Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 57
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I saw you outside the market | Her şey bir anda durduğunda... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
when everything... stopped. 1 | ...seni dükkanın dışında gördüm. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Ticktock, | Tik tak, tik tak, tik tak. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I've seen people like you before. | Senin gibileri çok gördüm. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I know you're not schizophrenic. | Şizofren olmadığını biliyorum. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
You're Primary. | Önemliler'den birisin. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
James Cole. | James Cole. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I've waited and waited, | Uzun zamandır seni bekliyordum... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
but I didn't think you would come with the end so close. | ...ama sonumuz bu kadar yaklaşmışken geleceğini düşünmemiştim. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
There is no end. | Son diye bir şey yok. Zaman yok olmadı. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Yet, we walk on frozen streets freely while the rest of time is still. | Yine de çevremizdekiler donmuş haldeyken sokaklarda yürüyebiliyoruz. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
You know why that happened? | Neden olduğunu biliyor musun Cole? Daha bitmedi James. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Green to red... | Yeşilden kızıla, kızıldan ölüme. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
No, if that were happening, we would know it. I would know it. | Hayır, bitmeseydi bir şekilde haberimiz olurdu, bir şekilde anlardık. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
You're blind, you can't see it. | Kör olmuşsun, göremiyorsun. Görebilecek bir tek kişi var. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
The Witness. | Tanık. Tanık öldü. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Ramse stopped him. He stopped all of it. | Ramse onu öldürdü, her şeyi engelledi. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
It's how I'm even able to be here. Titan. | Bu şekilde buradayım ya. Titan. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
There was, is, will be, death there. | Orada hep ölüm vardı ve hep ölüm olacak. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Do not mourn them, James. | Yaslarını tutma James. Onlar şanslı azınlıktı. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
The ones spared from what comes last, comes next: | Ölüm ve kaos gelmeden önce hayatları... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
death, chaos. | ...bağışlananlar. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Is that what you think you did? | Ailene de bunu mu yaptın, hayatlarını mı bağışladın? | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I warned them. | Onları uyardım, sonumuz geliyor diye uyardım! | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
But Mother and Father, all they cared about was life, new life. | Ama anne ve babamın tek umurunda olan hayat, yepyeni bir hayattı. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
First my brother, then my sister, then... | Önce erkek, sonra da kız kardeşimi, sonra da... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
then I... | ...sonra kimi öldürdüğümü hatırlayamıyorum bile. 1 | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Would've been. | Hiçbirini. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Hmm. But I saved them, James. | Ama onları kurtardım James. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I freed them from what's about to come, and you will do the same. | Onları yaklaşan tehlikeden korudum, sen de aynını yapardın. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
You're not connected to time. | Sen zamana falan bağlı değilsin. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
You're just sick. Time is collapsing all around us! | Sıradan bir hastasın. Etrafımızda zaman yok oluyor! | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
2044, gone. 2016, gone. 1975, gone. | 2044 yok oldu, 2016 yok oldu, 1975 de yok oldu. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
1959! | 1959! | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
The storms have come. | Fırtınalar geliyor! | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
James, the Red Forest is here! | Kızıl Orman geliyor James! | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Go to the pine barrens, see what you find and bring it back here. | Çamlığa git, aradığın şeyi bul ve buraya getir. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
And have a Merry Christmas! | Bir de mutlu noeller! | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Green to red, flesh to blood. | Yeşilden kızıla, etten kana. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Two things existing at once, | Aynı anda var olan iki şey, hem başlangıç hem son. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
And I can't do anything to stop it. You can. | Bunu durduramam. Durdurabilirsin. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
The paradox already happened in 1957. We failed. | 1957'deki paradoks oldu bile, engelleyemedik. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
The final strike in your strikeout. | Son saldırında başarısız oldun. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
You need to back it up and swing again. | Ama yeniden ayağa kalkmalı ve harekete geçmelisin. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Oh, you don't get it. | Anlamıyorsun. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I can't travel through time anymore. I don't have a machine. | Zamanda yolculuk edemem artık, makine gitti. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
James Cole | James Cole'un makineye ihtiyacı yok ki. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Go down the rabbit hole. | Beni tanıyordun. Başından beri biliyordun beni. Tavşan deliğine git. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Drink me. | Ve iç beni. Bunun insanlara neler yaptığını gördüm. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Their minds are untethered, they're... | Akıllarına mukayyet olamıyorlar, sanki... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Out of time, which is where you need to be. | Zaman çizgisinin dışındalar, sen de tam olarak orada olmalısın. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
So, what, I drink this and my consciousness | Ne yani, bunu içeceğim ve zihnim zaman çizgisinin dışına kayacak... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
drifts up the time stream? To any moment you've been before. | ...öyle mi? Daha önce gittiğin her yere gidebilirsin. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Find the you in 1957, | 1957'de kendini bul... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
take control, undo your mistakes, stop the paradox, | ...kontrolü eline al, aynı hataları yapma, paradoksu engelle... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
and save us all. | ...ve hepimizi kurtar. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
But everything that's happened since that moment... | Ama o andan itibaren olan her şey... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Will be undone. | ...yaşanmamış olacak. Cassie. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Or do nothing, and watch the ones you love | Ya da hiçbir şey yapmaz ve sevdiklerinin Kızıl Orman... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
be consumed by the Red Forest and suffer eternal. | ...tarafından yok edilip sonsuza kadar acı çekmelerini izlersin. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I'm not like you. | Ben, senin gibi değilim. Onu bir anda silemem. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Them. | Evladımı. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Some happiness | Bir anlık mutluluk, boş geçen bir ömürden daha değerlidir. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
But should you stop the paradox and find yourself in your own time, | Ama unutma, geri gidip paradoksu durdurabilirsin... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
do not go to Titan. | ...ama sakın Titan'a gitme. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Ramse. Let your brother go, James. | Ramse. Titan onun görevi James. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
An army awaits there for you... | Titan'da sizi bir ordu bekliyor... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
the continuation of a cycle that must end. | ...döngünün devamlılığı artık sona ermeli. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
If you don't, your family, my family... | Oraya gidersen herkes... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
will all be in vain. | ...boşuna ölmüş olur. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Where were you? | Neredeydin? | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
The shop called. | Dükkandan aradılar. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I know you didn't go into work today. | Bugün iş yerine gitmediğini biliyorum. Neler oluyor, söylesen? | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Uh, I just had to go for a drive, | Kafa dinlemek için... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
clear my head. Don't bullshit me, Cole. | ...biraz uzaklara gittim. Bana yalan söyleme Cole. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Look, I get it. | Bak, anlıyorum. Kısa sürede çok şey yaşadık. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
It's too much too soon. No, no, no. That's not it. | Olaylar erken gelişti belki. Hayır, hayır, bununla ilgisi yok. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Then what? | O zaman ne? | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
You've been walking around in a funk, | Evde korku dolu gözlerle dolanıp duruyorsun... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
and the only thing that's new with us is... | ...aklıma gelen ilk neden de... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
what's new with us. | ...hayatımızdaki bu yeni haber. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I just want you to feel how I feel. | Nasıl hissettiğimi anlamanı istiyorum. Anlıyorum. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I just had to get my mind around it. | Elimden geleni yapıyorum. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Believe me, | İnan bana, bundan daha çok istediğim bir şey yok. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
N'oldu? Hemen gitmemiz lazım. N'oldu? Hemen gitmemiz lazım. 1957 1959 Evim burasıydı. | 12 Monkeys-1 | 2015 | ||
Leland Frost. | Leland Frost isminde birini tanıyorsun! Onu bulmak zorundayım. Leland Frost. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
You know a man named Leland Frost! I need to find him. | Leland Frost isminde birini tanıyorsun! Onu bulmak zorundayım. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Oh, yeah, that is a rush. | Ne çarptı lan bana? | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Okay. | Tamam. Dr. Railly. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I might be getting the hang of this. | Nasıl yapacağımı sanırım anladım. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Wow. When are you coming home? | Eve ne zaman gelirsin? Daha kim olduğumu bile bilmiyorsun. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Well, I was hoping to see you tonight, but... | Kaldırımdan kazımak zorunda kaldık. Yani dikkatli olun... Bu akşam görüşürüz diye umuyordum ama... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I guess I can let you sweep me off my feet and make it up to me. | O zaman ayaklarıma kapanıp telafi etmene izin verebilirim. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I got to get out of here. | Buradan gitmem lazım. Daha çok erken, hiç iyi olmaz. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Feeling better than that. | Daha iyi hissediyorum şimdi. Siktir... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
1957. | 1957. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Got to find the me in 1957. | 1957'de kendini bul. Neredesin? | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Let's get something straight. You do not give me orders. | Şu işi açıklığa kavuşturalım. Bana emir falan veremezsin. | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
I'm not your soldier... | Senin askerin değilim ben... | 12 Monkeys-1 | 2015 | |
Oh, yeah, this is where I meet... | Burası tanıştığımız yer... Kimsin la sen? | 12 Monkeys-1 | 2015 |