Search
English Turkish Sentence Translations Page 223
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
...who's the doctor to decide? | ...karar veren doktorda kim? | 1920 London-1 | 2016 | |
That's what l told him. | O'na ben söyledim. | 1920 London-1 | 2016 | |
But the doctor said that he'll discharge him... | Söyledim fakat doktor dedi ki... | 1920 London-1 | 2016 | |
...but if anything happens to him after that... | ...Eğer ona bundan sonra bir şey olusa... | 1920 London-1 | 2016 | |
...then l will be completely responsible. | ...olacaklardan tamamen ben, sorumlu olacağım. | 1920 London-1 | 2016 | |
And l must give him in writing as well. | Ve ben bunu ona yazılı vermem gerekecek. | 1920 London-1 | 2016 | |
So, what's the problem? | Peki, sorun nedir? | 1920 London-1 | 2016 | |
Maybe not today but this can be a problem in future. | Belki bugün değil ama bu sonrasında sorun olabilir. | 1920 London-1 | 2016 | |
God forbid, if anything happens to him... | Allah korusun, eğer ona bir şey olursa... | 1920 London-1 | 2016 | |
...then my in laws will hold me responsible. | ...sonra yasa beni sorumlu tutar. | 1920 London-1 | 2016 | |
There's one way. | Tek yolu var. | 1920 London-1 | 2016 | |
That's the difference between good and bad spirits. | İyi ve kötü ruhlar arasında fark var. | 1920 London-1 | 2016 | |
Bad spirits can't stop thinking about physical pleasures... | Kötü ruhlar fiziksel zevkleri düşünmeden edemez... | 1920 London-1 | 2016 | |
...even after they've left their body. | ..bedene girdiken sonra bile. | 1920 London-1 | 2016 | |
Especially...the taste. | Özellikle...tadı. | 1920 London-1 | 2016 | |
And that's why sometimes we use... | Ve bu yüzden bazen biz... | 1920 London-1 | 2016 | |
...meat and alcohol in order to attract these bad spirits. | ..kötü ruhları çekmek için et ve alkol kullanıyoruz. | 1920 London-1 | 2016 | |
Mrs. Veer, we're educated people living... | Bayan Veer, bizler yaşayan eğitimli insanlarız... | 1920 London-1 | 2016 | |
...in the age of science and medical revolution. | ...bilim çağında tıbbi bir devrim var. | 1920 London-1 | 2016 | |
l am shocked that you still believe in Black Magic. | beni şaşırtan şeyin senin hala kara büyüye inanman. | 1920 London-1 | 2016 | |
What you're suggesting is...quite frankly... | Önerdiğiniz şey ...açıkçası... | 1920 London-1 | 2016 | |
...not only nonsensical... but also ridiculous. | ...sadece anlamsız... ama aynı zamanda saçma. | 1920 London-1 | 2016 | |
Please, doctor. You promised me five minutes. | Lütfen, doktor. Bana beş dakika verin. | 1920 London-1 | 2016 | |
Five minutes is all l am asking you for. | Sadece sizden beş dakika rica ediyorum. | 1920 London-1 | 2016 | |
Please, doctor. | Lütfen,doktor. | 1920 London-1 | 2016 | |
lf you insist! | Madem ısrar ediyorsunuz! | 1920 London-1 | 2016 | |
What is in that piece of cloth? | Ne bez parçası mı? | 1920 London-1 | 2016 | |
You will find out, doctor. | Doktor göreceksiniz. | 1920 London-1 | 2016 | |
Please, be patient. | Lütfen sabırlı olun. | 1920 London-1 | 2016 | |
Now ask him to come to the Prince's room with us. | Şimdi bizimle Prensin odasına gelmesini söyleyin. | 1920 London-1 | 2016 | |
Wipe your tears, Shivangi. | Sil gözyaşlarını, Shivangi. | 1920 London-1 | 2016 | |
As long as l am here... | Burada olduğum sürece... | 1920 London-1 | 2016 | |
...nothing will happen to your Veer Saa. | Senin Veer Saa'ya hiçbir şey olmayacak. | 1920 London-1 | 2016 | |
Can l see those pictures? | O resimleri görebilir miyim? | 1920 London-1 | 2016 | |
lf your in laws have done this... | Eğer senin enişten yapmışsa... | 1920 London-1 | 2016 | |
...then only mantras are not enough to get the job done. | ...bu işi bitirmek için mantras yeterli olmayacaktır. | 1920 London-1 | 2016 | |
They must have found some medium...or method... | Medyum yada başka bir yöntem kullanmış olmalı. | 1920 London-1 | 2016 | |
...to send this evil spirit here. | ...bu kötü ruhu buradan göndermemiz lazım. | 1920 London-1 | 2016 | |
Think carefully... | Dikkatli düşün.... | 1920 London-1 | 2016 | |
Did they send something to eat? | Yiyecek bir şey mi gönderdiler? | 1920 London-1 | 2016 | |
Or did someone bring some kind of offerings... | Herhangi birileri çeşitli ikramlarda bulunma... | 1920 London-1 | 2016 | |
...coconut, flowers anything that which they sent... | hindistan cevizi, çiçek gibi şeyler gönderme... | 1920 London-1 | 2016 | |
...and it's still in the house. | ...ve hala o,evin içinde. | 1920 London-1 | 2016 | |
No, l can't think of anything like that. | Hayır, böyle bir şeyin olduğunu düşünmüyorum. | 1920 London-1 | 2016 | |
How's this possible? | Bu nasıl mümkün olabilir? | 1920 London-1 | 2016 | |
Without a medium... from thousands of miles. | Araç olmadan... millerce uzaklık. | 1920 London-1 | 2016 | |
No... | Hayır... | 1920 London-1 | 2016 | |
...there's something that you're missing. | ...Bir şey var kaçırdığın. | 1920 London-1 | 2016 | |
Someone did send a gift from lndia. | Biri Hindistan'dan bir hediye yolladı. | 1920 London-1 | 2016 | |
Gift? | Hediye? | 1920 London-1 | 2016 | |
What gift? Who? When did he send it? | Hediye ne? Kim? Ne zaman göndermiş? | 1920 London-1 | 2016 | |
Few days ago we received a locket through mail. | Bir kaç gün öncesinden posta yolu ile bir madolyon aldık. | 1920 London-1 | 2016 | |
Locket? | Madalyon? | 1920 London-1 | 2016 | |
What now, Jai? | Şimdi ne olacak, Jai? | 1920 London-1 | 2016 | |
First...we must neutralize what has already happened. | İlk... ne olmuş nötralize etmek gerekir. | 1920 London-1 | 2016 | |
There must be a river or stream here? | Buralarda bir akarsu yada derenin olması olmalı? | 1920 London-1 | 2016 | |
Yes... | Evet... | 1920 London-1 | 2016 | |
3 miles away...the Thames River. | Üç mil uzakta ... Thames Nehri | 1920 London-1 | 2016 | |
We must wait for nightfall. | Akşama kadar beklememiz gerekiyor. | 1920 London-1 | 2016 | |
3 o'clock at night... | Gece saat üçte... | 1920 London-1 | 2016 | |
...is when both the quarters meet. | ...tam bir araya geldiğinde. | 1920 London-1 | 2016 | |
We must immerse the locket...at exactly 3 o'clock. | Bizim madalyonu ... tam içine batırmamız gerekiyor. | 1920 London-1 | 2016 | |
Have you by hearted the mantras? | sendeki mantralsar güçlü mü? | 1920 London-1 | 2016 | |
Any kind of carelessness... can cost three lives. | Dikkatsiz olmamız... üç cana mal olabilir. | 1920 London-1 | 2016 | |
Your husband... | Kocan.. | 1920 London-1 | 2016 | |
You... | Sen... | 1920 London-1 | 2016 | |
And me. | Ve bana. | 1920 London-1 | 2016 | |
You must fight this battle for 15 minutes. | Onbeş dakikalık mücadele gerekecek. | 1920 London-1 | 2016 | |
l'll leave when the clock's hand is on 9... | Saatin kolu dokuza geldiğinde bırakacağım... | 1920 London-1 | 2016 | |
...and immerse this locket in the river at 3 o'clock. | ..ve nehire bu madolyonu saat üçte bırakacğım. | 1920 London-1 | 2016 | |
But you must keep chanting the mantras... | fakat senin ilahi manrtasları tutman gerekiyor... | 1920 London-1 | 2016 | |
...and keep that spirit here. | ...ve orada ruhu tutacağız. | 1920 London-1 | 2016 | |
lf that doesn't happen... | Eğer böyle bir şey olmazsa... | 1920 London-1 | 2016 | |
...then the spirit will get to me and try to stop me. | ...sonra ruh beni durdurmak için ulaşmaya çalışacak. | 1920 London-1 | 2016 | |
And maybe even succeed. | Ve belki başarılı olur. | 1920 London-1 | 2016 | |
l won't let that happen, Jai. | Bunun olmasına izin vemeyeceğim, Jai. | 1920 London-1 | 2016 | |
At any cost... l won't let it out of here. | Ne olursa olsun... Buna izin vermeyeceğim. | 1920 London-1 | 2016 | |
l know you'll try hard, Shivangi. | Zor olduğunu biliyorum ama deneyeceğim Shivangi. | 1920 London-1 | 2016 | |
But l also know that spirit's going to try harder... | Ama ruhunda daha mücadeleci davranacağını da... | 1920 London-1 | 2016 | |
...to get out of here. | ...durumdan çıkmak için. | 1920 London-1 | 2016 | |
She'll try to scare you, intimidate you...fool you... | Sizi korkutmak için,seni yıldırmaya ...seni kandımaya çalışacak..... | 1920 London-1 | 2016 | |
...but at any cost...you cannot stop chanting the mantras before 3 o'clock. | ...fakat ne olursa olsun.. saat üçten önce ilahi mantrasları bırakma. | 1920 London-1 | 2016 | |
Not even for a moment. | Bir an için bile olsa. | 1920 London-1 | 2016 | |
She's ready... | Hazır mısın... | 1920 London-1 | 2016 | |
...and so are we. | ...ve bizde. | 1920 London-1 | 2016 | |
Madam.... | Madam.... | 1920 London-1 | 2016 | |
Don't stop chanting. | Söylemeyi bırakma. | 1920 London-1 | 2016 | |
Madam...don't worry. | Madam...merak etme. | 1920 London-1 | 2016 | |
l'll go get a lantern. | Ben bir fener getireyim. | 1920 London-1 | 2016 | |
George, river? | George, nehir? | 1920 London-1 | 2016 | |
River? | Nehir? | 1920 London-1 | 2016 | |
Why are you hiding there? | Neden orada saklanıyorsun? | 1920 London-1 | 2016 | |
What's wrong, Shivangi? | Ne oldu, Shivangi? | 1920 London-1 | 2016 | |
What happened? Why are you crying? | Ne oldu? Neden ağlıyorsun? | 1920 London-1 | 2016 | |
ls everything alright? | Hersey yolunda mı? | 1920 London-1 | 2016 | |
God answered my prayers. | Tanrı dualarıma cevap verdi. | 1920 London-1 | 2016 | |
He made you normal again. | Seni tekrar normal yaptı. | 1920 London-1 | 2016 | |
Send it to England. | İngiltere'ye gönderin. | 1920 London-1 | 2016 | |
Will she come? | Gelecek mi? | 1920 London-1 | 2016 | |
l am the disease... | Hastayım... | 1920 London-1 | 2016 |