• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 2699

English Turkish Film Name Film Year Details
l never manufactured the catadioptric lens. Katadiyoptrik mercek üretmedim. Ben asla katadiyoptrik mercek üretmedim. Agnosia-1 2010 info-icon
You can look under every last stone on earth, Her taşın altına bakabilirsin... Dünyadaki hangi taşın altına bakarsan bak... Agnosia-1 2010 info-icon
but you won't find a thing. ...ama birşey bulamazsın. ...bir şey bulamazsın. Agnosia-1 2010 info-icon
l burnt it all. Hepsini yaktım. Formülleri yaktım. Agnosia-1 2010 info-icon
So, as far as Joana Lenses is concerned, Joana Mercekleri kurulduğunda... Bu yüzden, Joana Mercekleri kurulduğunda... Agnosia-1 2010 info-icon
you can say goodbye to yourtelescopic rifle. ...teleskoplu tüfeğine elveda diyebilirsin. ...dürbünlü tüfeğine elveda diyebilirsin. Agnosia-1 2010 info-icon
That's a pity. Çok yazık. Agnosia-1 2010 info-icon
We were hoping to invest in Joana Lenses. Joana Merceklerine yatırım yapmayı umuyorduk. Joana Mercekleri'ne yatırım yapmayı umuyorduk. Agnosia-1 2010 info-icon
l appreciate your generosity, Cömertliğinize minnettarım... Cömertliğine minnettarım... Agnosia-1 2010 info-icon
but we don't need your money. ...ama paranıza ihtiyacımız yok. ...ama parana ihtiyacımız yok. Agnosia-1 2010 info-icon
Doesn't your pet have anything to say? Evcil hayvanınızın söyleyecek birşeyi yok mu? Evcil hayvanının söyleyecek herhangi bir sözü yok mu? Agnosia-1 2010 info-icon
Goodbye, Lucille. l'm not finished. Güle güle Lucille. Lafım bitmedi. Güle güle, Lucille. Daha bitirmedim. Agnosia-1 2010 info-icon
We've known each otherfor years, Birbirimizi yıllardır tanıyoruz... Birbirimizi yıllardır tanıyoruz... Agnosia-1 2010 info-icon
l was hoping you'd invite me to your beautiful daughter's big day. ...güzel kızının büyük gününe beni de davet etmeni umuyordum. ...güzel kızının büyük gününe beni de davet etmeni umuyordum. Agnosia-1 2010 info-icon
By the way, Bu arada o nasıl? Bu arada... Agnosia-1 2010 info-icon
My God, Lucille. Don't you have any limits? Tanrım Lucille. Limitlerin yok mu senin? Tanrım, Lucille. Senin bir sınırın yok mu? Agnosia-1 2010 info-icon
All right. Now l'm going to ask you a question. Tamam. Bir soru soracağım. Tamam, sana bir soru soracağım... Agnosia-1 2010 info-icon
And l want you to tell me the truth. Doğruyu söylemeni istiyorum. ...ve doğruyu söylemeni istiyorum. Agnosia-1 2010 info-icon
During yourwork at the mansion as a servant, Pansiyonda hizmetçilik yaptığın zamanlar... Malikânede hizmetli olduğun sırada... Agnosia-1 2010 info-icon
did you ever come into direct contact with Artur Prats' daughter? ...Artur Prats'ın kızıyla direk bağlantın oldu mu? ...Artur Prats'ın kızıyla doğrudan bağlantın oldu mu? Agnosia-1 2010 info-icon
Carles? Carles? Carles? Agnosia-1 2010 info-icon
ls that you? Sen misin? Sen misin? Agnosia-1 2010 info-icon
No, Ma'am. Hayır MAdam. Hayır, hanımefendi. Agnosia-1 2010 info-icon
lt's me, Benim. Benim. Agnosia-1 2010 info-icon
Vicent. One of the servants. See? Vicent. Hizmetçilerden biri. Vicent. Hizmetlilerden biriyim. Görüyor musunuz? Agnosia-1 2010 info-icon
l was on my way to my room but l strayed off the path Odama gidiyordum ama yolumu şaşırdım. Odama gidiyordum ama yolumu şaşırdım... Agnosia-1 2010 info-icon
and now l need somebody to get me back to my route. Beni odama götürecek birine ihtiyacım var. ...ve şimdi beni odama götürecek birine ihtiyacım var. Agnosia-1 2010 info-icon
l see. Where do you need to...? Nereye gitmek...? Anlıyorum, nereye gitmek istiyorsanız... Agnosia-1 2010 info-icon
lf you can just wait a minute. Biraz bekle. Bekle biraz. Agnosia-1 2010 info-icon
Whenever you're ready, Ma'am. HAzır olduğunuzda MAdam. Hazır olduğunuzda, hanımefendi. Agnosia-1 2010 info-icon
Can l ask you a question? Bir soru sorabilir miyim? Bir soru sorabilir miyim? Agnosia-1 2010 info-icon
Go ahead. Tabi. Sor bakalım. Agnosia-1 2010 info-icon
Why did you stray from your route? Neden yolunuzdan saptınız? Neden yolunuzdan saptınız? Agnosia-1 2010 info-icon
So l could see the stars. Yıldızları görebileyim diye. Yıldızları görmek için. Agnosia-1 2010 info-icon
They've started covering up my bedroom windows, Odamın pencerelerini kapatmaya başladılar... Odamın pencerelerini kapatmaya başladılar... Agnosia-1 2010 info-icon
and from time to time l need to look outside this 'castle'. ...zaman zaman bu şatoya dışardan bakmak istiyorum. ...zaman zaman "şato"ya dışarıdan bakmak istiyorum. Agnosia-1 2010 info-icon
The night sky is one of the few things l can see just like everybody else. Gece gökyüzüne bakmak yapabildiğim çok az şeyden biri. Yıldızlı gökyüzü diğer insanlar gibi görebildiğim birkaç şeyden biri. Agnosia-1 2010 info-icon
Come here, take a look. Gel buraya, bir bak. Buraya gel, bak. Agnosia-1 2010 info-icon
l'm sure if l pointed out all l can see up there, Sana yukarıyı göstersem... Gökyüzünde gördüklerimi gösterebilseydim... Agnosia-1 2010 info-icon
you'd be more lost than me. ...eminim benden çok kaybolursun. ...eminim o güzelliğin içinde benden daha fazla kaybolurdun. Agnosia-1 2010 info-icon
For sure. Kesin. Muhakkak. Agnosia-1 2010 info-icon
Truth be told, l'm also a bit lost down here. Aslında kayboldum sayılır. Gerçek şu ki, yeryüzünde de kayıbım. Agnosia-1 2010 info-icon
That sounded sad. Üzüldüm. Üzgün bir ses tonu. Agnosia-1 2010 info-icon
l never know for sure when somebody is cheerful or angry or sad. Birinin neşeli mi kızgın mı üzgün mü olduğunu hçi anlayamıyorum. Birinin neşeli mi, kızgın mı, üzgün mü olduğunu hiç anlamıyorum. Agnosia-1 2010 info-icon
But l do have one trick. Ama bir hilem var. Ama bir hilem var. Agnosia-1 2010 info-icon
Their breathing. Nefes alışları. Nefes almaları. Nefes almaları mı? Agnosia-1 2010 info-icon
Breathing? NEfes mi? Agnosia-1 2010 info-icon
The way people breathe never lies. İnsanların nefesleri asal yalan söylemez. İnsanların nefes alma şekilleri asla yalan söylemez. Agnosia-1 2010 info-icon
Can you help me get back? Geri götürür müsün beni? Geri gitmeme yardım eder misin? Agnosia-1 2010 info-icon
Where to? To the handrail. Nereye? Trabzana. Nereye? Tırabzana. Agnosia-1 2010 info-icon
Of course. Tabi ki. Tabii ki. Agnosia-1 2010 info-icon
Mind the step, Ma'am. Basamağa dikkat edin. Basamağa dikkat edin, hanımefendi. Agnosia-1 2010 info-icon
Thank you, Vicent. Teşekkrler Vicent. Teşekkürler, Vicent. Agnosia-1 2010 info-icon
Good night. İyi geceler. İyi geceler. İyi geceler, hanımefendi. Agnosia-1 2010 info-icon
Good night, Ma'am. İyi geceler Madam. Agnosia-1 2010 info-icon
And don't be sad. Ayrıca üzülme. Ayrıca üzülme. Agnosia-1 2010 info-icon
and three. ...ve üç. Agnosia-1 2010 info-icon
Still dressed? Soyunmadınız mı? Hala giyiniksiniz? Agnosia-1 2010 info-icon
Yes, l know, l was miles away. Sorry. Evet biliyorum, üzgünüm. Evet, biliyorum. Aklım başka yerdeydi, üzgünüm. Agnosia-1 2010 info-icon
l'll walk you there. No. Yardım edeyim Hayır. Sizi oraya götüreyim. Hayır. Agnosia-1 2010 info-icon
l can make it to the bath on my own. Watch. Küvete kendim gideblirim. İzle. Tek başıma yıkanabilirim. Bak. Agnosia-1 2010 info-icon
l'm sorry, Ma'am. The Doctor didn't... Üzgünüm Madam. Doktor... Üzgünüm, hanımefendi. Doktor... Agnosia-1 2010 info-icon
But it's right here by my side. Ama benim tarafımda. Fakat hemen yanımda. Agnosia-1 2010 info-icon
Really? Gerçekten mi? Gerçekten mi? Evet. Bak. Agnosia-1 2010 info-icon
Yes. Watch. Evet. İzle. Agnosia-1 2010 info-icon
Careful. Dikkat edin. Agnosia-1 2010 info-icon
Mariano, in the cornerwith it. Quickly. Mariano, köşeye koyalım. Çabucak. Agnosia-1 2010 info-icon
Vicent! Coming. Vicent. Geliyorum. Vicent! Geliyorum. Agnosia-1 2010 info-icon
Can you help me with this? Yardım eder misin? Bana yardım eder misin? Agnosia-1 2010 info-icon
ls the watertoo cold, Ma'am? Su soğuk mu Madam? Su soğuk mu, hanımefendi? Hayır, çok sıcak. Agnosia-1 2010 info-icon
No, it's hot. Hayır sıcak. Agnosia-1 2010 info-icon
Could you bring me some lukewarm water? Bana biraz ılık su getirir misin? Bana biraz ılık su getirebilir misin? Agnosia-1 2010 info-icon
l'd have to go downstairs forthat, Bunun için aşağı inmem gerekir... Bunun için aşağı inmem gerekiyor... Agnosia-1 2010 info-icon
and you know l can't leave you in the bath on your own. ...sizi yalnız bırakamam biliyorsunuz. ...fakat sizi banyoda tek başınıza bırakamam. Agnosia-1 2010 info-icon
What's going to happen? l'm not going anywhere. Ne olacak? Bir yere gitmiyorum. Ne olabilir ki? Bir yere gitmiyorum. Agnosia-1 2010 info-icon
Daddy! Baba! Babacığım! Agnosia-1 2010 info-icon
Vincent! Vincent! Vincent! Agnosia-1 2010 info-icon
Joana! Joana! Joana! Agnosia-1 2010 info-icon
lt's all right, it's me, your dad. Sorun yok, benim baban. Tamam, benim, baban. Doktor Meissner'i çağır! Agnosia-1 2010 info-icon
Call Doctor Meissner! Doktoru ara. Agnosia-1 2010 info-icon
Now! Hemen. Hemen! Agnosia-1 2010 info-icon
Stand up. Ayağa kalk. Kalk ayağa. Agnosia-1 2010 info-icon
What do you want? Ne istiyorsunuz? Ne istiyorsunuz? Agnosia-1 2010 info-icon
What do you want from me? Benden ne istiyorsunuz? Benden ne istiyorsunuz? Agnosia-1 2010 info-icon
Carles. Carles. Carles. Agnosia-1 2010 info-icon
Good night, gentlemen. İyi geceler baylar. İyi geceler, beyler. Agnosia-1 2010 info-icon
Have you got a moment? Can we talk? Bir dakikan var mı? Konuşabilir miyiz? Biraz zamanınız var mı? Konuşabilir miyiz? Agnosia-1 2010 info-icon
We do need to talk. Have a seat. Konuşalım. Otur. Otur, konuşmalım. Agnosia-1 2010 info-icon
Be honest. Dürüst ol. Dürüst ol. Agnosia-1 2010 info-icon
Do you still think that Dr Meissner won't be able to cure Joana? Doktor Meissner'ın Joana'yı iyileştiremeyeceğini mi düşünüyorsun? Hala Doktor Meissner'in Joana'yı iyileştiremeyeceğini mi düşünüyorsun? Agnosia-1 2010 info-icon
l don't want to appear impertinent, Saygısız olmak istemem... Haddini bilmeyen biri gibi görünmek istemiyorum... Agnosia-1 2010 info-icon
but l need to talk to you about our current situation, ...ama şirketin şu anki durumndan konuşmak istiyorum. ...ancak şirketin mevcut durumuyla ilgili... Agnosia-1 2010 info-icon
the company's situation. ...olarak konuşmak istiyorum. Agnosia-1 2010 info-icon
Since l came back, we haven't even... Buraya geldiğimden beri hiç... Buraya geldiğimden beri bir tane bile... Agnosia-1 2010 info-icon
We don't need a group of investors. Sermayeciye ihtiyacımız yok. Yatırımcılara ihtiyacımız yok. Agnosia-1 2010 info-icon
There's something l can't get out my head. Kafamdan atamadığım birşey var. Aklımdan çıkmayan bir şey var. Agnosia-1 2010 info-icon
You told Lucille Prevert Lucille Prevert'e merceklerin... Lucille Prevert'e mercek formülünü... Agnosia-1 2010 info-icon
that you'd destroyed the formula of the lens. ...formüllerini yok ettiğini söyledin. ...yok ettiğinizi söylemiştiniz. Agnosia-1 2010 info-icon
Was that true? Doğru mu? Bu doğru muydu? Agnosia-1 2010 info-icon
l mean, if we could still Yani, o mercekleri yaparsak... Yani, mercekleri imal etmeye devam edebilirsek... Agnosia-1 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 2694
  • 2695
  • 2696
  • 2697
  • 2698
  • 2699
  • 2700
  • 2701
  • 2702
  • 2703
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact