Search

English Turkish Sentence Translations Page 1178

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
I think, um...	Sanırım...	A Case Of You-1	2013
I think I'm falling in love with you.	Sanırım sana aşık oluyorum.	A Case Of You-1	2013
Birdie, you're... you're amazing.	Birdie, sen harikasın.	A Case Of You-1	2013
She said she loved me.	Beni sevdiğini söyledi.	A Case Of You-1	2013
Can you believe that?	İnanabiliyor musun?	A Case Of You-1	2013
How could she possibly say that and mean it?	Nasıl bunu üstüne basarak söyleyebildi?	A Case Of You-1	2013
She loves me?	Beni seviyormuş...	A Case Of You-1	2013
And she wants me to meet her parents on Friday.	...ve ailesi ile Cuma günü buluşmamı istiyor.	A Case Of You-1	2013
El, she doesn't even know me, this girl.	El, bu kız daha beni tam olarak tanımıyor bile.	A Case Of You-1	2013
Oh, man.	Dostum.	A Case Of You-1	2013
I am... I am eating ice cream in the middle of winter.	Kışın tam ortasında dondurma yiyorum.	A Case Of You-1	2013
I'm quoting Whitman randomly.	Whitman'dan rastgele alıntılar yapıyorum.	A Case Of You-1	2013
If she thinks this is who I am,	Eğer bunun ben olduğumu düşünüyorsa,	A Case Of You-1	2013
she's in for a rude awakening.	çok kötü bir rüyadan uyanacak.	A Case Of You-1	2013
That's all I can say.	Tek diyeceğim budur.	A Case Of You-1	2013
I, uh... I got to write a little bit,	Bir şeyler yazmalıyım.	A Case Of You-1	2013
but if you need me, I'll be in my room.	Bana ihtiyacın olursa, odamdayım.	A Case Of You-1	2013
Oh, how am I doing?	Durumum mu nasıl?	A Case Of You-1	2013
Oh, thanks so much for asking.	Sorduğun için sağol.	A Case Of You-1	2013
Hello?	Merhaba.	A Case Of You-1	2013
Morning, sunshine.	Günaydın, günışığım.	A Case Of You-1	2013
Alan, hey.	Alan, merhaba.	A Case Of You-1	2013
Listen, it's early, but I couldn't wait.	Dinle, daha erken ama bekleyemedim.	A Case Of You-1	2013
I got those pages you emailed me last night.	Dün gece bana gönderdiğin şu sayfaları okudum.	A Case Of You-1	2013
Oh. yeah?	Öyle mi?	A Case Of You-1	2013
You like?	Beğendin mi?	A Case Of You-1	2013
I likey very much.	Çok hoşuma gitti.	A Case Of You-1	2013
I likey long time.	Çok hoşuma gitti.	A Case Of You-1	2013
That's why I'm calling.	Zaten bu yüzden arıyorum.	A Case Of You-1	2013
I'm calling to see if we can get a pitch session	Yayıncıyla başa baş bir görüşme yapıp...	A Case Of You-1	2013
set together to come up with the ending	...bir son ayarlayabilir miyiz diye seni aradım?	A Case Of You-1	2013
and go over some ideas for it.	Ve biraz fikir alışverişi yaparız.	A Case Of You-1	2013
Let's say next Friday at 6:00.	Haftaya Cuma saat 6:00 diyelim.	A Case Of You-1	2013
Oh, uh, actually, you know, I...	Şey, aslında, ben...	A Case Of You-1	2013
I got this dance recital thing.	Dans resitali şeyim var.	A Case Of You-1	2013
That's a good one.	Bu iyimiş.	A Case Of You-1	2013
But seriously, how's Friday gonna be, next Friday?	Ama gerçekten, Cuma nasıl? Cuma olsun mu?	A Case Of You-1	2013
Uh, yeah, sure.	Tamam, peki.	A Case Of You-1	2013
That'll work.	Olur, tamam.	A Case Of You-1	2013
All right, it's on. I'm excited.	Pekâlâ, ayarlandı. Heycanlıyım.	A Case Of You-1	2013
That's great. So what are you doing tonight?	Harika. Peki akşama ne yapıyorsun?	A Case Of You-1	2013
I'd like to get my guy a beer.	Adamımla bir bira içmek isterim.	A Case Of You-1	2013
You know, Alan, I can't.	Şey, Alan, içemem.	A Case Of You-1	2013
My...	Sevgi...	A Case Of You-1	2013
This girl I've been seeing,	Buluştuğum kız,	A Case Of You-1	2013
she's got this surprise planned for us.	Bizim için planladığı bir süpriz varmış.	A Case Of You-1	2013
All right. Listen, I got to go.	Tamam. Dinle, gitmeliyim.	A Case Of You-1	2013
I got to get back to writing.	Bir şeyler yazmaya devam etmeliyim.	A Case Of You-1	2013
But I'll see you next Friday.	Ama seninle haftaya Cuma görüşürüz.	A Case Of You-1	2013
Okay. I'm psyched up. I love you, pal.	Tamam. Manevi olarak hazırım. Seni seviyorum, dostum.	A Case Of You-1	2013
I love you too.	Ben de seni.	A Case Of You-1	2013
Triple Xs, triple Os.	Üç X, Üç O	A Case Of You-1	2013
You too.	Sana da.	A Case Of You-1	2013
I'm so excited.	Çok heycanlıyım.	A Case Of You-1	2013
All right. I'm nervous.	Tamam. Gerildim.	A Case Of You-1	2013
Now, you have to close your eyes	Şimdi, ben aç diyene kadar...	A Case Of You-1	2013
till I tell you to open them.	...gözlerini kapatmalısın.	A Case Of You-1	2013
I might need some help.	Biraz yardıma ihtiyacım olabilir.	A Case Of You-1	2013
Yeah. I'll lead you.	Tamam. Sana yardım ederim.	A Case Of You-1	2013
Okay. Sorry.	Tamam. Afedersin.	A Case Of You-1	2013
All righty.	Tamamdır.	A Case Of You-1	2013
Here we go. Walk straight.	İşte gidiyoruz. Düz git.	A Case Of You-1	2013
All right. Open 'em.	Pekâlâ. Aç bakalım.	A Case Of You-1	2013
'Kay.	Tamam.	A Case Of You-1	2013
Isn't this awesome? Ha!	Harika değil mi?	A Case Of You-1	2013
My friend works here.	Arkadaşım burada çalışıyor.	A Case Of You-1	2013
Had to promise my first... born child to get the keys,	Anahtarları almak için ilk doğacak çocuğumun adı için söz verdim.	A Case Of You-1	2013
but what do you think?	Ne düşünüyorsun?	A Case Of You-1	2013
Those are Andrew Wyeths.	Bunlar Andrew Wyeths.	A Case Of You-1	2013
He's my favorite artist.	Benim en beğendiğim sanatçı.	A Case Of You-1	2013
You know who mine is?	Benim ki hangisi biliyor musun?	A Case Of You-1	2013
I don't have one.	Çok sevdiğim bir sanatçı yok.	A Case Of You-1	2013
Uh... Do you want some bourbon?	Biraz Bourbon ister misin?	A Case Of You-1	2013
No, I'm good.	Hayır, iyim böyle.	A Case Of You-1	2013
Really? Just a toast?	Sahi mi? Kadeh kaldırsak?	A Case Of You-1	2013
To what?	Neye?	A Case Of You-1	2013
I don't know. To us.	Bilmem. Bize.	A Case Of You-1	2013
Do you have anything besides bourbon?	Bourbon dışında başka bir şey var mı?	A Case Of You-1	2013
This is all I have.	Hepsi bu.	A Case Of You-1	2013
Yeah, no. I'm good.	Tamam, o zaman. iyim böyle.	A Case Of You-1	2013
That's crazy.	Bu çok tuhaf.	A Case Of You-1	2013
My mom used to wear her hair in braids just like this.	Annem de saçlarını aynen böyle örerdi.	A Case Of You-1	2013
They call these the, uh... the Helga paintings.	Bunlara Helga resimleri deniyor.	A Case Of You-1	2013
Andrew's wife walked into his studio one day	Andrew'un eşi bir gün stüdyoya girdi...	A Case Of You-1	2013
and found, like, 240 paintings of this other woman.	...ve 240 tane diğer kadının resimlerini buldu.	A Case Of You-1	2013
Turns out it was their next door neighbor Helga.	Ortaya çıktı ki resimler onun kapı komşusu Helga'ymış.	A Case Of You-1	2013
Well, life's a bitch.	Hayat çok acımasız.	A Case Of You-1	2013
God, I wish I could paint like that.	Tanrım, keşke bende böyle resim yapabilsem.	A Case Of You-1	2013
I bet you could.	Eminim yaparsın.	A Case Of You-1	2013
You're so talented.	Çok yeteneklisin.	A Case Of You-1	2013
Oh, okay.	Tabi canım.	A Case Of You-1	2013
Are you, uh... are you hungry?	Şey, aç mısın?	A Case Of You-1	2013
You want some food?	Biraz yemek ister misin?	A Case Of You-1	2013
I just ate. It's okay.	Daha yeni yedim. İyim böyle.	A Case Of You-1	2013
Sam, what's going on?	Sam, neler oluyor?	A Case Of You-1	2013
Do you want to be here right now?	Şu an burada olmak istiyor musun?	A Case Of You-1	2013
Okay, I'm... I'm just starting to feel	Tamam, Şu anda öyle hissediyorum ki...	A Case Of You-1	2013
like some annoying girl you just met	...sanki daha yeni tanıştığın bir kızdan...	A Case Of You-1	2013
that you're trying to get rid of.	...kurtulmaya çalışıyor gibisin.	A Case Of You-1	2013
I I I have a lot of shit on my mind, is all.	Aklımda bir sürü şey var, hepsi bu.	A Case Of You-1	2013