• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 153821

English Turkish Film Name Film Year Details
Everyone on Voyager will accept her for who she really is. O haricinde Voyager'da bulunan herkes, onun kim olduğunu bilecek. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
That's easy for you to say. You're human. Söylemesi senin için kolay. Sen bir insansın. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Meaning what, exactly? Tam olarak, bu ne anlam ifade ediyor? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Meaning you don't understand what it's like. Bunun neye benzediğini bilmediğin anlamına geliyor. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Okay, then... tell me. Tamam o zaman... anlat bana. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
When the people around you are all one way and you're not, Çevrende ki herkes aynıyken ve sen değilken, Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
you can't help feeling sen de bir sorun olduğunu Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
like there's something wrong with you. düşünmekten kendini alıkoyamazsın. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
But Voyager isn't just one way. Ama Voyager o şekilde değil. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
We've got Bajorans, Vulcans Burada Bajoranlı, Vulkanlı Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
a Talaxian... Talaxianlı... Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
And 140 humans. Ve 140 insan. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Our daughter is going to have a mixed heritage, Kızımız, aynen annesi gibi melez birisi Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
just like her mother. olacak. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
lt's something you'll have in common, Muhtemelen gelecekte gurur duyacağı, Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
something she should be proud of. onunla ortak bir tarafın var. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Why destroy that? Neden bunu yok ediyorsun? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l'm not destroying anything! Ben hiçbir şeyi yok etmiyorum. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Gene resequencing isn't a weapon. Gen sıralama tekniği bir silah değil. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
lt's a tool... like a hyperspanner! İngiliz anahtarı gibi... bir alet. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
She's not a machine. She's our daughter. O bir makine değil. O bizim kızımız. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l'm not exactly sure what you want me to do. Benden yapmanı istediğin şeyden tam olarak emin değilim. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l want you to order the Doctor Çocuğumu genetik olarak Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
to genetically alter my child. değiştirmesi için emir vermenizi istiyorum. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Do you see what l'm dealing with here? Neyle uğraştığımı görüyor musunuz? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
What you're asking for is ethically questionable. İstediğin şey etik olarak sorgulanabilir bir şey. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
The Doctor has reservations, your husband is against it. Eşin'i de ikna etme konusunda, Doktor karar almış. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l only want to do what you did... Daha önceden Seven of Nine'a yaptığınız şeyi... Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
...for Seven of Nine. ...yapmanızı istiyorum. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
You had her implants removed. İmplantlarını çıkarttınız. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l don't see the connection. Her iki konunun bir bağlantısını göremiyorum. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
You altered her physiology. Fizyolojisini değiştirdiniz. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
You changed who she was. Onu değiştirdiniz. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l was acting in her best interests. Onu ikna etmeye çalıştım. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
That's all l'm doing. Benim yaptığımda bu. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Seven was born human. Seven, bir insan olarak doğdu. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
The Captain just helped Kaptan, onun orijinal Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
to restore her original physiology. fizyolojisine dönmesi için yardım etti. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
And gave her a much better life in the process. Ve ona bu işlem esnasında daha bir hayat verdi. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Our child isn't even born yet. Bizim çocuğumuz daha doğmadı bile. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
How do you know what's going to make her life better? Bu yaptığının, onun hayatını daha iyi yapacağını nasıl biliyorsun? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l just don't want her to start at a disadvantage. Sadece avantajsız bir şekilde hayata başlamasını istemiyorum. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Look, the Doctor said you might experience mood swings... Bak, Doktor senin bazı duygusal tecrübeler yaşaya... Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
That's it. Just dismiss my argument İşte bu. İsteklerimi öylesine Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
as some kind of hormonal outburst! bir hormonsal tepki olarak düşünüp yok say. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l didn't mean that! Öyle demek istemedim! Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Stop it, both of you. Her ikiniz de kesin şunu. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
The biggest problem you two have isn't ethical... Şu anda yaşadığınız sorun, etik bir sorun değil... Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
it's marital. ...evlilik sorunu. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l'm happy to offer you advice as a friend, Bir arkadaşınız olarak size tavsiyede bulunmaktan mutluluk duyarım, Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
but as your Captain, ama Kaptanınız olarak, Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l am not going to overrule the Chief Medical Officer. Baştabibin kararlarını yok saymayacağım. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
You two need to work this out. Bu sorunu kendi aranızda halletmeniz gerekiyor. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
We have to work this out. Bunu aramızda çözmeliyiz. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
You're getting what you want. İstediğin şeyi elde ettin. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
What l want is to have Benim istediğim tek şey, Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
a civilized discussion with my wife. eşimle birlikte, medeni bir şekilde konuşmak. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Maybe a change of scenery would help. Belki de dekorda yapılacak bir değişikliğin yardımı olur. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
How about the holodeck? Sanal güverteye ne dersin? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
That's your solution to everything. Her şey için çözüm yöntemin bu. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
At least l'm trying. En azından deniyorum. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Look, l don't care where we do it, Nerede yapacağımız umurumda değil, Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
but we have to talk this out... ama bunu konuşarak çözmeye... Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l am tired of talking, Konuşmaktan yoruldum, Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Do l need a reservation? Yer ayırtmama gerek var mı? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l think B'Elanna and l need some time apart. Sanırım B'Elanna ve ben biraz ayrı kalmalıyız. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
My couch is your couch. Benim kanepem, senin kanependir. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
She's barely pregnant Daha yeni hamile kaldı ve Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
and already we're having a major crisis. şimdiden büyük sorunlar yaşamaya başladık. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
You'll make up. You always do. Halledeceksiniz. Her zaman halledersiniz. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Yeah, but that's what worries me. Evet ama beni endişelendirende bu. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
We're always fighting and making up. Hep kavga edip, daha sonra hallediyoruz. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
How's that going to affect our daughter? Bu yaşam kızımızı nasıl etkileyecek acaba? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
She's going to have a great life. Muhteşem bir hayatı olacak. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Piloting the ship from your lap, Kucağında gemi kullanıp, Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
battling Dr. Chaotica on the holodeck. sanal güvertede Dr. Chaotica ile savaşacak. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Yeah, unless B'Elanna thinks battling is too Klingon. Evet, ama B'Elanna savaşmayı çok fazla Klingonca buluyor. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
She's always been sensitive about being part Klingon. Klingon tarafına karşı her zaman çok hassas olmuştur. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
That doesn't give her the right Böyle olması, çocuğumuz üzerinde Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
to turn our child into a science experiment. bilimsel bir deney yapma imtiyazını sağlamaz. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
But it does explain why this is so important to her. Ama onun için bunu ne kadar önemli olduğunu açıklar. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Maybe you should tell her you understand. Belki de onu anladığını söylemelisin. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
What good would that do? Bu neyi sağlayacak ki? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
lt might make her less defensive, Daha az saldırgan olmasını Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
and then maybe it would be easier ve bu sayede senin söylediklerini Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
for her to see your point of view. daha kolay anlamasını sağlayabilir. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Yeah? What if she can't? Peki ya anlayamazsa? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Like l said, my couch is your couch. Dediğim gibi, benim kanepem, senin kanependir. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
She should be back by now. Şu ana kadar geri dönmeliydi. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Nobody has any idea where she went? Nereye gittiğine dair, hiçbirinizin fikri yok mu? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
She just ran off down there. Öylesine koşarak kaçıp gitti. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l'm l'm going to go look for her. Ben onu aramaya gidiyorum. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Uncle John? John amca. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l... it... Ben... Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
l got kind of... separated. Bir şekilde... ayrıldım. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
lt was our fault. Bizim hatamızdı. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
lt was Dean's fault. Dean'ın hatasıydı. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
He put a worm in her sandwich. Sandviçinin arasına solucan koydu. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
Come on. Let's get dinner started. Hadi. Akşam yemeğimize başlayalım. Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
You want to talk about it? Bu konu hakkında konuşmak ister misin? Star Trek: Voyager Lineage-1 2001 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 153816
  • 153817
  • 153818
  • 153819
  • 153820
  • 153821
  • 153822
  • 153823
  • 153824
  • 153825
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact