Search
English Turkish Sentence Translations Page 3549
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| because as far as I'm concerned, she stole it. | çünkü benim düşüncelerime göre onu çaldı. | American Crime-1 | 2015 | |
| The Avedon Arts Building? | Avedon Sanatlar Binası? | American Crime-1 | 2015 | |
| The Avedon Library? | Avedon Kütüphanesi? | American Crime-1 | 2015 | |
| The Avedon Athletic Center? | Avedon Spor Merkezi? | American Crime-1 | 2015 | |
| I wasn't good at sports. | Ben sporda iyi değildim. | American Crime-1 | 2015 | |
| The Avedon Computer Science Center? | Avedon Bilgisayar Bilim Merkezi? | American Crime-1 | 2015 | |
| We know you're good at computers. | Bilgisayarlar konusunda iyi olduğunuzu biliyoruz. | American Crime-1 | 2015 | |
| Look, your school's not really a priority for me. | Bakın, okulunuz benim için gerçekten bir öncelik değil. | American Crime-1 | 2015 | |
| I don't have kids. | Ben çocuğum yok. | American Crime-1 | 2015 | |
| These are all our children. | Bunların hepsi bizim çocuklarımız. | American Crime-1 | 2015 | |
| I don't need the fundraising speech. | Bağış toplama konuşmasına ihtiyacım yok. | American Crime-1 | 2015 | |
| It's not a speech. | Bu bir konuşma değil. | American Crime-1 | 2015 | |
| It's rich kids going to a rich kid's school. | Bu zengin çocukların gittiği zengin çocuklar okulu. 5 | American Crime-1 | 2015 | |
| I went to a public school. I turned out okay. | Ben bir devlet okuluna gittim. Oradan mezun oldum. | American Crime-1 | 2015 | |
| This is an opportunity for you to start building | Kendi mirasınızı inşa etmeye başlamak için | American Crime-1 | 2015 | |
| your own legacy. | bu sizin için bir fırsat. | American Crime-1 | 2015 | |
| The name that goes on the building is yours, | Binaya verilecek isim sizin, | American Crime-1 | 2015 | |
| not your father's. | babanızın değil. | American Crime-1 | 2015 | |
| A million dollars for naming rights, | İsim hakkı için bir milyon dolar, | American Crime-1 | 2015 | |
| for the right to put your name where it matters. | nereye gerekiyorsa isminizi koymak hakkı için. | American Crime-1 | 2015 | |
| You know a good deal when you see one. | Birini gördüğünüz zaman iyi bir anlaşmayı bilirsiniz. | American Crime-1 | 2015 | |
| Yeah. I know a good pitch when I hear one, too. | Evet.Ben de birini duyduğumda, iyi bir konuşmayı bilirim. | American Crime-1 | 2015 | |
| Okay. Let me think about it. | Pekala. Bunu bir düşüneyim. | American Crime-1 | 2015 | |
| Okay. Then we'll talk. | Tamam. Sonra konuşuruz. | American Crime-1 | 2015 | |
| You bet. I'll take care of these. | Şüphesiz. Bunlarla ilgileneceğim. | American Crime-1 | 2015 | |
| Okay. You know what? | Tamam. Biliyor musunuz? | American Crime-1 | 2015 | |
| I'm gonna go to that gala of yours. | Sizin o galanıza gideceğim. | American Crime-1 | 2015 | |
| Put me down for a couple of tickets. | Bana birkaç bilet ayırın. | American Crime-1 | 2015 | |
| Okay, I will. | Tamam, ayırırım. | American Crime-1 | 2015 | |
| Son of a bitch. | Pislik. | American Crime-1 | 2015 | |
| He talked to me like I was 8 years old. | Sanki 8 yaşındaymışım gibi benimle konuştu. | American Crime-1 | 2015 | |
| "I went to public school." | "Ben devlet okuluna gittim." | American Crime-1 | 2015 | |
| The only reason he went to public school | Devlet okuluna gitmesinin tek nedeni | American Crime-1 | 2015 | |
| is 'cause his dad was running for office. | babasının seçimler için adaylığını koymasıydı. | American Crime-1 | 2015 | |
| Nobody votes for a politician whose kids are in private. | Kimse çocukları özel okulda olan bir politikacıya oy vermez. | American Crime-1 | 2015 | |
| I love that if the kids you care about come from means, | İlgilendiğin çocuklar varlıklı yerlerden geliyorlarsa, | American Crime-1 | 2015 | |
| you're not supposed to care about them. | onlarla ilgilenmek zorunda kalmazsın. | American Crime-1 | 2015 | |
| I mean, even someone with money thinks that. | Bunu paralı birisi bile böyle düşünür. | American Crime-1 | 2015 | |
| I just... ugh... | Ben sadece... | American Crime-1 | 2015 | |
| Getting sick of the whole dance. | ...bütün partiden rahatsızım. | American Crime-1 | 2015 | |
| Resign. | İstifa et. | American Crime-1 | 2015 | |
| I'm sorry? | Affedersin? | American Crime-1 | 2015 | |
| That's really your career advice? | Bu gerçekten senin mesleki tavsiyen mi? | American Crime-1 | 2015 | |
| Is being headmaster really your career? | Müdür olmak gerçekten mesleğin mi? | American Crime-1 | 2015 | |
| Capital development is my profession. | Benim mesleğim sermaye geliştirme. | American Crime-1 | 2015 | |
| But it's not your school, so what do you care if... | Ama o senin okulun değil, neyi umursuyorsun... | American Crime-1 | 2015 | |
| Well, I could say it's not your company, | Söyleyebileceğim o senin şirketin değil, | American Crime-1 | 2015 | |
| so what do you care, | uzun vadeli bir sözleşme yapman dışında | American Crime-1 | 2015 | |
| If people at that place aren't interested enough to put money into it... | O yerdeki insanlar yatırım yapmaya yeterince ilgili değilse... | American Crime-1 | 2015 | |
| "That place"? | Orası? | American Crime-1 | 2015 | |
| Is not a good topic for me. | ...benim için iyi bir konu değil. | American Crime-1 | 2015 | |
| Never is. | Asla olmaz. | American Crime-1 | 2015 | |
| I care about what I do. What I do is important. | Ben ne yaptığımı önemserim. Ne yaptığım önemli. | American Crime-1 | 2015 | |
| Here's the good news. | İşte iyi haber. | American Crime-1 | 2015 | |
| The goal is in sight. | Hedef görünüyor. | American Crime-1 | 2015 | |
| Then I can learn to like New York | Sonra New York'u sevmeyi öğrenebilirim | American Crime-1 | 2015 | |
| and join you at your nameless, faceless, godless institution. | ve senin isimsiz, kimliksiz, dinsiz kurumunda sana katılırım. | American Crime-1 | 2015 | |
| We gonna make it through the next year? | Gelecek yıl içinde bunu yapalım mı? | American Crime-1 | 2015 | |
| I'm not going anywhere. | Ben bir yere gitmiyorum. | American Crime-1 | 2015 | |
| Yeah, great. Fine. Good. | Evet, harika. İyi. | American Crime-1 | 2015 | |
| Well, I think she'd like it. | Peki, sanırım bunu beğenecek. | American Crime-1 | 2015 | |
| Look, whatever you get your mom, she's gonna appreciate it. | Bak, annene ne alırsan al, onu takdir edecektir. | American Crime-1 | 2015 | |
| We should throw her a surprise party. | Ona sürpriz bir parti düzenleyelim. | American Crime-1 | 2015 | |
| She doesn't like surprises. | O sürprizleri sevmez. | American Crime-1 | 2015 | |
| I like surprises, so we should do it. | Ben sürprizleri severim, bu yüzden bunu yapalım. | American Crime-1 | 2015 | |
| It is a big birthday for your mom. | Bu annen için büyük bir doğum günü partisi. | American Crime-1 | 2015 | |
| I don't know if it's the one we should be experimenting on. | Üzerinde deneme yapacağımız şeylerden biri mi, bilmiyorum. | American Crime-1 | 2015 | |
| Hey, um... | Hey... | American Crime-1 | 2015 | |
| So, your mom, she wanted me to have a talk with you. | Annen seninle konuşmamı istedi. | American Crime-1 | 2015 | |
| And, you know, just, uh... | Ve bilirsin, sadece... | American Crime-1 | 2015 | |
| You know, just be mindful of guys. | ...çocuklara karşı dikkatli ol. | American Crime-1 | 2015 | |
| Hey. Hey, come on. | Hey, hadi. | American Crime-1 | 2015 | |
| You know, guys are gonna be coming at you, | Çocuklar sana ulaşmaya çalışıyor, | American Crime-1 | 2015 | |
| and, you know, you need to be... | Ve bilirsin, olman gerekir... | American Crime-1 | 2015 | |
| You need to be smart. | Akıllı olman gerekir. | American Crime-1 | 2015 | |
| Like use a condom? | Prezervatif kullanmak gibi mi? | American Crime-1 | 2015 | |
| No, like... like don't do anything like it at all. | Hayır, öyle...öyle bir şey hiç yapma. | American Crime-1 | 2015 | |
| Well, it's kind of late for that. | Biraz geç değil mi | American Crime-1 | 2015 | |
| To be talking about it. | bunu konuşmak için? | American Crime-1 | 2015 | |
| I've seen porn. | Pornoları gördüm. | American Crime-1 | 2015 | |
| That's where you think you learned about sex? | Sana göre seksi öğrendiğin yer orası mı? | American Crime-1 | 2015 | |
| Well, you didn't talk about it. | Sen bu konuda konuşmadın. | American Crime-1 | 2015 | |
| Hey, don't act all proud | Hey gururlu davranma, | American Crime-1 | 2015 | |
| 'cause you got what you think you know from a website. | çünkü bildiğini düşündüğün şeyi bir web sitesinden aldın. | American Crime-1 | 2015 | |
| No, I got it from people who know what I'm going through, | Hayır, nasıl bir evreden geçtiğimi bilen insanlardan aldım. | American Crime-1 | 2015 | |
| people my age. Well, what are you going through? | benim yaşıtlarımdan. Nasıl bir evreden geçiyorsun? | American Crime-1 | 2015 | |
| Well, what are you going through? I'm just... I'm just going through life. | Ben sadece... ömrü geçiyorum. | American Crime-1 | 2015 | |
| Well, what does that mean... "I'm going through"? I'm just going through life. | Ömrü geçiriyorum...anlamı ne? Sadece ömrü geçiriyorum. | American Crime-1 | 2015 | |
| Okay, okay. Yeah, you're going through. | Tamam, tamam. Geçiriyorsun. | American Crime-1 | 2015 | |
| But so... don't just... Just don't... | Ama öyle...yapma...sadece yapma... | American Crime-1 | 2015 | |
| Every other word... "Don't." Do things just to do them. | Her diğer kelime... "Yapma." Sadece yapmak için şeyleri yap. | American Crime-1 | 2015 | |
| Don't think some crap you see on the Internet | İnternette gördüğün bazı zırvalıkları düşünme | American Crime-1 | 2015 | |
| or how other people tell you things are is... | ya da diğer insanların bu konuda ne söylediklerini... | American Crime-1 | 2015 | |
| It's not that big of a deal. | Önemli bir konu değil. | American Crime-1 | 2015 | |
| But it is a big deal. | Ama önemli bir konu. | American Crime-1 | 2015 | |
| Okay, it is a big deal if you do something wrong. | Tamam, yanlış bir şey yaparsan önemli bir konu. | American Crime-1 | 2015 | |
| And not everybody gets that. | Herkes bunu anlayamaz. | American Crime-1 | 2015 | |
| Did you see... you see those pictures that are going around? | Gördün mü... etrafta dolaşan resimleri gördün mü? | American Crime-1 | 2015 | |
| The kid from school got drunk at the party? | Partide sarhoş olan okuldaki çocuğun? | American Crime-1 | 2015 | |
| Did you see that? Yes. Everybody saw those. | Onları gördün mü? Evet. Herkes onları gördü. | American Crime-1 | 2015 |