Search
English Turkish Sentence Translations Page 4238
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| It's okay. I just come for the cannoli. | Sorun değil. Cannoli için gelmiştim ben de. | Annie-1 | 2014 | |
| I'll see you next Friday? | Haftaya cuma görüşecek miyiz? | Annie-1 | 2014 | |
| You know it. | Biliyorsun. | Annie-1 | 2014 | |
| Hey, girl. How'd it go? | Naber kız, nasıl geçti? | Annie-1 | 2014 | |
| Nah. Eh. | Maalesef. | Annie-1 | 2014 | |
| Can I? Sure. | Alabilir miyim? Elbette. | Annie-1 | 2014 | |
| As long as you give those to my lady. | Onları benim kadınıma verdiğin sürece tabii. | Annie-1 | 2014 | |
| Freeze! 1 | Kıpırdama! | Annie-1 | 2014 | |
| I said freeze, you little rat. | Kıpırdama dedim seni küçük fare. | Annie-1 | 2014 | |
| I know you heard me. | Beni duyduğunu biliyorum. | Annie-1 | 2014 | |
| These are from Lou. | Bunları Lou yolladı. | Annie-1 | 2014 | |
| They look like they're from Lou. | Lou'nun yollayabileceği bir şeye benziyor. | Annie-1 | 2014 | |
| I'll tell him you loved them. | Ona hoşuna gittiğini söylerim. | Annie-1 | 2014 | |
| You think the world wants a smart mouthed little girl? | Dünyanın ukala küçük bir kıza ihtiyacı olduğunu mu düşünüyorsun? | Annie-1 | 2014 | |
| No, they don't, or you wouldn't be here. | Hayır, yok. Öyle olsaydı burada olmazdın. | Annie-1 | 2014 | |
| And the only reason you are here | Ve burada olmanın tek sebebi de... | Annie-1 | 2014 | |
| is because I get $157 a week from the state. | ...eyaletten haftalık $157 almam. | Annie-1 | 2014 | |
| Which, believe me, is not worth it. | Ki inan bana, değmez bile. | Annie-1 | 2014 | |
| I should put a leash on you, you little... | Sana tasma takmalıydım, seni küçük... | Annie-1 | 2014 | |
| You're so pretty. | Çok tatlısın. | Annie-1 | 2014 | |
| I used to be a bright star. | Eskiden parlak bir stardım. 1 | Annie-1 | 2014 | |
| I was in the biggest band in the world, | Dünyadaki en iyi gruptaydım... | Annie-1 | 2014 | |
| C+C Music Factory. | C+C Music Factory. | Annie-1 | 2014 | |
| About to go on Arsenio Hall Show. | Arsenio Hall Show'a çıkacaktım. | Annie-1 | 2014 | |
| September 16th, 1991. | 16 Eylül 1991'de. | Annie-1 | 2014 | |
| But I was too good for them! | Ama onlar için fazla iyiydim! | Annie-1 | 2014 | |
| Fired me right before I went out on stage. | Sahneye çıkmadan hemen önce kovdular. | Annie-1 | 2014 | |
| You have a very pretty voice. | Çok güzel sesin var. | Annie-1 | 2014 | |
| I will die with that secret! | Bu sırla birlikte öleceğim! | Annie-1 | 2014 | |
| Hey, you little monster, I wasn't done with you! Get back here! | Hey seni küçük canavar, seninle işim bitmedi! Buraya gel! | Annie-1 | 2014 | |
| I haven't told you how I was almost one of Hootie's Blowfish. | Daha sana nasıl az daha Hootie'nin Blowfish'i olabileceğimi anlatmadım. | Annie-1 | 2014 | |
| How did I get here? | Ben buraya nasıl geldim? | Annie-1 | 2014 | |
| Did you find them? Nah, but it's okay. | Onları buldun mu? Hayır, ama sorun değil. | Annie-1 | 2014 | |
| So sorry. Sorry, Annie. | Çok üzgünüm. Üzgünüm, Annie. | Annie-1 | 2014 | |
| Shh! The witch will hear us. | Cadı bizi duyacak. | Annie-1 | 2014 | |
| They're never gonna be at that restaurant. | Asla o restorana gitmeyecekler. | Annie-1 | 2014 | |
| Be quiet, Pepper. Yes, they are. | Sessiz ol, Pepper. Evet gitmeyecekler. | Annie-1 | 2014 | |
| You be quiet, Isabella. | Sen sessiz ol, Isabella. | Annie-1 | 2014 | |
| Annie's never gonna find her family. None of us are. | Annie asla ailesini bulamayacak. Hiçbirimiz bulamayacağız. | Annie-1 | 2014 | |
| Don't say that. | Böyle konuşma. | Annie-1 | 2014 | |
| Don't listen to her, Mia. | Sen onu dinleme Mia. | Annie-1 | 2014 | |
| You're gonna get adopted. I promise. | Birileri seni evlat edinecek. Söz veriyorum. | Annie-1 | 2014 | |
| You keep saying that. I'm almost 13. No one wants a teenager. | Hep böyle söylüyorsun. Neredeyse 13 yaşındayım. Kimse ergen çocuk istemez. | Annie-1 | 2014 | |
| Yes, they do. We all have families somewhere. | İsterler. Hepimizin bir yerde ailesi var. | Annie-1 | 2014 | |
| Can you read your note again? | Notunu tekrar okur musun? | Annie-1 | 2014 | |
| Oh, God. For the millionth time? | Tanrım. Milyonuncu kere mi? | Annie-1 | 2014 | |
| Yeah, read it, Annie. But quietly. | Evet, oku hadi Annie. Ama sessizce. | Annie-1 | 2014 | |
| They went to Domani's, ordered two cannolis, | Domani'ye gittiler, iki cannoli söylediler... | Annie-1 | 2014 | |
| and wrote me this note. | ...ve bana bu notu yazdılar. | Annie-1 | 2014 | |
| "Please take care of our baby. | "Bebeğimize iyi bakın." | Annie-1 | 2014 | |
| "Her name's Annie. | "Adı Annie." | Annie-1 | 2014 | |
| "We'll be back to get her soon. | "Yakında onu almak için geri döneceğiz." | Annie-1 | 2014 | |
| "There's half a locket around her neck, and we have the other half, | "Boynunda yarım bir kolye var, diğer yarısı da bizde." | Annie-1 | 2014 | |
| "so when we come for her, you'll know that she's our girl." | "Böylece onun için geri geldiğimizde onun bizim kızımız olduğunu biliyor olacaksınız." | Annie-1 | 2014 | |
| Can I see it? | Görebilir miyim? | Annie-1 | 2014 | |
| They're gonna come back for all of us. I promise. | Hepimiz için geri gelecekler. Söz veriyorum. | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Maybe far away | Belki uzaklarda | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Or maybe real nearby | Belki de yakınlarda | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ He may be pouring her coffee | Kocası karısının kahvesini dolduruyor olabilir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ She may be straightening his tie! | Karısı kocasının kravatını yapıyor olabilir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Maybe in a house | Belki tepelerin ardında bir evde | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ She's sitting playing piano | Kadın piyano çalıyor olabilir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ He's sitting paying a bill! | Adam fatura ödüyor olabilir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Betcha they're young | Eminim gençlerdir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Betcha they're smart | Eminim akıllılardır | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Bet they collect things Like ashtrays, and art! | Eminim küllük veya sanat koleksiyonu yapıyorlardır | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Betcha they're good | Eminim iyilerdir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Why shouldn't they be? | Neden olmasınlar | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Their one mistake | Onların tek hatası | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Was giving up me! | Beni bırakmalarıydı | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ So maybe now it's time | Belki de zamanı gelmiştir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ And maybe when I wake | Belki uyandığımda | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ They'll be there calling me "baby" | Yanımda olup bana bebeğim diyeceklerdir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Maybe | Belki | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Betcha he reads | Eminim adam okuyordur | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Betcha he reads... | Eminim adam okuyordur | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Betcha she sews | Eminim kadın dikiş dikiyordur | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Betcha she sews... | Eminim kadın dikiş dikiyordur | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Maybe she's made me A closet of clothes! | Belki bana bir dolap dolusu kıyafet dikmiştir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Maybe they're strict | Belki de otoriterdirler | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Don't really care | Benim oldukları sürece umrumda değil | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ So maybe now this prayer's | Belki de bu duacı... | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Maybe now this prayer... | Belki de bu duacı türünün son örneğidir | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Won't you please come get your "Baby" | Lütfen gelip bebeğinizi alır mısınız | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Maybe ♪ | Belki | Annie-1 | 2014 | |
| Wake up, rats. | Uyanın fareler. | Annie-1 | 2014 | |
| Get out of bed! | Kalkın yataktan! | Annie-1 | 2014 | |
| It's so early. | Daha çok erken. | Annie-1 | 2014 | |
| And it's Saturday. | Ve cumartesi. | Annie-1 | 2014 | |
| Thanks for the time and date. Now, over to Stormy for the weather. | Tarih ve saat için teşekkürler. Şimdi hava durumunu öğrenelim. | Annie-1 | 2014 | |
| It's raining! | Yağmurluymuş! | Annie-1 | 2014 | |
| The city called. They're coming to inspect. | Eyaletten telefon geldi. Denetlemeye geliyorlarmış. | Annie-1 | 2014 | |
| You gotta go and clean this whole place up! | Kalkıp bütün burayı temizlemelisiniz! | Annie-1 | 2014 | |
| Aren't they supposed to give a couple days' notice? | Bir kaç gün önceden haber vermeleri gerekmiyor muydu? | Annie-1 | 2014 | |
| Aren't I supposed to be married to George Clooney? | Benim George Clooney ile evlenmem gerek miyor muydu? | Annie-1 | 2014 | |
| Get out of bed and start cleaning! | Kalkın temizlemeye başlayın! | Annie-1 | 2014 | |
| Who's George Clooney? | George Clooney kim? | Annie-1 | 2014 | |
| Exactly, girlfriend. Exactly. | Aynen öyle canım Aynen öyle. | Annie-1 | 2014 | |
| No breakfast until this place is spotless! | Her taraf bal dök yala olana kadar kahvaltı yok! | Annie-1 | 2014 | |
| I hate her so much. | Şu kadından nefret ediyorum. | Annie-1 | 2014 |