Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 3586
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| All right, you know what? | Pekala, bak ne diyeceğim. Gel bu sorunu kafandan atalım. | American Gothic-1 | 2016 | |
| When we open the skull, | Kafatasını açtığımızda, beyindeki oksijen yetmezliğine dikkat edin. | American Gothic-1 | 2016 | |
| The subject drowned, correct? | Denek boğulmuş, değil mi? | American Gothic-1 | 2016 | |
| You would have made a great mayor. | Harika bir belediye başkanı olurdun. | American Gothic-1 | 2016 | |
| What'll you do next? Not sure. | Sen şimdi ne yapacaksın? Emin değilim. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I could find a way to stay in Boston. | Boston'da kalmanın bir yolunu bulabilirim. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Yeah, the weather's not great, but... | Evet, hava çok iyi değil ama insanlarını seviyorum. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You'd stay in Boston? | Boston'da mı kalacaksın? Bir sebebim olursa. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Tom confronted me. | Tom, benimle yüzleşti. İkimizle ilgili her şeyi bildiğini söyledi. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I think it's more than that. | Aramızdakinin, bundan fazlası olduğunu düşünüyorum. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I think you do, too. | Bence sen de öyle düşünüyorsun. | American Gothic-1 | 2016 | |
| But at some point you have to make a choice. | Ama bir noktada, seçim yapmak zorundasın. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Bell. | Zil. Parmak izlerinden kurtulmalısın. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Shut up, you're dead. | Kapa çeneni, ölüsün sen. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Done! | Bitti! 31 dakika, 42 saniye. | American Gothic-1 | 2016 | |
| See? | Gördün mü? Altıncı seferde bir hayır varmış. | American Gothic-1 | 2016 | |
| The timeline works. | Zaman çizelgesi tutuyor. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Yeah. Let's go home. | Evet. Hadi eve gidelim. | American Gothic-1 | 2016 | |
| that's what? 18 seconds to spare. | Yani 18 saniye farkla mı? | American Gothic-1 | 2016 | |
| All right, well, then you're missing something simple | Pekala, atladığın basit bir nokta olabilir. Belki güvenlik sisteminin saati hatalıydı. | American Gothic-1 | 2016 | |
| No, no. The 3:48 a.m. break in time | Hayır, hayır. 3:48 olan giriş saati, diğer cinayetlerdekine benziyor. | American Gothic-1 | 2016 | |
| The chairs around it had all been rearranged. | Etrafındaki sandalyeler de yeniden düzenlenmişti. | American Gothic-1 | 2016 | |
| So that one chair was separate from all the others? | Sandalyenin biri, diğerlerinden ayrılmış mıydı? | American Gothic-1 | 2016 | |
| Do you think that burglary across the street... | Sence yolun karşısındaki hırsızlık, aslında... | American Gothic-1 | 2016 | |
| Wasn't a burglary. | ...hırsızlık değildi. | American Gothic-1 | 2016 | |
| It could have been Silver Bells' first attempt. | GZK'nin ilk denemesi olabilir. | American Gothic-1 | 2016 | |
| He... he's trying to set the scene just right, | Sahneyi doğru ayarlamaya çalışıp, kurbanlara poz verdirmek için... | American Gothic-1 | 2016 | |
| He just didn't count on being interrupted by a dog. | Sadece karşısına bir köpeğin çıkacağını hesaba katmamıştı. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I wonder if the gnome saw it. | Cüce bunu gördü mü acaba? | American Gothic-1 | 2016 | |
| It had a motion activated bird watching cam in it. | İçinde hareket sensörlü kuş gözlem kamerası vardı. | American Gothic-1 | 2016 | |
| It was pointed right at the McEwans'. | Tam olarak McEwanlar'ın evine bakıyordu. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I think that footage is still in evidence. | Kayıtlar sanırım hala kanıt deposundadır. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Right, but we only looked at the night of the murder. | Evet ama biz sadece cinayet gecesine baktık. | American Gothic-1 | 2016 | |
| So, how married are you exactly? | Evliliğiniz nasıl bir evlilik tam olarak? | American Gothic-1 | 2016 | |
| Very publicly married with two kids, as you know. | Bildiğin gibi, iki çocukla birlikte kamunun gözü önünde bir evlilik. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Madeline, do you have a statement? | Madeline, bir açıklaman var mı? | American Gothic-1 | 2016 | |
| What the hell is going on? Alison invited us here. | Burada ne halt dönüyor? Alison davet etti bizi. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I'm announcing the end of my run. | Adaylıktan çekildiğimi duyuracağım. | American Gothic-1 | 2016 | |
| There's no way I can bounce back after what Dad did. | Babamın yaptıklarından sonra, toparlamam imkansız. | American Gothic-1 | 2016 | |
| And we're giving them exactly what they want. | Biz de onlara tam istediklerini veriyoruz. Yenilgiyi. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You have an obstacle in front of you. | Önünde bir engel var. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You can go over it or around it, | Üstünden geçebilir ya da etrafından dolanabilirsin... | American Gothic-1 | 2016 | |
| You have everything I ever wanted at your fingertips, | Olmasını istediğim her şey, parmaklarının ucunda... | American Gothic-1 | 2016 | |
| You will not squander this | İkimiz için de bunu heba etmeyeceksin. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Brian Long. | Brian Long, Michael Reid, Camilia Morgan,... | American Gothic-1 | 2016 | |
| Anita Sandoval. | ...Anita Sandoval, Samuel Altbrook, David Morales. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I wish, desperately, | Çaresiz bir şekilde, onu durdurabilmek için... | American Gothic-1 | 2016 | |
| I failed in that regard. | Bunda başarısız oldum... | American Gothic-1 | 2016 | |
| But I didn't kill anyone. | ...ama kimseyi öldürmedim. | American Gothic-1 | 2016 | |
| My great grandfather had | Büyük büyükbabamın, özel bir değerli eşyası vardı. | American Gothic-1 | 2016 | |
| a theater program autographed by one of the greatest actors | Döneminin en iyi oyuncularından biri olan Edwin Booth tarafından... | American Gothic-1 | 2016 | |
| of that period, Edwin Booth. | ...imzalanmış bir tiyatro programı. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I am the daughter of Mitchell Hawthorne, | Mitchell Hawthorne'un kızıyım ama Edwin Booth,... | American Gothic-1 | 2016 | |
| We do not live in biblical times where children were punished | Çocukların, ebeveynlerinin günahları yüzünden cezalandırıldığı,... | American Gothic-1 | 2016 | |
| We stand or fall | Kendi değerlerimiz ve başarısızlıklarımız yüzünden ayakta kalır ya da düşeriz. | American Gothic-1 | 2016 | |
| ... so I won't quit this race. | Bu yüzden de yarışı bırakmayacağım. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I can't. | Bunu yapamam. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I know I can affect positive change in this city, | Bu şehre, olumlu değişiklikler getirebileceğimi biliyorum... | American Gothic-1 | 2016 | |
| I'm glad you... Your brother said you had an explanation. | Gelmene sevin... Kardeşin, açıklama yapacağını söyledi. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I'm sorry. | Özür dilerim. Bu bir açıklama değil. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You cut your hand. | Elini kestin. Evet. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Chopping carrots? | Havuç doğrarken mi? Hayır. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You're out of your mind. | Aklını kaçırmışsın sen. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I didn't know that... | Bilmiyordum... | American Gothic-1 | 2016 | |
| I never thought that you... you would... What? | Hiç düşünmemiştim senin... Ne? | American Gothic-1 | 2016 | |
| Trust you? | Sana güveneceğimi mi? Seninle yatacağımı mı? | American Gothic-1 | 2016 | |
| Stab you and leave you to die? No, mean something to me. | Seni bıçaklayıp ölüme terk edeceğimi mi? Hayır, benim için özel olacağını. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I thought you'd be a housewife | Bir eş ve iki çocukla, kırsalda filan bir ev hanımı olacağını,... | American Gothic-1 | 2016 | |
| Then I found you and... | Sonra seni buldum. | American Gothic-1 | 2016 | |
| you're open... | İçten ve dürüsttün. | American Gothic-1 | 2016 | |
| What we had... | Aramızda yaşananlar gerçekti. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Tell me everything. | Bana her şeyi anlat. | American Gothic-1 | 2016 | |
| That is everything. | Hepsi bu işte. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You're sure you're not leaving anything out? | Atladığın bir şey olmadığına, emin misin? | American Gothic-1 | 2016 | |
| I got it from Uncle Garrett. | Bunu Garrett Amca'dan aldım. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Can we play with it? | Onunla oynayabilir miyiz? | American Gothic-1 | 2016 | |
| Please, please, please? | Lütfen, ne olur? Lütfen. | American Gothic-1 | 2016 | |
| If you can get it. | Alabilirseniz oynarsınız. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I am happy you changed your mind. | Fikrini değiştirmene sevindim. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You got me all wobbly. | Hepten dengemi bozdun. | American Gothic-1 | 2016 | |
| It's the first time I ever did it with heels on. | Topuklularla ilk kez yaptım da. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You should get back out front. | Evin önüne geri dönmelisin. Eşimin bomba haberleri var. | American Gothic-1 | 2016 | |
| See? | Gördünüz mü? Ayıcık, havuz brandasında batmadı. | American Gothic-1 | 2016 | |
| It's okay. | Bir şey olmaz, devam edin. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Oh, my God. | Aman Allah'ım! Geliyorum kızlar! | American Gothic-1 | 2016 | |
| Oh, my God, I'm so sorry. | Aman Allah'ım, çok özür dilerim. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Oh, my God! | Aman Allah'ım! | American Gothic-1 | 2016 | |
| What happened? I went... I'm so sorry. | Neler oldu? | American Gothic-1 | 2016 | |
| But I think we should go home now. | Ama derhal eve gitmemiz gerektiğini düşünüyorum. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Come on, honey. Come on. | Hadi tatlım. Hadi bakalım. | American Gothic-1 | 2016 | |
| What is wrong with you?! | Senin sorunun ne? | American Gothic-1 | 2016 | |
| It's a facility in Maine... | Maine'de bir yer. Jack'teki gibi davranış bozuklukları olan çocuklar için. | American Gothic-1 | 2016 | |
| What the hell's in our genes, Tess? | Genlerimizde ne var böyle, Tess? | American Gothic-1 | 2016 | |
| But, see, you won't grow your tail and your gills | Ama 14 yaşına gelene kadar,... | American Gothic-1 | 2016 | |
| I know some scary things happened today. | Bugün bazı korkunç şeyler oldu, biliyorum... | American Gothic-1 | 2016 | |
| And, um, scary things | ...ve bazen böyle şeyler olur. | American Gothic-1 | 2016 | |
| There is no one I love more | Üçünüzden daha fazla sevdiğim hiç kimse yok. | American Gothic-1 | 2016 | |
| Tessa, it's Dr. Larson. | Tessa, ben Dr. Larson. | American Gothic-1 | 2016 | |
| I got the results back from your blood work. | Kan testinin sonuçlarını aldım. İlginç bir şey buldum. | American Gothic-1 | 2016 | |
| You are pregnant. | Hamilesin, tebrikler. Çocuk sahibi olmaya çalıştığını biliyorum. | American Gothic-1 | 2016 |