Search
English Turkish Sentence Translations Page 2597
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Sources from the Pentagon say | Pentagon'un içindeki kaynaklara göre... | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
and express confidence that things will be moved quickly... | ...ve bu olayın bir an önce çözüleceğine dair inandıklar... | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Shutting down hospital video surveillance. | Hastane güvenlik kameralarını kapatıyorum. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You're good to go. | Önün açık. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Volker sends his love. | Volker sevgilerini yolluyor. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I was afraid you didn't get my message. | Mesajımı almadın sanmıştım. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You're ungrateful. | Sen de nankörsün. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
What's this? | Ne bu? Titanyum iz sürme tasması. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
That's a stupid way to begin a negotiation. | İnsan pazarlığa öyle mi başlar yahu. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
If you double cross me, Olga, | Bana ihanet edecek olursan Olga, yerini internete yollarım. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I'm sure your old boyfriend would be thrilled to know where you are. | Eminim eski erkek arkadaşın yerini bilmekten memnun olacaktır. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I would have preferred a bracelet. | Bileziği tercih ederdim. Çiğneye çiğneye kurtulurdun sen. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Down the hall to the right. | Koridorun sonundan sağa gideceğiz. Neden ben Olga? Neden FBI değil? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
In order to vanish, | Ortadan kaybolabilmem için bildiğim en iyi ikinci ajana ihtiyacım vardı. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
No, no, no, no, no, no, no! | Hayır, hayır, hayır, hayır! | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
No, no! Shit. | Hayır, hayır! Lanet olsun. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
We need security now! Level two, O.R. five! | Derhal güvenliğe ihtiyacımız var. İkinci kat, beşinci ameliyathane. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Shotgun? | Pompalı mı? 1 | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
It's a bean bag gun. | Kuru sıkı sadece. Ciddi misin sen? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Hands up, nobody move! | Eller havaya, kimse hareket etmesin! | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Attention all visitors and hospital staff, | Ziyaretçi ve çalışanların dikkatine, hastane tecrit halindedir. Sakinliğinizi koruyunuz. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
We're in lockdown. | Tecrit halindeyiz. Sakinliğinizi koruyunuz. Güvenlik ihlali kod kırmızı. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Damn! | Lanet olsun. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Come on, let's go! | Hadi, gidelim. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Left! | Soldan. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Malcolm, we need a new exit. | Malcolm, yeni bir çıkışa ihtiyacımız var. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Second floor, northeast corner. | İkinci kat, kuzeydoğu köşe. Anlaşıldı. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Northeast side, corner window. | Kuzeydoğu tarafı, köşe penceresi. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Hey, stop right there! Come on, come on! | Sakın kıpırdamayın. Hadi, hadi! | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You've got nowhere to go! Hurry! | Gidecek bir yerin yok. Acele et! | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
That's gonna hurt. | Acıtmış olsa gerek. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
That was incredible. | Bu var ya, harikaydı. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Malcolm, meet Olga. | Malcolm, Olga'yla tanış. Yemeğime sizin yüzünüzden ara verdim. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Where did he go? Come on. | Nereye gitti bunlar? Hadi. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Olga wants a new identity | Olga yeni bir kimlik ve Swiss banka hesabına 20 milyon dolar istiyor. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
And for that, | Bunun için de Ahmad'ın yerini bize söyleyecek. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Okay, where are they? | Peki, neredeler peki? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Right there. | Tam şurada. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Once we land, | İndiğimizde Çeçenistan sınırına gecelik treniyle gideceğiz. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
An old friend will meet us there. | Orada eski bir arkadaşım karşılayacak. Öyle mi? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
And who's this old friend of yours? | Kimmiş o eski arkadaşın? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I'll make you a deal. | Seninle bir anlaşma yapalım. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I'll tell you who he is... | Sana kim olduğunu söyleyeceğim... | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
if you tell me who... | ...sen de karşılığında bana kim olduğunu söyleyeceksin? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I'm shy. | Utangacımdır. Hadi ama. En azından ismini söyle. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
What do I call you? | Seni ne diye çağırayım? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
John. | John. Soyadın? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Just John. | Sadece John. İyi peki. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Just John. | Sadece John. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
All units, all units, we have all entrances and exits | Tüm birimlerin dikkatine, bu sefer tüm giriş ve çıkışları kapattık. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
What a screw up. | Saçma sapan resmen. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Our one shot at recovering those missiles | Füzeleri tek kurtarma şansımız lanet olası pencereden uçtu gitti. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I want to see surveillance footage now. | Derhal güvenlik görüntülerini görmek istiyorum. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Yeah? Sir, we may have something. | Efendim? Efendim, bir şeyler buldum galiba. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
So 3:10 A.M., 10 minutes after your daughter was rescued, | 3:10'da, kızınızın kurtarılmasından 10 dakika sonra görüntü inşaat alanının orada çekildi. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Congratulations, Jerold. | Tebrik ederim seni Jarold. Gereksiz bir trafik suçunu yakalamayı başardın. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Rusya Çeçenistan sınırı. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
|
I'm definitely starting to figure out | Senin kim olduğunu anlamaya başladım kesinlikle, sadece John. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Why don't you remind me? | Bana da hatırlatır mısın? Ara sıra unuttuğum oluyor da. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Some depressed little farming community. | Karamsar, ufak bir çiftçi topluluğunda. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
How is this, then? | Buna ne dersin o halde? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You weren't born a killer. | Bir katil olarak doğmadın. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You were made one. | Bir katil haline getirildin. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Oh, and you put on a good front. | Katil maskesini takıyorsun her daim... | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
But sometimes, you give yourself away. | ...ama bazen arada gerçek yüzün görünüyor. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Do you want to know how? | Nasıl olduğunu bilmek ister misin? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I want to go to bed. | Uyumak istiyorum daha çok. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You're right. | Haklısın. Uyumalıyız. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You do know the bottom of our seats fold out | Biliyor musun, koltuklarımızın altını birleştirince koca bir yatak haline geliyor. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
We'll have more room to lie down. | Yatmak için daha fazla yerimiz olur böylece. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Afraid I'm gonna cut your throat? | Boğazını kesmemden mi korkuyorsun? Aynen öyle. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Then you don't understand me as well as I understand you. | O halde sen beni benim seni anladığım kadar anlamıyorsun. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Your eyes are soft sometimes. | Gözlerin ara sıra yumuşaklaşıyor. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
That's how I know you weren't born a killer. | Katil olarak doğmadığını böyle bildim. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Hey. I got your text. | Mesajını aldım. Acil olan nedir? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Have a seat, we need to talk. | Otursana biraz, konuşmamız gerek. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You were a very stubborn kid, you know that? | Oldukça inatçı bir çocuksun, bunu biliyor muydun? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Your mom wanted to put you in time out all the time. | Annen sana hep ceza vermek istiyordu ama ben hayır diyordum. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You know why? | Nedenini bilmek ister misin? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I saw character in you. | Sende karakter gördüm çünkü. Güç gördüm. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I did not want to break that. | Bunu bozmak istemiyordum. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I'm confused, here, Dad. | Biraz kafam karıştı baba. Bir tür sorun mu var? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Come here. Let me show you something. | Buraya gel. Sana bir şey göstereyim. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
These were my men. | Bunlar benim adamlarım. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Friends. | Dostlarım. Baba, iğrenç. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Now, I know damn well you lied to me, Missy. | Yalan söylediğini pekala biliyorum Missy. Onun yüzünü iyi görebildiğini biliyorum. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Dad, I owe him my life. I promised I... | Baba, ona hayatımı borçluyum. Kimseye söylemeyeceğime söz... | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Do whatever you want. | Ne istersen onu yap. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
It would have been nice if I stole a cab with a heater. | Kliması olan araba çalsaymışım daha iyiymiş. Sen bunu mu soğuk sanıyorsun? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
In Novosibirsk, my father would take me hunting in this weather. | Batı Sibirya'da babam bu havada beni ava götürürdü. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
What did you guys hunt for? | Ne avlıyordunuz peki? | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Everything. | Her şeyi. Kuş, geyik, tavşan. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
The first thing I killed was a fox. | İlk öldürdüğüm hayvan tilkiydi. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
She was beautiful. | Çok güzeldi. O kadar beyazdı ki neredeyse karda eriyip gidiyordu. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
We saw the steam coming from her wound. | Yarasından sızan buharı görmüştük. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
I thought her soul was rising to the sky. | Ruhunun gökyüzüne yükseldiğini sanmıştım. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Papa was so proud. | Babam çok gurur duymuştu. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
You see, there was a time when I had soft eyes, too. | Gördüğün üzere bir zamanlar benim de yumuşak gözlerim vardı. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Here's the man who can get us to Ahmad. | Bizi Ahmad'a ulaştıracak adam orada işte. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |
Olga. | Olga. Ölüm haberinin yalan çıktığına çok sevindim. | Agent X-1 | 2015 | ![]() |