Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 160550

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
Have you got the body?	Cesedi aldın mı?	The Big White-1	2005
Paul, the carrot little weasely one wants to carrot screw me	Paul, şu havuç kafalı şey kendinin minik havuç şeyiyle	The Big White-1	2005
with his sick carrot little cock.	bizi kazıklamak istiyor..	The Big White-1	2005
And he's messing up my kitchen. Cock, cock, cock, cock...	Ve mutfağımı karıştırıyor.. Aptal,aptal,aptal...	The Big White-1	2005
You sick you don't hurt her!	Hastasın sen, onun canını yakma!	The Big White-1	2005
I didn't say anything like that. I didn't. Ten seconds! Yes or no?	Öyle birşey demedim Demedim. 10 saniye! Evet yada hayır?	The Big White-1	2005
Paul, where's the chips?	Paul, Cipsler nerede?	The Big White-1	2005
Yes. You'll have it tomorrow. Now put my wife back...	Evet, yarın alacaksınız. Şimdi karımı serbest bırakın.	The Big White-1	2005
I think I managed to avoid a trace.	Sanırım kurtulmayı başardık.	The Big White-1	2005
We're staying in his house.	Hala onun evinde kalıyoruz.	The Big White-1	2005
Hello! Can I help you?	Merhaba, Yardımcı olabilirmiyim?	The Big White-1	2005
Mr. Barnell, I...	Bay Barnell, Ben...	The Big White-1	2005
I have your check.	Çekiniz bende.	The Big White-1	2005
Thank you very much. I appreciate that. Please sit.	Çok teşekkür ederim. Taktir ettim bunu. Lütfen oturun.	The Big White-1	2005
Avis.	Avis.	The Big White-1	2005
Did you have an accident?	Bir kazamı geçirdiniz?	The Big White-1	2005
Well, no, actually I was mugged.	Şey, hayır, aslında saldırıya uğradım.	The Big White-1	2005
The police say it was just a random act of violence,	Polisin dediğine göre rastgele bir saldırıymış,	The Big White-1	2005
but who knows, right?	fakat kim bilebilir ki, değil mi?	The Big White-1	2005
I have to get you to sign right here where I marked	şuradaki boşluğa bir imzanızı almam gerekli.	The Big White-1	2005
an X. And...	bir X. Ve...	The Big White-1	2005
I'd like to apologize for...	Özürlerimi sunarım şu...	The Big White-1	2005
No. No, please. No need.	Hayır, hayır. Lütfen. Gerek yok..	The Big White-1	2005
Well, that's quite the shell.	Peki, tam bir deniz kabuğu.	The Big White-1	2005
It's a gift from my brother, Raymond.	Kardeşim Raymond'dan bir hediye.	The Big White-1	2005
He brought it back from Florida for me, and now it's all I have to remember him by.	Florida'dan dönmeden önce benim için almış ve şimdi onu hatırlatıyor bana.	The Big White-1	2005
Well, that and a million dollars.	Güzel, bu ve milyon dolarlar.	The Big White-1	2005
Boy, things really worked out for you this time, didn't they?	Bu defa şu şeyler gerçekten işe yaradı değil mi?	The Big White-1	2005
Lots of cash. Newly single guy... I'm not single.	Çok miktarda para. Yepyeni bir bekar adam. Bekar değilim.	The Big White-1	2005
Well, what are you gonna do?	Ya, peki şimdi ne yapacaksın?	The Big White-1	2005
You gonna go down to Club Med and see how much a big bankroll can buy?	Kulüp Med'e gidip acaba kaç paraya alırım mı diyeceksin?	The Big White-1	2005
Maybe get some hookers?	Belkide fahişelere gidersin?	The Big White-1	2005
I love my wife, Mr. Watters.	Karımı seviyorum Bay Watters.	The Big White-1	2005
Can we level with each other for a moment? How... how did...	Birbirimize karşı samimi olalım. Nasıl.. nasıl oldu da...	The Big White-1	2005
Avis!	Avis!	The Big White-1	2005
A second. Thank you.	Bir saniye. Teşekkürler.	The Big White-1	2005
That's where you went!	Bende nereye gittin diyordum!	The Big White-1	2005
That's quite the display.	Oldukça gösterişli.	The Big White-1	2005
They do some very nice in store promotions.	Bazı şeyler promosyonu çok güzel kılıyor.	The Big White-1	2005
Here it is, Mr. Barnell.	Bay Barnell' da geldi.	The Big White-1	2005
I thought someone might have walked out with it.	Bende birinin bunu çaldığını sanmıştım.	The Big White-1	2005
It's not the best neighborhood.	Pek iyi bir mahalle değil.	The Big White-1	2005
Sign right by the X.	Şu X' in üzerini İmzalayacaktım değil mi?	The Big White-1	2005
Avis, will you call Municipal Light and Power	Avis, Elektrik İdaresini ara	The Big White-1	2005
and tell them I'll be dropping by in a bit?	ve elektriğin kesildiğini söyle onlara..	The Big White-1	2005
There's nothing to be embarrassed about.	Birçok insan, psikiyatrisle konuşuyor.	The Big White-1	2005
A lot of people find talking to a psychic very therapeutic.	Bunda çekinecek hiçbirşey yok.	The Big White-1	2005
So what's on your mind, Carlos?	Peki, aklından geçen ne, Carlos?	The Big White-1	2005
I have a situation. My wife...	Konum, karım...	The Big White-1	2005
Do you think it's okay to do something kinda bad to someone	Birileri, başkalarına gerçekten kötü şeyler yaptığında bile,	The Big White-1	2005
even though they may do something to someone else that's really bad?	buna rağmen, cidden herşeyin yoluna girebileceğini düşünüyormusun?	The Big White-1	2005
Well, you probably shouldn't break the law, if you can help it.	Şey, eğer yardımcı olacaksa, Muhtemelen sen kanunları çiğnememişsin.	The Big White-1	2005
Are you really sure they're gonna do this otherthing?	Bu diğer şeyleri yapacaklarına eminmisin peki?	The Big White-1	2005
He said some things. He said he was joking,	Birşeyler söyledi. Dalga geçiyorum dedi fakat,	The Big White-1	2005
but I think he might do them.	yapabilirler sanıyorum.	The Big White-1	2005
Okay, well, don't think, know.	Tamam, şey, düşünme şimdilik.	The Big White-1	2005
How close are you to this other someone else,	Korumaya çalıştığın kişiyi	The Big White-1	2005
the one you're trying to protect?	ne kadar tanıyorsun?	The Big White-1	2005
Have you ever felt like	Kendi hayatının	The Big White-1	2005
like your own life didn't even matter	hiç bir değeri olmadığını	The Big White-1	2005
as long as	hiç düşündün mü?	The Big White-1	2005
Listen to me Carlos.	Beni dinle Carlos.	The Big White-1	2005
Your wife is an incredibly lucky woman.	Senin eşin inanılmaz şanslı bir kadın.	The Big White-1	2005
I know relationships are tough,	Biliyorum, ilişkiniz berbat bir durumda,	The Big White-1	2005
but you you just do what you gotta do to keep it together, okay?	fakat beraberliğinizi kurtarmak için yapman gereken neyse bunu yap, olur mu?	The Big White-1	2005
Remember, love is sacrifice.	Aşkın fedakarlık demek olduğunu hatırla.	The Big White-1	2005
Okay, so you get tough, all right?	Bu yüzden güçlü olmalısın, anlaşıldı mı?	The Big White-1	2005
And remember, this call is for entertainment purposes only.	Ve unutma, bu konuşma sadece eğlence amaçlıydı.	The Big White-1	2005
But call me back and let me know how it goes, okay?	Fakat beni tekrar ara neler olup bittiğini bileyim, tamam mı?	The Big White-1	2005
So, Miami, huh? Can you believe that?	Ee, Miami. Buna inanabiliyormusun?	The Big White-1	2005
One little case and, boom, you're the flavor of the month.	Ufak bir durum ve, boom, Ayın adamısın.	The Big White-1	2005
Congratulations. Why are you here?	Tebrikler. Neden buradasın?	The Big White-1	2005
To say thanks. If you hadrt given me a shot on that...	Teşekkür etmek için. Şu atışı bana vermeseydin...	The Big White-1	2005
Oh, no, no, no. Forget about it. I'm trying to.	Hayır, hayır, hayır, hayır. Unut gitsin bunu. Deniyorum.	The Big White-1	2005
So, we were all kinda wondering, what did happen to your face?	Peki, suratına ne olduğunu merak ediyorduk?	The Big White-1	2005
Can'trouble.	Araba kazası.	The Big White-1	2005
Should you be driving?	Sen mi kullanıyordun?	The Big White-1	2005
Absolutely not.	Kesinlikle ben değildim.	The Big White-1	2005
Jodie!	Jodie!	The Big White-1	2005
We set forthe switch tomorrow?	Yarın ki takas yerini ayarladık mı?	The Big White-1	2005
There's a turnout up at Summit Hill where the snowmobilers park.	Şu yukarıdaki tepede, kayak motorlarının parkı var.	The Big White-1	2005
You guys like it?	Beğendiniz mi?	The Big White-1	2005
Tastes like a rectal polyp.	Bağırsak gibi tadı var.	The Big White-1	2005
Now, how would she know?	Şimdi, nasıl bilebil di?	The Big White-1	2005
How would she know?	Nasıl bilebildi?	The Big White-1	2005
How would she know?	Nasıl bildi he?	The Big White-1	2005
I coulda had her, you know? We both know that.	Ona sahip olabilirdim, biliyorsun. Bunu ikimizde biliyoruz.	The Big White-1	2005
Oh, yeah, yeah, I just figured she was...	Evet, evet, sadece onu anımsıyorum..	The Big White-1	2005
I don't know. You know? 'Cause I... You know?	Bilmiyorum, ya sen? Çünkü, Ben...	The Big White-1	2005
Okay. You ready for a refill?	Tamam. Bir tane daha alırmısın?	The Big White-1	2005
Does Mrs. Kennedy have a black dress?	Bayan Kennedy siyah mı giyiyor?	The Big White-1	2005
Alrighty. Comir up.	Pekala. Geliyor.	The Big White-1	2005
So, rendezvous at the glaciertomorrow, huh?	Ee, yarınki buluşma buzulda.	The Big White-1	2005
First thing in the morning.	Sabah ki ilk şeyimiz.	The Big White-1	2005
Yeah, well, we'll go get her and do the thing, and...	Evet, iyi, bunu yapacağız ve onu alacağız ve...	The Big White-1	2005
You rememberthat time in school	Şu okul zamanını hatırlıyormusun?	The Big White-1	2005
when I jumped out and scared you and you fucking peed all over yourself?	Dışarı atlarken seni çok korkutmuştum sende üstüne başına işemiştin korkudan.	The Big White-1	2005
That was a hoot, yeah.	Sende yuhalıyordun, evet..	The Big White-1	2005
Hey, bottoms up.	Hey, düşüşümüze.	The Big White-1	2005
Okay. Puddles! You remember how everybody called you "Puddles"?	Peki, gölcük! Herkesin seni nasıl çağırdığını hatırlıyormusun? Gölcük!	The Big White-1	2005