Search
English Turkish Sentence Translations Page 7923
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
No, they I didn't realize they were that big. | Bu kadar büyük olduklarını fark etmemiştim. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Lauren: Guys, unfortunately, | Çocuklar, ne yazık ki babanız bir iş gezisine gitmek zorunda kaldı. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Jim? "Jim66@dsg.Com"? | Jim mi? Jim66@dsg.com olan Jim mi? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Brendan, honey, who's at the | Brendan, gelen kimmiş tatlım? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
In fact, I keep them in color coded sleeves | Renklerine göre özel olarak ayırırım. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Oh. [ Sighs ] God, I | Tanrım. Son zamanlarda neyim var bilmiyorum. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
You guys love that one I'm I'm guessin'. | Hoşunuza gidiyor sanırsam bu. Affedersin ama sen kimsin? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
I know standin' right here, ladies. | Biliyorum ama Ben de buradayım bayanlar. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
and then oh, no. | Yok öyle bir şey. Çocukların da bizimle gelmesini istiyormuş. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Voice breaking ] It's a thyroid thing. | Tiroit hastalığım var. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Sighs ] Why does he have to have joint custody? | Neden ortak velayete katlanmak zorunda ki? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
but I wonder | ...acaba... | Blended-2 | 2014 | ![]() |
I could never give him full value for it | Onlara hiç böyle değerli bir şey alamayacağım... | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Oh, my God. [ Pants ] | Aman tanrım! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Both: We're going to Africa! | Afrika'ya gidiyoruz! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ Welcome, welcome, welcome, welcome ¶ | Hoş geldiniz, hoş geldiniz, hoş geldiniz, hoş geldiniz. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ Welcome ¶ | Afrika'ya hoş geldiniz. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
What the fu? | Ne oluyor la Brendan! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
I hear thunder on the Mountain. [ Laughs ] | Dağdan bir gümbürtü koptuğunu duydum. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ Exciting, amazing, romantic! ¶ | En heyecanlı, en inanılmaz, en romantik! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Brendan: This place is ginormous! | Burası harika bir yermiş. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Tyler: Oh, my God! | Aman tanrım! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Mfana: Follow me. Right this way. | Beni takip edin. Bu taraftan gidiyoruz. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Brendan: This is so cool. | Çok güzel. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Jim: Whoa ho! Now we're talkin'! | İşte şimdi oldu. Afrika budur işte! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Brendan and Tyler: Whoa. ESPN: Look at that bed. | Şu yatağa bakın be! Kocaman! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Hilary, uh, c span, Lou | Hilary, C span, Lou ESPN, ESPN. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
E e e excuse me | Affedersin. ESPN. Özür dilerim tatlım. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Spit it out! Just | Tükür çabuk. Bir daha külot vişnesi yemek yok. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Brendan: Hey, mom. | Anne, burası eskiden bir iftaiye binasıymış. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
That's twice. Let's go, guys girls. | Bu iki oldu. Gidelim çocuklar. Kızlar yani. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
There it is. [ Chuckles ] | İşte orada. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Jim: Good. Gonna have a nice trip here. | İyi tatiller öyleyse size. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Go ahead. You you s | Sen Lou'nun yanına otur. Annen de hemen yanı başına otursun. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
So romantic! [ Giggles ] | Çok romantik bir yer. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Are you on meds or ow! | Kafayı mı çekt | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Hell yeah! Jim: Very nice. | İşte bu! Çok hoş. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Yebo! [ Chuckles ] [ Laughs ] | Yebo! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Nickens: A nightly pool party. | Geceleri havuz partisi... | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Chuckles ] Good one, mom. | Bu iyiydi, anneciğim. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
He's dead? [ Sobs ] | Öldü mü ki? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Nickens: And our famous tekula teen disco! | Ve ünlü Tekula ergen diskomuz var. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
What the heck is | Ne oluyor lan Nedir bu? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Well, to scare the baboons away. | Babunları korkutup kaçırmak için. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
I think they heard it in Uganda. [ Chuckles ] | Bence bütün Uganda duydu. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Thank you. Absolu uh oh! | Teşekkür ederim. Önemli deği | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Pick pick pick him up. Three second rule. | Kaldır yerden. Üç saniye kuralını uygula. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Oh, God! [ Chuckling ] Three second rule. | Tanrım! Üç saniye kuralını uygula. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
No. [ Smacks lips ] Okay. | Peki, tamam. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Hilary: Go away. It's way too early. | Git başımızdan. Daha çok erken. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Growling ] In the name of Lucifer, let us sleep. | Lucifer adına, bırak uyuyalım. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Sighs ] I need a coffee. | Bir kahve alsam iyi olur. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Cream? Both: No, thank you. | Krema ister misiniz? Hayır, teşekkür ederim. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Sugar? Both: Yes, please. | Şeker ister misiniz? Evet, lütfen. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
So...Possible exorcism coming for the little one. | Küçük olan da lanetler savurup duruyor. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Use your body. [ Grunts ] | Vücudunu kullan! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Shake him off. Come on. Are you | Dikkatini dağıt! Hadi! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ You suck, you suck, you suck, you suck, you suck, you suck ¶ | Berbatsın oğlum Berbatsın oğlum Berbatsın oğlum Berbatsın oğlum | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ Your boy has no skills ¶ | Oğlunun Bir Şey Bildiği Yok | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ you schooled by a little girl ¶ | Küçük Bir Kıza Yenildin | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ you suck, you suck, you suck ¶ | Berbatsın oğlum Berbatsın oğlum | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Mfana: Miss Palmer! | Bayan Palmer! Hızlı gitmekte bir sorun yok. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Woman: You're going the wrong way! | Yanlış yöne gidiyorsun! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Woman: The blending process is really going well for us. | Kaynaşma süreci çok iyi gidiyor benim için. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Exhales sharply ] So it's a start. | Bu da bir şeydir. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
That's great. Woman2: Good for you. | Harika bir şey. Senin adına sevindim. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Giggles ] Stop it. | Kes şunu. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Giggles ] Jim's so funny. | Jim, çok komik birisi. Aynen. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Tyler: [ Grunts ] My head is boiling, mom. | Kafam yanıyor, anne. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Best thing about workin' at a sporting goods store | Spor malzemeleri mağazasında çalışmanın en iyi yanı. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Just just be careful. I'll go easy. | Dikkatli ol. Bir şey olmaz. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Lou: And sometimes, he wipes too hard. | Bazı zamanlar çok sert kuruluyor. Eminim öyle yapmak istemiyordur. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Sighs ] Okay, honey. Let's wash your hands. | Pekâlâ, hadi ellerini yıkayalım. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Sobbing ] He's a bad daddy! | O kötü bir baba. Beni zombi gibi yapmış. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Growling ] I said you are. | Sen daha güzelsin dedim. Kapa çeneni de makyajını yapalım. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Lou: Don't worry. They're around. | Merak etme, buralardadır. Merak ettiğim falan yok. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Jim: Hold on, now! Excuse me. | Sıkı tutunun. İzin verir misiniz? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Hold on, big time! [ Gasps ] | Sıkı tutun, yakışıklı! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Jim: I can't be beat! I can't hear you! | Yenilemem. Seni duymuyorum. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Yells ] Tyler! | Tyler! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Yes! I saw it and I just you can't | Evet gördüm ama sen | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Chuckling ] Hey, hey, that's sick, man. | Bu çok ayıp, dostum. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Oh! [ Chuckles ] No, no. I I can't. | Hayır, hayır, yapamam. Başka bir erkek arkadaşın mı var? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
For a hairdo...For a girl... In this century. | Saçların için. Kız gibi olmak için. Bu çağın modasına uymak için. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
No. N n no. I don't | Hayır, hayır. Benden olacak. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Chuckling ] Okay. | Tamamdır. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Strained ] Oh, my nuts! [ Giggles ] | Ah, taşaklarım! | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Aw, everyone's shimmying now. [ Giggles ] | Herkes kendisini sallıyor. Salla, salla, salla. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Why w w were the, uh how did this, uh | Ne, nasıl, nerede | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Giggles ] Now we're both in love. | Artık birbirimize aşık olduk. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Wow. Whoa. I just can I ask ya? | Bir şey sorabilir miyim? | Blended-2 | 2014 | ![]() |
No, it's not getting even, but I just | Hayır, ödeştiğimiz falan yok. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
Put it to you this way: If I didn't have braces, | Dişlerime tel taktırmasaydım, şu anda gözüne girecek halde olurlardı. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
[ Chuckling ] No, we're not blending. | Hayır, kaynaştığımız falan yok. Konuşuyoruz sadece. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ Blending, blending ¶ ¶ yes, yes, you are blending ¶ | Kaynaşın. Kaynaşın. Evet, evet. Kaynaşıyorsunuz. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ they're finally blending, blending, blending ¶ ¶ yes, you'll be touching ¶ | Kaynaşıyorlar Kaynaşıyorlar Evet, evet. İletişim Kuruyorsunuz | Blended-2 | 2014 | ![]() |
he doesn't we don't feel that way about each other! | Birbirimize karşı öyle şeyler hissetmiyoruz. | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ Like wine and bobotie ¶ okay. | Tıpkı Şarap ve Bobotie Gibi | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ And like malva pudding ¶ all right, thank you. | Tıpkı Malva Pudingi Gibi | Blended-2 | 2014 | ![]() |
¶ Blending ¶ | Kaynaşın | Blended-2 | 2014 | ![]() |