Search
English Turkish Sentence Translations Page 4593
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Give me. Give me it. What the shit? | Ver şunu. Ver dedim! Ne oluyor be? | Archer-1 | 2009 | |
| Give me. Give me it. Rona, stop. This is a serious... Ow! | Ver şunu, ver! Rona dur. Bu çok ciddi bir... | Archer-1 | 2009 | |
| Situation. | ...durum. | Archer-1 | 2009 | |
| I know and, oh, my God, I'm so sorry. | Biliyorum ve aman Tanrım. Çok özür dilerim. | Archer-1 | 2009 | |
| Please, please, don't hate me. Uh... | Lütfen, lütfen bana kızma. | Archer-1 | 2009 | |
| [SLURRING] What's wrong with me? | Neyim var benim? | Archer-1 | 2009 | |
| It's tetrodotoxin from the fugu fish. | Fugu balığından alınma tetrodoksin. | Archer-1 | 2009 | |
| LANA: What? Yeah, what? | Ne? Aynen, ne? | Archer-1 | 2009 | |
| RONA: I'm a Russian sleeper, silly. Jesus, Lana, how did you not see that? | Ben uyuyan bir Rus ajanıyım şapşal. Tanrım, Lana, nasıl anlamazsın? | Archer-1 | 2009 | |
| But you're a famous Hollywood actress for, like, many years. | Ama uzun yıllardır ünlü bir Hollywood oyuncususun. | Archer-1 | 2009 | |
| How is that possible? | Bu nasıl olur? | Archer-1 | 2009 | |
| Okay, well, my parents were sleepers in L.A., still are. Love them. | Ailem de Los Angeles'ta uyuyan ajanlar. Hâlâ da öyleler, onları seviyorum. | Archer-1 | 2009 | |
| And we were encouraged to, you know, blend. | Bize uyum sağlamamız öğretilir. | Archer-1 | 2009 | |
| And so I ended up being an actress. | Ben de oyuncu oldum. | Archer-1 | 2009 | |
| But it's so unnecessarily elaborate. Oh. | Ama gereksiz yere karmaşık olmuş. | Archer-1 | 2009 | |
| [IN RUSSIAN ACCENT] Is my new favorite device of ever. | En sevdiğim alet bu. | Archer-1 | 2009 | |
| [IN AMERICAN ACCENT] I mean it. With the schnoz and comb over... | Gerçekten. Bu burun şekliyle... | Archer-1 | 2009 | |
| ...you're a dead ringer for Karl Malden. | ...Karl Malden'ın ikizi gibisin. | Archer-1 | 2009 | |
| [IN RUSSIAN ACCENT] Come on, buddy. | Hadi dostum. | Archer-1 | 2009 | |
| RONA: Lana, hush. | Lana sus. | Archer-1 | 2009 | |
| If you sit quietly, the poison should wear off in, like, four hours. | Tavşan ve marulu? Tavşan Lenny'yi verebilir miyiz? Sessizce oturursan zehrin etkisi dört saatte falan geçer. | Archer-1 | 2009 | |
| LANA: Huh? But if you struggle, your heart could... | Ama debelenirsen kalbin... | Archer-1 | 2009 | |
| Freeze! Wait, where'd she...? Oh, shit! And we wouldn't want that. | Dur! Nereye gitti bu? Ha siktir! Bunu istemeyiz. | Archer-1 | 2009 | |
| Damn it. LANA: Archer, look out. | Lanet olsun. Archer, dikkat et. | Archer-1 | 2009 | |
| ARCHER [SLURRING]: Nice warning, stupid. | Çok güzel uyardın sersem. | Archer-1 | 2009 | |
| This'd be such an amazing finish for Disavowed. | Reddedilen için muhteşem bir son olurdu bu. | Archer-1 | 2009 | |
| Oh, my God, I won't be famous anymore. | Aman Tanrım artık ünlü biri olamayacağım! | Archer-1 | 2009 | |
| ARCHER: I don't know. Oswald's pretty famous. | Bilmem, Oswald epey ünlüydü. | Archer-1 | 2009 | |
| Not in a good way. | Güzel bir ün değil ama. | Archer-1 | 2009 | |
| Oh, my God, and the money? | Para! Para nerede? Aman Tanrım ya o kadar para? | Archer-1 | 2009 | |
| Last year, I took home almost 200 grand. ARCHER & LANA: Eh. | Geçen yıl eve 200 bin götürdüm. Peh. | Archer-1 | 2009 | |
| In gift bags. ARCHER & LANA: Oh. | Hediye gelenler bu. Vay. | Archer-1 | 2009 | |
| Yeah, you think? | Vay tabii. | Archer-1 | 2009 | |
| Now some guys in some country I've never been to... | Şimdi hiç görmediğim bir ülkedeki yaşlı moruklar... | Archer-1 | 2009 | |
| ...expect me to throw all that away for some lame, whatever, ideology? | ...salak bir ideoloji için bunlardan vazgeçmemi mi bekliyor? | Archer-1 | 2009 | |
| So don't do it. RONA: I know, right? Is that crazy? | Peki o Sterling değilse, kendisi nerede? Yapma o zaman. Değil mi yani? Saçma değil mi? | Archer-1 | 2009 | |
| ARCHER: Absolutely. But if I do... | Kesinlikle. Ama yaparsam... | Archer-1 | 2009 | |
| ...there's some amazing stuff happening in Soviet cinema. | ...Sovyet sinemasında muhteşem şeyler oluyor. | Archer-1 | 2009 | |
| And they promised me I could direct. | Tüm gece bekleyemeyiz. Sanki başka plânınız var da. Yönetmenlik yapacağıma söz verdiler. | Archer-1 | 2009 | |
| Yeah. Kolchenko's down. Oh, that is so gross. | Evet. Kolchenko tamamdır. Ay çok iğrenç. | Archer-1 | 2009 | |
| ARCHER: Huh, that's gross? You use shrimp tape. | Bu mu iğrenç? Karides bandı kullanıyorsun. | Archer-1 | 2009 | |
| Kelp tape. Oh, and, Lana, promise me you'll try it, especially after this. | Yosun bandı. Lana deneyeceğine söz ver. Hele de bundan sonra. | Archer-1 | 2009 | |
| Mm. RONA: It really pulls the toxins out. | Gerçekten toksinleri atıyor. | Archer-1 | 2009 | |
| And please, please, please. LANA: Mm? | Bir de lütfen, lütfen, lütfen... | Archer-1 | 2009 | |
| Don't beat yourself up over this. | Ona teşekkür edip kötü örnek olma. | Archer-1 | 2009 | |
| You are a sexy, empowered woman. Mmm. | Sen seksi ve güçlü bir kadınsın. | Archer-1 | 2009 | |
| ...which is gonna be... ARCHER: Don't say it. | ...nasıl olacak biliyor musun? Sakın söyleme. | Archer-1 | 2009 | |
| [IN SINGSONG VOICE] Amazing. | Muhteşem. | Archer-1 | 2009 | |
| [IN NORMAL VOICE] I'm out. | Hadi kaçtım. | Archer-1 | 2009 | |
| Oh, my... You're getting off on this. | Olamaz. Zehrin kafasını yaşıyorsun. | Archer-1 | 2009 | |
| CHERYL: Ugh, a rainy day and a Monday. | Hem yağmur var hem de pazartesi. | Archer-1 | 2009 | |
| Talk about a downer double whammy, huh? | Çifte moral bozukluğuna gel. | Archer-1 | 2009 | |
| Do anything fun this weekend? | Hafta sonu eğlenceli bir şey yaptın mı? | Archer-1 | 2009 | |
| Because I sure did. Friday night was Cornhole League, then on Saturday... | Ben yaptım. Cuma gecesi mısır torbası ligi vardı, cumartesi de... | Archer-1 | 2009 | |
| If I cared about what you do on the weekend... | Bir gün hafta sonu ne yaptığını umursayacak olursam... | Archer-1 | 2009 | |
| ...l'd stick a shotgun in my mouth and pull the trigger with my toes. | ...ağzıma bir çifte sokup tetiğini ayak parmağımla çekerim. Ha. Evet. | Archer-1 | 2009 | |
| Saturday, I watched a building burn down. | Cumartesi, bir binanın yanışını izledim. | Archer-1 | 2009 | |
| CYRIL: Morning, Ms. Archer. | Günaydın Bayan Archer. | Archer-1 | 2009 | |
| It took all weekend, but I finally got that payroll glitch sorted out. | Tüm hafta sonu uğraştım ama maaş ödemesindeki hatayı çözdüm. 1 | Archer-1 | 2009 | |
| I said by 5 on Friday. Yeah, sorry, the computer was down... | Cuma en geç 5'te bitir demiştim. Özür dilerim bilgisayar çöktü... | Archer-1 | 2009 | |
| ...so over the weekend, I had to punch all these cards by hand, and then... | ...hafta sonu boyunca bu kartları elimle deldim ve sonra da... | Archer-1 | 2009 | |
| Carefully put them in order. | ...özenle düzenledim. | Archer-1 | 2009 | |
| PAM: Careful, it's pretty delicate. Wow, and this is all marzipan? | Dikkatli ol, kırılabilir. Vay hepsi badem kurabiyesinden mi? Trinette. Burada ne işin var? | Archer-1 | 2009 | |
| Except for the barn. That's just graham crackers and icing. | Ahır hariç. Onu kraker ve kremayla yaptım. | Archer-1 | 2009 | |
| Your dad is gonna love it. I hope so. | Baban buna bayılacak. Umarım. | Archer-1 | 2009 | |
| It's probably not the best birthday present for a diabetic, but... | Bir şeker hastasına çok uygun bir doğum günü hediyesi değil ama... | Archer-1 | 2009 | |
| Pam, those quarterly reports better be on my desk when I walk in there. | Pam, odama girdiğimde dönem raporlarını masamda bulsam iyi olur. | Archer-1 | 2009 | |
| Are you walking in there right now? | Şu an giriyor musun? Ondan eminim. | Archer-1 | 2009 | |
| What did I tell you on Friday? I was gonna come in this weekend... | Sana cuma günü ne demiştim? Biliyorum, hafta sonu gelecektim... | Archer-1 | 2009 | |
| ...but I had to finish this so I could get it in the mail today. | ...ama bugün postalamak için şunu bitirmem gerekiyordu. İşte bu yüzden sahte kayıtlar düzenleyeceksin, Cyril. | Archer-1 | 2009 | |
| What the shit? | Ne yapıyorsun be! | Archer-1 | 2009 | |
| Hey, hey, now, come on, honey, it's... | Hey, hey, tamam tatlım... | Archer-1 | 2009 | |
| It's just like when the farm flooded in real life. | Çiftliği gerçek hayatta su basmış gibi oldu. | Archer-1 | 2009 | |
| Only tiny and sweet. | Ama bu daha minik ve çok şeker. | Archer-1 | 2009 | |
| Idiots. Surrounded by nothing but... What the hell is your problem? | Geri zekâlılar, etrafım onlarla dolu... Ne? Hayır takmadılar. | Archer-1 | 2009 | |
| Finding your replacement if you don't watch your tone. | ...o Rus sürtük seni kandırıp yeşil kart için evlenmek istiyor... | Archer-1 | 2009 | |
| Some what? Balloon breasted bimbo? Hey. | Nasıl, balon göğüslü bir sürtükmüşsün gibi mi? | Archer-1 | 2009 | |
| Always prancing around in those clingy little whatever they are... | Üstündeki o dar, mini zıkkımla, kırıta kırıta geziyorsun... | Archer-1 | 2009 | |
| ...mini sweater dresses and your double D push up bras... | ...ve büyük beden destekli sütyen takıyorsun... | Archer-1 | 2009 | |
| ...so that all anyone can see for miles around are your gigantic breasts. | ...herkes bir kilometre öteden devasa göğüslerini görüyor! | Archer-1 | 2009 | |
| So you wanna tell me what's going on? | Neler olduğunu anlatmak ister misin? | Archer-1 | 2009 | |
| No. I want you to get out. | Hayır. Gitmeni istiyorum. | Archer-1 | 2009 | |
| Malory. I'm sorry, dear. | Malory. Affedersin canım. | Archer-1 | 2009 | |
| Hey. I had a mammogram on Friday... | Cuma günü mamogram çektirdim. | Archer-1 | 2009 | |
| Oh, my God. Yeah. | Aman Tanrım. Evet. Sürekli onun üzerinde duran kişi de ben olacağım. | Archer-1 | 2009 | |
| Is that why you're being such a bitch? | Bu acıtmadı mı peki? Şey... Elmalar ve portakallar. O yüzden mi böyle cadılık ediyorsun? O yüzden seve seve sana yardım ederim. Ne? | Archer-1 | 2009 | |
| You have to swear you won't breathe a word of this to anyone. | Kimseye tek kelime etmeyeceğinize söz verin. | Archer-1 | 2009 | |
| Totally, yes. | Tabii ki etmeyiz. | Archer-1 | 2009 | |
| Especially Sterling. If he found out I might have breast cancer... | Bilhassa Sterling'e. Göğüs kanseri olabileceğimi öğrenirse yıkılır. | Archer-1 | 2009 | |
| Pam, what the hell? | Pam ne halt ediyorsun? | Archer-1 | 2009 | |
| What? Nothing. Lf you're texting about my... | Ne? Hiçbir şey. Eğer mesajla hastalığımı... | Archer-1 | 2009 | |
| I'm not, I swear. This is about... Breast cancer? Oh, you poor thing. | Hayır, yemin ederim. Başka bir şey... Göğüs kanseri mi? Zavallı kadın. | Archer-1 | 2009 | |
| What is wrong with you? I can't help it, it's like a disease. | Derdin ne senin? Elimde değil. Hastalık gibi bir şey. | Archer-1 | 2009 | |
| MALORY: Pam. Do you not know what "disease" means? | Pam! "Hastalık" nedir bilmez misin? | Archer-1 | 2009 | |
| Oh, sorry, I forgot you might have... | Affedersin senin durumunu unuttum. | Archer-1 | 2009 | |
| Breast cancer? Oh, for the love... | Göğüs kanseri mi? Tanrı aşkına. | Archer-1 | 2009 | |
| And would you get off? Breath? | Üstümden iner misin? Nefes alacağız herhalde! | Archer-1 | 2009 | |
| Malory, if there's anything we can do, you just say the word. | Malory elimizden gelen bir şey olursa söyle yeter. | Archer-1 | 2009 | |
| My entire laboratory is at your disposal. | Laboratuvarım tamamen emrine amadedir. Sen ne diyorsun? | Archer-1 | 2009 | |
| I'll let you know if I need a hybrid pigboy. | Bu havluları değil tabii daha kalın olmalı. | Archer-1 | 2009 |