Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 8759
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Wanna check whether it's okay | Kontrol etmek istedim. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You and the house really match | Tam sana layık bir ev olacak. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You're acting strange. | Çok garip davranıyorsun. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Your hug is not that strong | Eskisi kadar sıkı sarılmıyorsun. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You got a man? | Hayatında biri mi var? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
What man? | Biri mi? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Then I'm relieved | Varsa içim rahatlar. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Other moms do | Diğer anneler kızlarına koca bulmak için her şeyi yapıyorlar. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Live alone Once is enough | Yalnız yaşıyorsun, hayatında şu ana kadar biri olmadı. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Even if you got a man remember this | Eğer günün birinde bir sevgilin ya da kocan olursa bu söylediklerimi hatırla. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You can date the ugly man | Çok çirkin ya da fakir biriyle evlenebilirsin. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
But never a man underwrites the debts | Ama o adamın birine kefil olmasına ya da borç senedi imzalamasına izin verme. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Dad will be sorry to hear | Babam bunu duysaydı çok üzülürdü. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
He should be sorry for leaving me alone first | Üzülseydi beni bir başıma bırakıp gittiğinde üzülürdü. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
When your ex came to your dad | Eski kocan bankadan kredi alabilmek için babandan ona kefil olmasını istedi. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I told your father not to | Babana yapmamasını söylemiştim ama gizlice imzalamış. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
The worst thing happened later | İşler bundan sonra kötüleşti zaten. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
That bastard | O şerefsiz... | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Ieft you leaving us the debt | ...bütün borçları üstümüze yıktı. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I am the one to be blamed | Suçlanması gereken tek kişi benim. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Yes, let's not bring out the past | Evet. Neyse geçmişi daha fazla kurcalamayalım. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
But mom | Anne... | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
if you were born again wanna marry Dad in next life? | ...bu hayata bir kez daha gelecek olsan yine babamla mı evlenirsin? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
As you loved him, right? | Onu sevmiştin değil mi? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
the nonsense and sleep | Saçmalamayı bırak ve uyu. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Gotta wake up early to go back | Yat artık sabah erken kalkacaksın. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
How come you answer the phone so quick, customer? | Nasıl oldu da bu kadar çabuk cevap verdiniz "Sayın Müşteri"? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I always answer quick But I am sorry to tell you | Her zaman çabuk cevap veririm. Ama seni arayamadığım için üzgünüm. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
that I couldn't deposit yet | Bu ayki vadenin gününü geçirmem kötü oldu. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Oh I see | Anlıyorum. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Isn't paying at once too much? | Bir miktar yatırabilir misin peki? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Of course! | Çok isterdim ama mümkün değil. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
But you'll call me endlessly if I don't deposit | Para yatıramadığım için durmadan beni aramak zorunda kalacaksın değil mi? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I should | Aramak zorundayım "Sayın Müşteri" | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
It's my fault so I have to | Desene benim hatam yüzünden tekrar tekrar konuşmak zorunda kalacağız. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I can introduce the way | Eğer kendinizi baskı altında hissediyorsanız size daha uygun bir... | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Then why didn't you tell me before? | Bunu neden daha önce söylemedin? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
It's only for the VlPs | Bu sadece VIP müşteriler için. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Means... | Yani... | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I became the important person to you? | ...senin için önemli biriyim anlamına mı geliyor bu? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Don't rush into the conculsion | Sonuçlar için acele etmeyin. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Visit our office with certificate of your seal | Mührünüz ve kimliğinizle birlikte ofisimize bekliyoruz sizi. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
What am I getting if I do as you told me? | Eğer söylediğini yaparsam sen de benim istediğimi yapar mısın? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You buy me coffee? | Bana kahve ısmarlamak ister misin? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
What coffee? | Ne kahvesi? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I only buy a drink | Ben yalnızca içki ısmarlarım. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Then I'll buy you coffee | O zaman ben sana kahve ısmarlayayım. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Whatever | Bunu geldiğiniz zaman düşünürüz. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
All right | Pekâla. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Certificate of my seal? | Mühür ve kimlik mi? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
My seal here | Mührüm neredeydi? İşte burada. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
They say it's Moo ryung What can we do | Moo ryung'u rehin aldığını söylüyorlar. Ne yapacağız şimdi? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Please customer this doesn't solve anything | Beyefendi bu yaptığınız hiçbir sorunu çözmez. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
But I'm already a dead man | Ama ben zaten yaşayan bir ölüyüm. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Need to bring someone along! | Buraya gelmesi gereken biri var. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Please calm down and let's talk | Lütfen sakin olun. Sorunu konuşarak çözelim. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
We can give you some time to pay back little by little | Borcunuzu azar azar ödemeniz için size bir şans verebiliriz. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You should've told me like that instead of nagging | Bunu beni azarlamadan önce söylemeliydin. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
It's our job and we didn't have a choice | Bu bizim işimiz, başka seçeneğimiz yok. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Don't wanna listen! | Dinlemek istemiyorum. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Everything's gonna be fine if we all die here | Burada ölmemiz herkesi için en iyisi olacak. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Dying can't be a sloution! | Ölüm bir çözüm değil. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I told you to be quiet! | Sana kes sesini dedim! | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You son of a bitch! Bring your boss here | Orospu çocukları. Patronunuz hemen buraya gelsin. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
If not, I'll kill her and kill myself here | Gelmezse eğer onu ve kendimi burada öldürürüm. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
We're begging you | Size yalvarıyorum... | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I knew this would happen | Böyle olacağını biliyordum. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
but it's way sooner than imagined | Ama bu şekilde olması beni hayal kırıklığına uğrattı. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Hey, Mister I'm on your side | Bayım ben sizin yanınızdayım. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Don't hesitate and just jump right now! | Bir saniye bile düşünme hemen at kendini aşağıya. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I'll be waiting for you on the ground. Way to go! | Aşağıda seni bekliyor olacağım. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I'm sure I have much more debts | Emin ol ona olan borcum da nefretim de seninkinden fazla. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I've been working hard to have my revenge on her | Onu yaptıklarına pişman edebilmek için gece gündüz planlar yaptım. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Mister | Bayım... | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
if you can't do it just hand her over | ...eğer yapamayacaksan bırak onu! | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I bet | Bahse girerim... | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
you're a cop! | ...sen lanet olası bir polissin! | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Print out my overdue record | Hemen gecikmiş ödemelerimin ve kalan borç miktarımın çıktısını almalıyız. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
For what? Don't ask. Do it quick! | Ne için? Soru sorma da acele et. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Yes, it's correct 60,000 dollars, good | Evet altmış bin dolar. Güzel. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Yes, print it right now | Hemen çıktısını al. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
What kind of cop are you having such a big debt? | Sen ne biçim bir polissin ki borç içinde yüzüyorsun? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I'm not telling you a lie | Sana yalan söylemiyorum. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I thought of suicide because of her | Onun yaptıkları yüzünden intiharı bile düşündüm. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Hand her over now I'll take care of her | Şimdi sen onu bırak. Gerekirse ben icabına bakarım. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I'm on your side | Aynı taraftayız seninle. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Don't know what she did to you | Onun bana neler yaptığını tahmin bile edemezsin. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
But I was even stabbed because of her call | Onun bitmek bilmeyen aramaları yüzünden bir keresinde bıçaklandım. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You know she calls anytime and drives you crazy | Ne zaman arasa çıldırıyorum. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I almost got fired for the fucking phone calls | Onun aramaları yüzünden az daha işimden kovuluyordum. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Don't try to fool me I don't | Beni aptal yerine koymaya çalışma. Böyle bir niyetim yok. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
OK then just jump with her now | Tamam o zaman onu hemen aşağı at. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
If not, I'll kill you both | Eğer atmazsan ben ikinizi birden öldüreceğim. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Fuck! I have more | Siktir git! Daha bitmedi. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Don't come closer! | Sakın yaklaşma. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
anger toward her | Eğer ona öfkeliysen hiç durma. At aşağıya. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
You don't think I can do it? | Yapamaz mıyım sanıyorsun? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Jump! Show me How about jumping all together? | Atla hadi! Yapabildiğini göster. Birlikte atlayın. | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
I'll do first What? | Önce ben atlayayım istersen. Ne? | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |
Three of us, together! Hey! | Üçümüz birlikte atlayalım! | Boolryang Namnyeo-1 | 2010 | ![]() |