• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 158905

English Turkish Film Name Film Year Details
en Turk II is meer een vroeg ontwikkeld kind. İkinci Türk ise henüz erken gelişmiş bir çocuğa benziyor. ...Türk II'nin ise erken gelişim gösteren bir çocuk olduğunu söyleyebilirim. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Over vroeg ontwikkeld gesproken, dat is m'n partner, Dimitri Shipkov. Verimlilik ve erken gelişimden bahsetmişken, bu benim partnerim, Dmitri Shipkov. Düşünme ve erken gelişmeden bahsetmişken, bu ortağım, Dimitri Shipkov. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik heb de Turk gebouwd, maar Dimitri heeft het leren schaken. Türk'ü ben yarattım, ama ona satranç oynamayı Dmitri öğretti. Türk'ü yapan benim ama ona satranç oynamasını Dimitri öğretti. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ze zal nooit met je slapen. Seninle asla yatmayacak. Seninle asla yatmaz. Evet, merhaba. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Je moet dat in pluggen. Şunun fişini takmalısın. Tamam. Fişini taksan iyi olur. Tamam. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Let niet op hem, hij is erg met het militaire contract bezig. We delen het geld. Ona bakma sen. Ona kulak asma. Şu askeri anlaşma için yırtınıp duruyor. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Welk militair contract? Degene die de winnaar krijgt. Hangi askeri anlaşma? Askeri anlaşma mı? Kazananın alacağı anlaşma. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Waarom zeggen jullie niet een keer gewoon de waarheid? Is ze dood of niet? Neden hikâyenizi doğru dürüst anlatmıyorsunuz? Neden şu hikayeyi doğru düzgün anlatmıyorsunuz? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Sarah Connor heeft de explosie in de bankkluis overleefd. Net als haar zoon. Sarah Connor banka kasasındaki patlamadan sağ kurtuldu. Sarah Connor ve oğlu, banka kasasında meydana gelen patlamadan sağ kurtuldu. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Dat was acht jaar geleden. Hebben jullie dat net uitgevogeld? Evet, bu sekiz sene önceydi. Evet ama bu sekiz yıl önceydi. Bunu yeni mi öğrendiniz? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ja, dat hebben we net uitgevogeld. Wie is daar aan de deur? Evet, bunu yeni anladık. Evet, bunu yeni öğrendik. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Goedemorgen, mevrouw. Hij is van de FBI. Günaydın, hanımefendi. Günaydın, bayan. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik vraag een paar vragen. Birkaç soru soruyordum. Birkaç soru soracağım. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Charley, is er iets aan de hand? Charley, bir sorun mu var? Hayır. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik zoek de Connors Sarah Connor? Je ex? Connor'ları arıyorum. Connor'ları arıyorum. Sarah Connor mı? Şu eski nişanlın? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik zoek ze hier. Hier? Onları burada arıyorum. Burada mı? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Mr Dixon wilde met Sarah Connor trouwen. Ze leeft nog, misschien verstopt hij haar. Bay Dixon sizden önce Sarah Connor'la evlenmek istedi. Bay Dixon sizden önce Sarah Connor'la evlenmek istemişti. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik zei je al. Nee! Sana zaten söyledim. Böyle bir şey yok. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Met alle respect Mr Kester... Bakın, saygısızlık yapmak istemiyorum Ajan Kester, Bakın, saygısızlık etmek istemem Ajan Kester. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
de vrouw die ik ken, Sarah Reese, heeft zichzelf 8 jaar terug opgeblazen. Benim tanıdığım kadın,Sarah Reese, Benim tanıdığı kadın, yani Sarah Reese,... Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Nooit geweten en ik ken Sarah Connor niet. Sarah Connor diye birini ise tanımıyorum ve tanımadım. Sarah Connor diye birini ne tanıdım, ne de tanırım. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Als je iets ziet of hoort, bel me. Eğer bir şey görür veya duyarsanız beni arayın. Bir şey görür ya da duyarsanız, beni arayın. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ter herinnering, rouwtherapie vindt deze week in m'n kantoor plaats. Hatırlatmak için söylüyorum, yas için hafta boyunca odamda bana danışabilirsiniz. Hatırlatayım istedim, acısını paylaşmak isteyen olursa, bütün hafta boyunca ofisime uğrayabilir. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Wat doen ze? Ze schrijven briefjes voor Jordan. Ne yapıyorlar? Ne yapıyorlar? Jordan için kısa notlar yazıyorlar. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Hoe krijgt ze de briefjes? Dat krijgt ze niet. Notları nasıl alacak? Peki bu notları nasıl okuyacak? Okuyamayacak. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Soms gebeuren er erge dingen, dat men niet weet hoe daar mee om moet gaan... Bazen bir şey olur, ve olan o kadar kötüdür ki, Bazen o kadar kötü şeyler yaşanır ki,... Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
dus schrijven ze het in een briefje. Bu yüzden üzüntülerini not olarak yazarlar. Bu yüzden bir kağıda yazarlar. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Maar ik dacht dat mensen huilen, als ze verdrietig zijn Ama insanların üzüldüklerinde ağladıklarını sanıyordum. İnsanlar üzgün olduklarında ağladıklarını sanırdım. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Soms is dat niet genoeg. Bazen ağlamak yetmez. Bazen bu yeterli olmaz. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ga je... Sen de yazacak mısın? Sen de... Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik kende haar niet echt. Onu hiç tanımıyordum. Onu tanımıyordum. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik ook niet. Ben de tanımıyordum. Ben de öyle. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik vind het briefjes gedeeltje wel leuk. Not yazma kısmını seviyorum. Not yazma olayını seviyorum. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Kan ik diagnostic unit krijgen? Teşhis ünitesini alabilir miyim? Kontrol aletini alabilir miyim? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Maak je hier een punt van? Olay mı çıkarmak istiyorsun? Belanı mı arıyorsun? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Als jullie blijven bekvechten, neem ik hem. Eğer orada durup birbirinizi yiyecekseniz ben alacağım. Burada dikilip birbirinize çemkirmeye devam edecekseniz, ben alabilirim. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Leuk accent, blanke. Güzel şive, beyaz çocuk. Aksanın güzelmiş, beyaz çocuk. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik heb geen idee wat er met hen is. Ze bemoeien zich altijd met me. Bu adamların sorunu nedir hiç anlamıyorum. Bu çocukların derdi ne hiç anlamıyorum. Sürekli benimle uğraşıyorlar. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik heb geen idee. Ik ben Morris. Evet, ben de anlamıyorum. Evet, dostum, ben de anlamıyorum. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik zag je vanochtend praten met Charyl Westen. Bu sabah seni Cheryl Weston'la konuşurken gördüm. Seni bu sabah Cheryl Weston'la konuşurken gördüm. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Misschien heeft niemand het nog tegen je gezegd, maar ze is behoorlijk raar. Belki yeni olduğun için kimse söylememiştir ama o kız kafayı yemiş. Burada yeni olduğun için belki kimse söylememiştir ama o kız kafayı sıyırmış. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ze is m'n chemie partner. Ken je haar verder? O benim kimyada partnerim. Kimya dersinde ortaklaşa çalışıyoruz. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Niemand kent haar. Onu kimse tanımaz. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Er is iets raars gebeurd op haar vorige school, maar niemand weet wat. Önceki okulunda çılgınca bir olay olmuş, ama ne olduğunu kimse bilmiyor. Gittiği son okulda çılgınca şeyler olmuş ama hiç kimse ne olduğunu bilmiyor. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Haat vader houdt haar strak. Babası onu sıkı gözetim altında tutuyor. Babası gözünü ondan hiç ayırmıyor. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Dat is een vrij saai gerucht. Het is waar. Çok sıkıcı bir dedikodu. Bu hiç komik değil. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Niet veel. Çoğu değil. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik heb het beste met je voor, vriend. Sadece sana göz kulak oluyorum dostum. Sana arka çıkmaya çalışıyorum, kardeşim. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ja, jij en iedereen. Evet, sen ve diğer herkes... Evet, sen ve diğer herkes. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Een extreem aan elkaar gewaagde wedstrijd tussen de Amerikaanse en de Japanse computers. Finalde Amerikan ve Japon bilgisayarlar arasında son derece çekişmeli bir oyun oynanıyor. Finallerde, Amerikan ve Japon takımları arasında başa baş bir mücadele izliyoruz. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
De Amerikanen, geleid door Andrew Goode, hebben een licht positievoordeel. Programcı Andrew Goode'un önderliğindeki Amerikalıların ufak bir pozisyon avantajı var. Programcı Andrew Goode liderliğindeki Amerikalılar az da olsa avantajlı durumdalar. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
De Japanse pakt de loper van C5. Fil'i C5'e oynayarak Japonlar orta bölgenin kontrolünü ele geçirdi. Japonlar, fili c5'e oynayarak, merkezin kontrolünü ele geçirdi. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Hoe doet Andy het? Andy ne durumda? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Dat hang er van af, wat je van plan bent met Andy. Bu Andy için ne yapmayı planladığına göre değişir. Andy için ne tür planlar kurduğuna göre değişir. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Aan de ene kant, hij staat in de finale. Aan de andere kant... Bir taraftan finale çıktı, diğer taraftan... Bir taraftan finale kadar geldi, diğer taraftan... Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
krijgt de winnaar een militair contract. ...kazanan askeri bir anlaşma yapıyor. ...kazanan askeri bir anlaşma imzalayacak. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Militair contract. Meen je dat? Askeri mi? Askeri mi? Ciddi misin? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Wat gaan we doen? Ne yapacağız? Ne yapıyoruz? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Hard juichen voor de Japanners of anders vermoord Cameron Andy. Japon'un kazanmasını umacağız, yoksa Cameron onu öldürecek. Japonların kazanması için dua edeceğiz, yoksa Cameron onu öldürecek. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
De Amerikaanse computer berekent een antwoord. Amerikalıların bilgisayarı karşı hamleyi hesaplıyor. Amerikalıların bilgisayarı bir karşılık hesaplıyor. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Die loper op c5 heeft hem totaal stukgeslagen. C5'teki fil, vezir'i aldı. c5'deki fil, resmen onun canına okudu. Siyahları hamleye zorluyor. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Zwart zit helemaal in een zetdwang. Vertaling. Siyahlar tam bir Zugzwang durumunda. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
De Japanners hebben net hun dame verloren. Ze verkeren in grote problemen. Japonlar vezirini kaybetti. Japonlar vezirlerini kaybetti. Başları büyük belada. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Wat het was, was een leugen. Olanlar bir yalandı. Her ne idiyse, yalandı. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Een leugen. Yalandı. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Het valt af te lezen Af te lezen? Belli ediyorsun. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Het valt aan je af te lezen als je liegt. Evet, yalan söylediğinde bunu belli ediyorsun. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Weet je waarom je van me houdt, dat ga ik je vertellen. Beni neden sevdiğini biliyor musun Charley? Beni neden sevdiğini biliyor musun, Charley? Neden sevdiğini söyleyeyim. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Omdat ik niet die vrouw ben. Ik ben niet die jaloerse vrouw. Seviyorsun çünkü ben o kız değilim. Çünkü o kızlara benzemem. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik ben niet die onzekere vrouw. Ik ben niet die bekrompen vrouw. O güvensiz kız değilim. Kendine güveni olmayan kızlardan değilim. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Laat me niet zoals die vrouw zijn, door te liegen. Bu yüzden bana yalan söyleyerek beni öyle yapma. Evet, o yüzden bana yalan söyleyerek beni onlara benzetmeye kalkışma. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Als die vrouw nog in leven is en je hebt haar gezien... Eğer o kadın hayattaysa, eğer onu gördüysen... O kadın hayattaysa ve onu gördüysen... Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Dit is belangrijk. ...bu önemli bir şeydir. ...bu çok önemli. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Hier, in ons huis. In ons huis? Burada. Bizim evimizde. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
In ons huis? Wat wilde hij? Weet ik niet. Bizim evimizde mi? Ne istiyormuş? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik denk dat hij me wilde zien. Sanırım sadece beni görmek istedi. Sanırım sadece beni görmek istemiş. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Wat ga je eraan doen? Weet ik niet. Peki bu konuda ne yapacaksın? Bu konuda ne yapacaksın? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Het zijn voortvluchtigen. Het zijn gevaarlijke lui. Onlar kanun kaçağı Charley. Onlar kanun kaçağı, Charlie. Tehlikeli insanlar. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Sarah is niet gevaarlijk. Misschien niet de Sarah die jij kent. Sarah tehlikeli biri değil. Sarah tehlikeli biri değildir. Senin tanıdığın Sarah öyle olmayabilir. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Sarah Reese, maar Sarah Connor heeft een man vermoord. Ama Sarah Connor adam öldürdü. Sarah Reese midir nedir ama Sarah Connor bir adamı öldürdü. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Dat weten we niet Wat weten we? Bunu bilmiyoruz. Bunu bilmiyoruz. Öyle mi, peki ne biliyoruz? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Wat weet jij? Sen ne biliyorsun? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
De Japanners hopen op verdedigend spel, nadat ze hun dame hebben verloren. Vezirlerinin kaybından sonra Japonlar, ümitsizce karşı hamle yapabilmeyi umuyorlar. Japonlar, vezirlerini kaybetmelerinin ardından,... Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
De winst nadert voor de Amerikanen. Amerikalılar için zafer yakın gibi gözüküyor. Amerikalılar için zafer yakın görünüyor. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Andy Goode' computer controleerde het middengedeelte, maar lijkt ver van de winst. Andy Goode'un Türk'ü oyunun ortasında kontrolü ele geçirdi, Andy Goode'nin Türk'ü, oyunun ortalarında kontrolü eline aldı... Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Schaakmat. Een heftige gebeurtenis. De Japanners hebben gewonnen. Şah Mat. Şok edici bir hamle. Şah Mat. Her şey bir anda tersine döndü. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Het is voorbij. Andy heeft verloren. Bitti. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Maar het andere team... Ama diğer takım... Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ze hebben hun dame niet verloren, maar opgeofferd. Vezirlerini kaybetmediler feda ettiler. Veziri kaybetmediler, onu feda ettiler. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Net zoals bij de Byrne Fischer wedstrijd. Aynen Byrne Fischer maçındaki gibi. Tıpkı, Byrne Fischer karşılaşmasında olduğu gibi. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Byrne Fischer, 1956? Laat maar, het punt is... 1956'daki Byrne Fischer maçı? 1956'daki Byrne Fischer karşılaşması? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
dat de Turk is in vallen valt. Het is alsof hij ontgoocheld is. Türk tuzağa düştü? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Dus wat nu? Gaan we achter hen aan? Peki şimdi ne olacak? Peki şimdi ne olacak? Onların peşine mi düşeceğiz? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Nee, hun namen stonden niet in het onderduikadres. Hayır, onların isimleri karagâhta yoktu. Hayır, evdeki listede onların isimleri yoktu. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Andy' naam wel. Andy'ninki vardı. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Welke calculatie fout? Je zette de loper op E6 Ne hesaplama hatası? Fil'i E6'ya sen koydun Ona satranç öğretmemi söyledin ben de öğrettim. Hesaplama hatası mı? Fili e6'ya koyan sendin! Ona satranç öğretmemi istedin, ben de öğrettim. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Ik kan niet helpen als het stom is. Niemand wil Andy' programma nu. Eğer aptalsa ben bir şey yapamam! Aptalsa, ben ne yapabilirim? Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Dat ding is nogal gek. Bu şey çılgınca. Öyle bir şey çılgınlık olur. Yine de bir tehlike oluşturabilir. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Hij kan nog altijd een bedreiging vormen. Het kan altijd Skynet worden. O hala bir tehdit oluşturabilir. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
Het kan ook nog altijd Pong worden. Aynı zamanda Pong da olabilir. Terminator: The Sarah Connor Chronicles Queen's Gambit-2 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 158900
  • 158901
  • 158902
  • 158903
  • 158904
  • 158905
  • 158906
  • 158907
  • 158908
  • 158909
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact