Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 9003
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
or you want to go shoot some people? | yada gidip birilerini öldürmek mi istersiniz? ...yoksa birilerini mi vuracaksınız? | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Jack, I'm out. * Just want to know * | Jack, bitti. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Reload! | Doldur! Doldur! | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Mary! | Mary! Mary! | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
You're welcome. | Birşey değil. Bir şey değil. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Mary, wake up. | Mary, uyan. Mary, uyan. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Wake up, Mary. | Uyan, Mary. Uyan, Mary. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Please don't die. | Lütfen ölme. Lütfen ölme. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
JACK: Come on. | Hadi ama. Haydi. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
You scared me, fender bunny. | Beni korkuttun, Motor tavşanı. Beni korkuttun, küçük tavşan. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Sometimes it pays for a girl to be practical. | bazen kullanışlı şeyler kızlar için faydalıdır. Bazen bir kızın pratik olması gerekir. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Are you hurt? | Canın yanıyor mu? Yaralı mısın? | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
I can't feel anything. | Hiç birşey hissetmiyorum. Bir şey hissetmiyorum. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Better than the other guy. | Ondan daha iyi. Diğerinden çok daha iyi. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Her head is, like, just gone. | Kafası gitmiş gibi. Onun kafası yerinde değil. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
JACK: How long they been up there? | Ne kadar zamandır oradalar? Ne kadardır oradalar? | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
JIMBO: Heh. Two weeks. | Heh. İki haftadır. İki hafta. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
She still don't sound mean enough. | Hala sesi kızgın çıkmıyor. Hala sesi yerinde değil. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Well, no wonder. | Hiç şaşırmadım. Merak etme. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Who taught you how to install a distributor? | Sana distiribütör takmayı kim öğretti? Dağıtıcı takmayı sana kim öğretti? | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
JACK: I bolted it on. | Üstüne civataladım. Onu bağladım işte. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Takes more than just bolting it on, lug head. | Sadece civatalamak yetmez, boş kafa. Bağlamak değil sadece, civatalaman lazım. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
You gotta retard the sparks four degrees. | Kıvılcımı 4 derece geciktirmelisin. Dört derece ile onu yerleştirmen gerek. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Otherwise, it throws the timing off. | Yoksa, zamanlamayı iteler. Aksi takdirde, oradan çıkar. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
JACK: I think you're just making words up. | Bence bu lafları uyduruyorsun. Galiba, kelimelerle aran iyi. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
You saved me from them gypsies. | Sen beni çingenelerden kurtardın. Beni çingenelerden kurtarmıştın. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
That's a deed that shouldn't go unrecognized. | Bu yaptığın ödülsüz kalmamalı. Bu yaptığın ödülsüz kalmamalı. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
This is your last beer. | Bu senin son biran. Bu senin son biran. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
It's your last beer now. | Åimdi senin son biran. Artık senin. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Thanks, Jimbo. | Sağol, Jimbo. Sağol, Jimbo. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
[ revs engine ] Hear that? | Duydun mu? Bunu duydun mu? | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Oh, that tastes like boobies. | Oh, tadı memişler gibi. İşte sesin böyle çıkması lazım. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
How's the car? | Araba nasıl? Araba nasıl? | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
JIMBO: It's ready to go. | Gitmeye hazır. Gitmeye hazır. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Old Jack here bought the best pony in my stable. | İhtiyar Jack ahırımdaki en iyi midilliyi satın aldı. Yaşlı Jack, ahırındaki en iyi atı getirdi. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
She's mean enough to outrace the devil. | Åeytanı bile yarış dışına itecek kadar kötü. Şeytanı bile yenmeye hazır. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Nice job, boys. | Güzel iş, çocuklar. İyi iş, çocuklar. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Did you get anything else out of the fish? | Balıktan başka bilgi alabildiniz mi? Balıktan başka bir şey çıktı mı? | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Gutted the flounder pretty good. | Pisi balığı misinada. Adamı iyice konuşturduk. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Told us there were Second Sun everywhere, | bize ikinci güneşin heryerde olduğunu söyledi, Her yerde İkinci Güneş var dedi. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
and then he gave up a base on the Philly coast. | ve Philly sahilindeki üssün yerini söyledi. Sonra Philli kıyısındaki üssü tarif etti. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
All right. I'll rendezvous with the gypsies | Tamam. Ben çingenelerle buluşacağım. Tamam, çingenelere gidiyorum... | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
and meet you in Philadelphia. | Sizinle Philadelphia'da buluşuruz. ...Philadelphia'da buluşuruz. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
[ revs engine ] Thought we were all going together. | Hep beraber gideceğiz sanıyordum. Birlikte gideceğiz sanıyordum. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Take care of him for me. | Benim için ona iyi bakın. Benim için ona iyi bakın. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
DRIFTER: Damn it, woman! | kahretsin, kadın! Lanet olsun, kadın! | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
You cut me deep! Aqain! | Beni bıçakladın! yine! Çok derinden kestin! Yine! | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Come and get me, old man. | gel ve beni al, ihtiyar. Gel beni yakala, yaşlı ihtiyar. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Hey. Oh, no. | Hey. Oh, hayır. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Hee hee. Sorry. | Hee hee. Sorry. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Back. [ laughter ] | Back. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Billy Bloom. | Billy Bloom. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
[ laughs ] Hi. | Hi. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Jack LeMans. | Jack LeMans. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
It's | It's | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Shift, and | Shift, and | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
[ laughter ] and lift. | and lift. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Mmm. [ beep ] | Mmm. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
[ beep ] Oh, that tastes like a springtime meadow. | Oh, that tastes like a springtime meadow. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Drifter! | Drifter! | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
There, you cunt. | There, you cunt. | Bounty Killer-1 | 2013 | ![]() |
Where's your gun caddy? | Silah taşıyıcın nerede? Silah taşıyıcın nerede? | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Killed by gypsies in the Thrice Burned Lands. 1 | Üç kez yanmış topraklarda çingeneler öldürdü. 1 Üç kere yanlış yerde, çingeneleri öldürdü. 1 | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Come out from behind the bar, bounty killer! | Çık barın arkasından, Ödül avcısı! Barın arkasından çık, ödül avcısı! | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Another bounty warrant approved by the Council of Nine. | Dokuzlar konseyi yeni bir yakalama iznini onayladı. Dokuzlar konseyi tarafından bir ödül daha koyuldu. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Mary, wait. | Mary, bekle. Mary, bekle. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Son of a... | Orospu ço... Seni oros... | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Just trying to help a guy out. | Sadece adama yardım etmeye çalışıyorum. Yardım etmeye çalışıyordum. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
You're a real pain in the ass. | Sen gerçek bir baş belasısın. Tam bir baş belasısın. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
You know that? | Biliyormusun? Biliyor musun? | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Give me that. Yeah. | Ver onu bana. Evet. Ver şunu. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
In the not too distant future, | Yakın gelecekte, Çokta uzak olmayan bir gelecekte,... | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
These are the new heroes. | Onlar yeni kahramanlar. Bunlar yeni kahramanlar. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Excuse me, Mr. Drifter, sir, | Afedersiniz, Bay Drifter, efendim, Affedersiniz Bay Drifter, efendim,... | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
this side of the Thrice Burned Lands, | en hızlı silah verebilen kişiyim, | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Look, I can do anything you need me to do. | Bakın, ben istediğiniz her şeyi yapabilirim. Ne isterseniz yaparım. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Drifter! Drifter! I can fish. | Drifter! Drifter! Balık avlayabilirim. Drifter! Drifter! Balık tutabilirim. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Guy like you could use a little PR. | Senin gibi birinin halkla ilişkilere ihtiyacı vardır. Sanada biraz reklam lazım. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Oh, my God, she's here! 1 | Oh, aman tanrım, O burada! 1 Aman tanrım, o burada! | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Where are they going? | Nereye gidiyorlar? Nereye gidiyorsunuz? | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Yay, Mary Death! | hey, Mary Death! Mary Death! | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Yeah? | Evet? Ne var? | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
that'd make his mum reach for a hammer. | anası çekiçle dövmüş. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Give me that. | Ver şunu bana. Şunu bana ver. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Just let it go. | Uğraşma. Sen bu işe bulaşma. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Uh huh. All right. | Tamam. Tamam. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Holy shit! | Kahretsin! Aman Tanrım! | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Aah! Aah! I | Aah! Aah! Ben | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Willy. | Willy. Willy. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Bless you, love. | Tanrı seni korusun, tatlım. Kendine iyi bak, aşkım. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Yep! | Tamam! Evet! | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
I'm all right. | Bir şeyim yok. Ben iyiyim! | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
We see her, boss. | Kızı gördüm, patron. Onu gördük, patron. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
You know what to do, Mr. Gunney. | ne yapacağını biliyorsun, Gunney. Ne yapacağını biliyorsun Bay Gunney. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Now, this snaggletoothed guy's your informant, right? | Bu çarpık dişli senin muhbirin, değil mi? Demek bu adam senin muhbirin. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Yeah, he's a bad guy, but he's small time. | Evet, kötü birisi, ve fazla vakti kalmadı. Evet, kötü bir adam, rutbesi düşük. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
So a small fish to catch a big shark. | köpek balığı yakalamak için küçük balık. Büyük balığı yakalamak için küçük bir balık. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
I'd rather not say... | Söylemesem daha iyi... Söylemesem daha iyi. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
Forget this bitch, Greg. | Vazgeç bu sürrtükten, Greg. Unut bu kaltağı, Greg. | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |
What was that, Greg? | Ne dedin, Greg? Ne dedin, Greg? | Bounty Killer-2 | 2013 | ![]() |