Search
English Turkish Sentence Translations Page 7526
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Fall back! | Geri çekilin! Aah! Geri çekilin! Aah! | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
You bastard! | Seni piç! Aah! Seni piç! Aah! | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
You? | Sen mi? Sen mi? | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
...from a pretender to the throne. | eden birinden emir almam. Heh. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
...all of the elders, with the exception of Ataman... | Ataman hariç tüm yaşlılar, Ataman hariç tüm yaşlılar, çoktan benim saflarıma geçtiler. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
...have already come over to my side. | çoktan benim tarafıma geçtiler. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
...once I promised to share the oil profits with them. | bağımsılıktan zevkle vazgeçiceklerini söylediler. ...bağımsızlık sözlerinden memnuniyetle döndüler. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
That's not possible. | Bu imkansız. Bu imkansız! | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
We don't have time to fight amongst ourselves... | Bu küçük ülkede kendi aramızda Bu küçücük ülkede kendi aramızda savaşacak zamanımız yok. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
A biohazard release has been detected. | Biyolojik sızıntı tespit edildi. Biyolojik tehlike tespit edildi. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Evacuate. Evacuate. | Tahliye edin. Tahliye edin. Tahliye edin. Tahliye edin. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
... may have been used. | kullanılabilir. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
You are ordered to evacuate the city immediately. | Åehri tahliye etmeniz emredildi. Åehri hemen terk etmeniz emredilmektedir. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Yes, what is it? | Evet, Ne oldu? Evet, ne oldu? | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Just let the you know what get rid of them. | Bildiğin şeyi yap ve onlardan kurtul. Onlardan kurtulabilecek "şeyi" biliyorsun, sal gitsin. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
I'll see to it immediately. | Bunu hemen ayarlıyacağım. Hemen hallediyorum. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
You really shouldn't have done that. | Bunu gerçekten yapmamalıydın. İşte bunu yapmamalıydın. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Come on. Don't be shy. | Ah, hadi. utanma. E hadi ama. Utangaç olma. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
This might hurt a little. | Bu biraz acıtabilir. Bu birazcık acıtabilir. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Are you buying? | Sen mi alıyorsun? Ismarlıyor musun? | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Can't they find anybody else to play with? | Oynayacak başkasını bulamazlar mı? Bunlar oynayacak başka kimse bulamıyor mu ki? | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
They struck with fearsome weapons... | B. O.W.s olarak bilenen Uluslararası düzeyde yasaklanmış B.O.S. olarak bilinen... | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
... of mass destruction known as B.O.W.s... | ve uluslararasında yasaklanmış, | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
We as a country desire nothing more... | Ülke olarak barış içinde Biz ülke olarak barış içinde yaşamaktan fazlasını istemiyoruz. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
...in the history of our nation. | en büyük krizden kurtulmayı başardık. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
...as a people... | bir ülke ve halkı olarak, | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Something wrong? | Sorunmu var? Bir sorun mu var? | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
I don't need this. | Buna ihtiyacım yok. Buna ihtiyacım yok. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
An international warrant for her arrest will be issued soon. | Yakında hakkında uluslarası tutukalama emri çıkartılacak. Çok yakında hakkında uluslararası yakalama emri çıkacak. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Very well, let's start the press conference immediately. | Pekala, basın konferansını hemen başlatalım. Pekala, basın toplantısını hemen başlatalım. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Yes, of course, Madam President. | Evet, elbette, Bayan başkan. Evet, elbette Sayın Başkan. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
What? It can't be. | Ne? Bu olamaz. Ne? Bu olamaz. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Move! Move! | Yürü! Yürü! Gidin! Gidin! | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
I've lost everything. | Herşeyi kaybettim. Her şeyi kaybettim. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
My mentor... | Akıl hocam, Akıl hocamı, | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
I have nothing left to fight for. | Savaşıcak hiçbir şeyim kalmadı. Uğruna savaşacak hiçbir şeyim kalmadı. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
I'd feel the same way if I was you. | Senin yerinde olsam aynı şeyi hissederdim. Senin yerinde olsam ben de aynı şekilde hissederdim. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Once we start using these, we owe it to the people who died alongside us. | Bir kere bunu kullandığımızda, yanımızda ölen insanlara borçlanırız. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
We have to continue living. | Yaşamaya devam etmeliyiz. Yaşamaya devam etmek zorundayız. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
...Buddy. | Buddy. ...Buddy. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
... and companies that supported her and the former government... | onu destekleyen şirketlerle birlikte Onu ve eski hükümeti destekleyen şirketler... | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
...that Svetlana was in possession of B.O.W.s. | B.O.W.s'leri salan Svetlanaymış. ...sahip olduğu ipucunu aldılar. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Not even we knew what was going on. You have to believe me. | Biz bile ne olduğunu bilmiyorduk. Bana inanmalısın. Biz bile ne olduğunu bilmiyorduk inan bana. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
In the end, nothing's really changed. | Sonuçta, hiçbirşey değişmemiş. Sonuç olarak, aslında hiçbir şey değişmedi. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
Thank you. That's very kind. | Teşekkür ederim. Çok naziksin. Teşekkür ederim. Çok naziksin. | Biohazard Damnation-1 | 2012 | ![]() |
NARRATOR: For 74 years, the might of Soviet socialism was so great | 74 yıl için sovyet sosyalizmi çok güçlüydü. Sovyet sosyalist rejim 74 yıl boyunca çok büyük bir güçtü. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
it split the world along Eastern and Western lines. | Bu dünyayı doğu ve batı olarak ikiye ayırdı. Dünyayı doğu ve batı çizgilerine ayırdı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Then, in 1991, it collapsed completely. | Ve 1991'de tamamen çöktü. Sonrasında, 1991'de tamamen dağıldı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
One by one, the various countries which had supported the Soviet Union | Sovyetleri destekleyen ülkeler Sovyetler Birliği'ni desteklemiş olan çeşitli ülkeler... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
began splitting away, | tek tek ayrılmaya başladı ve ...bağımsızlıklarını ilan ederek bir bir ayrılmaya başladı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
declaring their independence. | bağımsızlıklarını ilan ettiler. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
The parliament of the Eastern Slav Republic | Doğu Slav Cumhuriyeti Parlamentosu Doğu Slav Cumhuriyeti Parlamentosu da, ülkenin sovyet hükümdarlığından bağımsız... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
followed suit, declaring the country a sovereign state, 1 | diğer ülkeleri izleyerek sovyetlerden ayrıldı, | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
independent from Soviet rule. | ve bağımsızlıklarını ilan ettiler . 1 ...egemen bir devlet olduğunu ilan ederek aynı yolu izledi. 1 | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Capitalism advanced rapidly. | Kapitalizm hızla yükseldi. Kapitalizm hızla gelişti. 1 | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
The conglomerates gained influence in political circles, | Åirketler politikada nüfuz kazandı, Åirketler siyasi alanda etkili olmaya başladı... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
and as a result, the oligarchs came into power. | ve sonuç olarak oligarşi yönetime geçti. ...ve sonuç olarak, oligarşi liderleri güçlendi. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
In the Eastern Slav Republic, | Doğu Slav Cumhuriyeti içinde, Doğu Slav Cumhuriyeti'nde zengin ve fakir arasındaki uçurum gitgide büyüdü. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
the divide between rich and poor became so great | zengin ve fakir arasındaki ayrım çok büyümüştü | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
it ignited the fuse of a new rebellion. | ve bu yeni bir isyanın fitilini ateşledi. Bu durum yeni bir isyanın fitilini ateşledi. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
The push for independence | Bağımsızlık baskısı Bağımsızlık hareketi sokaklara sıçradı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
exploded into the streets. | sokaklara sıçradı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Armed freedom fighters pitted themselves against their government, | Silahlı Özgürlük savaşçıları şimdi oligarşi tarafından yönetilen, Silahlı özgürlük savaşçıları, oligarşi liderleri kontrolündeki... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
now controlled by the oligarchs. | hükümetle çatışmaya başladı. ...hükümetleriyle karşı karşıya geldiler. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
The military prospered during this time, | Bu sürede ordu zenginleşti, Bu süreçte ordu gelişmişti. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
becoming ever stronger and better equipped. | daha güçlü ve daha iyi donanımlı hale geldiler. Artık her zamankinden daha güçlü ve daha iyi silahlanmış durumdaydı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Under the guidance of Ivan Judanovich, | Ivan Judanovich önderliği altında, Yaşlılar konseyinden bir Ataman olan Ivan Judanovich'in rehberliğinde... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
an Ataman from the Council of Elders, | Yaşlılar konsülünden bir ataman, | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
the freedom fighters moved their base | özgürlük savaşçılarının üssünü ...özgürlük savaşçıları üslerini gizli bir yere taşıdı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
to a hidden location. | gizli bir yere taşıdı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
A more suitable place to launch | Hükümete karşı gerilla savaşları yapabilecekleri Hükümete karşı gerilla saldırıları düzenleyebilecekleri daha uygun bir yere... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
their guerrilla war against the government. | daha uygun bir yere. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
After several years of brutal fighting, | Vahşi savaşlarla geçen birkaç yılın ardından, Yıllarca süren kanlı savaşın ardından, özgürlük savaşçılarına ateşkes öneren...</ | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
it was Svetlana Belikova, | Svetlana Belikova, | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Eastern Slav's first female president, | Doğu Slav Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanı, ...Doğu Slav'ın ilk bayan başkanı Svetlana Belikova olmuştu. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
who offered a ceasefire to the freedom fighters. | Özgürlük savaşçılarına ateşkes önerdi. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
But the break from hostilities was short lived. | Ama ateşkes uzun ömürlü olmadı. Ama saldırılara verilen ara kısa ömürlü oldu. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
In November of 2010, the government discovered | Hükümet 2010 Kasım ayında asilerin bulunduğu toprağın 2010'un Kasım ayında, | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
that the rebels' land contained valuable resources. | değerli kaynakları olduğunu keşfetti. hükümet asilerin topraklarının değerli kaynakları olduğunu keşfetti. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
The military continued their attacks, | Ordu terörizm ile savaştığını Ordu terörizmle savaştığını iddia ederek saldırılarına devam etti. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
claiming they were fighting terrorism. | iddia ederek saldırılara devam etti. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Losing one base after another to the military's onslaught, | Ordunun saldırıları sırasında üslerini tek tek kaybeden özgürlük savaşçıları, Ordunun vahşice saldırıları karşısında... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
the freedom fighters escalated their efforts | çabalarını arttırarak ... üslerini bir bir kaybeden özgürlük savaşçıları çabalarını arttırdılar... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
and became more and more radical in their tactics. | taktiklerinde daha radikal hale geldi. ...ve gitgide daha da radikalleşen taktikler uygulamaya başladılar. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
It was then that strange rumors | Halk arasında canavarların savaşa katıldığı İşte o zaman savaşa canavarların katıldığına dair... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
began spreading like wildfire among the people | söylentisi söndürülemez bir ateş gibi | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
that monsters had joined the battle. | yayılmaya başladı. ...garip söylentiler yayılmaya başladı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
In February of 2011, | 2011 Åubat ayında, 2011'in Åubat ayında... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
the rumors made it to the old city of Holifgrad, | söylentiler eski bir şehir olan Holifgrad'a vardı, ...söylentiler Başkanlık Sarayı'na sadece birkaç kilometre uzaklıktaki... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
just a few kilometers from the Presidential Palace, | Başkanlık Sarayından sadece birkaç kilometre uzakta, ...önemli bir stratejik bölge olan eski Holifgrad şehrine ulaştı. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
an important strategic location for the government. | hükümet için önemli bir stratejik nokta. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
ATAMAN [OVER RADIO]: Listen to the words of the elders. | Yaşlıların sözlerini dinleyin. Yaşlıların sözüne kulak verin. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Power that will lead us to victory. | Bizi zafere götürecek olan gücü. Bizi zafere götürecek güce... | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Gather, people. | Toplanın. Herkes toplansın. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
MAN 1: Retreat! We're getting slaughtered! | Geri çekilin! Burada katlediliyoruz! Geri çekilin! Bizi biçiyorlar! | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
SOLDIER 1: Another rebel! | Başka bir isyan! Bir asi daha! | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
SOLDIER 2 [OVER PA]: Do not resist arrest. | Tutuklamaya karşı koymayın. Tutuklamaya direnmeyin! | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
MAN 1: Retreat! SOLDIER 2: Drop your weapons. | Geri çekilin! Silahlarınızı bırakın. Geri çekilin! Silahlarınızı bırakın. | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
Surrender immediately. MAN 2: Government pigs! | Hemen teslim olun. Hükümet domuzları! Hemen teslim olun. Hükümetin domuzları! | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |
SOLDIER 2: I repeat, do not resist arrest. | tekrar ediyorum, tutuklamaya karşı koymayın. Tekrar ediyorum, tutuklamaya direnmeyin. Hemen teslim olun! | Biohazard Damnation-2 | 2012 | ![]() |