• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 4798

English Turkish Film Name Film Year Details
energy drink hangover cure? Please. ...mahmurluk ilaçlarıyla mı? Lütfen yani. Arrow-1 2012 info-icon
What was really in that vial, anyway? Bu şişeciklerin içinde gerçekte ne vardı ki? Arrow-1 2012 info-icon
Vertigo. I knew it! Vertigo. Biliyordum! Arrow-1 2012 info-icon
I mean, I didn't know it was Vertigo for sure, Yani kesin olarak Vertigo olduğunu bilmiyordum... Arrow-1 2012 info-icon
but I definitely knew it wasn't something that could cure a hangover. ...ama mahmurluğu tedavi eden bir ilaç olmadığından emindim. Arrow-1 2012 info-icon
Yeah, we needed it analyzed so we could take down the count. Evet,analiz edilmesi gerekiyordu böylece sayıyı azaltabilirdik. Arrow-1 2012 info-icon
That was you and Oliver? Yani o sen ve Oliver mıydı? Arrow-1 2012 info-icon
And you, Felicity. Ve sen Felicity. Arrow-1 2012 info-icon
Without you, we never would have found him. Sen olmasaydın onu asla bulamazdık. Arrow-1 2012 info-icon
But why come to me? Ama niye bana geldiniz? Arrow-1 2012 info-icon
Hard as it probably is for him to admit, Kabul etmek onun için ne kadar zor olsa da... Arrow-1 2012 info-icon
even Oliver needs help sometimes. ...Oliver'ın bile bazen yardıma ihtiyacı oluyor. Arrow-1 2012 info-icon
What's happening?! Neler oluyor? Orada Ativan etiketli bir şırınga var. Arrow-1 2012 info-icon
It should stop the seizure. Go. Nöbeti durdurması gerekir. Kıpırda. Arrow-1 2012 info-icon
You know how to use one of those? Bunları kullanmayı biliyor musun? Evet. Arrow-1 2012 info-icon
You didn't say clear! Çekil demedin! Yüklemeyi duydum. Arrow-1 2012 info-icon
That's good news. How's that? Bu iyi haber. Ne demek bu? Arrow-1 2012 info-icon
It means it might not be the machine, Sorun makinede değil kablolarda olabilir demek. Arrow-1 2012 info-icon
Come on, come on, come on, come on, come on, come on! Hadi, hadi, hadi, hadi, hadi, hadi! Arrow-1 2012 info-icon
Try again. Tekrar dene. Çekil. Arrow-1 2012 info-icon
What the hell did you do? Sen ne yaptın böyle? Arrow-1 2012 info-icon
I've been building computers since I was seven. Yedi yaşımdan beri bilgisayar yapıyorum. Kablo kablodur. Arrow-1 2012 info-icon
What do we do now? Şimdi ne yapıyoruz? Arrow-1 2012 info-icon
Pray we don't have a heart attack ourselves. Kanunu çiğnemek ya da birilerine zarar vermek için avukat olmadım ben. Bir de biz kalp krizi geçirmeyelim diye dua et. Arrow-1 2012 info-icon
One job to do, Yapacağın bir iş vardı... Arrow-1 2012 info-icon
and you manage to screw up even then. ...ve sen onu bile batırmayı başardın. Arrow-1 2012 info-icon
I'm going to go make sure that everything is clear. Ben gidip her şey güvenli mi diye bakacağım. Arrow-1 2012 info-icon
Stay here, keep the door locked. Burada kal, kapıyı kilitli tut. Benden başkasını içeri alma. Arrow-1 2012 info-icon
You got that? Yeah. Anladın mı? Evet. Arrow-1 2012 info-icon
Here. Keep this. Al. Bu sende kalsın. Arrow-1 2012 info-icon
And try not to shoot yourself by mistake. Ve kazara kendini vurmamaya çalış. Arrow-1 2012 info-icon
Is anybody there? Orada biri var mı? Arrow-1 2012 info-icon
Have you lost your mind? Aklını mı kaçırdın sen? Arrow-1 2012 info-icon
They might be monitoring the calls. Aramaları gözlüyor olabilirler. Arrow-1 2012 info-icon
Island tower. This is Skyhawk 801 Foxtrot, Ada kulesi. Burası Skyhawk 801 Foxtrot... Arrow-1 2012 info-icon
we are 700 kilometers southeast of your position. ...konumunuzun 700 km güney doğusundayız. Arrow-1 2012 info-icon
ETA, three hours, 22 minutes, over. Tahmini varış zamanı 22 dakika sonra, tamam. Arrow-1 2012 info-icon
Island tower, Skyhawk 801 Foxtrot. Ada kulesi, Skyhawk 801 Foxtrot. Arrow-1 2012 info-icon
Skyhawk 801 Foxtrot. Skyhawk 801 Foxtrot. Cevap verin. Arrow-1 2012 info-icon
Of all creatures that breath and move upon the earth. Dünya üzerine soluk alıp hareket eden tüm varlıklar arasında... Arrow-1 2012 info-icon
What is that? Nedir bu? Bir doğrulama kodu. Arrow-1 2012 info-icon
They're trying to verify our identity. Kimliğimizi doğrulamaya çalışıyorlar. Arrow-1 2012 info-icon
Skyhawk 801 Foxtrot. Skyhawk 801 Foxtrot. Arrow-1 2012 info-icon
Please repeat. Lütfen tekrar edin. Arrow-1 2012 info-icon
Of all creatures that breathe and move upon the earth. Dünya üzerine soluk alıp hareket eden tüm varlıklar arasında... Arrow-1 2012 info-icon
Wait, I know this. I know this. Bekle, bunu biliyorum. Bunu biliyorum. Arrow-1 2012 info-icon
They picked the one book that I read in college. Üniversitede okuduğum tek kitabı seçmişler. Arrow-1 2012 info-icon
A quote, from "The Odyssey". Odisey Destanından bir alıntı. Arrow-1 2012 info-icon
Of all creatures that breathe and move upon the earth, Dünya üzerine soluk alıp hareket eden tüm varlıklar arasında... Arrow-1 2012 info-icon
nothing nothing is born ...insandan daha zayıf bir varlık doğmamıştır. Arrow-1 2012 info-icon
Are you sure about this? Because if you're wrong, Bundan emin misin? Çünkü yanılıyorsan bu uçak geri döner. Arrow-1 2012 info-icon
Yes, yes. I'm positive. Evet, evet. Eminim. Arrow-1 2012 info-icon
Nothing is born İnsandan daha zayıf bir varlık doğmamıştır. Arrow-1 2012 info-icon
Wait! Wait, wait, wait, wait. Dur! Dur, dur, dur, dur. Arrow-1 2012 info-icon
Sorry. Sorry, sorry, sorry, sorry. Özür, özür, özür, özür. Arrow-1 2012 info-icon
Bred. Roy Iron Heights'ın tümüyle dövüşürken... Roy Iron Heights'ın tümüyle dövüşürken... Arrow-1 2012 info-icon
Nothing is bred that is weaker than man. İnsandan daha zayıf bir cins yoktur. İşte bu. Arrow-1 2012 info-icon
Nothing is bred that is weaker than man. İnsandan daha zayıf bir cins yoktur. Arrow-1 2012 info-icon
Roger that. See you in a few hours. Anlaşıldı. Birkaç saat sonra görüşürüz. Tamam. Arrow-1 2012 info-icon
"The Odyssey". Odisey Destanı. Arrow-1 2012 info-icon
Yeah! It's, uh, well, it's a story about a guy Evet! Şey, eve dönmeye çalışan bir adam hakkında bir hikâye, yani. Arrow-1 2012 info-icon
Well, after a few days Pekala, Langstughl Hava Üssünde birkaç günden sonra... Arrow-1 2012 info-icon
you'll be on your way home. ...eve doğru yola çıkmış olursun. Arrow-1 2012 info-icon
But you sound like you're not coming with me. Sanki benimle gelmiyormuş gibi söyledin. Arrow-1 2012 info-icon
I'll be coming with you. Seninle geleceğim. Arrow-1 2012 info-icon
I'm going to send Fyers and all his men straight back to hell. Fyers ve bütün adamlarını doğruca cehenneme göndereceğim. Arrow-1 2012 info-icon
Wait. Bekle. Adayı havaya uçuramazsın. Arrow-1 2012 info-icon
Yao Fei is still out there. Yao Fei hâlâ orada. Arrow-1 2012 info-icon
He is not my concern. Really? O benim sorunum değil. Sahi mi? Arrow-1 2012 info-icon
He's the only reason you came here. Buraya gelmenin tek nedeni o. Arrow-1 2012 info-icon
Rescuing him was your mission! Görevin onu kurtarmaktı! Görev artık değişti. Arrow-1 2012 info-icon
Edward Fyers is a mercenary Edward Fyers bir paralı asker ve bu adaya kazara gelmedi. Arrow-1 2012 info-icon
He has plans for me and you Fyers'ın benim ve senin hakkında Yao Fei'yi içeren planları var. Arrow-1 2012 info-icon
And whatever they are, they must end. Ve bunlar her neyse sone ermek zorunda. Arrow-1 2012 info-icon
Yao Fei saved my life. Yao Fei hayatımı kurtardı. Arrow-1 2012 info-icon
That is your debt to repay, Bu senin ödemen gereken bir borç, benim değil. Arrow-1 2012 info-icon
All my life, Tüm hayatım boyunca kendimden başkasını düşünmedim. Arrow-1 2012 info-icon
I took my family for granted. Ailemi cepte keklik gördüm. Sevdiklerime ihanet ettim. Arrow-1 2012 info-icon
And I'm not going to be that person anymore. Artık öyle biri olmayacağım. Arrow-1 2012 info-icon
I can't leave Yao Fei here to die. Yao Fei'yi burada ölüme bırakamam. Arrow-1 2012 info-icon
I won't. Bırakmayacağım. Starling Merkez Bankası'nın yeni yatırımıyla... Arrow-1 2012 info-icon
The plane leaves in three hours. Uçak üç saat içinde kalkıyor. Arrow-1 2012 info-icon
If you and your friend are not on it, Sen ve arkadaşın içinde olmazsanız, sizsiz giderim. Arrow-1 2012 info-icon
If I don't make it back in time, Eğer zamanında dönemezsem... Arrow-1 2012 info-icon
I want you to call my family. ...ailemi aramanı istiyorum. Arrow-1 2012 info-icon
Call my family. Ailemi ara. Arrow-1 2012 info-icon
Sure, kid. Elbette evlat. Arrow-1 2012 info-icon
He's going into cardiac arrest again. Yine kalp krizi geçirmek üzere. Hayır. Arrow-1 2012 info-icon
Ah. The leads just came loose. Kablolar gevşemiş sadece. Arrow-1 2012 info-icon
It's less stressful when he's jumping off rooftops. Adam çatılardan atlarken bu kadar gerilmiyordum. Arrow-1 2012 info-icon
Because... Çünkü...bunu iyi anlamda söylüyorum... Arrow-1 2012 info-icon
you seem like the kind of guy it would bother. ...bundan rahatsız olacak bir adama benziyorsun. İki terörist saldırısından sonra kim suçlayabilir ki insanları? Arrow-1 2012 info-icon
When I was in Afghanistan, Afganistan'dayken... Arrow-1 2012 info-icon
my unit was tasked with protecting this local war lord. ...birimim yerel bir savaş beyini korumakla görevlendirildi. Arrow-1 2012 info-icon
Gholem Qadir. Galim Kadir. Kadir insanlığı kalmamış, afyon satan... Arrow-1 2012 info-icon
Sold children. ...çocuk satan biriydi. Bir gün... Arrow-1 2012 info-icon
we were accompanying him to Mosul ...ona Musul'a kadar eşlik ederken... Arrow-1 2012 info-icon
when my convoy was ambushed by insurgents. ...konvoyum pusuya düşürüldü. Arrow-1 2012 info-icon
We had them outgunned. Silah açısından üstündük. Çatışma bir dakikadan uzun sürmedi. Arrow-1 2012 info-icon
When the smoke cleared, Dumanlar dağıldığında yanlarına doğru gittik. Arrow-1 2012 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 4793
  • 4794
  • 4795
  • 4796
  • 4797
  • 4798
  • 4799
  • 4800
  • 4801
  • 4802
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact