Search
English Turkish Sentence Translations Page 3741
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
It was great for me. | Bence harikaydı. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
Is Larry still around, by the way? | Bu arada Larry hala buralarda mı? | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
Are you guys talking to Larry? He passed away in '99. | Siz erkekler Larry ile görüşüyor musunuz? 99'da vefat etti. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
He passed away? Yeah. | Öldü mü? Evet. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
He was only about 50. 62. | Ancak 50 yaşındaydı. 62. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
I have kissed your lips | Öptüm dudaklarını | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
a thousand times | binlerce kez | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
and more times than I can count | ve çoğu kere sayamadım | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
I have called you mine | sen benimdin | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
you have stood... | durdun... | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
I tried to hide the fact | Karen: Gerçeği saklamak istedim | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
That Larry Levenson was my brother. | Larry Levenson'ın kardeşim olduğunu. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
after all, my name was Karen Posner. | herşeyden öte adım Karen Posner'di. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
It wasn't too difficult, I thought, to keep it a secret. | Bir sırrı saklamanın çok zor olmayacağını düşündüm. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
But of course everybody knew because of the car showing up at the house | Ama tabii herkes biliyordu çünkü evin önünde arabayı görüyorlardı | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
and Larry marching into all of our backyard barbecues. | ve Larry bahçede yaptığımız barbekülere geliyordu. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
I saw people getting down | Farklı çevrelerden insanların | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
in various stages. Big deal. | sofraya oturduğunu gördüm. Bana ne. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
What did you expect? Where do you expect babies come from? | Ne bekleyecektiniz ki? Bebekler nereden geliyorlardı? | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
I wouldn't just take my clothes off and just walk around like that. | Sadece giysilerimi çıkarıp ortada öyle dolaşacak değildim. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
You know? Have I done anything there? | Biliyorsunuz işte. Orada bir şey yaptım mı? | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
I really can't talk about that... if I've ever done anything there. | Gerçekten bunun hakkında konuşamam… eğer orada bir şey yapmış olsam. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
What is the difference between parsley and pussy? | Am ile cam arasındaki fark nedir? | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
He says, "What is the difference?" I says, | "Fark nedir?" diye sorar Ben de, | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
"Well, who eats parsley?" | "Peki, kim cam yer?" derim. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
One of Larry's ideas | Larry'nin fikirlerinden biri | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
was that he seriously believed | buna cidden inanıyordu | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
that he could have sex with every single woman | New York'taki her bekar kadınla seks yapabileceği | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
in New York and I was going to help him do it. | ve benim de ona yardım edeceğimdi. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
What do you say to something like that? | Böyle birşeye ne diyebilirsiniz? | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
We laugh. | Biz gülerdik. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
That's what keeps a marriage going sometimes | Bir evliliği bazen ayakta tutan şey | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
is laughter. | gülebilmektir. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
I mean he makes me laugh, I make him laugh. | Demek istediğim o beni güldürürdü Ben de onu. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
And now we have a new life. Uh uh uh! | Ve şimdi de bir hayatımız var. Oh oh oh! | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
Yeah, but now we got a new life. | Evet ama şimdi yeni bir hayatımız var. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
But uh uh uh. No, home. | Ama oh oh oh. Hayır, yuva. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
Oh yeah. Our poker life. | Oh evet. Bizim poker hayatımız. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
Now we can't wait to get back to Vegas in December. | Şİmdi Aralık'ta Las Vegas'a gitmek için sabırsızlanıyoruz. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
Go ahead. What else? | Devam et. Başka ne var? | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
...Made me | …yaptın | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
you have made me | bana yaptın | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
you have made me. | bana yaptın. | American Swing-1 | 2008 | ![]() |
Phil Donahue: We're talking about swinging, | Phil Donahue: Eş değiştirme hakkında konuşuyoruz, | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Well, that's paid sex. ( audience groans ) | Evet, bu paralı seks. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
John Leo: The '70s were a transitional period. | John Leo: 70ler bir geçiş dönemiydi. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Newscaster: 1500 cops are injured. | Newscaster: 1500 polis yaralandı. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Woman: People were complaining New York had become a pit of vice. | Kadın: İnsanlar New York'un bir ahlaksızlık çukuruna dönüştüğünden yakınıyorlardı. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Anthony Haden Guest: That contributed to disco | Anthony Haden Misafir: Buna neden olarak disko gösterildi | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Haden Guest: Everybody was immensely curious. | Haden Misafir: Herkes aşırı meraklıydı. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Dan Dorfman: I thought to myself, "this really can't be real. | Dan Dorfman: Düşündüm de, "Bu gerçek olamaz. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Danny Levenson: My dad and my mom got divorced when I was six. | Danny Levenson: Annem ve babam ben 6 yaşındayken boşandılar. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
We all have jobs and we all pay mortgages. 1 | Hepimiz iş güç sahibiyiz ve ödediğimiz borçlarımız var. 1 | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
tomorrow night... | tkız kardeşinle sevişeceğim... | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Steve: People would be handing out slips that say, | Steve: İnsanlar bir bilet uzatıp, | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Dian Hanson: Mary and Larry were swingers | Dian Hanson: Mary ve Larry eş değiştirenlerdendi | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Reporter: What did he say? Do you remember? | Röportajcı: Ne demiştiniz? Hatırlıyor musunuz? | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
( giggles ) Out with it! | Söylesene! | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
...Physically and mentally. ( laughs ) | ...Fiziksel olarak da ruhsal olarak da. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
am I dreaming... Steve: Plato's was always | hayal ediyorum... Steve: Plato's her zaman | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Charlie: They were just coming down and in and taking over | Charlie: İnsanlar gelir, içeri girer, kendi yerleri gibi hisseder | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Steve: Plato's was becoming big. We needed a big place. | Steve: Plato büyüyordu. Daha büyük bir yere ihtiyacımız vardı. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Captain John: He ended up renting the Ansonia Hotel. | Captain John: Sonunda Ansonia Oteli kiraladı | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Charlie: It was actually a gay... | Charlie: Aslında bir gay... | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Woman: When I first heard about Plato's, | Woman: Plato'yu ilk duyduğumda | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Bacho: I asked, "what the fuck is it?" | Bacho: Kendi kendime sordum, "Bu ne sikim iştir?" | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Bryce Britton: I don't know, it was just kind of like | Bryce Britton: Bilmiyorum, sanki hamam | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Al Goldstein: Anyone who went into the jacuzzi was insane | Al Goldstein: Jakuzziye giden deli olmalıydı | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Abigail: People have a sense of being cleansed in a pool. | Abigail: İnsanlarda bir tür havuzda temizlenme duygusu vardı. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Jacqueline: Guys were floating on the top of the water | Jacqueline: Erkekler sırt üstü yüzerlerdi | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Woman: You weren't hiding, were you? No. | Kadın: Sen saklanmıyorsun değil mi? Hayır. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Leo: Everything was open except these few black cubicles. | Leo: Herşey ortadaydı birkaç küçük siyah kabinin dışında. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Don: You could hear conversations in the room to the right of you, | Don: Sağ tarafınızdaki odada geçen konuşmaları duyabilirdiniz, | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Larry: Why repress your desires? Donahue: What? | Larry: Neden arzularını baskılayasın? Donahue: Ne? | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
life is gay... Abigail: "look at that guy's | yaşam gay... Abigail: "şu adama bak | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Dorfman: Bacho the disc jockey, he told me, "you're a reporter, right?" | Dorfman: Bacho diskjokey, bana "gazetecisin, değil mi?" diye sordu. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Ferrato: Ejaculation juices were everywhere. | Ferrato: Ejekülasyon sıvıları her yerdeydi. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Leo: Larry had the pitch and tone of a missionary. | Leo: Larry'de bir misyoner ses tonu ve vurgulaması vardı. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Hanson: Larry said, "I fall in love with every woman | Hanson: Larry "Seviştiğim her kadına aşık oldum | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Ferrato: The crowd at Plato's was conventional. | Ferrato: Plato'daki kalabalık gelenekseldi. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Abigail: It wasn't filled with my friends, | Abigail: Arkadaşlarımla dolu değildi, | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Haden Guest: I never saw a velvet rope type situation there. | Haden Guest: Burada hiç mor kırbaç türü görmedim. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Matuschka: I actually admire people that are that free | Matuschka: Aslında ben bu kadar özgür olabilenlere hayranım | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Dorfman: I thought they had resuscitated the orgy | Dorfman: Onların orjiyi yeniden canlandırdıklarına inanıyorum | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Miles: As soon as I walked down the stairs, | Miles: Merdivenlerden aşağıya indiğim anda | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Betsy: At first we talked to each other for a little bit. | Betsy: İlkönce biraz konuştuk | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
and if you had to go with one you had to trade off. ( laughs ) | ve onlardan biriyle gitmeniz gerekirse değiş tokuş yapmanız gerekirdi. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Which is telling. Larry: Phil? | Söylenen o ki. Larry: Phil? | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Abigail: I met people years later who said things like, | Abigail: Yıllar sonra insanlarla karşılaştım | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Ferrato: Robin Leach who was... | Ferrato: Robin Leach... | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Hanson: Dan Pastorini was having a big year | Hanson: Dan Pastorini meşhurdu | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Reporter: Why did you decide in early 1973 | Gazeteci: Neden 1973 başlarında | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Smith: Abbie Hoffman was underground, | Smith: Abbie Hoffman yer altındaydı, | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
( slurring ) This is where we're working on the new constitution. | Orada yeni anayasa hakkında çalışıyoruz. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
( giggles ) Smith: And he said, "no no no, I gotta go. I gotta go. | Smith: Ben de "yo yo yo, Gitmem gerek. Gitmem gerek. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Man: Yes, voyeurs, definitely. Like me. | Erkek: Evet, röntgenciler, kesinlikle. Benim gibi. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Woman: I come for... | Kadın: Ben seks... | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Michael: The only rule, actually, in the entire club was no. | Michael: Gerçekte tek kural, tüm klüpte "hayır"dı. | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Dodson: The whole thing with Plato's is | Dodson: Plato ile ilgili tüm olay | American Swing-2 | 2008 | ![]() |
Van Peebles: I remember once, this couple | Van Peebles: Bir keresinde, bir çift | American Swing-2 | 2008 | ![]() |