Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 838
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
"A lethal enforcer, | "Azılı bir katil olan Kandinsky kurbanlarına ölünceye kadar..." | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
"which he carried in a so called 'murder kit, ' | "...kerpeten ve İngiliz anahtarıyla işkence yapmasıyla bilinir." | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
his face marked by a jagged scar." | "Yüzünde bir yara izi vardır." | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
so that's an enormous commitment I just made. | Böylece sana çok büyük bir söz vermiş oldum. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
It just means that | Sarhoş olmasaydım belki bunları biraz daha iyi söyleyebilirdim o kadar. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
You know what? Take me home and all is forgiven. | Bak ne diyeceğim? Beni eve götür ve seni affedeyim. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
I love you. Say what? | Seni seviyorum. Ne? | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Now that I've hired your boy, | Senin çocuğu işe aldığıma göre... | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
my compensation. | Benim ödülüme. Senin ödülün o çocuk. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Well, I'm sure he's very industrious, but, uh, | Eminim çok çalışkandır ama... | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
be a shame to crush his dreams. | ...hayallerinin yıkılması kötü olur. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
You should be more concerned | Sen beni Greenpoint Kuleleri Projesine almakla ilgilensen daha iyi olur. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Is that what this is about? | Bu onun için mi? | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
I mean, come on, Gavin. | Hadi ama Gavin. Bunu konuşmuştuk. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
There's nothing I can do. I don't own the building. | Yapabileceğim bir şey yok. Binanın sahibi ben değilim. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
I am a simple councilman... | Ben sadece... | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
It's one broken window away from being condemned. | Hüküm giymekten bir kırık pencere uzaklıkta. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
How is that a good investment? | Nasıl iyi bir yatırım oluyor? Diyor basit bir belediye meclis üyesi. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Now I'd like to help you out here, Gavin, but I can't. | Sana yardım etmek isterdim Gavin ama edemem. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
In fact, there's a... there's someone else, another investor. | Aslına bakarsan, başka biri var, başka bir yatırımcı. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
It won't happen again. | Tekrar olmayacak. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
So what's the number? | Fiyat ne kadar? Fiyat falan yok. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Let's just say that, uh, | O benim neyin peşinde olduğumu gerçekten anlıyor diyelim. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Enlighten me. | Aydınlat beni. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
I wanna go. | Gitmek istiyorum. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
I'll call you! Good bye! | Seni ararım. Hoşça kal. Görüşürüz. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
and there's no way I can change your mind? | Fikrini değiştirmek için yapabileceğim bir şey yok yani. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Hey, come on. I hired your boy, didn't I? | Hadi ama. Senin oğlanı işe aldım, değil mi? | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
All things considered, | Her şey göz önüne alınırsa senin için oldukça iyi bir gün oldu denilebilir. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Henry. | Henry, Bay Doran geldiğinde seni görmek istediğini söyledi. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
No one better find out. | Hiç kimse öğrenmese iyi olur. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
I'll be back in five minutes. Mm. Okay. | Beş dakikaya gelirim. Tamam. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Don't. | Yapma. Ne? | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Don't what? | Ne yapmayayım? | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Don't let him out. | Şunlara bak. Sadece birkaç gün yoktum. Dışarı çıkmasına izin verme. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
You wanted to see me, Gavin? | Beni mi görmek istedin Gavin? | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Come on over, Henry. | Gel Henry. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Maybe it's not for you. | Belki de sana göre değildir. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
What do you mean? Did you hear something? | Ne demek istiyorsun? Bir şey mi duydun? | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
No, but I know men like Edwards. | Hayır ama Edwards gibi adamları bilirim. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Too many skeletons in the closet. | Dolaplarında bir sürü iskelet vardır. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
I think chief of staff for a councilman's | Bence bir meclis üyesinin personel şefi olmak benim için büyük bir adım. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
You want to be the one with the campaign. | Kampanyayı yapan kişi olmak istiyorsun. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
You've gotta want it all. | Hepsini istemelisin. | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Is anybody in here? | Kimse var mı? | 666 Park Avenue-3 | 2012 | ![]() |
Well, listen, I didn't want to wake you, but the police called. | Seni uyandırmak istemedim ama polis aradı. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Yeah. Yeah, I mean... | Evet, tabii. Ne kadar erken olursa o kadar iyi olur, değil mi? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Yeah. | Evet. Kesinlikle. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I just... | Ben... Neden benim peşime düştüğünü bilmek isterdim. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I'm gonna get you some coffee, okay? Okay. | Sana kahvaltılık bir şeyler hazırlayacağım, tamam mı? Tamam. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Besides the Drake being robbed, | Drake'in soyulmasının yanı sıra sahip olduğun diğer varlıklar da hedef alındı. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Four major buildings | Sahip olduğun dört büyük binanın güvenlik sistemleri hacklendi... | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Someone's sending a message that they can get to me. | Biri, bana ulaşabileceğini göstermeye çalışıyor. Evet. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Not a word to Olivia about the robbery. | Olivia'ya soygundan bahsetme. Onu korkutmak istemiyorum. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Who is behind this, Sam? | Bu işin arkasında kim var Sam? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I want this bastard found quickly. | O şerefsizi bir an önce bulmak istiyorum. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Then $1 million is yours, Mr. Wallace. | O zaman bir milyon dolar sizindir Bay Wallace. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
But it's important enough | Bana bir milyon dolar ödeyecek kadar önemli bir şey olsa gerek. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Maybe it's important enough for someone else to pay me double. | Belki de başka birinin bana iki katını ödeyecek kadar önemli bir şeydir. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I'll give you $3 million for the box. | Kutu için sana üç milyon dolar veririm. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Mind if we ask you some questions? | Sakıncası yoksa birkaç soru sorabilir miyiz? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Please, come in. | İçeri girin lütfen. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I don't know why | Kocam kan testi yaptırmam konusunda neden bu kadar ısrar ediyor bilmiyorum. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
All this fuss isn't necessary. | Boş yere telaşlanıyor ama yine de teşekkürler Dr. Evans. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Now this is just my humble medical opinion, | Bu benim naçizane tıbbi görüşüm tabii... | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
but I think you have a common case of, uh, | ...ama bence bu şampanyadan kaynaklanıyor, çok sık görülen bir şeydir. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Now I need you to relax... | Sakin olmalı ve birkaç dakika hareket etmemelisiniz. Bunu yapabilir misiniz? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Feel better. I'll walk you out. | Güzel. Seni geçireyim. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Hell of a party. | Muhteşem bir partiydi. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
A little rough for you, apparently. | Görünüşe göre senin için biraz sert olmuş. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Ah. Thanks for the house call. | Geldiğin için teşekkürler. Bana bir iyilik yapabilir misin? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
And about the underpayment in your rent this month, | Bu ay tamamını ödeyemediğin kiran vardı ya? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
we'll call it even. | Böylece onu ödenmiş sayarız. Evet, doğru. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
My apologies. I... | Onun için özür dilerim. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Perhaps I was bit optimistic, | Belki de Park Avenue'daki bir evin kirasını ödeyebileceğim konusunda... | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I was under the impression that E.R. doctors made a good living. | Acil Servis'te çalışan doktorların iyi bir yaşamı olduğunu sanıyordum. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
We do, | Öyle ama maalesef hâlâ bu noktaya gelmemi sağlayan eğitimin parasını ödüyorum. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I think I can trust you with a loan. | Sanırım ben de sana borç verme konusunda güvenebilirim. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
How much do you need? | Ne kadara ihtiyacın var? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Would say, uh... | Elli bin dolar çok fazla mı olur? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
So it's it's right here. | Burasıydı. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
After he killed the man in the devil costume, | Şeytan kostümü giyen adamı öldürdükten sonra beni bu servis asansörüne kadar kovaladı. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
So you climbed inside and pulled yourself to the fifth floor? | Bunun içine girip beşinci kata kadar kendinizi çekerek mi çıktınız? Evet. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I barely made it out before he cut the rope. | O ipi kesmeden hemen önce çıktım. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Please take a look at this, ma'am. | Gelip şuna bir bakar mısınız? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Wait. I don't understand. I... | Bir dakika. Nasıl olur? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
You have the recording of the 9 1 1 call. | Elinizde 911 kayıtları var. Onu beşinci katta buldum. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Sure, Mr. Martin. | Elbette Bay Martin. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Did you see the killer that she's talking about? | Siz karınızın bahsettiği katili gördünüz mü? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
What about the man she saw killed? | Peki ya öldürüldüğünü gördüğü adamı? | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
No, I | Hayır. Olanları kanıtlayacak bir iz neden yok bilmiyorum. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
and you need to be acting like this guy is still out there. | ...ve bu adamın dışarıda bir yerlerde olduğunu bilerek hareket etmeniz gerek. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Come on in, Tony. | Gel Tony. Dün geceki partide... | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
There were circumstances beyond your control. | Kontrolünde olmayan durumlar vardı. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
I, uh, I definitely owe you one. | Size borçluyum. Böyle düşünmene sevindim. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
There's a job I think you'd be well suited for. | Sana uygun olduğunu düşündüğüm bir iş var. 1 | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
There is some new information on who tried to run over Olivia, | Olivia'yı kaçırmaya çalışan kişi hakkında bazı yeni bilgiler var. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
and I'm certain he will refuse the request. | ...ve onun bu teklifi reddetmeyeceğinden emin olmam gerek. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
and my father always said I had a pretty good overhand right. | ...babam da çok iyi bir sağ yumruğum olduğunu söylerdi. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |
Feel free to make your father proud. | Babanı gururlandırmaktan çekinme. | 666 Park Avenue-4 | 2012 | ![]() |