Search
English Turkish Sentence Translations Page 255
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Max, what is the worst sentence you ever want to come out of Han's mouth? | Max, Han'ın ağzından çıkmasını isteyeceğin en kötü söz ne? Max, Han'ın ağzından çıkmasını isteyeceğin en kötü söz ne? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I got you pregnant? | Seni hamile bıraktım mı? Seni hamile bıraktım mı? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Come on, bad, bad. | Hadi ama, kötünün de kötüsü. 1 Hadi ama, kötünün de kötüsü. 1 | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I got you pregnant again? 1 | Seni tekrar hamile bıraktım? Seni tekrar hamile bıraktım? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I'm putting in karaoke. | Karaoke hizmeti veriyorum. Karaoke hizmeti veriyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
No! No! | Hayır! Hayır! Hayır! Hayır! | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Han... | Han... Han... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Those guys better be up there because we're officially putting ass crack on the menu. | O adamlar, menüye kıç çatallarını eklediğimiz için orada olsalar iyi olur. O adamlar, menüye kıç çatallarını eklediğimiz için orada olsalar iyi olur. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I am adding a TV to bring in more customers. | İçeriye daha fazla müşteri çekmek için bir TV taktırıyorum. İçeriye daha fazla müşteri çekmek için bir TV taktırıyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
We can have theme nights, Ultimate Fighter nights, | Teması olan gecelerimiz olabilir, "Ultimate Fighter" geceleri, Teması olan gecelerimiz olabilir, "Ultimate Fighter" geceleri, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Real Housewives of Bravo City nights, | ..."Bravo City'nin Gerçek Umutsuz Ev Kadınları" geceleri, ..."Bravo City'nin Gerçek Umutsuz Ev Kadınları" geceleri, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and best of all, karaoke night. | ...ve hepsinden iyisi de, karaoke gecesi. ...ve hepsinden iyisi de, karaoke gecesi. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You can't get hispters on microphone. | Hippilere mikrofon veremezsin. Hippilere mikrofon veremezsin. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
That's like throwing fire on a pretentious fire. | Bu tutuşmak üzere olan bir ateşe gaz dökmek gibi bir şey. Bu tutuşmak üzere olan bir ateşe gaz dökmek gibi bir şey. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Hipsters like karaoke. | Hippiler karaokeyi seviyorlar. Hippiler karaokeyi seviyorlar. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Replace the word "like" | "Hoşlanmak" sözcüğünü... "Hoşlanmak" sözcüğünü... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
with the word "Hitler" | ..."Hitler"le değiştir, ..."Hitler"le değiştir, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and you got the three worst things in history. | ...ve tarihteki en kötü üç şey senin olsun. ...ve tarihteki en kötü üç şey senin olsun. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Max, I hear what you say, but | Max, ne dediğini duydum, ama... Max, ne dediğini duydum, ama... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
everybody else say "he ey!" | ...başka herkes diyor ki "he ey!" ...başka herkes diyor ki "he ey!" | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
All my single ladies! | Yalnızca bekar hanımlar! Yalnızca bekar hanımlar! | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Okay. Next person is going to sing | Pekâlâ. Sıradaki arkadaşımız... Pekâlâ. Sıradaki arkadaşımız... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Teenage Dream by Katy Perry, | ...şu an hoş ama sivilceliyken çok korkunç görünen Katy Perry'den,.. ...şu an hoş ama sivilceliyken çok korkunç görünen Katy Perry'den,.. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Why don't I just close my nuts in the cashier's drawer? | Hayalarımı neden kasaya koyamıyorum ki? Hayalarımı neden kasaya koyamıyorum ki? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Come on up now, girl named "Stacey." | Şimdi kalkıp gelen kızın adı da "Stacey." Şimdi kalkıp gelen kızın adı da "Stacey." | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I got this. | Ben hallederim. Ben hallederim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Look, I don't know you, but I like you. | Bak, seni tanımıyorum, ama seni severim. Bak, seni tanımıyorum, ama seni severim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And I respect both hair choices. | Ve iki renkli saç seçimine de saygı duyuyorum. Ve iki renkli saç seçimine de saygı duyuyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I can't afford to have any more hate in my head. | Kafamın daha fazla nefretle dolmasınaysa katlanamıyorum. Kafamın daha fazla nefretle dolmasınaysa katlanamıyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
My hate is at capacity. | Nefretim kapasite sınırımda. Nefretim kapasite sınırımda. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Sit this one out, I'll comp your cobbler. | Bu defalık kalkma, ben de meyve pastanı hesaptan düşeyim. Bu defalık kalkma, ben de meyve pastanı hesaptan düşeyim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
What did you do? | Ne yaptın sen? Ne yaptın sen? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I saved Earl's nuts. | Earl'ün hayalarını kurtardım. Earl'ün hayalarını kurtardım. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Pick up! Hot food. Pick up. | Al hadi! Sıcak yemek. Al! Al hadi! Sıcak yemek. Al! | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Calm your bells down, Oleg. | Zilinle telaş yaratma, Oleg. Zilinle telaş yaratma, Oleg. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Jealous? No. | Kıskanır mıyım? Hayır. Kıskanır mıyım? Hayır. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Pissed? Probably, because we're busy | Sinirlenir miyim? Muhtemelen, çünkü yoğunuz... Sinirlenir miyim? Muhtemelen, çünkü yoğunuz... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
What are you doin' in here, snow white? | Burada ne yapıyorsun, pamuk prenses? Burada ne yapıyorsun, pamuk prenses? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
If you're lookin' for one of your dwarves, | Cücelerinden birini arıyorsan,.. Cücelerinden birini arıyorsan,.. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
he's out there, holding the mic. | ...dışarıda mikrofonu tutuyor. ...dışarıda mikrofonu tutuyor. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Look, my bite is off. | Baksana, ısırığımı çıkarttım. Baksana, ısırığımı çıkarttım. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
See, I did the bite test. | Gördüğün gibi, ısırık testi yaptım. Gördüğün gibi, ısırık testi yaptım. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
The number seven incisor is crossing over number nine. | Yedi numaralı kesici diş dokuz numarayı kapatıyor. Yedi numaralı kesici diş dokuz numarayı kapatıyor. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Hold up. You know the names of your teeth? | Dur bakalım. Dişlerinin adlarını mı biliyorsun? Dur bakalım. Dişlerinin adlarını mı biliyorsun? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Don't you? | Sen bilmiyor musun? Sen bilmiyor musun? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I don't even know the name of my father. | Ben babamın adını bile bilmiyorum. Adamım ya, doğru kıtada bile değilmişim. Ben babamın adını bile bilmiyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Ow, I just bit my tongue. | Olamaz. Dilimi ısırdım. Olamaz. Dilimi ısırdım. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Ah! Number 12 just joined the party. | Şimdi de 12 numara partiye katıldı. Şimdi de 12 numara partiye katıldı. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I'd stop doing that right now. | Yerinde olsam bunu yapmayı keserdim. Yerinde olsam bunu yapmayı keserdim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You just made it into Oleg's spank bank. | Az önce Oleg'in fantezi dünyasında yer ettin. Az önce Oleg'in fantezi dünyasında yer ettin. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Congratulations. | Tebrikler. Tebrikler. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
What am I gonna do without my bite guard? | Gece ağızlığım olmadan ne yapacağım ben? Gece ağızlığım olmadan ne yapacağım ben? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
My teeth don't know where to go. | Dişlerim nereye gideceklerini bilmiyor. Dişlerim nereye gideceklerini bilmiyor. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Well, maybe the should just backpack for a couple of years, | Belki de sırt çantasını kapıp birkaç yıl dolaşmaları gerekiyordur, Belki de sırt çantasını kapıp birkaç yıl dolaşmaları gerekiyordur, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
so they figure it out. | ...böylece gidecekleri yeri bulurlar. ...böylece gidecekleri yeri bulurlar. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Listen, perfect teeth, | Beni dinleyin, mükemmel dişler, Beni dinleyin, mükemmel dişler, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
this is a nightmare for me. | ...bu benim için kâbus demek. ...bu benim için kâbus demek. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
The technical term for this is "advanced bruxism." | Bunun tıptaki adı "ileri düzeyde diş gıcırdaması." Bunun tıptaki adı "ileri düzeyde diş gıcırdaması." | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And the technical term for you is "overly dramatic." | Senin tıptaki adın da "Aşırı dramatik." Senin tıptaki adın da "Aşırı dramatik." | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Yesterday you freaked out 'cause we were out of toilet paper. | Dün tuvalet kağıdın yok diye çılgına döndün. Dün tuvalet kağıdın yok diye çılgına döndün. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Just hold it till you get to work like everybody else. | Sende diğer herkes gibi işyerine gelene kadar tut işte. Sende diğer herkes gibi işyerine gelene kadar tut işte. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Now, maybe I sing while others wait. | Şimdi, belki de diğerleri beklerken ben şarkı söylemeliyim. Şimdi, belki de diğerleri beklerken ben şarkı söylemeliyim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Uh oh. We got real problems now. | Şu an gerçek bir sorunumuz var işte. Şu an gerçek bir sorunumuz var işte. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I choose Susan Boyle popular song | Susan Boyle'un internetteki... Susan Boyle'un internetteki... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
from all clips on Internet. | ...en çok tutan şarkısını seçtim. ...en çok tutan şarkısını seçtim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
It's called I Dream | Adı, Düşlediğim Adı, Düşlediğim | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Keep dreaming. | Düşlemeye devam et. Düşlemeye devam et. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Oh, you're back. | Geri gelmişsin. Geri gelmişsin. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
We thought you ran away. | Biz de kaçtığını düşünmüştük. Biz de kaçtığını düşünmüştük. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Chestnut and I were just about to pick out | Chestnut'la sığınaktan başka bir insan seçmek üzereydik tam. Chestnut'la sığınaktan başka bir insan seçmek üzereydik tam. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I had quite a day. | Harika bir gün geçirdim. Harika bir gün geçirdim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
8:00 to 10:00... Grind, grind, pain. | 8:00'den 10:00'a... Eziyet, eziyet, acı. 8:00'den 10:00'a... Eziyet, eziyet, acı. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
10:00 to 11:00... Pain, pain, grind. | 10:00'dan 11:00'e... Acı, acı, eziyet. 10:00'dan 11:00'e... Acı, acı, eziyet. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
So I went to the drug store | Bu yüzden ben de eczaneye gittim, Bu yüzden ben de eczaneye gittim, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and bought an $8 bite guard, | ...ve 8 dolarlık bir gece ağızlığı aldım, ...ve 8 dolarlık bir gece ağızlığı aldım, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
which didn't fit my freaky Tim Burton mouth. | ...ki o da benim anormal Tim Burton ağzıma uymadı. ...ki o da benim anormal Tim Burton ağzıma uymadı. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And when I tried to return it, | Ve onu iade etmeye kalktığımda, Ve onu iade etmeye kalktığımda, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
said that I couldn't return it | ..."dis"lerime değdirdiğim için, geri iade edemeyeceğimi söyledi. ..."dis"lerime değdirdiğim için, geri iade edemeyeceğimi söyledi. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
because it had already touched my "teef." | Ben biraz dedikodudan bahsediyorum. Arkadaş arkadaşa muhabbet hani. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
For someone whose jaw is about to unhinge, 1 | Azar yemekten sinirleri bozulmuş biri için, Azar yemekten sinirleri bozulmuş biri için, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
you're sure flapping it a lot. | ...kesinlikle biraz fazla zırvalıyorsun. ...kesinlikle biraz fazla zırvalıyorsun. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Why is this rag with my father on it here? | Babamın resmi olan bu gazete bozuntusu neden burada duruyor? Babamın resmi olan bu gazete bozuntusu neden burada duruyor? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Don't look at me. Chestnut bought it. | Bana bakma. Onu Chestnut aldı. 1 Bana bakma. Onu Chestnut aldı. 1 | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
He likes it when I read him his daily horse oscope. | Günlük at analizlerini okumam hoşuna gidiyor. Günlük at analizlerini okumam hoşuna gidiyor. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Why is everybody so obsessed with the fact that | Neden herkes bir şey söylemiyor olmasına kafayı takmış durumda. Neden herkes bir şey söylemiyor olmasına kafayı takmış durumda. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Haven't you ever been at a loss for words? | Hiç söyleyecek söz bulamadığın olmadı mı? Hiç söyleyecek söz bulamadığın olmadı mı? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Tampons, yes. Words, nah. | Tıkaç bulamadığım, evet. Sözcük bulamadığım, hayır. Tıkaç bulamadığım, evet. Sözcük bulamadığım, hayır. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Well, this will make me feel better. | İyi, bu beni daha iyi hissettirecek. İyi, bu beni daha iyi hissettirecek. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Whenever I'm in pain, I need a treat. | Ne zaman acı çeksem, bir tedaviye ihtiyacım olur. Ne zaman acı çeksem, bir tedaviye ihtiyacım olur. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You know, whenever you're in pain, that is my treat. | Biliyorsun, sen ne zaman acı çeksen, o benim tedavim oluyor. Biliyorsun, sen ne zaman acı çeksen, o benim tedavim oluyor. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I never had sushi. | Hiç suşi yemedim ben. Hiç suşi yemedim ben. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
That doesn't even make sense. | Bu dediğin akla mantığa aykırı. Bu dediğin akla mantığa aykırı. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
No sushi, no dentist... Who are you? | Sişi yok, dişçi yok... Kimsin sen? Sişi yok, dişçi yok... Kimsin sen? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
A poor person. | Bildiğin fakir. Bildiğin fakir. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
If I come to your restaurant, | Eğer ben senin restoranına gelseydim,.. Eğer ben senin restoranına gelseydim,.. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I wish we could afford to go to this little sushi place | Keşke babamın beni her zaman götürdüğü... Keşke babamın beni her zaman götürdüğü... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
in Tribeca where my father always took me. | ...Tribeca'daki şu küçük suşiciye paramız yetseydi. ...Tribeca'daki şu küçük suşiciye paramız yetseydi. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
We had this little joke. | Hep şu şakayı yapardık. Hep şu şakayı yapardık. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Every time we'd walk in, I'd always say... | İçeri her girdiğimizde, ben hep şöyle derdim... İçeri her girdiğimizde, ben hep şöyle derdim... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And we would just laugh! | Sonra da öyle bir gülerdik ki! Sonra da öyle bir gülerdik ki! | 2 Broke Girls-1 | 2011 |