Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 160142

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
And a wax.	Bir de ağda.	The Back-up Plan-1	2010
Oh, shit, that one's worse.	Of Tanrım. Bu daha da kötü.	The Back-up Plan-1	2010
Sorry I didn't get a pedicure. What?	Pedikür yaptırmadığım için özür dilerim. Ne?	The Back-up Plan-1	2010
My toes.	Tırnaklarım.	The Back-up Plan-1	2010
I'm sorry. I'm not looking at your toes.	Üzgünüm. Ben tırnaklarına bakmıyorum.	The Back-up Plan-1	2010
I'm looking at your cervix. Right.	Ben rahmine bakıyorum. Öyle ya.	The Back-up Plan-1	2010
Now I kind of wish you were looking at my toes.	Şimdi de tırnaklarıma bakıyor olmanı isterdim.	The Back-up Plan-1	2010
All done. That's it?	Tamamdır. Bu kadar mı?	The Back-up Plan-1	2010
We'll elevate your legs for 10 minutes and you'll be good to go.	10 dakikalığına ayaklarını dikeceksin ve her şey tamamdır.	The Back-up Plan-1	2010
First time I hear that ticking clock and I'm not freaking out.	İlk defa benim için saat tıklıyor, ve ben sakin olmalıyım.	The Back-up Plan-1	2010
Good. Just relax. I can't. I'm totally freaking out.	İyi. Sadece sakin ol. Olamıyorum. Çok korkuyorum.	The Back-up Plan-1	2010
Come on. Everything's gonna be great.	Her şey iyi olacak.	The Back-up Plan-1	2010
I have a feeling that you and...	İçimde seninle...	The Back-up Plan-1	2010
...CRM 1014 are gonna make beautiful babies together.	...CRM1014'ün güzel bir bebeği olacağına dair his var.	The Back-up Plan-1	2010
Oh, God, I hope this works.	Tanrım, umarım bu işe yarar.	The Back-up Plan-1	2010
I've wanted this for so long.	Bunu o kadar zamandır istiyorum ki.	The Back-up Plan-1	2010
Maybe this isn't how I pictured it exactly.	Belki bu tam düşündüğüm şekilde değil.	The Back-up Plan-1	2010
Thought I'd have a little more support.	Biraz destek alacağımı sanırdım.	The Back-up Plan-1	2010
No! You don't want kids. Trust me. Easy for you to say. You have four.	Hayır. Sen çocuk istemezsin. İnan bana. Senin için söylemesi kolay. Dört çocuğun var.	The Back-up Plan-1	2010
And it's awful. They've ruined my life! Hi, munchkins.	Berbat bir şey. Hayatımı mahvediyorlar.	The Back-up Plan-1	2010
What? No! Go away!	Ne? Hayır. Defol git.	The Back-up Plan-1	2010
Have you seen my vagina? I mean, have you?	Benim vajinamı gördün mü, ha? Gördün mü?	The Back-up Plan-1	2010
Because I would show it to you. I will show it to you just to prove...	Sana göstereceğim. Sana göstereceğim ki,...	The Back-up Plan-1	2010
...that you don't want to have kids. I will show you my vagina.	...çocuk istemediğini anlayasın. Sana vajina mı göstereceğim.	The Back-up Plan-1	2010
I don't want to see that. I want a baby.	Görmek istemiyorum. Ben çocuk istiyorum.	The Back-up Plan-1	2010
I think you're tired of being alone. Haven't met the right guy.	Bence önünde daha çok zaman var. Daha doğru erkekle tanışmadın.	The Back-up Plan-1	2010
Not about a guy. I've dated hundreds of guys over the past five years.	Sorun doğru erkek değil. Son beş yılda neredeyse yüz tane erkekle çıktım.	The Back-up Plan-1	2010
Not one of them's close to being the one.	Hiç biri yakın bile değildi.	The Back-up Plan-1	2010
It's just not happening for me.	Benim bu yönde şansım yok.	The Back-up Plan-1	2010
Yeah, but doesn't mean that it won't. Doesn't mean that it will.	Evet. Ama olmayacağı anlamına da gelmez. Olacağı anlamına da...	The Back-up Plan-1	2010
Is that my chicken? What are you doing?	O benim tavuğum mu? Ne yapıyorsunuz?	The Back-up Plan-1	2010
Give it back!	Onu geri getir.	The Back-up Plan-1	2010
That is your dinner, not a toy!	O sizin akşam yemeğiniz, oyuncak değil.	The Back-up Plan-1	2010
I hate them. Do you smell pee?	Onlardan nefret ediyorum. İdrar kokusu alıyor musun?	The Back-up Plan-1	2010
So, I had to figure it out on my own.	Yani, kendi başım karar vermek zorundaydım.	The Back-up Plan-1	2010
I examined every possibility and arrived at the most logical conclusion.	Bütün olasılıkları tek tek gözden geçirdim, sonunda en mantıklı çözüme ulaştım.	The Back-up Plan-1	2010
Will you be my baby daddy?	Bebeğimin babası olur musun?	The Back-up Plan-1	2010
What? No, I can't be the father. Are you out of your mind?	Ne? Ben baba olamam. Sen aklını mı kaçırdın?	The Back-up Plan-1	2010
What are you talking...? No. I am in my sexual prime.	Neden bahsediyorsun? Hayır, ben cinsel hayatımın baharındayım.	The Back-up Plan-1	2010
I have more women to bed before I do something as idiotic as having a baby.	Çocuk gibi salakça bir şey yapmadan önce bir sürü kızı yatağa atmaya niyetliyim.	The Back-up Plan-1	2010
Clive, you're my friend. Don't you want to help me?	Clive, sen benim arkadaşımın. Bana yardım etmek istemez misin?	The Back-up Plan-1	2010
We don't have to have sex. You don't have to be involved at all.	Seks yapmak zorunda değiliz. Hatta hiç dahil bile olmayabilirsin.	The Back-up Plan-1	2010
All right? Just give me your sperm.	Sadece bana spermlerini ver.	The Back-up Plan-1	2010
Okay. Okay, you're feeling lonely, right?	Tamam. Yalnız hissediyorsun, değil mi?	The Back-up Plan-1	2010
Maybe a little dead down there.	Aşağıda işler kesat herhalde.	The Back-up Plan-1	2010
I get it, I get it. Been a long time since you've had, you know.	Anladım, anladım. Sen de şey yapmayalı, bilirsin...	The Back-up Plan-1	2010
Just shut up, okay?	Kapa çeneni tamam mı?	The Back-up Plan-1	2010
Just forget it. Forget the whole thing! What?	Unut gitsin. Hepsini unut. Ne?	The Back-up Plan-1	2010
Well, that was a bust.	Bu kapı da kapanmıştı.	The Back-up Plan-1	2010
So I took life by the horns...	Ben de kraliçe arı gibi...	The Back-up Plan-1	2010
...and I did what I had to do.	...yapmam gerekeni yaptım.	The Back-up Plan-1	2010
I have a plan.	Her şeyi planladım.	The Back-up Plan-1	2010
You don't have to walk like that. What? Oh, okay.	Böyle yürümek zorunda değilsin. Ne? Ha, tamam.	The Back-up Plan-1	2010
By the way, I know an excellent support group for single moms...	Bu arada bekar anneler için harika bir destek grubu biliyorum...	The Back-up Plan-1	2010
...if you're interested. Great. Great.	...tabii eğer ilgilenirsen. Çok güzel.	The Back-up Plan-1	2010
Maybe we should hug. We might have just made a baby together.	Belki kucaklaşmalıyız. Beraber çocuğumuz olabilir.	The Back-up Plan-1	2010
Good luck. Okay. All right.	İyi şanslar. Sağol.	The Back-up Plan-1	2010
Hi! Get away from me!	Merhaba. Defol başımdan.	The Back-up Plan-1	2010
Hallelujah!	Çok şükür.	The Back-up Plan-1	2010
Excuse me. This is my cab.	Affedersin. Benim taksim.	The Back-up Plan-1	2010
What, you own it? No, but I'm about to rent it.	Ne, satın mı aldın? Hayır, ama kiralamak üzereydim.	The Back-up Plan-1	2010
If someone hails a cab and it pulls up, you can't jump in and say it's yours.	Birisi taksiye işaret edip durdurunca içine öylece dalıp senin olduğunu söylemezsin.	The Back-up Plan-1	2010
I didn't see you. I saw you see me.	Seni görmedim. Beni gördüğünü gördüm.	The Back-up Plan-1	2010
Sir. Sir, excuse me. Who saw you first?	Affedersiniz. Sizi ilk kim gördü?	The Back-up Plan-1	2010
Look, maybe you're not from around here, but there's a code.	Belki buralardan değilsin ama, burada bazı kurallar var.	The Back-up Plan-1	2010
Certain rules that we try to follow. Fine! Forget it. I'll get out.	Uymaya çalıştığımız belli kurallar. Tamam! Unut gitsin. Ben inerim.	The Back-up Plan-1	2010
You're not right, but I'm in a terrific mood and you're ruining it.	Ama haklı olduğun için değil. Çünkü şu an müthiş havamdayım ve sen bunu mahvediyorsun.	The Back-up Plan-1	2010
No, I'll get out.	Hayır, ben inerim.	The Back-up Plan-1	2010
Now what? I don't know. You tell me.	Şimdi ne oldu? Bilmiyorum, sen söyle.	The Back-up Plan-1	2010
Hey, hey! Where's he going? Come back!	Nereye gidiyor? Geri gel!	The Back-up Plan-1	2010
Well, that was stupid. Why'd you get out, you stupid head?	İşte bu aptalcaydı. Neden indin ki, aptal kafa.	The Back-up Plan-1	2010
You said you were in a great mood and I was ruining it. I felt bad.	Müthiş havanda olduğunu ve benim bunu mahvettiğimi söyledin. Ben suçlu hissettim.	The Back-up Plan-1	2010
I'm sorry, did you just call me a stupid head?	Pardon ama, bana aptal kafa mı dedin?	The Back-up Plan-1	2010
How's your great mood now?	Şimdi havan nasıl?	The Back-up Plan-1	2010
Please, stop talking to me.	Lütfen benimle konuşma.	The Back-up Plan-1	2010
So why are you in such a good mood anyway?	Peki, neden müthiş havandaydın?	The Back-up Plan-1	2010
Not that it's your business, but good things are happening to me.	Seni ilgilendirmez ama, şu an benim için mükemmel şeyler oluyor.	The Back-up Plan-1	2010
Wow, that's great. I hope it continues.	Çok güzel. Umarım devam eder.	The Back-up Plan-1	2010
Well, have a nice life. And try not to steal any more cabs.	İyi günler. Bir daha taksi çalmamaya çalış.	The Back-up Plan-1	2010
Yeah, you do the same.	Sen de.	The Back-up Plan-1	2010
Hey, there's a penny right there.	Yerde bozuk para var.	The Back-up Plan-1	2010
Why don't you pick it up? It's good luck.	Neden almıyorsun? Şans getirir.	The Back-up Plan-1	2010
Only if it's heads.	Eğer tura ise.	The Back-up Plan-1	2010
Now somebody else can have good luck. Bye.	Şimdi başkasına uğur getirir. Hoşçakal.	The Back-up Plan-1	2010
Thank you for coming to Hudson Mutts.	Hudson Mutts'a geldiğiniz için teşekkürler.	The Back-up Plan-1	2010
Hi, Nutsy!	Merhaba, Nutsy.	The Back-up Plan-1	2010
Oh, my God. You're glowing.	Aman Tanrım, ışıldıyorsun.	The Back-up Plan-1	2010
Hello. Oh, my God. She's glowing, right?	Merhaba. Işıldıyor, değil mi?	The Back-up Plan-1	2010
Tell us everything. Not much to tell.	Her şeyi anlat. Anlatacak çok şey yok.	The Back-up Plan-1	2010
You got shot up with red headed freckle sperm.	Hayır, hayır. Kızıl saçlı ve çilli birinden sperm aldın.	The Back-up Plan-1	2010
There's something to tell.	Anlatacak çok şey var.	The Back-up Plan-1	2010
He had red hair and freckles? Why'd you do that?	Kızıl saçlı ve çilli mi? Bunu neden yaptın?	The Back-up Plan-1	2010
Tried to talk her out of it. Red pubes.	Onu vazgeçirmeye çalıştım. Kızıl kıl.	The Back-up Plan-1	2010
Never saw his pubes. It was a vial of semen.	Onun kıllarını görmedim. Bir şişe spermdi sadece.	The Back-up Plan-1	2010
So come on, what happened?	Hadi anlat, ne oldu?	The Back-up Plan-1	2010
I lay down, put my feet over my head.	Uzandım, ayaklarımı havaya kaldırdım.	The Back-up Plan-1	2010
Five minutes later, it was over. I barely felt a thing.	Beş dakika sonra iş bitmişti. Nerdeyse hiçbir şey hissetmedim.	The Back-up Plan-1	2010
So basically, it was like having sex with Clive.	Yani, Clive ile seks yapmak gibi bir şey.	The Back-up Plan-1	2010
You wish. I'll be in the back, legs over my head.	Rüyanda görürsün. Bana ihtiyacınız olursa ben arkada, ayaklarım başımda yatıyor olacağım.	The Back-up Plan-1	2010
Red hair and freckles! You had your chance!	Kızıl saçlı ve çilli. Şansın vardı.	The Back-up Plan-1	2010