Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 4762
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Gideon. | Gideon. Gideon. | Arranged-1 | 2007 | |
| Yes, what is it? | evet neler yapar? Evet, nasıl biri? | Arranged-1 | 2007 | |
| What is it? | nelermi? | Arranged-1 | 2007 | |
| What he likes? | nasil biri? | Arranged-1 | 2007 | |
| It is a smart guy, good people, a little shy. | zeki,iyi ve utangac birisi. | Arranged-1 | 2007 | |
| You can take a picture of it and | sen onun bir fotografini cekebilirmisin Onun fotoğrafını çekebilir misin ve... | Arranged-1 | 2007 | |
| get your résumé, because I think it would be great for Rochel? | cunku bence o Rochel icin cok uygun birisi? ...öz geçmişini elde edebilir misin? Arkadaşım Rochel için uygun biri olabilir. | Arranged-1 | 2007 | |
| No, not even. | hayir hayir olmaz. Hayır, kesinlikle olmaz. | Arranged-1 | 2007 | |
| Why not? | neden? Neden olmaz? | Arranged-1 | 2007 | |
| Because if I put things him, he is in my meterá. | cunku bu islerle ugrasamam kendi yapacak islerim var. Onun işine karışmak istemem, onun benim işime karışmasını istemediğim gibi. | Arranged-1 | 2007 | |
| Come on. | hadii. Hadi ama. | Arranged-1 | 2007 | |
| No, and furthermore, I that is dating. | zaten onun bir arkadasi var sanirim Hayır, ayrıca o birisi ile buluşuyor. | Arranged-1 | 2007 | |
| I saw him in a cafe with a woman last week. | gecen hafta kafede bir kizla gordum onu Geçen hafta, kafede birisi ile buluştuğunu gördüm. | Arranged-1 | 2007 | |
| Sorry. | uzgunum Üzgünüm. | Arranged-1 | 2007 | |
| Excuse me, I'm taking classes in journalism and | pardon ben gazetecilik bolumundenim ve biz kisa bir anket yapiyoruz Affedersiniz, gazetecilik okuyorum ve... | Arranged-1 | 2007 | |
| 're interviewing people of different religions | farkli insanlar ve farkli dinlerle alakali ...farklı dinlere mensup insanlar ile röportaj yapıyorum... | Arranged-1 | 2007 | |
| and I would like to ask a few questions. | ve anket icin birkac soru sorabilir miyim size? ...birkaç soru sormak istiyorum. | Arranged-1 | 2007 | |
| Now? | simdi mi? Şimdi mi? | Arranged-1 | 2007 | |
| How long will it take? | ne kadar surer? Ne kadar sürer? | Arranged-1 | 2007 | |
| Not much. | fazla degil Çok sürmez. | Arranged-1 | 2007 | |
| Okay, sure. | tamam olur Tamam, olabilir. | Arranged-1 | 2007 | |
| Great. | super Harika. | Arranged-1 | 2007 | |
| What is your full name? Gideon Horowitz. | tam adiniz nedir? Gideon Horowitz. Tam isminiz nedir? Gideon Horowitz. | Arranged-1 | 2007 | |
| Good | guzel Güzel. | Arranged-1 | 2007 | |
| You can say what their religion? | hangi dine mensupsunuz? Hangi dine mensup olduğunu söyler misin? | Arranged-1 | 2007 | |
| I am Jewish, Orthodox Jew. | yahudiyim ortodoks yahudisi. Yahudi'yim, Ortodoks Yahudi. | Arranged-1 | 2007 | |
| You married? No. | evlimisiniz? hayir Evli misin? Hayır. | Arranged-1 | 2007 | |
| Great. | mukemmel Harika. | Arranged-1 | 2007 | |
| Very well. | cok iyi Çok iyi. | Arranged-1 | 2007 | |
| You are seeing someone? Think of getting married? | ciktiginiz birisi var mi?ya da evlenmeyi dusundugunuz biri? Birisi ile görüşüyor musunuz? Evlenecek misiniz? | Arranged-1 | 2007 | |
| Yes, but we have a way special as it happens. | evet fakat bizde daha farkli bir yoldan olur bu isler. Evet, aslında bu işler için özel bir yöntemimiz vardır. | Arranged-1 | 2007 | |
| You refer to all that about a Yenta? | Yenta diye isimlendirdiginiz adet mi? Bu işler için Yenta dediğiniz yöntemi mi kullanıyorsunuz. | Arranged-1 | 2007 | |
| What are you looking for a woman? | bir kadinda ne ararsiniz? Bir kadında ne ararsınız? | Arranged-1 | 2007 | |
| Wanted? | ne mi ararim? | Arranged-1 | 2007 | |
| It seems strange exit to dance with a friend? | garip birsey var mi aileyle alakali? | Arranged-1 | 2007 | |
| No, I think is cool. | hayir aslinda hersey iyi. | Arranged-1 | 2007 | |
| It is fun to be with family. | ailemle olmak eglenceli aslinda. Aile ile eğlenmek güzel. | Arranged-1 | 2007 | |
| This is great, I'm proud of you. | bu guzel.seninle gurur duyuyorum. Bu harika, seninle gurur duyuyorum. | Arranged-1 | 2007 | |
| I like to get along with everybody. | herkesle vakit gecirmek hosuma gidiyor Herkes ile iyi geçinebilirim. | Arranged-1 | 2007 | |
| This is very good. | bu cok iyi. Bu çok iyi. | Arranged-1 | 2007 | |
| Hello, everyone. | merhaba herkese Herkese merhaba. | Arranged-1 | 2007 | |
| You called me? | naber mudur hanim beni mi cagirdiniz? Beni mi çağırdınız? | Arranged-1 | 2007 | |
| I speak to always get the hat. | sapka takmanla ilgili konusacaktim.herzaman soyluyorum sana bunu. Her zaman şapkanı çıkarmanı söylüyorum. | Arranged-1 | 2007 | |
| We were going to the classroom. | biz sadece sinifa gidiyorduk Sınıfa gidiyorduk. | Arranged-1 | 2007 | |
| What is this? | bu ne? O ne? | Arranged-1 | 2007 | |
| That in his wrist. | bilegindeki. Bileğinde ki şey. | Arranged-1 | 2007 | |
| Nothing. | hic birsey. Hiç bir şey. | Arranged-1 | 2007 | |
| I also saw, professor, you is love or something? | evet bende gormustum bunu bayan rochel yoksa birini falan mi seviyorsunuz? Onu bende görmüştüm Bayan Rochel, birini mi seviyorsunuz. | Arranged-1 | 2007 | |
| Nothing. | birsey degil bu. O bir şey değil. | Arranged-1 | 2007 | |
| I know what it is, Rochel. | bunun ne oldugunu biliyorum Rochel. Onun ne olduğunu biliyorum, Rochel. | Arranged-1 | 2007 | |
| My tataravó used do these things | benim buyuk babam kullanirdi bu tur seyleri Büyükannem Doğu Avrupa'da ki yoksul yerleşim yerlerinde yaşadığında... | Arranged-1 | 2007 | |
| when living in the ghetto in Eastern Europe. | dogu avrupanin varoslarinda yasarken. ...böyle şeyler kullanırdı. | Arranged-1 | 2007 | |
| There are ghettos in Europe? Yes, there are. | aileniz dogu avrupadami yasadi? evet Avrupa da yoksul kesim var mı? Evet. | Arranged-1 | 2007 | |
| Come on, Rochel, you are more sophisticated than that. | hadi rochel sen daha fazlasini biliyorsun. Hadi ama Rochel bundan fazlasını biliyorsun. | Arranged-1 | 2007 | |
| The evil eye? | seytanin gozu mu? Şeytan gözü? | Arranged-1 | 2007 | |
| This protects you from the evil eye? | bu seytanin gozunde koruyorda degil mi? O seni şeytanın gözünden mi korur? | Arranged-1 | 2007 | |
| We also do this, my aunt grandmother is in Puerto Rico. | bunu benim buyuk annem yapardi porto rikoda Onu bizde yaparız, büyükannem Porto Riko'da iken yapardı. | Arranged-1 | 2007 | |
| Helped my cousin when he had leukemia. | kuzenimin losemiden kurtulmasi icin. Lösemili kuzenimin iyileşmesinde yardımcı olmuştu. | Arranged-1 | 2007 | |
| See? It is this kind of superstitions we do not want to teach in school. | gordunmu biz bu tur sacma batil inanclarin okulda ogretilmesini istemiyoruz. Gördün mü? Bu tür saçma batıl inançları sınıfımızda öğretmiyoruz. | Arranged-1 | 2007 | |
| It belongs to the past. | gecmise ait seyler bunlar. Bunlar geçmişe ait. | Arranged-1 | 2007 | |
| The past? | gecmis mi? Geçmiş mi? | Arranged-1 | 2007 | |
| Stay here a instantinho, okay? | biraz arkada kalabilirmisin, tamam boyle Bir süreliğine burada kal olur mu? | Arranged-1 | 2007 | |
| What is that traditional makes sense to you? | nedir geleneklerde size bu kadar mantiksiz gelen sey? Geleneklerin size saçma gelen tarafı ne? | Arranged-1 | 2007 | |
| Has less value the horoscope that all teachers read? | nasil daha az onemli oldugunu dusunursunuz geleneklerin fallardan ki arkadaslariniz surekli bakiyor? Nasıl olur da, arkadaşlarınızın her gün baktığı fallardan daha az anlamlı olduğunu söylersiniz? | Arranged-1 | 2007 | |
| Please, are just having fun, or do not believe for a second. | o sadece eglenmek icin ona inanmiyorlar. Hadi ama sadece eğlencesine yapıyorlar, onlara inanmıyorlar. Bir saniye. | Arranged-1 | 2007 | |
| Yes, they believe. | evet inaniyorlar. Buna inanıyorlar. | Arranged-1 | 2007 | |
| Why ... | nasil oluyorda ... Neden, sarhoş olmak ve... | Arranged-1 | 2007 | |
| get drunk and sleep with a man you do not know | tanimadigin bir adamla icip sarhos olup yatmak ...tanımadığın biri ile yatmak... | Arranged-1 | 2007 | |
| as a way to find love? | ve aski bulmaya calismak mantikli oluyor? ...aşkı aramaktan daha iyi olabilir. | Arranged-1 | 2007 | |
| For someone determined as we do? | ozgurluk oluyorda bizimki olmuyor? | Arranged-1 | 2007 | |
| I do not speak it, but to make choices in life. | ben bundan bahsetmiyorum yaptigimiz secimlerden bahsediyorum. | Arranged-1 | 2007 | |
| I have one! Career choices ... | benim bir secimim var! kariyer seciminden ... Ben de seçiyorum. Kariyer seçimi. | Arranged-1 | 2007 | |
| And those who love! We can all have a choice! | ve sevgiyi bulmak! benim toplumumun bir secimi var! Aşk seçimi. Bulunduğum toplumun bir seçimi var. | Arranged-1 | 2007 | |
| It is different, but I do. | evet farkli ama memnunuz Farklı evet, ama bir seçim var. | Arranged-1 | 2007 | |
| Come on, Miss Rachel, we arrive late in class. | hadi bayan rochel sinifa gec kalacagiz. Hadi Bayan Rachel, sınıfa geç kalıyoruz. | Arranged-1 | 2007 | |
| Put you break, huh! | onu alt ettiniz! | Arranged-1 | 2007 | |
| Always the same thing. | her zaman ayni. Sadece söylüyorum. | Arranged-1 | 2007 | |
| You did right. | sen dogru olani yaptin. Doğru olanı yaptın. | Arranged-1 | 2007 | |
| Miriam Stern? Yes? | Miriam Stern? evet? Miriam Stern? Evet. | Arranged-1 | 2007 | |
| Hello, I know that we know, I just change, but ... | merhaba biz birbirimizi tanimiyoruz cunku daha yeni tasindik buraya fakat ... Merhaba, birbirimizi tanımadığımızı biliyorum. Buraya yeni tanıştım, fakat... | Arranged-1 | 2007 | |
| I have information here on case of the Rochel Meshenberg. | elimde Rochel Meshenberg la ilgili bazi bilgilerin bulundugu bir dosya var. Rochel Meshenberg dosyası ile ilgili biraz bilgim getirdim. | Arranged-1 | 2007 | |
| Where? | dosya? Dosya mı? | Arranged-1 | 2007 | |
| As an option. | bir secenekle alakali. Bir seçenek. | Arranged-1 | 2007 | |
| I gotta go, but put the number of my cell | ben gitmek zorundayim fakat icine telefon numarami yazdim Şimdi gitmem lazım, aramak isterseniz... | Arranged-1 | 2007 | |
| if you want to talk. | eger benimle baglantiya gecmek isterseniz diye. ...numaramı yazdım. | Arranged-1 | 2007 | |
| You have not told me your name. | ismini soylemedin ismin ne?. İsminizi söylemediniz. | Arranged-1 | 2007 | |
| You are the other agency? | sen herhangi bir kurulustanmisin? Sen bir şirkette misin? | Arranged-1 | 2007 | |
| Everything is there, but I have to see my family. | hersey icinde yazili ve ailem bekliyor gitmek zorundayim. Her şey belgelerde var. Üzgünüm, ailem ile buluşmalıyım. | Arranged-1 | 2007 | |
| I like this guy. | oh cok iyi cocuk Bu çocuğu sevdim. | Arranged-1 | 2007 | |
| Not a bad idea. | kotu fikir degil Kötü bir fikir değil. | Arranged-1 | 2007 | |
| Not bad. | kesinlikle degil Hiç kötü değil. | Arranged-1 | 2007 | |
| Why are you so happy? | neden cok mutlusun bugun? Seni bu kadar mutlu eden şey ne? | Arranged-1 | 2007 | |
| Why is a happy day. | cunku bugun mutlu bir gun. Çünkü bu çok mutlu bir gün. | Arranged-1 | 2007 | |
| It? Why? | oyle mi? neden? Öyle mi? Neden? | Arranged-1 | 2007 | |
| It is true, and affixed you know why. | senin randevunla alakali ve iddiaya girerim sen biliyorsun. Gerçekten öyle, bahse girerim sen nedenini biliyorsun. | Arranged-1 | 2007 | |
| Go to the room. | oturma odasina git hadi Oturma odasına bir git. | Arranged-1 | 2007 | |
| Nasira, go. | Nasira, hadi. Nasira, git. | Arranged-1 | 2007 | |
| Sit, Nasira. | otur, Nasira. Otur, Nasira. | Arranged-1 | 2007 | |
| The two. | ikinizde. İkinizde. | Arranged-1 | 2007 | |
| Hello Oi. | merhaba merhaba. Merhaba. Merhaba. | Arranged-1 | 2007 |