Search
English Turkish Sentence Translations Page 183577
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Untie her. | Çöz şunu. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Put your hands on this table. | Ellerini masanın üzerine koy. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
I'll have them smashed. | Ezeceğim onları. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Ushi. I'll let you do it. | Ushi. Senin yapmana izin veriyorum. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Those hands caressed her. | O eller Nishikigi'yi okşadı. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
You do it. | Al sen yap. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Without a stick, you can't cross the river to hell. | Değneğin olmadan nehri asla geçemezsin. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
You can't use a sword anymore. | Bir daha kılıç kullanamayacaksın. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Give him the stick. | Değneğini ver. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
I'll take Nishikigi to you tomorrow. | Nishikigi'yi yarın sana getireceğim. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Ushi. You guided him to this place. | Ushi. Onu buraya sen getirdin. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Alright. Go ahead. | Pekala. Git bakalım. Pekâlâ. Git bakalım. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
You want to join him? | Ona katılmak ister misin? | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
I'll go back... | Ogiya'ya... | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
...to the Ogiya... | ...geri döneceğim. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Money still counts in this world. | Paranın hala bu dünyada değeri var. Paranın hâlâ bu dünyada değeri var. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
You can still work. | Hâla çalışabilirsin. Hâlâ çalışabilirsin. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Zatoichi is going to die. Enjoy the show. | Zatoichi ölecek. Zevkini çıkarın. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
It's my gift to you Boss lioka. | Benim size hediyem, Patron Lioka. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Zatoichi! How are your hands? | Zatoichi! Ellerin nasıl? | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Mangoro is here, waiting and eager. | Mangoro burada, bekliyor ve sabırsız. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
What are you doing? Kill the monster! | Ne yapıyorsun? Gebertin şu canavarı! | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Fight, you damn fools! | Dövüşsenize, sizi ahmaklar! | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
You go! | Size diyorum! | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Let me in. I'm Mangoro. Open the door! | İçeri al beni. Ben Mangoro. Aç şu kapıyı! | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
Please. Keep away. | Lütfen. Uzak dur. | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
I said forgive me! | Bağışla beni dedim! | Zatoichi in Desperation-1 | 1972 | |
A DAI El CO. ItD. PrODuCtlOn | A DAI El CO. LTD. PRODUCTION | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
bLI ND SWORDSMAN: FIGHT, ZATOICHI, FIGHT | BLIND SWORDSMAN: Fight, Zatoichi, Fight (1964) | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Original story by KAN SHI MOZAWA | Orjinal Hikaye KAN SHİMOSAWA | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Screenplay by SEIJI HOSHI KAWA TETSURO YOSHI DA, MASAATSU MATSUMURA | Görüntü Yönetmeni SEIJI HOSHİKAWA TETSURO YOSHİDA, MASAKATSU MATSUMURA | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
SHI NTARO KATSU HIZURU TAKACHI HO | SHİNTARO KATSU HUZURU TAKACHIHO | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
blind men's pilgrimage. | Kör adamın uzun ve zorlu yolculuğu.(Hacılar) | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Blind men's pilgrimage. | Kör adamın uzun ve zorlu yolculuğu. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Is there a man named Ichi here? | Burda İchi adında bir adam var mı? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
You're looking for a blind man named Ichi? | Adı İchi olan kör bir adam mı arıyorsunuz? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Hey, Ichi! | Hey, Ichi! | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
My name is Matsu no Ichi, sir. | Benim adım Matsu no Ichi, efendim. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
My name is Sugi no Ichi. | Benim adım Sugi no Ichi. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
I'm Yo no Ichi. | Ben Yo no Ichi. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
I'm He no Ichi. | Ben He no Ichi. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
We are all named Ichi, sir. | Bizim hepimizin adı Ichi, efendim. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
We're not looking for a masseur. Line up over there. | Biz masör aramıyoruz. Şuraya sıraya geçin. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
No need to be so rough. | Bu kadar sert olmanıza gerek yok. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
You there. Look at me! | Sen, ordaki. Bana yüzünü göster! | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Damn it! Where the hell did he disappear to? | Lanet olsun! O hangi cehenneme kayboldu? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
He's blind. He can't have gotten very far. | O kör bir adam. Çok uzağa gitmiş olamaz. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Thank you all for your kind help. | Yardımlarınızdan dolayı hepinize çok teşekkür ederim. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
I'm very much obliged. You saved my skin. | Gerçekten çok minnettarım. Beni büyük bir beladan kurtardınız. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
We blind folk need to help each other out. | Biz körlerin birbirimize yardım etmesi gerekir. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
It was fun to play a joke on those sighted men. | Böyle gözleri gören adamlara karşı oyun oynamak çok eğlenceli oldu. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Yes, it definitely livened up our day. | Evet, kesinlikle günü kurtardık. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
It was the most fun we've had in quite a while. | Uzun süredir yaşadığımız en eğlenceli andı. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Well, I think I'll be on my way. | Şey, sanırım artık yoluma gitsem iyi olur. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Sighted people can be awfully cruel to the blind, | Gözleri gören insanlar körlere karşı oldukça zalim olabiliyorlar, | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
so please be careful. | o yüzden lütfen dikkatli olun. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Perhaps we'll meet again sometime. | Belki ileriki zamanlarda tekrar karşılaşırız. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Don't let those sighted rogues harm you. | Gözleri gören bu haydutların sana zarar vermesine izin verme. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Hello there, sir. | Merhabalar, efendim. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Care to give those legs a rest? | Bacaklarınızın birazcık dinlenmesi ilginizi çeker mi? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
We're on our way back without a fare. Why don't you hop in? | Geri dönüş yolundayız, dolayısıyla tarife dışındayız. Neden içeri atlamıyorsun? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
No, really. Thanks. | Hayır, gerçekten. Teşekkürler. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
We'll give you a deal: 30 mon. That's half price. | Gel anlaşma yapalım: 30 mon. Normal fiyatımızın yarısı bu. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Half price? | Yarı fiyat? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Normally we couldn't give you such a good deal, but since you're blind... | Normalde size bu kadar iyi bir teklif yapmazdık, ama baktıkki körsünüz... | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Yeah, it's a real steal. | Evet, bu fiyat gerçekten kelepir sayılır. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Well, perhaps I will. | Şey, belki de olur. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
On second thought, no. | Bir kez daha düşündümde, olmaz. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
I can't see, but I've got perfectly good legs. | Ben göremiyorum, ama çok formda bacaklarım var. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
We'll make it 20 mon, then. | O zaman size 20 mon olsun. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Twenty mon is practically free. Come on. Get in. | 20 mon neredeyse bedava. Haydi. Atla içeri. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Fifteen mon. | 15 mon. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Hey! That's Zatoichi! | Hey! Bu Zatoichi! | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
All right! We'll take a shortcut and get ahead of him. | Pekala! Kestirmeden gideceğiz ve onların önünü keseceğiz. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Are you all right, ma'am? What's wrong? | İyi misiniz hanımefendi? Sorun nedir? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
I got a sudden cramp. | Aniden kramp girdi. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
A cramp? Watch out. | Kramp mı? Dikkat et. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
This doesn't sound good. | Bu iyi bir şeye benzemiyor. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Thank you. Excuse me, ma'am. | Teşekkür ederim. Pardon hanımefendi . | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Please take my palanquin. | Lütfen benim tahtırevanımı alın. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
You'd do the same for someone else in need. Please take my palanquin. | Sizde başka birinin ihtiyacı olsa yapardınız. Lütfen benim tahtırevanımı alın. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
We got him! | Onu hakladık! | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
The bastard's finally dead. | Şerefsiz sonunda öldü. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Hey, it's the guy we were carrying! | Hey, bu taşıdığımız adam! | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
We were attacked! | Biz saldırıya uğradık! | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Right here, sir. | işte burada efendim. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Are you all... | Siz iyi mi... | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
You must be the village headman. Hurry. Hurry. | Sen köyün şefi olmalısın. Acele edin, acele edin. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
I'm afraid this was all my fault. | Korkarım ki bu benim suçum. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
I have no idea who the lady was... that child's mother. | Bayanın kim olduğunu bilmiyorum... Şu çocuğun annesi . | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Would anyone here happen to know her? | Buradaki kimse onu tanıyor muydu? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
According to these travel documents, | Bu yolculuk belgesine göre, | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
the murdered woman was on her way home to her husband, | öldürülen kadın evine, kocasının yanına gidiyormuş, | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
who lives in Miyagi Village in Ina County. | kocasında İna vilayetinde bulunan Miyagi köyünde oturuyormuş. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Miyagi Village? | Miyagi köyü, öyle mi? | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
Her husband was apparently a silkworm cocoon broker named Unosuke. | Görünüşe göre kocasıda Unosuke adında ipek böceği kozası tüccarıymış. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
So he was a hardworking man. | Öyleyse o zor şartlar altında çalışan biri. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
There's also a promissory note here, | Burda birde taahhütlü not var, | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
which suggests this Unosuke must have run out of money while traveling. | burada yazdığına göre Unosuke seyahat ederken parasını bitirmiş olmalı. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 | |
He left his wife as collateral against a loan of five ryo in Nirazakizai. | Nirazakizai vilayetinde karısını 5 ryo karşılığında teminat olarak göstermiş. | Zatoichi kessho-tabi-1 | 1964 |