Search
English Turkish Sentence Translations Page 4665
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| I don't mind bonding with you, | Size yapışmak istemiyorum... Size yakınlaşmamın bir sakıncası yok... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| but you have got to stop trying to touch me. | ...bana dokunmayı kesmelisiniz. ...ama bana dokunamazsınız. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Okay, so... | Tamam, öyleyse. Pekâlâ, Ee... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Well, I figure we could go to Pike's Place, | Pike' ın yerine gidip... Pike'ın Yeri'ne gider... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| grab a little something to eat, | ...bir şeyler yiyip... ...bir şeyler atıştırır ve... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| go shopping, | ...alışveriş yapıp... ...alışveriş yaptıktan sonra da... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| and go somewhere and finish | ...yukarıda başladığımız işi... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| what we were talking about upstairs. | ...bitiririz diye düşündüm. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| For the record, | Şunu bilin ki... Bilginiz olsun, | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| we know what you're talking about. | ...neden bahsettiğinizi biliyoruz. Neden bahsettiğinizi biliyoruz. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Hey, Lindsey. Hey. | Selam, Lindsey. Selam. Selam Lindsey. Selam. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| What are you up to today? Nothing. | Bugün ne yapıyorsun? Hiçbir şey. Bugün ne yapıyorsun? Hiçbir şey. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Who are you talking to? | Kiminle mesajlaşıyorsun? Kiminle yazışıyorsun? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| No one. | Kimseyle. Hiç kimseyle. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Well tell no one I said nothing. | O kimseye bir şey söylemediğimi söyle. Hiç kimseye benden hiçbir şey söyleme. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Hey mom. Hi. | Selam, anne. Selam. Selam anne. Selam. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Mind if I watch some futbol? | Biraz futbol izleyebilir miyim? Maçı izleyebilir miyim? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Well at least one of kids is speaking to me today. 1 | En azından çocuklarımdan biri bugün benimle konuşuyor. 1 En azından çocuklarımın biri benimle konuşuyor. 1 | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Of course sweetheart, go ahead. | Elbette canım, izleyebilirsin. Tabii ki tatlım, izleyebilirsin. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Thank you. | Teşekkür ederim. Sağ ol. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Hey honey, what's up? | Selam tatlım, N'aber? Selam tatlım. N'aber? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Nobody. Nowhere. No nothing. | Kimse. Hiçbir yer. Hiçbir şey. Hiçkimse. Hiçbir yer. Hiçbir şey. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Hey, Kevin. What are you up to? | Selam, Kevin. Ne yapıyorsun? Selam Kevin. Ne yapıyorsun? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Nothin'. Just watching football. | Hiçbir şey. Futbol maçı izliyorum. Hiçbir şey. Maç izliyorum. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Football? | Ragbi mi? Futbol maçı mı? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| I didn't know you were into football. | Ragbiye ilgin olduğunu bilmiyordum. Futbolu sevdiğini bilmiyordum. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Are you kidding? | Şaka mı yapıyorsun? Şaka mı bu? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| It's the greatest sport in the world. | Dünyada ki en harika spordur. Dünyanın en iyi sporu. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| My man. | Adamım benim. Adamımsın. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| I didn't even know the preseason had started. | Sezon öncesi dönemin başladığını bile bilmiyordum. Sezon öncesinin başladığından haberim bile yoktu. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| The super classic continues. | The Super classic* devam ediyor. Super Classic devam ediyor. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| It's a huge one today, | Bugün büyük gün... Bugün büyük bir gün. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| as it's the Western conference semifinals game two, tied 2 all. | ...Batı konferansı, yarı final maçı. Durum 2 2 berabere. Batı Konferansının kaderi yarı finalde oynanacak iki maça bağlı. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| What's this? Put it on football. | Bu da ne? Hadi ragbi aç. Nedir bu? Futbolu açsana. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| What do you mean? This is football. | Ne demek istiyorsun? Ragbi bu. Nasıl yani? Futbol işte. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Boy, my eyes may not be what they used to be, | Evlat, gözlerim eskisi gibi iyi görmeyebilir... Evlat, gözlerim zayıf görmeye başlamış olabilir ama... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| but I know the difference between soccer and football. | ...fakat futbol ile ragbi arasındaki farkı bilirim. ...futbol ile Amerikan futbolu arasındaki farkı biliyorum. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Now, change the channel. | Şimdi, kanalı değiştir. Şimdi, değiştir kanalı. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| This is real football, futbol. | Bu gerçek futbol, futbol. Bu gerçek futbol. Futbol. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| I don't know what fruit bowl is, | Flütbolun ne demek olduğunu bilmiyorum... Frütbol nedir bilmem ama... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| but in America, we play football, | ...ama Amerika da, ragbi oynarız. ...Amerika'da Amerikan futbolu oynanır. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| the sport I played in college, | ...lisede korumalık ve kask takarak... Üniversitede, kask ve... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| with the pads and the helmets | ...oynadığım spor. ...korumalıklarla, birbirimizi hırpaladığımız... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| and the guys who knock each other around, | Her oyunda milletin birbirini devirdiği oyun. ...gerçek erkek oyunu. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| the sport real men play. | Erkeklerin oynadığı oyun. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| No fair. He used his hands. | Haksızlık bu. Eliyle attı. Adil değil. Ellerini kullandı. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| What kind of sport doesn't let a man use his has? | Ne tür bir oyunda erkek adam elini kullanamaz? Ne tür bir sporda adamların ellerini kullanmasına izin verilmez? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| No wonder nobody watches this stuff. | Bu şeye kimsenin bakmadığına hiç şüphem yok. Kimsenin bu sporu izlemediğine şaşmamalı. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| It's the most popular sport in the world. | Dünyanın en popüler sporu bu. Bu dünyada ki en popüler spor. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| That may be, | Olabilir ama... Dünyada olabilir... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| but it's the least popular sport in my house. | ...benim evimde hiç de öyle değil. ...fakat benim evim de en az popüler spor. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Now, change the channel. | Şimdi, kanalı değiştir. Şimdi, kanalı değiştir. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Change the channel. | Değiştir şu kanalı. Kanalı değiştir. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| You know what? | Ne var biliyor musun? Biliyor musun? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| It's not fruit bowl, okay? | Onun adı frütbol değil, tamam mı? Bu flütbol değil, tamam mı? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| It's futbol. | Futbol. Bu futbol. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Look it up in the dictionary. | Sözlüğü aç bak. Sözlüğü aç da bak. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Futbol, man. | Futbol, adamım. Futbol, adamım. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| goal, goal, goal, goal, goal! | Gol, gol, gol, gol, gol! Gol, gol, gol! | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Hey, Kevin. | Hey, Kevin. Hey, Kevin! | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| This came for you. | Bu sana gelmiş. Bu sana geldi. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Cool. | Harika. Süper. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| It's my autographed photo of Hope Solo. | Hope Solo'nun imzalı fotoğrafı. Hope Solo' nun imzalı fotoğrafı. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| She is my favorite football player. | En sevdiğim futbolcu. En beğendiğim futbol oyuncusu. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| There are no football players named Hope. | Hope adında futbolcu ismi olmaz. Hope adında ragbi oyuncusu olmaz. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Football players have names like mean Joe Green, | Futbolcuların; Joe Green, Ragbi oyuncularının Joe Green gibi,... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Refrigerator Perry, L.T., T.O., A.P., Eli. | Buzdolabı Perry, L.T., T.O., A.P., Eli gibi isimleri olur. ...Soğutucu Perry gibi, L.T, T.O A.P, Eli gibi isimleri olur. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| What about Chris Hope on the Tennessee Titans? | Tennessee Titans'taki Chris Hope'a ne diyeceksin? Peki ya Tennessee Titans' larda oynayan Chris Hope? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Can you frame that for me? | Benim için çerçeveler misin? Bunu benim için çerçeveletir misin? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Sure. | Tabi. Elbette. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Uh, taking a quiz. | Test cevaplıyorum. Test çözüyorum. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Who is Tyra Cyrus? | Tyra Cyrus da kim? Tyra Cyrus da kim? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Oh, that's me. | O benim. Benim. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| I created a fake profile | Lindsey ile arkadaş olabilmek için... Sahte bir profil oluşturup, | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| and friended one of Lindsey's friends. | ...sahte profil oluşturdum. Lindsey'nin arkadaşlarından biri oldum. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| That way, she would friend me. | Bu şekilde benimle arkadaş olabilecek. Böylece o da benimle arkadaş oldu. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| This way, I can see her profile. | Böylece onun profilini görebilirim. Bu şekilde profilini görebiliyorum. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| So since your daughter won't speak to you, | Kızının seninle konuşmamasının ardından... Onun hakkında bilgi edinmenin en iyi yolu, casusluk yapmak... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| you decided the best way to get to know her was to spy on her? | ...neler olduğunu öğrenmek için onu mu gözetliyorsun? ...olarak düşündüğünü anladığında seninle konuşur mu? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Hey, that's the way we deal with North Korea. | Bu şekilde Kuzey Kore'yle başa çıkıyoruz. Kuzey Kore'nin de böyle üstesinden geliyoruz. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| And, Nick, it's not spying. It's friending. | Ayrıca Nick, bu gözetlemek değil. Arkadaş olabilmek. Ayrıca Nick, buna casusluk denmez. Arkadaşlık denir. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Do what you want, but I think it's a bad idea. | Ne yaparsan yap, ama bence bu kötü bir fikir. Kendin bilirsin ama bence bu kötü bir fikir. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Did you know that Lindsey is into saving the dolphins? | Lindsey'nin yunusları korumak ile ilgilendiğini biliyor muydun? Lindsey'nin yunusların korunmasıyla ilgilendiğini biliyor muydun? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| And if she had $5,000, she'd spend it on a Segway. | Eğer 5.000 doları olsaymış, parasını Segway'e* harcarmış. 5,000 doları olsa Segway alır. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Why wouldn't she spend it on saving the dolphins? | Neden parasını yunusları korumaya harcamasın ki? Yunusların korunmasına niye bağış yapmasın ki? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Because nobody asked you. | Çünkü kimse sana sormadı. Çünkü sana soran olmadı. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Who is that? | O da kim? O da kim? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Oh, that's Hope Solo. | Bu Hope Solo. Hope Solo. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Did you know Kevin was into soccer? | Kevin' in futbolla ilgilendiğini biliyor muydun? Kevin'ın futbola ilgisi olduğunu biliyor muydun? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Yes. I'm his mother. | Evet. Ben onun annesiyim. Evet. Onun annesiyim. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| He's been into soccer since he was five. | Beş yaşından beri futbola ilgi duyuyor. Beş yaşından beri ilgileniyor. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| What's the problem? | Bunda sorun ne? Ne oldu ki? | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| The problem is, it's a girls' sport. | Sorun, futbolun kız oyunu olması. Olan şu; futbol, kız sporudur. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Only men I know who play soccer 1 | Tanıdığım erkek oyuncular,... Bu oyunu oynayan sadece, | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| are Pele and that dude who married Posh Spice. | ...Pele ve Posh Spice'la* evlenen şu adam. Pele ve Posh Spice'la evlenen şu herifi biliyorum. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| You're worried about my son's masculinity, | Oğlumun erkekliğinden şüphen var... Oğlumun erkekliği için endişeleniyorsun ama... | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| but you know who Posh Spice is? | ...ama Posh Spice'ın kim olduğunu mu biliyorsun? ...Posh Spice'ı da tanıyorsun. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| That's 'cause I like girls. | Kadınlardan hoşlandığım içindir. Çünkü kadınlardan hoşlanıyorum. 1 | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| I'm not trying to Bend it like Beckham. | Beckham gibi kıvırmaya çalışmıyorum. 1 Beckham gibi çalım atmaya çalışmıyorum. | Are We There Yet-1 | 2010 | |
| Okay, well, Kevin loves soccer. | Kevin futbolu seviyor. Pekâlâ, Kevin futbolu çok seviyor. | Are We There Yet-1 | 2010 |