• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 4830

English Turkish Film Name Film Year Details
Yeah. Hey, Ollie. Baksana Ollie. Evet? Arrow-1 2012 info-icon
Where do you keep the bottle opener in this thing? Şişe açacağını nerede saklıyorsun? Dipteki çekmecede. Arrow-1 2012 info-icon
Did you talk to Ray today? Bugün Ray'le konuştun mu? Kayak seyahati hakkında mı? Arrow-1 2012 info-icon
No. He asked Jean to move in with him last night. Hayır. Geçen gece Jean'den yanına taşınmasını istemiş. Arrow-1 2012 info-icon
Oh. Guess they've been together forever. Uzun zamandır beraberler sanırım. Arrow-1 2012 info-icon
We've been together longer. Biz daha uzun zamandır beraberiz. Arrow-1 2012 info-icon
Guess we have. Herhalde. Arrow-1 2012 info-icon
I only bring this up because your mom busted me yesterday. Bu konuyu açmamın sebebi annenin dün beni yakalamış olması. Arrow-1 2012 info-icon
And obviously we can't hang out at my house. Benim evimde de takılamıyoruz. Arrow-1 2012 info-icon
Why? Because your father threatened to tase me Neden? En son yatak odanın kapısını kapattığımda... Arrow-1 2012 info-icon
the last time that I closed the door to your bedroom? ...beni vurmakla tehdit ettiği için mi? Arrow-1 2012 info-icon
So wouldn't it be nice to have a little place of our own? Bize ait olan küçük bir evimiz olsa güzel olmaz mı? Arrow-1 2012 info-icon
Yeah. Evet. Belki olabilir. Arrow-1 2012 info-icon
This is a little fast, Laurel. Biraz hızlı gidiyoruz Laurel. Arrow-1 2012 info-icon
I know that you like to think of yourself Kendini yaramaz çocuk olarak düşünmenin... Arrow-1 2012 info-icon
as a bad boy, Oliver Queen, but... ...hoşuna gittiğini biliyorum Oliver Queen ama... Arrow-1 2012 info-icon
I feel like we're ready to take the next step. ...bence ilişkimizi bir adım ileriye götürmeye hazırız. Arrow-1 2012 info-icon
Let's do it. Götürelim. Arrow-1 2012 info-icon
You lied to me. Bana yalan söyledin. Bir anlaşmamız vardı. Arrow-1 2012 info-icon
You promised if I cooperated Eğer Girişim konusunda senle işbirliği yaparsam Walter'a zarar gelme demiştin! Arrow-1 2012 info-icon
He hasn't been. I'm a man of my word, Moira. Zarar gelmedi ona. Ben sözümün eriyim Moira. Arrow-1 2012 info-icon
We both know better than that. İkimiz de bundan iyisini biliyoruz. Arrow-1 2012 info-icon
And I know... Ben de... Arrow-1 2012 info-icon
I know you've had him killed. ...onu öldürttüğünü biliyorum. Arrow-1 2012 info-icon
Turn on the camera. Kamerayı aç. Arrow-1 2012 info-icon
Oh, Walter... Walter. Arrow-1 2012 info-icon
Like you said, Moira, we have an agreement. Tıpkı söylediğin gibi Moira. Bir anlaşmamız var. Arrow-1 2012 info-icon
Walter would stay in my custody until Girişim sonuçlanana dek Walter benim gözetimim altında kalacak. Arrow-1 2012 info-icon
We're both in this together. Bu işte beraberiz. Arrow-1 2012 info-icon
I've been sitting in the dark all day, too. Ben de tüm gece karanlıkta oturdum. Arrow-1 2012 info-icon
All these months I kept thinking Aylardır bir ipucu bulabilirsem ona ulaşabiliriz diye düşündüm. Arrow-1 2012 info-icon
Guess it wouldn't have mattered. Sanırım fark etmezdi. Arrow-1 2012 info-icon
I can't imagine what your family's going through. Ailenin başına gelenleri hayal bile edemem. Arrow-1 2012 info-icon
Walter's alive. Walter yaşıyor. Ne? Arrow-1 2012 info-icon
But Alonzo said Ama Alanzo demişti ki... Arrow-1 2012 info-icon
I need you to pull up Malcolm Merlyn's phone records. Malcolm Merlyn'in telefon kayıtlarını bulman lazım. Arrow-1 2012 info-icon
He made a call from his office Saat akşam 10 buçukta... Arrow-1 2012 info-icon
to wherever Walter is being kept at 10:30 p.m. ...Walter'ın tutulduğu yere telefon açtı. Arrow-1 2012 info-icon
Malcolm Merlyn? Malcolm Merlyn mi? Arrow-1 2012 info-icon
Tommy's father? Why would he kidnap Walter? Tommy'nin babası mı? Neden Walter'ı kaçırsın ki? Arrow-1 2012 info-icon
Felicity. Felicity. Arrow-1 2012 info-icon
L.U.D. showed he made a call to a tenement complex Raporlarda Bludhaven'daki bir gecekonduyu aradığı yazıyor. Arrow-1 2012 info-icon
Can you pull up a satellite view? Uydu görüntüsü alabilir misin? Tamam. Arrow-1 2012 info-icon
That's a lot of security for low income housing. Fakir evine göre çok fazla koruma var. Arrow-1 2012 info-icon
There's two guards stationed at all access points. Girişlerde iki koruma var. Arrow-1 2012 info-icon
There's just one on the roof. Çatıda sadece bir tane var. Arrow-1 2012 info-icon
Exactly. There's no other buildings in that area. Aynen. O bölgede başka bir yapı yok. Arrow-1 2012 info-icon
If you want to get onto the roof, Çatıya çıkmak istiyorsan... Arrow-1 2012 info-icon
you're going to have to jump off of something. ...bir şeyin üstünden falan atlaman gerek. Arrow-1 2012 info-icon
I've got something. Bir fikrim var. Arrow-1 2012 info-icon
There's a problem in quadrant 4. 4 numaralı kadranda sorun var. Arrow-1 2012 info-icon
Mr. Steele. Bay Steele. Arrow-1 2012 info-icon
Walter. Walter. Ne? Arrow-1 2012 info-icon
What's happening? Neler oluyor? Eve gidiyorsun. Arrow-1 2012 info-icon
I thought I'd never see you again. Seni bir daha asla göremeyeceğimi sandım. Arrow-1 2012 info-icon
Welcome home, Walter. Eve hoş geldin, Walter. Sağ ol evlat. Arrow-1 2012 info-icon
This is totally a family thing, isn't it? Bu tamamen aile olayı, değil mi? Arrow-1 2012 info-icon
I'm sorry, who are you? Pardon da siz kimsiniz? Bu Felicity. Arrow-1 2012 info-icon
She's my friend. O benim arkadaşım. Benim de öyle. Arrow-1 2012 info-icon
Mine, too. Benden yanlışlarını düzeltmemi istedi... Arrow-1 2012 info-icon
It's good to see you. Seni gördüğüme sevindim. Ben de. Arrow-1 2012 info-icon
I'll let you guys get back to your hugging. Bırakayım da kucaklaşmaya devam edin. Arrow-1 2012 info-icon
We're all together again. Yine hep beraberiz. Her şey yoluna girecek. Arrow-1 2012 info-icon
Robert, I don't like the idea of this. Robert, bu hiç hoşuma gitmiyor. Bir şey olmayacak. Arrow-1 2012 info-icon
Yeah, well, how long will you be gone? Ne kadar süreliğine gideceksin? Arrow-1 2012 info-icon
A few weeks. Maybe more, depending on what I Birkaç hafta. Belki daha fazla. Aslında neye göre... Arrow-1 2012 info-icon
Why can't you just fly to China? Çin'e direk uçakla neden gitmiyorsun? Arrow-1 2012 info-icon
I think it's better the less you know. Ne kadar az bilirsen o kadar iyi. Bu aptal tekneden nefret ediyorum. Arrow-1 2012 info-icon
Everything's gonna be fine. Her şey yoluna girecek. Biliyorum. Arrow-1 2012 info-icon
Got room for one more? Bir kişilik daha yer var mı? Olmaz. Arrow-1 2012 info-icon
Mom, let me keep dad company. Anne bırak da babama eşlik edeyim. Arrow-1 2012 info-icon
Oliver, you're in school. Oliver, okulun var senin. Pek sayılmaz. Arrow-1 2012 info-icon
I tried to tell you that. Size söylemeyi unuttum. Arrow-1 2012 info-icon
I could use an extra hand on the ship. Teknede biraz daha yardım işime yarayabilir. Arrow-1 2012 info-icon
Robert... Robert. Arrow-1 2012 info-icon
Moira, let the kid Moira, bırak da çocuk ihtiyarla tekne gezisine çıksın. Arrow-1 2012 info-icon
All right. But you promise me Tamam ama rahat duracağına söz ver. Arrow-1 2012 info-icon
All right. I promise. Tamam. Söz veriyorum. Arrow-1 2012 info-icon
I love you so much. Seni çok seviyorum. Ben de seni. Arrow-1 2012 info-icon
I totally spaced. Aklımdan çıkmış. Arrow-1 2012 info-icon
I gotta call Tommy and let him know Tommy'i arayıp birkaç hafta şehir dışında olacağımı söylemem gerek. Arrow-1 2012 info-icon
I'll see you on board in 5. Beş dakikaya teknede görüşürüz. Arrow-1 2012 info-icon
Sara? You here? Sara? Geldin mi? Arrow-1 2012 info-icon
Yeah, you might want to circle around the block a few times, Biraz sokağın etrafında turlasan hoş olur... Arrow-1 2012 info-icon
because your sister just showed up. ...şimdi ablan geldi de. Arrow-1 2012 info-icon
You're leaving for 3 weeks. Üç haftalığına gidiyorsun. Arrow-1 2012 info-icon
I wanted to come say bye to you in person. Sana yüz yüze veda etmek istedim. Arrow-1 2012 info-icon
I'm glad you did. Çok sevindim. Arrow-1 2012 info-icon
I wanted to bring you something. ...sana bir şey getirmek istedim. Arrow-1 2012 info-icon
In case you get lonely at sea. Denizde kendini yalnız hissedersin diye. Arrow-1 2012 info-icon
Hey, is everything ok? Her şey yolunda mı? Arrow-1 2012 info-icon
I mean, I didn't totally freak you out Aynı eve taşınma mevzusunu erkenden açınca seni korkutmadım değil mi? Arrow-1 2012 info-icon
Good. Güzel. Korkutmadın. Arrow-1 2012 info-icon
But I do have to get back to the boat. Ama tekneye dönmem gerek. Arrow-1 2012 info-icon
Is it done? Bitti mi? Evet. Bomba yerleştirildi. Arrow-1 2012 info-icon
And there's a storm front "Vezir Hamlesi"nin hedeflenen rotasında bir fırtına var. Arrow-1 2012 info-icon
When the "Queen's Gambit" goes down, Vezir Hamlesi denize batınca... Arrow-1 2012 info-icon
no one will suspect it's anything other than an act of God. ...herkes Tanrı'nın yaptığını düşünüp kimse başka bir şeyden kuşkulanmayacak. Arrow-1 2012 info-icon
Oliver. Oliver. Bu bir mucize. Arrow-1 2012 info-icon
How's Walter? Walter nasıl? Arrow-1 2012 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 4825
  • 4826
  • 4827
  • 4828
  • 4829
  • 4830
  • 4831
  • 4832
  • 4833
  • 4834
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact