Search
English Turkish Sentence Translations Page 3552
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| How is it? | Nasıl? | American Crime-2 | 2015 | |
| So, tell me what's going on. | Peki, neler olduğunu bana anlat. | American Crime-2 | 2015 | |
| How are you feeling? | Nasılsın? | American Crime-2 | 2015 | |
| I'm sorry I ever opened my mouth. | Hiç ağzımı açmadığım için üzgünüm. | American Crime-2 | 2015 | |
| I'm sorry I ever said anything about what happened to me. | Bana olanlarla ilgili hiçbir şey söylemediğim için üzgünüm. | American Crime-2 | 2015 | |
| Ashamed. | Utanç. | American Crime-2 | 2015 | |
| It's what everything I read online tells me to feel. | İnternette okuduğum herşeyin bana hissetmemi söylediği. | American Crime-2 | 2015 | |
| Do you feel ashamed? | Tanrım. Utanıyor musun? | American Crime-2 | 2015 | |
| I got my mom dragging me around to the cops, to doctors. | Annem beni polislere, doktorlara sürüklüyor. | American Crime-2 | 2015 | |
| She's telling them I got assaulted, | Onlara bana tecavüz edildiğini anlatıyor, | American Crime-2 | 2015 | |
| and... they're all just, like, smirking | ve...onlar hepsi sanki sırıtıyor | American Crime-2 | 2015 | |
| and cutting on me and... | ve bana bakıyorlar ve... | American Crime-2 | 2015 | |
| Why do you think that? | Neden böyle düşünüyorsun? | American Crime-2 | 2015 | |
| I don't think it. They're... they were doing it. | Düşünmüyorum. Onlar...bunu yapıyorlardı. | American Crime-2 | 2015 | |
| Look, if I was a girl... | Bak, bir kız olsaydım... | American Crime-2 | 2015 | |
| Peop... people lose their minds 1 | Bir kıza bir şey olduğunda 1 | American Crime-2 | 2015 | |
| when something happens to a girl. | insanlar...çıldırıyorlar. | American Crime-2 | 2015 | |
| They have rights groups supporting them. | Onları destekleyen grupları var. | American Crime-2 | 2015 | |
| They have lesbians out hating men, but... a guy? | Erkeklerden nefret eden lezbiyenler var, ama...bir gay? | American Crime-2 | 2015 | |
| You really believe | Bir erkeğe taciz edildiğinde | American Crime-2 | 2015 | |
| I put a mattress on my back and carry it around, | Arkama bir şilte koyup taşıyacağım, | American Crime-2 | 2015 | |
| you think they're gonna put me on TV? | onların beni TV' ye koyacaklarını düşünür müsün? | American Crime-2 | 2015 | |
| You want that kind of attention? | Bu tür bir ilgi mi istiyorsun? | American Crime-2 | 2015 | |
| I just want it to be over. | Sadece bitmesini istiyorum. | American Crime-2 | 2015 | |
| I go on Instagram, I go on Vine, | İnstagrama giriyorum, Vine giriyorum, (resim paylaşımları) | American Crime-2 | 2015 | |
| and somebody's got my picture, | biri benim resmimi almış, | American Crime-2 | 2015 | |
| somebody's saying some stuff, and... | birileri bir şeyler söylüyor, ve... | American Crime-2 | 2015 | |
| My mom just keeps wanting me to talk about it. | Annem sürekli benim bu konuda konuşmamı istiyor. | American Crime-2 | 2015 | |
| She's... she's doing interviews and crap. | O...görüşmeler yapıyor ve saçmalıyor. | American Crime-2 | 2015 | |
| She just wants to be there for you. | O senin için orada olmak istiyor. | American Crime-2 | 2015 | |
| Now she does. | Şimdi yapıyor. | American Crime-2 | 2015 | |
| Do you doubt the choices she's made? | Onun seçimlerinden kuşkun mu var? | American Crime-2 | 2015 | |
| I don't want to talk about old stuff. Not to me. | Geçmiş şeyleri konuşmak istemiyorum. Bana değil. | American Crime-2 | 2015 | |
| If there are things you feel like you're holding on to... | Tutunmayı hissettiğin bir şeyler varsa... | American Crime-2 | 2015 | |
| Have you ever tried to talk them through with your mother? | ...bunları hiç annenle konuşmaya çalışmadın mı? | American Crime-2 | 2015 | |
| She's got enough she's got to worry about. | Yeterince endişeleneceği şey var. | American Crime-2 | 2015 | |
| Let me see it. No. No. | Bir bakayım. Hayır. Hayır. | American Crime-2 | 2015 | |
| Who you been texting, then? | Kime mesaj atıyordun, o zaman? | American Crime-2 | 2015 | |
| Nothing. No one. It's... | Hiçbir şey. Hiç kimseye. | American Crime-2 | 2015 | |
| What have you been doing? Who have you been texting? | Ne yapıyordun? Kime mesaj atıyordun? | American Crime-2 | 2015 | |
| Thank you. Okay. Thank you. | Teşekkür ederim. Tamam. Teşekkür ederim. | American Crime-2 | 2015 | |
| It's not a big deal. | Önemli bir şey değil. | American Crime-2 | 2015 | |
| You're obviously hiding something. | Bir şey saklıyorsun. | American Crime-2 | 2015 | |
| Not a deal... It is not a big deal. | Önemli bir şey değil. | American Crime-2 | 2015 | |
| Come on. Stop! Ow! | Hadi. Dur! | American Crime-2 | 2015 | |
| Let me see it. Stop! | Bir bakayım. Dur! | American Crime-2 | 2015 | |
| What... you're causing a scene in here. Stop it. Shh! | Burada bir soruna neden oluyorsun. Kes şunu. | American Crime-2 | 2015 | |
| You know... Be quiet. | Biliyorsun...Sessiz ol. | American Crime-2 | 2015 | |
| I'm tr... you... me? Is everything all right? | Ben çalışıyorum... Her şey yolunda mı? | American Crime-2 | 2015 | |
| Not your business. | Seni ilgilendirmez. | American Crime-2 | 2015 | |
| Well, I'm the manager. It is my business. Well, she's fine. | Ben müdürüm. Bu benim işim. O gayet iyi. | American Crime-2 | 2015 | |
| I'm talking to her. | Onunla konuşuyorum. | American Crime-2 | 2015 | |
| We're just messing around. | Sadece takılıyoruz. | American Crime-2 | 2015 | |
| Okay, you... can you... please not do that? | Tamam, onu...yapmayın, lütfen? | American Crime-2 | 2015 | |
| I'll touch her however I want. | İstediğim gibi ona dokunurum. | American Crime-2 | 2015 | |
| You need to get out. | Dışarı çıkmanız gerekiyor. | American Crime-2 | 2015 | |
| Bitch, don't talk to me like that. Babe. | Kaltak, benimle böyle konuşma. Bebeğim. | American Crime-2 | 2015 | |
| We didn't do anything. | Biz bir şey yapmadık. | American Crime-2 | 2015 | |
| You need to get out now. | Şimdi dışarı çıkmanız gerekiyor. | American Crime-2 | 2015 | |
| Let's just go. Please. | Hadi gidelim. Lütfen. | American Crime-2 | 2015 | |
| You're done. | İşin bitti. | American Crime-2 | 2015 | |
| I'm terminating your employment here | Mijo. Buradaki işini bugün itibarıyla | American Crime-2 | 2015 | |
| as of today. | bitiriyorum. | American Crime-2 | 2015 | |
| I've been trying to get in with you for a week. | Bir haftadır sizinle görüşmeye çalışıyorum. | American Crime-2 | 2015 | |
| Debra, I've been here all week. | Debra, bütün hafta buradaydım. | American Crime-2 | 2015 | |
| If you couldn't get in contact with me, | Benimle temas kuramadıysan, | American Crime-2 | 2015 | |
| you should've talked to Ed. | Ed' le konuşabilirdin. | American Crime-2 | 2015 | |
| Ed's been singling me out. | Ed beni ayırıyor. | American Crime-2 | 2015 | |
| Ed has given you five verbal warnings before today. | Ed sana bugüne kadar beş sözlü uyarı yaptı. | American Crime-2 | 2015 | |
| For petty stuff, Terri. He was picking on me. | Küçük şeyler için, Terri. Benimle uğraşıyordu. | American Crime-2 | 2015 | |
| Then you should have talked to H.R. | O zaman H.R. ile konuşmalıydın. | American Crime-2 | 2015 | |
| They don't care. They don't want to fix problems. | Onların umurunda değil. Sorunları çözmek istemiyorlar. | American Crime-2 | 2015 | |
| They just make them go away. | Sadece uzaklaştırıyorlar. | American Crime-2 | 2015 | |
| Do you have any final questions for me? | Bana soracağın son bir şey var mı? | American Crime-2 | 2015 | |
| God, Terri, please. | Tanrım, Terri, lütfen. | American Crime-2 | 2015 | |
| Your cubicle is being packed by security. | Odan güvenlik tarafından toplandı. | American Crime-2 | 2015 | |
| Can't you move me under somebody else? | Beni başka birinin yanına kaydıramaz mısın? | American Crime-2 | 2015 | |
| You run this division. You can't do anything for me? | Bu bölümü siz çalıştırıyorsunuz. Benim için bir şey yapamaz mısınız? | American Crime-2 | 2015 | |
| You'll have to sign for your personal belongings | Kişisel eşyalarını topladığın zaman | American Crime-2 | 2015 | |
| when you pick them up. | imza atman gerekecek. | American Crime-2 | 2015 | |
| I wish you luck in all your endeavors. | Tüm çalışmalarında sana şans dilerim. | American Crime-2 | 2015 | |
| "Can't you do anything for me?" | "Benim için bir şey yapamaz mısınız?" | American Crime-2 | 2015 | |
| They show up late every other day, | Gün aşırı geç gelirler, | American Crime-2 | 2015 | |
| do substandard work when they're there, | yeterli iş yapmazlar, | American Crime-2 | 2015 | |
| ignore every single warning you give them, | yapılan uyarıları önemsemezler | American Crime-2 | 2015 | |
| but the minute they're in trouble | ama sorun yaşadıkları anda | American Crime-2 | 2015 | |
| Out comes the black card. | hemen iyi kartlarını çıkarırlar. | American Crime-2 | 2015 | |
| I mean, seriously. | Ciddiyim. | American Crime-2 | 2015 | |
| It's like, "c can you just make this one exception? | " Bunu istisna edebilir misin? " | American Crime-2 | 2015 | |
| Can't you just help me out this one time, sista?" | " Bir kereliğine bana bu konuda yardımcı olamaz mısın? " | American Crime-2 | 2015 | |
| That's the one advantage white people have. | Bu beyazların sahip olduğu bir avantaj. | American Crime-2 | 2015 | |
| Because they only have one, right? | Çünkü onlarda tek bir tane var, değil mi? | American Crime-2 | 2015 | |
| Okay, but the one I'm talking about... | Tamam, ama benim bahsettiğim... | American Crime-2 | 2015 | |
| They don't have to deal with expectations. | Beklentilerle iş yapmamalılar. | American Crime-2 | 2015 | |
| Not expectation, but I I I'll tell you what they do have. | Beklenti değil, ama ellerinde olanı sana söyleyeceğim. | American Crime-2 | 2015 | |
| They have this... this sense of entitlement, right? | Bu...bu yetki algısına sahipler, değil mi? | American Crime-2 | 2015 | |
| Mm. That's a whole other... Dirt poor, high school dropouts, | Bu bambaşka bir... Çok fakir, lise terkliler, | American Crime-2 | 2015 | |
| Yes. And still they give you this attitude, right? | Evet. Hala size bu tavrı yapıyorlar, değil mi? | American Crime-2 | 2015 | |
| Right, right, right. Like, "w why are you here?" | Doğru, doğru, doğru. gibi " Neden buradasın? " gibi. | American Crime-2 | 2015 | |
| Right, right. | Tamam, tamam. | American Crime-2 | 2015 |