• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 178113

English Turkish Film Name Film Year Details
I've always respected people like you, Senin gibi adamlara saygı duymuşumdur. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Let's do this, I won't tell anyone, not even Diego, Anlaşalım, ben kimseye söylemeyeceğim, Diego'ya bile. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
but we've all got to stay calmer, Ama hepimiz sakin olacağız. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
more relaxed, İyice rahatlayacağız. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
because nothin' happened. Çünkü hiçbir şey olmadı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
We'll stay another two days. İki gün daha kalacağız. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Is that a problem for you? Bu senin için problem olur mu? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Not at all. Olmaz. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
My first day of work, the maître takes me by the ear: İlk iş günümde, şef benim kulağımdan tuttu... Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
"In here, you see nothing, you hear nothing". ...ve "Burada hiçbir şey görmüyor, hiçbir şey duymuyorsun." dedi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
He did right! Wait. Doğru yapmış! Bekle. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
You have to know what it means to work at the Danieli. Danieli'de çalışmanın nasıl bir şey olduğunu bilmeniz gerekir. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
One slip and they kick you out. Bir hatada kıçına tekmeyi basarlar. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Three days later the maître grabs my ear again Üç gün sonra şef yine kulağımdan tuttu... Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
and says: "Here's the dwarf". ...ve "İşte cüce." dedi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
He was a real dwarf, maybe about 40. Gerçekten cüceydi, kırk yaşlarında falandı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
"Take him to the suite". "Onu süite götür." dedi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
A real sultan was in the suite! Gerçek sultan süitteydi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
As I take the dwarf to the suite, I wonder what he's going for, Cüceyi süite götürürken acaba onu ne yapacak diye merak ediyordum. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
maybe some game with the sultan's wives. Belki de karılarıyla oyun oynaması içindi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I get to the suite... Süite çıktığımda... Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
the doors open, and I see ...kapı açıldı ve sultanı gördüm... Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
the sultan, his wives and a rug spread out ...orada karıları, yere serilmiş halılar... Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
In the ring, two of the sultan's sons in their underwear Ringde sultanın çocuklarından iki tanesi iç çamaşırları giymiş... Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
who've begun a sort of wrestling with the dwarf. ...ve cüceyle güreşmeye başlamışlardı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
They sure beat on him! Onu dövüyorlardı! Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
The dwarf was trying to run... Cüce kaçmaya çalışıyordu. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
The Arabs do these things. Araplar böyle tuhaf şeyler yaparlar. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
The Arabs have nothing to do with it. Araplarla bir alakası yok. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
It's the hotel that makes you do strange things! Tuhaf şeyleri yaptıran oteldi! Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
He didn't even know how to cook then. O zamanlar pişirmeyi bile bilmiyordu. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Zero, couldn't do a fucking thing. Sıfır. Hiçbir şey yapamıyordu. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
So they have him do deliveries, cleaning, crap stuff. Bu yüzden onu dağıtıma, temizliğe falan verdiler. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Everything they said to do, he did. Söyledikleri her şeyi yaptı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
He worked twenty hours a day, Günde yirmi saat çalışırdı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
mute, he was learning. Sessizce öğrenmeye çalışırdı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
When we met, his wife and son had just died. Biz tanıştığımızda oğlu ve karısı yeni ölmüştü. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I don't know if you know that. Bunu bilip bilmediğinizi bilmiyorum. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
A car crash. Did you know that? Trafik kazası. Biliyor muydun? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Chef, we're talking about you. Şef, senden bahsediyorduk. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I was telling about when we were on the Baltic. Baltık'taki günlerimizi anlatıyordum. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
He ate berries, couldn't even boil an egg. Yumuşak meyvelerden nefret ederdi, yumurta bile haşlayamazdı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Now what a cook! Şimdi ise çok iyi aşçı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Tell them you ate berries. Onlara yemiş yediğini söyle. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Later, we were in Hamburg a couple of years. Daha sonra birkaç yıl Hamburg’da yaşadık. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
We worked in the restaurant of an old man from Palermo, Sergio. Sergio adında Palermolu yaşlı bir adamın restoranında çalıştık. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I learned he's still alive. Duydum ki hala yaşıyormuş. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
He's still alive! Hala yaşıyormuş! Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
What's the matter? Nothing! Bir sorun mu var? Yok. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
The wine's finished, come choose the one you like. Şarap bitti, gel istediğinden seç. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Choose whatever you like. İstediğini seç. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
There are German wines, Bunlar Alman şarabı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
French... Fransız. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Italian, French, German... I don't understand about wine. İtalyan, Fransız, Alman. Ben şaraptan anlamam. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
You're here! Demek buradasın! Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Pastor Bauer is dying, Papaz Bauer ölmek üzere, karısının kliniğe gitmesi gerek. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
You go, please. Sen gider misin, lütfen? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I can't do everything, Ben her şeyi yapamam. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I'm exhausted, I want to sleep. Çok yorgunum, yatacağım. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Alright, I'll go. Peki, ben giderim. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I'm going to the hospital, come with me, I have to talk to you. Ben hastaneye gidiyorum, benimle gel, konuşacaklarımız var. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
You're a priest, aren't you? Sen rahiptin değil mi? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Now that you're dying, you can talk to the Lord. Şimdi ölmek üzere olduğuna göre Tanrı'yla konuşabilirsin. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I've killed lots of times and He knows it. Uzun zaman önce çokça cana kıydım ve o bunu biliyor. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
He also knows I'd repented. Pişman olduğumu da biliyor. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I'd given up everything, Her şeyden vazgeçtim... Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
my family, people's respect, my son. ...ailemden, nüfuzumdan, oğlumdan. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I stayed hidden for 15 years, He gave me a new life. 15 yıl hayatımı gizlenerek yaşadım. Bana yeni bir hayat verdi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
You have to ask Him why He's come to take it back. Şimdi ona sorsana neden geri almak için geldi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Ask Him that. Ona bunu sorsana. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I already know why anyway. Ben sebebini zaten biliyorum. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
He doesn't give a fuck about helping people. İnsanlara yardım etmek umurunda bile değil. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Eduardo found me out. Eduardo beni öğrenmiş. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
What? He told me. Ne? Bana söyledi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
It's not your fault, I made the mistake. Senin bir suçun yok, bütün hata bende. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I should have made you think I was dead too. Ölü olduğuma seni de inandırmalıydım. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I'll talk to him and we'll leave tomorrow. Ben onunla konuşurum ve yarın ayrılırız. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Eduardo are you here? Eduardo, burada mısın? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
There's a bucket and rag back there. Arkada bir kovayla bez var. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Don't use too much detergent, or you'll make a mess. Fazla deterjan kullanma, yoksa berbat edersin. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Get moving. Hadi. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Go to Hamburg tomorrow, see Sergio at the "White Horse" restaurant. Yarın Hamburg’a git. "White House" restoranına git ve Sergio'yu gör. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I'll speak to him first. Ben önceden onunla konuşurum. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Tell him you need a job and a new document. Ona bir işe ve yeni kimliğe ihtiyacın olduğunu söyle. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Never call anyone, I'll call you. Hiç kimseyi arama, ben seni ararım. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Toss your cell phone and stay in Hamburg for a year. Cep telefonunu at, bir yıl Hamburg'da kal. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Shave, grow your hair and change jobs after a year. Saçını uzat ve bir yıl geçtikten sonra işini değiştir. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Don't trust anyone, especially Italians. Kimseye güvenme, özellikle de İtalyanlara. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Avoid them. Onlardan uzak dur. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Make no friends, Arkadaş falan edinme. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
work, go to bed early, you have to become a ghost. İşine bak, eve erken git, bir hayalet gibi olacaksın. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Leave tomorrow, if it all goes well, you'll have a peaceful life. Yarın ayrıl, her şey yolunda giderse huzurlu bir hayatın olur. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Claudio, what's this music? Claudio, bu müzik ne? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Your Italian friends have gone? İtalyan arkadaşların gitti mi? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Yes, last night. Evet, dün gece gittiler. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
I had a date with Eduardo, Eduardo ile randevum vardı. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
did he say anything to you? Sana bir şey söyledi mi? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Don't you have anything to do? Senin yapacak işin yok mu? Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
Yes, forgive me. Evet, affedersin. Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
If you should hear... Bir şey duyarsanız... Una vita tranquilla-1 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 178108
  • 178109
  • 178110
  • 178111
  • 178112
  • 178113
  • 178114
  • 178115
  • 178116
  • 178117
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact