Search
English Turkish Sentence Translations Page 1411
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Kathy, just... Keep going. | Kathy,sadece...Devam et. | A Little Help-1 | 2010 | |
| You already talked to him? About me? | Çoktan onunla konuştunuz değil mi? Benim hakkımda? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Now, frankly, I think you should show her a little bit... | Şimdi, açık konuşmak gerekirse, sanırım senin ona biraz... | A Little Help-1 | 2010 | |
| I'm trying to stay in the conversation, all right? | Konuşmanızı dinlemeye çalışıyorum tamam mı? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Go and talk to the attorney, Laura. | Git ve avukatla konuş, Laura. | A Little Help-1 | 2010 | |
| There is something else, too. | Başka birşey daha var. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Okay, then. | Tamam,öyleyse. | A Little Help-1 | 2010 | |
| He's getting really, really good. | O gerçekten gittikçe iyi oluyor. | A Little Help-1 | 2010 | |
| but he always had soul. | ...ama her zaman özgür bir ruhu vardı. | A Little Help-1 | 2010 | |
| It was just a matter of how it was gonna come out. | Mesele sadece nasıl ortaya çıkartabileceğiydi. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Maybe taking him with me to the radio station | Belki bunca yıldan sonra... | A Little Help-1 | 2010 | |
| You believe that shit? | Bu saçmalığa inanıyor musun? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Fuckin' cunt. | Kahrolası kadın. | A Little Help-1 | 2010 | |
| (All laugh) It's not funny, asswipes! | Hiç komik değil,pislik! | A Little Help-1 | 2010 | |
| I'm sure I'll make thousands. | Eminim binlerce arkadaşım olur. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Can I come in with you? | Seninle gelebilir miyim? | A Little Help-1 | 2010 | |
| It's gay. | Gerek yok. | A Little Help-1 | 2010 | |
| 'Cause this isn't a game, Alan. | Çünkü bu bir oyun değil, Alan. | A Little Help-1 | 2010 | |
| plus what I got from your accountant. | ...buna ek olarak bunlar da muhasebecinizden aldıklarım. | A Little Help-1 | 2010 | |
| I don't wanna put it on the horse books. | Bunu kitapların üzerine koymak istemiyorum. | A Little Help-1 | 2010 | |
| My dad would never pull over the car on long trips, | Babam uzun yolculuklarda asla kenara çekmezdi... | A Little Help-1 | 2010 | |
| Can you just tell me if I'm broke or not? | Sadece bana fakir olup olmadığımı söyleyebilir misin? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Um, did your sister not mention anything else that we might be discussing today? | Kız kardeşin bugün konuşmamız gereken başka bir şeyden bahsetmedi mi? | A Little Help-1 | 2010 | |
| She didn't mention anything at all? | Gerçekten hiçbir şeyden bahsetmedi mi? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Can you give me a hint? | Bir ipucu verebilir misiniz acaba? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Your sister sent you to me because I'm a litigator. | Kız kardeşiniz sizi bana yolladı çünkü ben avukatım. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Herschel doesn't even go here any more. | Herschel artık bu okula bile gelmiyor. | A Little Help-1 | 2010 | |
| An arrhythmia. An arrhythmia, right. | Ritm bozukluğu. Ritm bozukluğu, doğru. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Is that correct? He was running down the street? | Bu doğru mu? Yolda koşuyor muydu? | A Little Help-1 | 2010 | |
| What other basics, that I was drunk | Nedir başka şeyler, sarhoş olduğum... | A Little Help-1 | 2010 | |
| Anyway, the point is, Bob was running, | Herneyse, asıl mesele, Bob koşuyordu... | A Little Help-1 | 2010 | |
| Doing a sex act. | Sevişiyorduk. | A Little Help-1 | 2010 | |
| A normal one. | Doğal bir şekilde tabii... | A Little Help-1 | 2010 | |
| The doctor could have saved Bob's life with a proper diagnosis, | Doktor Bob'un hayatını doğru bir tanıyla kurtarabilirdi... | A Little Help-1 | 2010 | |
| You don't think so? | Düşünmüyor musunuz? | A Little Help-1 | 2010 | |
| This is what I know from 22 years of litigating. | Bu 22 yıllık avukatlığımdan öğrendiğim bir şey. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Look, here's the thing... | Bak,sebep şu... | A Little Help-1 | 2010 | |
| having sex the other times he got the symptoms, | ...seks yaparken belirtilerin olup olmadığını sordu... | A Little Help-1 | 2010 | |
| What if he was lying? | ...ya eğer yalan söylüyorsa? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Why would he be lying? | Neden yalan söylesin ki? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Laura! Stop! | Laura! Dinle! | A Little Help-1 | 2010 | |
| Look, you're obviously a very moral, honest person, I've got nothing against that. | Bak, sen belli ki ahlaklı ve dürüst birisin, buna karşı çıktığım filan yok. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Wiped out? What do you mean wiped out? | Zarar vermek? Zarar vermek mi demek istedin? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Well, I didn't wanna alarm you. You said everything was okay. | Pekala,seni korkutmak istemedim. Herşeyin yolunda olduğunu söyledin. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Thirty eight five. | 38,5 bin ödüyor. | A Little Help-1 | 2010 | |
| But they are really nice and I can get more hours. | Ama gerçekten iyi insanlardır ve daha fazla mesai alabilirim. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Can I pee now? | Şimdi tuvalete gidebilir miyim? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Hey, buddy. Don't sweat this too much. | Evlat. Kendine bu kadar yüklenme. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Oh, yeah... | Evet... | A Little Help-1 | 2010 | |
| I guess he told some of the other children, and word got around. | Sanırım diğer çocuklara söyledi ve bu etrafta duyuldu. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Dennis! What's cooler?! | Dennis! Hangisi daha havalı?! | A Little Help-1 | 2010 | |
| Everyone'll think I'm a freak! You can't! | Herkes bir kaçık olduğumu düşünecek! Bunu yapamazsın! | A Little Help-1 | 2010 | |
| Well, I can't just let people think that... | Pekala,insanların böyle düşünmesine izin veremem... | A Little Help-1 | 2010 | |
| The school's like five towns away! | Okul beş şehir ötede! | A Little Help-1 | 2010 | |
| You say you don't smoke but you really do! | Sigara içmiyorum dedin ama aslında içiyordun! | A Little Help-1 | 2010 | |
| Why did you say that?! It's cooler! | Neden bunu söyledin?! Çünkü bu daha havalı! | A Little Help-1 | 2010 | |
| Were you satisfied and content with the relationship? | İlişkinizde huzurlu ve mutlu muydunuz? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Yes, it always made me very happy and proud | Evet, beni böyle cesur bir adamla evlenmek... | A Little Help-1 | 2010 | |
| before he died, he was able to save those... | ...ölmeden önce... | A Little Help-1 | 2010 | |
| Wrong. Come on, sing! | Yanlış. Hadi ama, söyle! | A Little Help-1 | 2010 | |
| I love that song, don't you? | Bu şarkıyı seviyorum,siz sevmiyor musunuz? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Of course, that was Dion, | Elbette en büyük klasiği Runaround Sue'yu... | A Little Help-1 | 2010 | |
| Living legend Dion DiMucci. | ...yaşayan efsane Dion DiMucci. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Well, apparently you don't age, because you look | Pekala, görünüşe göre yaşlanmamışsın çünkü... | A Little Help-1 | 2010 | |
| CD. Yeah, that's the word. | CD. Evet, Bu yeni kelime. | A Little Help-1 | 2010 | |
| for that Ultimate Fighting thing. | ...stadyumdaydım. | A Little Help-1 | 2010 | |
| meanwhile there's a guy in the ring bleeding from both ears. | ...bu esnada ringde kulakları kanayan biri vardı. | A Little Help-1 | 2010 | |
| What's with that bird, anyway? | Bu kuşun nesi var böyle? | A Little Help-1 | 2010 | |
| All right, all right. | Tamam, pekala. | A Little Help-1 | 2010 | |
| So what did they finally get for that place across the street, do you know? | Caddenin karşısındaki yer için ne kadar fiyat verdiler biliyor musun? | A Little Help-1 | 2010 | |
| What the hell are you talking about? | Sen neyden bahsediyorsun böyle? | A Little Help-1 | 2010 | |
| I didn't say that. | Ben söylemedim. | A Little Help-1 | 2010 | |
| You look younger with your hair longer, I've told you that. | Uzun saç ile daha genç göründüğünü söylemiştim. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Yeah, 90. | Evet, 90. | A Little Help-1 | 2010 | |
| "Fine"? What does that mean? | "iyi"? Bunun anlamı ne? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Not that it's gonna prevent your punishment, but why? | Cezanı engelleyecek değil ama sebep ne? | A Little Help-1 | 2010 | |
| I took him down to the station with me... to meet Dion. | Onu benimle radyoya götürdüm... Dion ile tanışması için. | A Little Help-1 | 2010 | |
| "Dion"? Dion who? | "Dion" mu? Dion da kim? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Dion DiMucci. | Dion DiMucci. | A Little Help-1 | 2010 | |
| I... I'm stunned, Paul. | Ben... ben şu an şaşkınım, Paul. | A Little Help-1 | 2010 | |
| I thought that we were gonna try to help our son get an education. | Oğlumuza eğitim alması için yardım edeceğimizi düşünmüştüm. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Oh, I guess I'm just too old to understand. | Sanırım bunu anlamak için çok yaşlıyım. | A Little Help-1 | 2010 | |
| I thought you were watching the game with my dad. | Babamla maç izliyorsun sanıyordum. | A Little Help-1 | 2010 | |
| What could she do? | Ne yapabilir ki? | A Little Help-1 | 2010 | |
| Are you kidding? She'd pass out. | Şaka mı yapıyorsun? Duyunca bayılırdı sanırım... | A Little Help-1 | 2010 | |
| And on the way down, she'd call the FBI. | ...ve kendi gelmeden, FBI'ı arardı. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Just right next to my kiddie porn. | ...çocukluk pornolarımın hemen yanına koyuyorum. | A Little Help-1 | 2010 | |
| I don't know... What's the cutoff? | Bilmiyorum... Kim bilir? | A Little Help-1 | 2010 | |
| It's gotta be different, though. | Yine de bunun farklı olması gerekir. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Oh, here's something that's different... | Farklı olan bir şey var... | A Little Help-1 | 2010 | |
| I used to check you out all the time from the practice courts. | ...seni her zaman antreman sahasından izlerdim. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Yes! Oh, my God. Yeah. | Evet! Tanrım. Evet. | A Little Help-1 | 2010 | |
| And that laugh. | Ve bu gülüşün olurdu. | A Little Help-1 | 2010 | |
| How can you be that oblivious, Laura? | Nasıl bu kadar dikkatsiz olabiliyorsun,Laura? | A Little Help-1 | 2010 | |
| You had that great ass... | Harika bir kıçın vardı... | A Little Help-1 | 2010 | |
| Oh, my God. I'm sorry. | Aman tanrım. Özür dilerim. | A Little Help-1 | 2010 | |
| (Sighs) Okay, wow. | Tamam. | A Little Help-1 | 2010 | |
| Okay, the main... not the main reason, but a big reason | Tamam,asıl ... asıl sebep değil, ama kathy ile evlenmemin... | A Little Help-1 | 2010 | |
| that I married Kathy... | ...büyük bir nedeni... | A Little Help-1 | 2010 | |
| So there was your sister. | Ama kız kadeşin oradaydı. | A Little Help-1 | 2010 |