Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 1795
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Yes, you said gringos were so honest and ambitious. | Evet, Amerikalıların çok dürüst ve hırslı olduklarını söylemiştin. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Severino, don't deny it. | Severino, sakın inkar etme. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Yes, we know you wanted to be here. | Evet, burada olmak istediğini biliyoruz. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Bye. Good bye. | Hoşça kal. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| He wanted to wish you well. Right. | Senin iyiliğini istiyor. Tamam. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| How do I look? | Nasıl görünüyorum? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Fine. Let's go. | İyi. Haydi gidelim. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| We finally meet in person. | Sonunda yüz yüze görüşebildik. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I'm Norman Green. | Ben Norman Green. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I'm delighted to meet... to you. | Sizinle tanıştığıma... memnun oldum. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I'm Norman. | Ben Norman. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I'm happy to look at you. | Sizi gördüğüme sevindim. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Please come in. | Lütfen girin. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| No, man! Arizona's not a city, it's a state! | Hayır, adamım! Arizona bir şehir değil, eyalet! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| That's wrong! | Yanlış! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Tell the airline to check it. | Hava Yollarına kontrol etmesini söyle. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Yes, the airline. | Evet, Hava Yolları. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Phoenix? A city. | Phoenix'mi? O bir şehir. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| So's Tucson. | Tucson'da öyle. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Look, Enrique... I'm with clients now. | Bak, Enrique... şuan bir müşterimleyim. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I have to take care of my clients! | Müşterilerimle ilgilenmem gerek! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Yes! You got the bottles of water? | Evet! Su şişelerini aldın mı? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| See you later! | Daha sonra görüşürüz! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Pardon me. | Kusuruma bakma. 1 | A Silent Love-1 | 2004 | |
| These are copies of what you already have. | Bunlar zaten senin elindeki kopyalar. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Now that we're all here, we must sign them. | Hepimiz burada olduğumuza göre, onları imzalamalıyız. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Norman... will make all the relevant payments. | Norman...gerekli tüm ödemeleri yapacak. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Gladys gets the flight ticket. | Gladys uçak biletlerini alır. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Norman will set the date | Norman Montreal'deki düğünün... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| of marriage in Montreal. | ...tarihini belirleyecek. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Too fast? | Çok erken değil mi? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| We don't want simply to export Mexican women. | Meksikalı kadınları ihraç etmek istemiyoruz. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| So we've thoroughly studied the case of Norman and Gladys, | Norman ve Gladys ilişkisine bu yüzden adam akıllı çalıştık, | A Silent Love-1 | 2004 | |
| and as you see, | Ve gördüğün gibi, | A Silent Love-1 | 2004 | |
| you have... | senin uyumlu bir evlilikte... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| more than 61% chances 1 | ...61%'den fazla... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| of a compatible marriage. | ...şansın var. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| This is more | Bu Meksika'daki ve yurtdışındaki oranlardan fazla. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Norman. Right. Norman. | Norman. Evet. Norman. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| He wrote this in the cab! | Bunu kartın üstüne yazmış! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| "I feel the happiness of Spring | "Ömrümün sonbaharında... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| in the Autumn of my life." | ...İlkbahar mutluluğu yaşıyorum." | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Well... | Tamam mı? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| That's his style. | Bu onun tarzı. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| But... But what? | Ama... Ama ne? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| He's tall. | O uzun boylu. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| That's bad? That's not bad! | Bu kötü mü? Kötü değil! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Are they talking? Not a word. | Konuşuyorlar mı? Tek kelime yok. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Bad omen. | Kötüye işaret. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Mr Green is a quiet man. | Bay Green sessiz biridir. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| He's a patient man. | Sabırlıdır. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| My daughter's patient too. | Kızım da sabırlıdır. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| No, she's indecisive. It's not the same. | Hayır, o kararsızdır. Aynı değil. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Sorry about that. | Bunun için üzgünüm. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Mr Green... oh, no, Norman. | Bay Green...hayır, Norman. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I'll speak Spanish. I hope you understand. | İspanyolca konuşacağım. Umarım anlarsın. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Your letters... Not the letters, you. | Mektupların... mektuplar değil, sen. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Everyone here thinks I'm half crazy. | Herkes benim yarı deli olduğumu düşünür. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Not crazy. How can I explain it... | Deli değil. Nasıl anlatayım... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Sort of bitter. | Biraz melankoli. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Somehow, your notes made me feel I'm not what these hicks think. | Her nasılsa, mektupların bana kendimi buradaki... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| You don't understand me now, | Beni şimdi anlamıyorsun, | A Silent Love-1 | 2004 | |
| but you did in your letters. They're very sweet. | ama mektuplarında anlamıştın. Mektupların çok hoştu. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I'm telling you they make me feel... | Söylemek istediğim, kendimi çok farklı... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I'm not so... or rather, I am... | Olmadığım gibi... kendimden daha başka... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| but... | Ancak... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I can be more... | Daha fazla... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Why're you smiling? | Neden gülümsüyorsun? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Before inviting Mr Green, | Bay Green'i davet etmeden önce, | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I gave it much thought. I was scared. | Üzerinde çok düşündüm. Korkuyordum. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| But now I'm glad I did it. | Ama şimdi bunu yaptığıma mutluyum. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| And after thinking about it for a while, | Ve bir süreliğine durumu düşününce, | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I've decided that... | onun iyi bir... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| he'll be a good husband. | ...koca olacağına karar verdim. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I agree to be his wife, | Onun karısı olmayı ve Kanada’da yeni... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| and start a new life in Canada. | ...bir hayata başlamayı kabul ediyorum. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I just want to ask you | Senden küçük ama önemli bir... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| a small but important favour. | ...iyilik yapmanı istiyorum. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| That my mom come with us for a little while... | Annemin kısa bir süreliğine bizimle gelmesini... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| No conditions! | Kesinlikle olmaz! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Sorry, but... | Üzgünüm, ama... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| that's not how it works. | ...bu şekilde yürümez. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| You've no right to ask him | Ondan anneni de içine alan bir şeyi... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| to include your mother! | ...istemeye hakkın yok! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| What's next, your brother? Then, his whole family? | Sonraki kim, erkek kardeşin mi? Sonra da tüm ailesi mi? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| This is exactly what gives us a bad reputation. | Bu da bize kötü bir itibar getirir. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Mr Valdívia, | Bay Valdívia, | A Silent Love-1 | 2004 | |
| have a seat, please. | lütfen biraz oturun. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Gladys! I just wanted you... | Gladys! Ben sadece senin de... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| to come. How can I leave you alone here? | ...gelmeni istedim. Seni burada nasıl yalnız bırakabilirim? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I'm fine here. This is my home... | Ben burada iyiyim. Burası benim evim... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Yes, your home is here. | Evet, evin burası. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I want to help Me too! | Yardım etmek istedim. Bende! | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Help me how? | Neye yardım edeceksin? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| See the world. World. What world? | Dünyayı görmene. Dünya mı? Ne dünyası? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Forget it. I thought you'd be happy. Sorry I said it. | Unut gitsin. Senin mutlu olacağını sanmıştım. Söylediğim için üzgünüm. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| You won't go without me? | Bensiz gitmeyecek misin? | A Silent Love-1 | 2004 | |
| I wanted you | Nerede yaşıyor olacağımı... | A Silent Love-1 | 2004 | |
| to see where I'll be living. Forget it, you're always right. | ...görmeni istedim. Unut gitsin, sen her zaman haklısın. | A Silent Love-1 | 2004 | |
| Thank you, Mr Green... | Teşekkürler, Bay Green... | A Silent Love-1 | 2004 |