English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 9106
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Why? Because he cheated... | Neden mi? Çünkü önce yapmıştı... | Braindead-1 | 2016 |  |
| No, no, I I know you've had issues in the past. | Hayır, hayır, geçmişte sıkıntılar olmuştu, biliyorum. | Braindead-1 | 2016 | |
| I I just thought you two worked it out. | Ama hallettiniz sanıyordum. | Braindead-1 | 2016 | |
| Yes. But she's still here. | Evet. Ama o halen burada. | Braindead-1 | 2016 | |
| The only reason she's here | Burada olmasının tek sebebi... | Braindead-1 | 2016 | |
| is because we're worried about a lawsuit; that's it. | ...bir dava ile uğraşmak istemiyoruz. | Braindead-1 | 2016 | |
| It's over between them. How can you be sure? | Onların işi bitti. Nasıl bu kadar eminsin? | Braindead-1 | 2016 | |
| Because I am. | Çünkü eminim. | Braindead-1 | 2016 | |
| Where were you last night at 11:00 p.m.? | Dün gece saat 11:00de neredeydin? | Braindead-1 | 2016 | |
| Where was I? | Nerede miydim? | Braindead-1 | 2016 | |
| I don't know. I guess I I was here working. Why? | Bilmem, sanırım burada, çalışıyordum. Neden? | Braindead-1 | 2016 | |
| Luke said he was with you last night. | Luke, senin yanında olduğunuzu söyledi. | Braindead-1 | 2016 | |
| Right. Yeah, that makes sense. | Evet, mantıklı. | Braindead-1 | 2016 | |
| At your home. | Senin evinde. | Braindead-1 | 2016 | |
| We can come back... | Geri dönebiliriz... | Braindead-1 | 2016 | |
| Look, I don't feel comfortable... | Bak, çok rahat konu... | Braindead-1 | 2016 | |
| Germaine, are you okay? | Germaine, iyi misin? | Braindead-1 | 2016 | |
| Yeah, it's just... this last month. | Evet, sadece, son bir aydır... | Braindead-1 | 2016 | |
| She just kicks really hard. | ...tekmeleri şiddetlendi. | Braindead-1 | 2016 | |
| Do you want me to get a doctor? No, no. | Doktor ister misin? Hayır, hayır. | Braindead-1 | 2016 | |
| They say it'll be over soon. | Yakında biter diyorlar. | Braindead-1 | 2016 | |
| God, it's like having a monster inside me, | Tekmesine bakılırsa... | Braindead-1 | 2016 | |
| the way she kicks. | ...içimde bir canavar var. | Braindead-1 | 2016 | |
| A monster? Yeah. | Canavar? Evet. | Braindead-1 | 2016 | |
| Look, this is weird. | Biraz garip ama... | Braindead-1 | 2016 | |
| Every time she hears Trump on TV, | ...her Trump çıkışında... | Braindead-1 | 2016 | |
| she just kicks out. | ...tekmeliyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| Strong, strong, strong. | Güç, güç, güç. | Braindead-1 | 2016 | |
| The people... It's weird. | İnsanlar... Garip. | Braindead-1 | 2016 | |
| See, and now she's calm. | Bak, şimdi sakin. | Braindead-1 | 2016 | |
| America first. And now... | Amerika birinci... Şimdi ise... | Braindead-1 | 2016 | |
| Make the country great again. | Yeniden muhteşem yapalım. | Braindead-1 | 2016 | |
| She just doesn't like Trump, I guess. | Sanırım Trump'ı gerçekten sevmiyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| Germaine, I think we should go to the hospital. | Germaine, bence hastaneye gitmeliyiz. | Braindead-1 | 2016 | |
| No, it's fine. It's just inconvenient. | Hayır, sıkıntı yok, gerek yok. | Braindead-1 | 2016 | |
| We are going to make America rich again. | Amerika'yı yeniden zengin yapacağız. | Braindead-1 | 2016 | |
| Germaine. | Germaine. | Braindead-1 | 2016 | |
| You shouldn't feel this way. Not like this. | Böyle hissetmemelisin. Olmaz. | Braindead-1 | 2016 | |
| Okay? Come on. | Tamam mı? Haydi. | Braindead-1 | 2016 | |
| The campaign continues to heat up, | Kampanyalar gittikçe hızlanırken... | Braindead-1 | 2016 | |
| with charges and countercharges flying. | ...karşılıklı suçlamalar ortaya atılıyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| This will get uglier. | Kesin olan bir şey var ki, gittikçe çirkinleşecek. | Braindead-1 | 2016 | |
| Both candidates have... | İki adayın da... | Braindead-1 | 2016 | |
| Hello? Okay, so this is what I decided. | Alo? Tamam, şuna karar verdim. | Braindead-1 | 2016 | |
| Ben? Yeah. You got a minute? | Ben? Evet, bir dakikan var mı? | Braindead-1 | 2016 | |
| So I think you're right. | Sanırım haklısın. | Braindead-1 | 2016 | |
| I probably went a bit off track with the one percent tirade. | Yüzde bir sloganı ile, biraz konudan ayrılmış olabilirim. | Braindead-1 | 2016 | |
| I get a bit angry. | Biraz sinirlenmiştim. | Braindead-1 | 2016 | |
| That's okay. No, no. | Sıkıntı yok. Hayır, hayır. | Braindead-1 | 2016 | |
| Thanks for the constructive criticism. | Yapıcı eleştiriler için teşekkürler. | Braindead-1 | 2016 | |
| So I've got some interviews lined up today | Bu radikal gruplar ile ilgili... | Braindead-1 | 2016 | |
| about these extremist groups. | ...bazı röportajlar ayarladım. | Braindead-1 | 2016 | |
| Come by. I want to show you some footage. | Uğra da sana çekimleri göstereyim. | Braindead-1 | 2016 | |
| Okay. I'll call you. All right, later. | Tamam, ararım. Tamam, görüşürüz. | Braindead-1 | 2016 | |
| How'd it go? Is that the sonogram? | Nasıl gitti, sonogram bu mu? | Braindead-1 | 2016 | |
| This is my sister. | Bu kardeşim. | Braindead-1 | 2016 | |
| It went well. Everything's healthy. | İyi gitti, sağlığı yerinde. | Braindead-1 | 2016 | |
| And should we induce earlier? No, no. We should be fine. | Suni sancı gerekli mi? Hayır, gerekli olmaz. | Braindead-1 | 2016 | |
| Is there anything clearer of the fetus's head? | Fetüsün kafasının daha net olduğu başka var mı? | Braindead-1 | 2016 | |
| The... No. Why? | Fetüs... Hayır. Neden? | Braindead-1 | 2016 | |
| Is the sonogram always so dark there? | Sonogram'ın burası hep karanlık mı çıkar? | Braindead-1 | 2016 | |
| What are you looking for? | Ne arıyordunuz? | Braindead-1 | 2016 | |
| I just think it would be good to to do | Doğum öncesi Germaine üzerinde... | Braindead-1 | 2016 | |
| a general prenatal rundown on Germaine's health. | ...genel bir tarama iyi olur. | Braindead-1 | 2016 | |
| I just did. The kick tests were normal. | Zaten yaptım, testler normal çıktı. | Braindead-1 | 2016 | |
| She was negative for strep B... | Strep B taraması negatif çıktı... | Braindead-1 | 2016 | |
| Luke, Germaine is in a lot of pain. | Luke, Germaine çok acı çekiyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| What else can you do, Doctor? | Başka ne yapabilirsiniz doktor? | Braindead-1 | 2016 | |
| Well, we could do a biophysical profile, | Biyofizik taraması yapabiliriz... | Braindead-1 | 2016 | |
| combine a stress test with an ultrasound. | ...stres testini ultrason ile yaparız. | Braindead-1 | 2016 | |
| But you'll have to bring Germaine back; we're not set up | Ama Germaine'i daha sonra tekrar getirmelisiniz... | Braindead-1 | 2016 | |
| for that right now. I can do that. | ...şu an hazır değiliz. Ben getiririm. | Braindead-1 | 2016 | |
| Okay. I'll arrange a time. | Tamam. Ben zaman ayarlayayım. | Braindead-1 | 2016 | |
| All right. Thanks. | Pekiyi, teşekkürler. | Braindead-1 | 2016 | |
| What, Laurel? | Ne var Laurel? | Braindead-1 | 2016 | |
| Laurel, what? | Laurel, ne var? | Braindead-1 | 2016 | |
| Germaine didn't come to the office to talk to you. | Germaine ofise seninle konuşmaya gelmemiş. | Braindead-1 | 2016 | |
| She came there to talk to me. | Benimle konuşmaya gelmiş. | Braindead-1 | 2016 | |
| Because she thinks you're cheating. | Çünkü senin onu aldattığını düşünüyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| I'm not cheating. Where were you at 11:00 p.m. | Aldatmıyorum. Dün akşam 11:00'de... | Braindead-1 | 2016 | |
| last night? At work. Why? | ...neredeydin? İş yerinde. Neden? | Braindead-1 | 2016 | |
| She asked if we were together because you told her | Bana nerede olduğumu sordu çünkü sen benim yanımda... | Braindead-1 | 2016 | |
| you were at my apartment. | ...benim evimde olduğunu söylemişsin. | Braindead-1 | 2016 | |
| What did you tell her? | Sen ne dedin? | Braindead-1 | 2016 | |
| Don't make me lie for you, Luke, ever again. | Luke, bir daha senin için yalan söyletme. | Braindead-1 | 2016 | |
| I I wasn't cheating on her. | Aldatmıyordum. | Braindead-1 | 2016 | |
| Look, I I was with the moderates, thinking through | Ilımlı üyeler ile, bu çılgın durunmdan kurtulmak için... | Braindead-1 | 2016 | |
| how to deal with this craz... That is such crap. | ...toplanmıştık... İyice saçmaladın. | Braindead-1 | 2016 | |
| What? Stop lying. | Ne? Bırak yalanı. | Braindead-1 | 2016 | |
| If you were with the moderates, you would've told her that. | Ilımlılar ile beraber olsaydın, ona bunu söylerdin. | Braindead-1 | 2016 | |
| I... | Bana... | Braindead-1 | 2016 | |
| I don't know why I do it. | Neden yaptığımı bilmiyorum | Braindead-1 | 2016 | |
| I don't want to have to e explain myself. | Açıklamak zorunda kalmak istemiyorum. | Braindead-1 | 2016 | |
| I go home, I don't want to talk about the whole day. | Eve giderim ve tüm gün bir şey konuşmama gerek kalmaz | Braindead-1 | 2016 | |
| It's so much easier. It's it's like Holden Caulfield lying. | Çok daha kolay. Çevredeki sahteliklere karşı yalan söylemek gibi | Braindead-1 | 2016 | |
| It's not really... Do you know how hard it is | Yani çok da... Sana güvenmek ne kadar zor... | Braindead-1 | 2016 | |
| to believe in you, Luke? | ...biliyor musun Luke? | Braindead-1 | 2016 | |
| I go to the office every day and defend you and tell the constituents | Her gün ofise geliyorum ve seçmenlere karşı seni savunuyorum... | Braindead-1 | 2016 | |
| what a great guy you are. Look, I I'm trying to make | ...nasıl iyi biri olduğunu falan. Bak, bir şeyler başarmaya... | Braindead-1 | 2016 | |
| a difference. Do you know how close the Senate is to anarchy? | ...çalışıyorum. Senatonun anarşiye ne kadar yakın olduğunu biliyor musun? | Braindead-1 | 2016 | |
