• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 3775

English Turkish Film Name Film Year Details
I mean, he's nuts. O tam bir üşütük. O tam bir üşütük. American Violet-1 2008 info-icon
Nothing he says can be believed, Söylediği hiçbir şeye inanılmayabilir, Söylediği hiçbir şeye inanılmayabilir, American Violet-1 2008 info-icon
and he's our only source of information ve o neler olduğunu gösteren... ve o neler olduğunu gösteren... American Violet-1 2008 info-icon
as to what really went on. ...tek bilgi kaynağımız. ...tek bilgi kaynağımız. American Violet-1 2008 info-icon
I'd argue that having the police rely on him as an informant Polisin onu muhbir olarak kullanmasının bir hata olduğunu ama... Polisin onu muhbir olarak kullanmasının bir hata olduğunu ama... American Violet-1 2008 info-icon
was a mistake but an honest one. ...güvenilebilir olduğunu savunabilirim. ...güvenilebilir olduğunu savunabilirim. American Violet-1 2008 info-icon
All right, what about the numbers? Pekala, ya rakamlar? Pekala, ya rakamlar? American Violet-1 2008 info-icon
All white cops, all black targets. Polislerin hepsi beyaz, hedeflerin hepsi zenci. Polislerin hepsi beyaz, hedeflerin hepsi zenci. American Violet-1 2008 info-icon
Coincidence. Tesadüf. Tesadüf. American Violet-1 2008 info-icon
It's a result of the drug they chose to go after, Bu takip ettikleri uyuşturucu türünün bir sonucu; Bu takip ettikleri uyuşturucu türünün bir sonucu; American Violet-1 2008 info-icon
Feds target it. Why can't the task force? Federallerin hedefi bu. Özel Tim'in neden olmasın? Federallerin hedefi bu. Özel Tim'in neden olmasın? American Violet-1 2008 info-icon
And, Dee, I'd go after you. Ve, Dee, seninle uğraşırdım. Ve, Dee, seninle uğraşırdım. American Violet-1 2008 info-icon
I mean, really work on you, Demek istediğim, seninle gerçekten uğraşırdım, Demek istediğim, seninle gerçekten uğraşırdım, American Violet-1 2008 info-icon
suggest that you're just a desperate crack mother seni bir grup çalışkan devlet memuruna... seni bir grup çalışkan devlet memuruna... American Violet-1 2008 info-icon
trying to score a monetary judgment ...karşı ırk kartını kullanarak... ...karşı ırk kartını kullanarak... American Violet-1 2008 info-icon
against a hardworking group of public servants. ...umutsuz iyi bir anne olarak sunardım. ...umutsuz iyi bir anne olarak sunardım. American Violet-1 2008 info-icon
The police made some mistakes. Polis bazı hatalar yaptı. Polis bazı hatalar yaptı. American Violet-1 2008 info-icon
They have a tough job. Meslekleri zor. Meslekleri zor. American Violet-1 2008 info-icon
Occasionally, they'll make mistakes. Bazen, hata yapacaklardır. Bazen, hata yapacaklardır. American Violet-1 2008 info-icon
They're only human. Onlar da insan. Onlar da insan. American Violet-1 2008 info-icon
Should we really punish them for trying to protect us? Bizleri korumak istedikleri için onları cezalandırmalı mıyız? Bizleri korumak istedikleri için onları cezalandırmalı mıyız? American Violet-1 2008 info-icon
Well, there you have it. İşte elimizdeki bu. İşte elimizdeki bu. American Violet-1 2008 info-icon
It'll work too. İşe yarayacaktır da. İşe yarayacaktır da. American Violet-1 2008 info-icon
We'll never get anywhere with Belmont Belmont ile polisleri eleştirerek... Belmont ile polisleri eleştirerek... American Violet-1 2008 info-icon
by criticizing the cops. ...bir yere varamayız. ...bir yere varamayız. American Violet-1 2008 info-icon
We have to prove that Beckett was motivated by racist intent. Beckett'ın işini ırkçı bir niyetle yaptığını ispatlamalıyız. Beckett'ın işini ırkçı bir niyetle yaptığını ispatlamalıyız. American Violet-1 2008 info-icon
How can you prove racist intent? Irkçı niyeti nasıl ispat edebilirsin ki? Irkçı niyeti nasıl ispat edebilirsin ki? American Violet-1 2008 info-icon
You look at a person's history. Bir kişinin geçmişine bakarsın. Bir kişinin geçmişine bakarsın. American Violet-1 2008 info-icon
You interview his coworkers, his family, Birlikte çalıştıklarıyla, ailesiyle, onu iyi tanıyan... Birlikte çalıştıklarıyla, ailesiyle, onu iyi tanıyan... American Violet-1 2008 info-icon
people who know him well. ...kişilerle görüşürsün. ...kişilerle görüşürsün. American Violet-1 2008 info-icon
But we've tried everyone. Ama herkesi denedik. Ama herkesi denedik. American Violet-1 2008 info-icon
No one is gonna say anything about Beckett. Kimse Beckett ile ilgili konuşmuyor. Kimse Beckett ile ilgili konuşmuyor. American Violet-1 2008 info-icon
There's Julie's car. Julie'nin arabası orada. Julie'nin arabası orada. American Violet-1 2008 info-icon
She's a regular at the coffee shop. Bizim kaffenin müdavimlerindendir. Bizim kaffenin müdavimlerindendir. American Violet-1 2008 info-icon
Thank you, Julie. Teşekkürler, Julie. Teşekkürler, Julie. American Violet-1 2008 info-icon
It's about time somebody said something. Birinin bir şeyler söylemesinin vakti geldi. Birinin bir şeyler söylemesinin vakti geldi. American Violet-1 2008 info-icon
Just a second now. Bir saniye. Bir saniye. American Violet-1 2008 info-icon
Okay? Tamam m? Tamam m? American Violet-1 2008 info-icon
We're good. Biz iyiyiz. Biz iyiyiz. American Violet-1 2008 info-icon
Are you ready, Mrs. Beckett? Bayan Beckett, hazır mısınız? Bayan Beckett, hazır mısınız? American Violet-1 2008 info-icon
All right, Pekala, Pekala, American Violet-1 2008 info-icon
now, this one's gonna be a little bit harder. şimdi, bu birazcık daha zor olacak. şimdi, bu birazcık daha zor olacak. American Violet-1 2008 info-icon
Used fractions... Payı kullanalım... Payı kullanalım... American Violet-1 2008 info-icon
[pounding on door] [Kapıya vurulur] American Violet-1 2008 info-icon
Come on, it's me! Haydi, benim! Haydi, benim! American Violet-1 2008 info-icon
Open up the door, Dee. Kapıyı aç, Dee. Kapıyı aç, Dee. American Violet-1 2008 info-icon
I know you in there. Come on. Orada olduğunu biliyorum. Haydi. Orada olduğunu biliyorum. Haydi. American Violet-1 2008 info-icon
Darrell, go home. Darrell, git evine. Darrell, git evine. American Violet-1 2008 info-icon
Dee, open the door. Dee, Aç kapıyı. Dee, Aç kapıyı. American Violet-1 2008 info-icon
Stop knocking on my door, come on. Kapıma vurmayı kes, hadi. Kapıma vurmayı kes, hadi. American Violet-1 2008 info-icon
Stay there, Sherice. Orada kal, Sherice. Orada kal, Sherice. American Violet-1 2008 info-icon
You drunk. Sen sarhoşsun. Sen sarhoşsun. American Violet-1 2008 info-icon
I came to get the girls. Kızları almaya geldim. Kızları almaya geldim. American Violet-1 2008 info-icon
They need their father too. Onların babalarına da ihtiyaçları var. Onların babalarına da ihtiyaçları var. American Violet-1 2008 info-icon
Look, you heard what the man said. Bak, adamın ne dediğini duydun. Bak, adamın ne dediğini duydun. American Violet-1 2008 info-icon
They need to be with their mother. Anneleriyle olmalarına ihtiyaçları var. Anneleriyle olmalarına ihtiyaçları var. American Violet-1 2008 info-icon
Mm mm. Go home. Good night. Git evine. İyi geceler. Git evine. İyi geceler. American Violet-1 2008 info-icon
Come on now, listen to me. Haydi artık, Beni dinle. Haydi artık, Beni dinle. American Violet-1 2008 info-icon
Look, think about it. Hear me out. Bak, bunu düşün. Dinle beni. Bak, bunu düşün. Dinle beni. American Violet-1 2008 info-icon
If we got back together, Eğer bir araya gelirsek, Eğer bir araya gelirsek, American Violet-1 2008 info-icon
then they could have us both. o zaman ikimizi de görebilirler. o zaman ikimizi de görebilirler. American Violet-1 2008 info-icon
No, we been through this already, Darrell. Hayır, bunu zaten denedik, Darrell. Hayır, bunu zaten denedik, Darrell. American Violet-1 2008 info-icon
No. It won't be like that. Hayır. Önceki gibi olmayacak. Hayır. Önceki gibi olmayacak. American Violet-1 2008 info-icon
Darrell! Come on! Darrell! Haydi! Darrell! Haydi! American Violet-1 2008 info-icon
Don't come into my Gelme benim... Gelme benim... American Violet-1 2008 info-icon
Go to your room, Sherice! ...kendi odana git, Sherice! ...kendi odana git, Sherice! American Violet-1 2008 info-icon
Get to your room right now. Hemen odana git. Hemen odana git. American Violet-1 2008 info-icon
Give me two seconds to talk! Bana konuşmak için iki saniye ver! Bana konuşmak için iki saniye ver! American Violet-1 2008 info-icon
Give me my girls! Bana kızlarımı ver! Bana kızlarımı ver! American Violet-1 2008 info-icon
2 4 Go ahead, call 'em. 2 4... Devam et, ara onları. 2 4... Devam et, ara onları. American Violet-1 2008 info-icon
I don't care. Umurumda değil. Umurumda değil. American Violet-1 2008 info-icon
Come on, man, we're getting out of here. Haydi, adamım, buradan çıkıyoruz. Haydi, adamım, buradan çıkıyoruz. American Violet-1 2008 info-icon
Please come as soon as you can. Lütfen fırsatını bulunca gel. Lütfen fırsatını bulunca gel. American Violet-1 2008 info-icon
It's an emergency. Bu acil bir durum. Bu acil bir durum. American Violet-1 2008 info-icon
Darrell, please! Darrell, lütfen! Darrell, lütfen! American Violet-1 2008 info-icon
Let's go. Don't do this, Darrell. Haydi gidelim. Yapma bunu, Darrell. Haydi gidelim. Yapma bunu, Darrell. American Violet-1 2008 info-icon
Come on, get out my way! Haydi, çekil yolumdan! Haydi, çekil yolumdan! American Violet-1 2008 info-icon
I'm not Get off me! Çekilmiyorum... Rahat bırak beni! Çekilmiyorum... Rahat bırak beni! American Violet-1 2008 info-icon
Stop it! Get out my house! Kes şunu! Çık evimden! Kes şunu! Çık evimden! American Violet-1 2008 info-icon
Hey, have you lost your Goddamned mind? Hey, sen lanet olası aklını kaçırdın mı? Hey, sen lanet olası aklını kaçırdın mı? American Violet-1 2008 info-icon
Mama! Put that baby down! Anne! Bebeği bırak! Anne! Bebeği bırak! American Violet-1 2008 info-icon
What you gonna do with that? Onunla ne yapacaksın? Onunla ne yapacaksın? American Violet-1 2008 info-icon
I will knock you out. Kafanı patlatacağım. Kafanı patlatacağım. American Violet-1 2008 info-icon
Well, hell, old lady, swing! Seni yaşlı kadın, vur bakalım! Seni yaşlı kadın, vur bakalım! American Violet-1 2008 info-icon
Come on, step into it. Haydi, gel böyle. Haydi, gel böyle. American Violet-1 2008 info-icon
What you gonna do with that, huh? Onunla ne yapacaksın? Onunla ne yapacaksın? American Violet-1 2008 info-icon
I'm gonna knock your head off! Kafanı patlatacağım! Kafanı patlatacağım! American Violet-1 2008 info-icon
Go ahead, go ahead! Devam et, devam et! Devam et, devam et! American Violet-1 2008 info-icon
Your girls are looking at you, Darrell. Kızların sana bakıyorlar, Darrell. Kızların sana bakıyorlar, Darrell. American Violet-1 2008 info-icon
I wish you would. Go ahead, swing! Keşke yapabilsen. Devam etsene, vursana! Keşke yapabilsen. Devam etsene, vursana! American Violet-1 2008 info-icon
I'll knock you out, Darrell! Kafanı patlatacağım, Darrell! Kafanı patlatacağım, Darrell! American Violet-1 2008 info-icon
Get off me! Bırakın beni! Bırakın beni! American Violet-1 2008 info-icon
You know Beckett ain't gonna charge me! Biliyorsun Beckett beni suçlamayacak! Biliyorsun Beckett beni suçlamayacak! American Violet-1 2008 info-icon
You know Beckett ain't gonna charge me, Dee. Biliyorsun Beckett beni suçlamayacak, Dee. Biliyorsun Beckett beni suçlamayacak, Dee. American Violet-1 2008 info-icon
I'll be back! Döneceğim! Döneceğim! American Violet-1 2008 info-icon
I know, sweetie. Biliyorum, tatlım. Biliyorum, tatlım. American Violet-1 2008 info-icon
I'm here with you. Burada seninleyim. Burada seninleyim. American Violet-1 2008 info-icon
Come on, Dee. Haydi, Dee. Haydi, Dee. American Violet-1 2008 info-icon
All right, here we go. Pekala, işte gidiyoruz. Pekala, işte gidiyoruz. American Violet-1 2008 info-icon
So sorry I'm late. Geciktiğim için üzgünüm. Geciktiğim için üzgünüm. American Violet-1 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 3770
  • 3771
  • 3772
  • 3773
  • 3774
  • 3775
  • 3776
  • 3777
  • 3778
  • 3779
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact