seyh are you! You made us walk up and down for three days... | Ulan ben senin Şıh gibi. Üç gündür dağ tepe dolaşıyoruz be. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Agha, you have guests. | Ağam! Ağam! Misafirlerin geldi ağam! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
To get rid of my grandfather, sultan gave 1000 donum land. | < Padişah hazretleri dedemden kurtulmak için 1000 dönüm bağışlamış. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
.. He wanted him to stop revolting. Sultan ... | < İster ki uslu dursun. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Our Agha's çiğ köfte is very famous. | Bizim ağanın çiğ köftesi çok meşhurdur. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Not at all. It is so delicious. | Aman estağfurullah. Tadından yenmez ha! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
My grandfather had 100 donum land. | Benim dedemin 100 dönüm arazisi varmış. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
He donated 10 donum of it... 5 dönümünü of it... | 10 dönümünü bağışlamış. 5 dönümünü bana bağışlamış. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Taste! | Ver bakayım. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Very good. Go ahead, taste some. | < Vallaha hurma gibi. Al sen de tat. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Sultan of the mountains, my grandfather. | Dağlar padişahı, yani benim dedem. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Eskiya, eskiya. Really? | Eşkıya eşkıya. Öyle mi? | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
The main trouble for the Padişah. | Padişah efendimizin başına bela bela. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Prepare the meat. Prepare the meat. | Etleri hazırla. Etleri hazırla. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Yes, agha! | Baş üstüne ağam! | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Our support here is good Agha. | Ağa, bizim durumumuz burada iyidir ha. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
People listen to my word here. | Burada benim sözüm geçer. | Zugurt Aga-1 | 1985 | |
Seyh switched to the other party. | Şeyh karşı partiye geçmiş. | Zugurt Aga-1 | 1985 |