Search
English Turkish Sentence Translations Page 717
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Something at school? | Okulda bir şey mi oldu? | 49-1 | 2013 | |
| Not really. | Hayır. | 49-1 | 2013 | |
| You used to be beautiful, mom. | Eskiden çok güzelmişsin anne. | 49-1 | 2013 | |
| Although you're still beautiful. | Hala da güzelsin gerçi. | 49-1 | 2013 | |
| What are you talking about, I'm already an old lady. | Ne diyorsun, artık yaşlı bir kadınım. | 49-1 | 2013 | |
| You were the Miss of your college, right? | Okulun en güzel kızıymışsın, değil mi? | 49-1 | 2013 | |
| You were a model, and you've even been in magazines before. | Modellik yapıyormuşsun ve dergilere bile çıkmışsın. | 49-1 | 2013 | |
| Who did you hear that from? | Bunu kimden duydun? | 49-1 | 2013 | |
| To dad, you must have been a valuable flower. | Babam için sen, çok değerli bir çiçek olmalısın. | 49-1 | 2013 | |
| There must have been a lot of competition for you. | Senin için çok rekabet etmiştir. | 49-1 | 2013 | |
| That was in the past. | Bunlar geçmişte kaldı. | 49-1 | 2013 | |
| He probably wanted to become a husband whom you could boast about, and that friends from your class reunion and mom friends from the neighborhood would say "Your husband is great." | Muhtemelen övünebileceğin bir koca olmak, | 49-1 | 2013 | |
| Dad was an idiot, too. | Babam da çok aptalmış. | 49-1 | 2013 | |
| If that was true, it was a waste of time. | Eğer bu doğruysa yazık olmuş. | 49-1 | 2013 | |
| If his family became broken because of that... | Ailesi o yüzden parçalandıysa... | 49-1 | 2013 | |
| An adult shouldn't be crying. | Bir yetişkin asla ağlamamalı. | 49-1 | 2013 | |
| Everyone, | Çocuklar... | 49-1 | 2013 | |
| Thank you for your hard work at the school festival. | ...okul festivali için sıkı çalıştığınız için teşekkürler. | 49-1 | 2013 | |
| Each club's ideas were popular with the parents and visitors. | Kulüp fikirlerinin tamamı... | 49-1 | 2013 | |
| Would your family buy a cat? | Ailen bir kedi satın alır mı? | 49-1 | 2013 | |
| That's not possible, because my mom is allergic to animals. | Mümkün değil çünkü annemin hayvanlara alerjisi var. | 49-1 | 2013 | |
| Is that so... | Demek öyle... | 49-1 | 2013 | |
| Dad said to thank you. | Babam sana minnettar olduğunu söyledi. | 49-1 | 2013 | |
| It seems that he got promoted, and mom is really happy, too. | Anlaşılan terfi ettirilmiş ve annem çok mutlu oldu. | 49-1 | 2013 | |
| By having a higher position, his responsibilities will grow. | Daha üst bir pozisyonda olacağından, sorumlulukları artacak. | 49-1 | 2013 | |
| Now he won't be able to spend time with his wife and daughter as much. | Artık eşi ve kızıyla fazla vakit geçiremeyecek. | 49-1 | 2013 | |
| Yeah, I guess that could happen. | Evet, sanırım öyle olacak. | 49-1 | 2013 | |
| When that happens, don't say that you were happier before. | Bu olduğunda sakın bana eskiden daha mutluydum deme. | 49-1 | 2013 | |
| I won't, I won't. | Demem, demem. | 49-1 | 2013 | |
| A healthy husband is best out of the house. | En iyi koca evde durmayan kocadır. | 49-1 | 2013 | |
| I wonder... | Acaba... | 49-1 | 2013 | |
| And, my dad said something weird. | Ayrıca babam garip bir şey söyledi. | 49-1 | 2013 | |
| Something weird? | Garip bir şey mi? | 49-1 | 2013 | |
| That you're look exactly like your father, | Tam olarak baban gibiymişsin... | 49-1 | 2013 | |
| Not just how you look, | ...ama görünüşün değil... | 49-1 | 2013 | |
| How should I say it... | Nasıl desem... | 49-1 | 2013 | |
| The soul, right? | Ruhum mu? | 49-1 | 2013 | |
| The school assembly is now over. | Toplantı bitmiştir. | 49-1 | 2013 | |
| Men are really idiots. | Erkekler çok aptal. | 49-1 | 2013 | |
| Dan! | Dan! | 49-1 | 2013 | |
| Even then, flowers are better when valuable. | Her şeye rağmen, değerli çiçekler daha iyi. | 49-1 | 2013 | |
| I'm Kagami Dan of Class 1B. | Ben, 1B sınıfından Kagami Dan. | 49-1 | 2013 | |
| Please go out with me. | Lütfen... | 49-1 | 2013 | |
| That guy sure has guts. | Amma babayiğit. | 49-1 | 2013 | |
| There's no doubt in my eyes. | Hiç şüphesiz. | 49-1 | 2013 | |
| That freshman is shameless. | Bu çocuğun hiç utanması yok. | 49-1 | 2013 | |
| Do you think my face looks optimistic? | Sizce biraz fazla mı iyimser görünüyorum? | 49-1 | 2013 | |
| Is my face like a father who was borrowing his son body? | Oğlunun bedenini ödünç alan bir babanın böyle görünmemesi mi gerekiyor sizce? | 49-1 | 2013 | |
| Warmth of the sun, breathing comfortably, you will not know how fun until you taste death. | Bir kez ölmeden güneşin sıcaklığını... | 49-1 | 2013 | |
| Yahoo~~!! | Selam! | 49-1 | 2013 | |
| What happened to you when your son back? | Nasıl oldu da oğlun geri geldi? | 49-1 | 2013 | |
| I still alive. | Hayır, bilincim yerindeydi. | 49-1 | 2013 | |
| That's because it is his body. | Çünkü bu onun kendi bedeni. | 49-1 | 2013 | |
| about that... | Bu... | 49-1 | 2013 | |
| We have our own NG. | Çünkü ikimizin de bir kırılma noktası var. | 49-1 | 2013 | |
| NG? | Ne? | 49-1 | 2013 | |
| Yes. Two souls in one body. | Evet. Tek bedende iki farklı ruh. | 49-1 | 2013 | |
| Maybe we will be a little chaotic. | Demek ki bazen bir şekilde karışıyoruz. | 49-1 | 2013 | |
| NG is my son when he sees his mother as a woman. | Oğlum annesini bir kadın olarak düşündüğünde fenalaşıyor. | 49-1 | 2013 | |
| For me, the opposite. My NG is when I felt something when I saw a young girl. | Benim için de tam tersi, genç kızlara karşı içimde bir şeyler uyandığında değişiyorum. | 49-1 | 2013 | |
| Well, in the course of that age also occur inversion. | Yaş farkımızı düşünecek olursanız gayet normal. | 49-1 | 2013 | |
| Do not tell me when it happened because I? | Yoksa benim yüzümden mi oldu? | 49-1 | 2013 | |
| I do not see the pants, | Külotuna kesinlikle bakmadım. | 49-1 | 2013 | |
| but you still wish it, right? | Şehvetlendin, değil mi? | 49-1 | 2013 | |
| Are you trying to avoid using the word "feel something"? | Bir şey hissettiğini itiraf etmekten mi kaçınıyorsun? | 49-1 | 2013 | |
| I did not try to escape. | Ne kaçınıyorum, ne de saklıyorum. | 49-1 | 2013 | |
| For men our age, it's normal. | Bizim yaşımızdaki erkekler için bu çok normal. | 49-1 | 2013 | |
| I should be more careful when you are around you. | Senin etrafında daha dikkatli olmalıyım. | 49-1 | 2013 | |
| I'm glad you're her father, but you pervert! | Karşımdaki sen olduğun için seviniyorum ama sapıksın! | 49-1 | 2013 | |
| Do not be so disappointed. It was not just because of you. It could happen with another girl. | Yapma böyle. Özellikle senin yüzünden değil. | 49-1 | 2013 | |
| But fortunately yes, it's not summer. | Neyse ki mevsim yaz değil. | 49-1 | 2013 | |
| If we could see the white shirt bras among them, certainly serious. | Beyaz gömleklerin altındaki sutyenleri görmek adamı fena yapardı. | 49-1 | 2013 | |
| Sorry. | Affedersin. | 49-1 | 2013 | |
| Leave me alone! | Rahat bırak beni! | 49-1 | 2013 | |
| What the hell they are .... | Bu ne demek acaba? | 49-1 | 2013 | |
| When I became young again, I feel there are times when I like a fool. | Yeniden gençleştikten sonra, kendimi aptal gibi hissettiğim zamanlar oluyor. | 49-1 | 2013 | |
| During that time I did not realize it, but that obviously is certainly better than be alone. | Öyle zamanlarda fark etmiyorum ama, aptal olmak bunalımda olmaktan bin kat iyi. | 49-1 | 2013 | |
| It's me, but not me. | Bu benim ben olmadığım... | 49-1 | 2013 | |
| Why do you know this place? | Sen bu daireyi nereden biliyorsun? | 49-1 | 2013 | |
| Dad never brought me here. | Bir keresinde babam getirmişti. | 49-1 | 2013 | |
| I asked him to buy me a new gaming software. | Bana yeni bir oyun almasını istemeye gitmiştim. | 49-1 | 2013 | |
| We .. | Sanırım haklısın. | 49-1 | 2013 | |
| You've never met him, right? | Yani onunla önceden tanıştın, değil mi? | 49-1 | 2013 | |
| About affair father, Ran chan? Yes. | Babamın metresi olan Ran'dan bahsediyorsan evet, tanıştım. | 49-1 | 2013 | |
| So the cat Ran chan? | Yani Ran kedi miymiş? | 49-1 | 2013 | |
| True. Mothers have misunderstood. | Evet. Durumu tamamen yanlış anlamışsın. | 49-1 | 2013 | |
| True. | Anlıyorum. | 49-1 | 2013 | |
| For now, I'm just riding to stay here. | Şimdilik burada bedava kalıyorum. | 49-1 | 2013 | |
| It seems that the father had already paid rent since half a year earlier. Do they, Ran? | Anlaşılan babam altı aylık kirayı peşin ödemiş, değil mi Ran? | 49-1 | 2013 | |
| So he's not cheating ... | Yani metresi falan yoktu. | 49-1 | 2013 | |
| Cheating? | Metres mi? | 49-1 | 2013 | |
| It is not your business. | Seni ilgilendirmez. | 49-1 | 2013 | |
| Looks like you are straightening misunderstandings. Then? | Görünüşe göre yanlış anlaşılmayı giderdin. Peki şimdi ne olacak? | 49-1 | 2013 | |
| Do you intend to talk to the man and asked what he planned for your wife? | O adamla konuşup, karınla ilgili ne yapmayı planladığını mı soracaksın? | 49-1 | 2013 | |
| but it is certainly easy to inquire about real feelings. | Ama gerçek hislerini sormak kolay. | 49-1 | 2013 | |
| And already know. | Dan zaten biliyormuş. | 49-1 | 2013 | |
| In fact, he supports them. | Aslına bakarsan, onları destekliyormuş. | 49-1 | 2013 | |
| I know. I told you that I know all this. | Duydum. Bilincimi yitirmediğimi söyledim, değil mi? | 49-1 | 2013 | |
| But it is possible, both my wife and son being tricked. | Ama hem annesinin, hem onun kandırılmış olma ihtimali var. | 49-1 | 2013 | |
| Since his death, Aiko san's little keeping distance with me. | Baban öldüğü için olsa gerek, Aiko benimle arasına mesafe koydu. | 49-1 | 2013 |