Search
English Turkish Sentence Translations Page 2300
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Quickly leave. Ahn Dong Chil is in a bad mood and if he sees you, you're dead. | Hemen git. Ahn Dong Chil'in keyfi yok, seni görürse yandın. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Who is that woman? | Kim bu kadın? Ara sıra gelen biri. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Perhaps Ahn Dong Chil's lover. | Ahn Dong Chil'in sevgilisi muhtemelen. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Let's go in. | Girelim hadi. Delirdin mi? Yakalanırsak ikimiz de ölürüz. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Then stay outside. I'll go in alone. | Sen dışarıda kal o zaman. Ben tek başıma giriyorum. Aç kapıyı. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You didn't drink for a while. Why are you like this now? | Ne zamandır içmiyordun? Neden bu haldesin? Ne kadar içtin? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'm not in the mood to play with you. Go. | Seninle oynayacak havada değilim. Git. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Sit up. I have something to say to you. | Otur. Söylemem gereken bir şey var. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I told you, I'm not in the mood to deal with you. Leave. | Seninle uğraşacak havamda değilim dedim. Git. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| No matter your mood, you still need to do your work. | Ne havada olursan ol işini yapman gerekiyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| What work? | Ne işi? Kalk! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Jo Kang Ja has appeared. | Jo Kang Ja ortaya çıktı. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| How do you know that? You met her, too? | Nereden biliyorsun? Sen de mi görüştün? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You know, too? Then why are you like this? You need to get her kicked out of school immediately. | Sen de mi? Neden böylesin o zaman? Hemen okuldan atman gerek onu. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You didn't know? Jo Kang Ja.. is going to school. | Haberin yok muydu? Jo Kang Ja okula gidiyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| If you just leave her like that, you don't know how much she will come in. | Oluruna bırakırsan ne kadar ileriye gideceğini bilemezsin. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Did you hear a sound? | Bir ses duydun mu? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| What are you talking about..? | Ne diyorsun sen? Git! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'm sorry, but I had to go to the bathroom | Özür dilerim ama tuvalete gitmem gerekti... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Don't make me concerned and leave, before I come back. | Beni rahatsız etme de ben gelmeden önce git. Tamam. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Who is Jo Kang Ja? Is she at our school? | Jo Kang Ja kim? Bizim okulda mı? Ben de bilmiyorum. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| But why were you like that just now? And why did you come here? | Neden o haldeydin? Neden geldin buraya? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Ahn Dong Chil... What kind of person is he? | Ahn Dong Chil... Nasıl biri? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Is he under Do Jeong Woo, too? | O da mı Do Jeong Woo'ya çalışıyor? Yi Kyeong'u öldüren kişiye? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Answer me. It's important to me. | Cevap ver. Benim için önemli bu. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Ah Ran. Do you know what's the scariest in the world? | Ah Ran. Bu dünyadaki en korkunç şey ne biliyor musun? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| The truth. Seeing the real face. | Gerçek. Gerçek bir yüze şahit olmak. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Yi Kyeong...became like that because she saw the truth. | Yi Kyeong gerçeği gördüğü için bu hale geldi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You've come too close already. | Zaten çok fazla yakınlaştın olaya. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| If you come any closer, they won't leave you alone. | Daha da yakınlaşırsan peşini bırakmazlar. Ahn Dong Chil'le mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| If the top orders it, he and I are the ones who have to do it. | Üsteki emir verirse buna itaat etmesi gerekenler o ve benim. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| It's because she did everything the adults at the top ordered her to do. | Yukarıdakilerin emir verdiği her şeyi yaptığı için öldü. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Yi Kyeong regretted it. If you do everything you're ordered to do, | Bundan pişman oldu. Emir verilen her şeyi yaparsan... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| she may die. | Çocukları eve göndermek için haber vermek gerekiyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Also, who is Jo Kang Ja..? | Bu arada Jo Kang Ja kim? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Let's you and I have a talk. | Senle ben bi' konuşalım. Neden, ne oldu? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Scold her properly this time so she won't wear the uniform ever again. | Bu sefer bir güzel azarla ki bir daha o üniformayı giymesin. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You.. You got caught by my boss, didn't you? | Sen... Sen patronuma yakalandın, değil mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| How did you get caught that he knows your name? | Nasıl yakalandın ki adını biliyor? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Did I advertise around that Oh Jin Sang's wife is Jo Kang Ja? | Oh Jin Sang'ın karısı Jo Kang Ja diye ortalıkta reklam mı yaptım? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Study abroad? How can we send the kid to study abroad in our situation? | Yurtdışına okumaya mı? Böyle bir durumda çocuğu nasıl yurtdışına yollayabiliriz? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Also, he's telling me to send you, too. Am I supposed to be a goose father at this age? | Seni de göndermemi söyledi. Bu yaşımda iskele babası mı olmalıyım? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Study abroad? Does it mean he's not planning on doing anything to you at this time? | Yurtdışında okumak mı? Bu sefer sana bir şey yapmayı planlamıyor demek mi oluyor bu? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I told my kids to observe him. If he falls into it, they will contact me. | Çocuklara gözetlemelerini söyledim. Tufaya gelirse haber verecekler. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| No, open this one and give it to me. Open a new one quickly. | Hayır, bunu açıp içinden verin. Hemencecik yenisini açın. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Yes. My daughter is a bit picky. | Evet. Birazcık öyledir. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Ran's mother! | Ran'ın annesi! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Oh Soon's mom! It's been a while! | Oh Soon'un annesi! Uzun zaman oldu! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Why is it so hard to see you around the neighborhood? I thought you had moved. | Mahallede sizi görmek neden bu kadar zor? Taşındınız sandım. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Now that I'm seeing her outside I'm getting a bit of an Ahjumma feel. (Ahjumma = middle aged woman) | Dışarıdaki haline bakınca birazcık ahjumma havası sezdim sanki. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Jo Bang Wool, you're Ran's mother? You're an ajumma? | Jo Bang Wool, sen Ran'ın annesi misin? Ahjumma mısın? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Where is Ran? What mother? What does she mean Ran's mother? | Ran nerede? Ne annesi? Ran derken ne demek istedi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| What happened to Ran? | Ran'a ne oldu? Sen almıştın onu. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| A cat...? | Kedi mi? Evet, kedimizin adı Ran ama kayboldu sanırım, etrafta geziniyordur. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| In any case, meeting like this is fate. Shall we have some soondaeguk (Korean blood sausage soup) and soju? | Böyle karşılaşmamız kaderin cilvesi sanki. Soondaeguk yiyip soju mu içsek? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Oh, that doesn't sound bad. I have a lot to tell you about Jo Bang Wool. | Hiç fena gelmiyor. Jo Bang Wool hakkında epey söyleyeceğim var. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| The last thing I can do for the kids, | Çocuklar için elimden gelen son şeyler. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Jo Bang Wool. Discuss with her mother and move her to a house. | Jo Bang Wool. Annesiyle konuşup onu bir eve taşı. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Hong Sang Tae, visit his house and investigate his environment. | Hong Sang Tae, evini ziyaret et ve çevresini araştır. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Who is it? | Kim o? Çok ağır! Joo Ae Yeon. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Jo Bang Woo, you... | Jo Bang Wool, sen... Kaç metrekare burası? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Then... | O zaman... mutfakta ızgaralı ocak var mı? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I said, it's fine so why do you want to wash my hair all of a sudden? | Gerek yok dedim ne demeye aniden saçımı yıkamak istiyorsun? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Just bend your head! What are you going to do with that arm? | Kafanızı eğin! Bu kolla ne yapacaksınız? Çabuk... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| It's cold! | Soğuk! Hiç de soğuk değil. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Look here, look here. You were rolling around in the dust. | Buraya bak, buraya bak. Tozlarda yuvarlanıp duruyordunuz. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Bang Wool, it's fine. I have a lot of side dishes at home. | Bang Wool gerek yok. Evde bir sürü meze var. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I wonder if you'll like the taste. | Tadını beğenecek misiniz acaba? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Do you like egg rolls? | Yumurta rulosu sever misiniz? Severim ama... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I knew it would be like this. | Böyle olacağını biliyordum. Sorun değil! Bırakın! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Body too... socks... | Kıyafetleriniz de... çoraplarınız... Neden? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| What is this? This? | Bu ne? Bu? Başkasının odasında ne yapıyorsun? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'll do it. | Göçük de bu yüzden mi oluştu? Tabii ki. Şuna bak şuna... Ben yaparım. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Why are you doing this Jo Bang Wool? This is going completely overboard. | Ne yapıyorsun Jo Bang Wool? Bu kesinlikle sınırı aşıyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| What? You got involved in my business and came barging into my house and all. | Ne var? Siz benim işime karıştınız, evime karıştınız daha neler neler. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Because I'm your student. I can't let my teacher who was hurt because me be reprimanded (suffer). | Öğrencinizim sizin. Sırf azarlanıyorum diye yaralı hocamı bir başına bırakamam. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| How can there be no photos of a girlfriend or even an actress in a man's room? | Bir erkeğin odasında nasıl olur da sevgilisinin hatta bir aktrisin resmi olmaz? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| If you haven't met any girlfriends at this age, what did you do? | Bu yaşta hiç kız arkadaşınız olmadıysa ne yaptınız o zaman? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Do you think your teacher is at your level? Am I your friend? | Hocan seninle eş mi sanıyorsun? Arkadaşın mıyım senin? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You behaving like this is dangerous! Calling a teacher a man?! | Tehlikeli davranıyorsun! Hocana başka erkekler gibi muamele gösteriyorsun! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Yeah, Mom. | Efendim anne. Anladım. Geliyorum hemen. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Teacher, something urgent came up so I'm leaving. | Hocam, acil bir işim çıktı da gidiyorum. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Make sure to put the side dishes in the fridge and | Mezeleri dolaba koymayı unutmayın... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Oh, okay. Go carefully! | Tamam. Dikkatli git! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Jo Kang Ja! It is you, Jo Kang Ja. | Jo Kang Ja! Sensin, Jo Kang Ja. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| But why... Are you working part time? | Ama neden... Part time işte mi çalışıyorsun? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| By chance, you're not doing something weird while wearing a school uniform... | Yoksa okul üniforması giyip tuhaf şeyler mi yapıyorsun... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'll call you next time. I'll definitely call you. I'm sorry Judge! | Sizi sonra ararım. Mutlaka arayacağım. Özür dilerim Hakim Bey! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Your homeroom class student made all this and left? | Sınıf öğrencin bunları yapıp gitti yani? Evet. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| She's a good cook. | İyi aşçıymış. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| The student's name isn't perhaps... | Öğrencinin ismi acaba... Bang Wool. Jo Bang Wool. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Of course... What was I thinking? | Elbette... Ne düşünüyordum ki zaten? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I ran into a kid from the past who's case I was in charge of, Jo Kang Ja. | ...görevli olduğum bir davadaki çocukla karşılaştım, Jo Kang Ja. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| If it's Jo Kang Ja then... It's the famous high schooler of Beolgoopo murder case. | Jo Kang Ja'ysa... Beolgoopo cinayet vakasındaki meşhur liseli. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You were really young back then. | O zamanlar çok gençtin. Çocukları çağırıp besliyordun. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You chased after the kids' parent to see them. | Çocukları görmek için ailelerinin peşinden gidiyordun. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I did that... It was like that, wasn't it? | Gidiyordum. Öyleydi, değil mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Name, Hwang Man Bok. As Kang Soo Chan would say, | İsmi Hwang Man Bok. Kang Soo Chan'ın dediğine göre... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| On the days after he cleans up things for Kang Soo Chan, he always drinks here. | Gün içerisinde Kang Soo Chan'ın temizlik işlerini yaptıktan sonra... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Miss, | Hanımefendi... | Aenggeurimam-1 | 2015 |