Search
English Turkish Sentence Translations Page 179527
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
I am sorry about that. | Gitmenize üzülüyorum. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Thanks for everything, Moncho. God Bless you! | Her şey için teşekkürler Moncho. Tanrı sizi korusun. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Here are the lacking furnitures. | Şu berbat mobilyalara bak. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
They are in a such a poor condition! | Ne kadar kötü durumdalar! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Weird guy, my father! | Babam garip adammış! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
I think he has never set foot in here before. | Buraya adımını bile atmış değildir. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
What about in here? | Başka ne var burada? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
old curtains and hangings. | Eski perdeler ve öteberi şeyler işte. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
there must be nests of rats. | O zaman burası farelerle kaynıyordur. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Tell Me: you spend seven years serving my father... | Söylesene... Babama yedi yıl boyunca hizmet ettin... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Did he ever speak about me? | Benden hiç bahsetti mi sana? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
But he loved you, that's for sure. | Ama sizi seviyordu, buna eminim. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Otherwise, you would't be here. | Evet. Yoksa şu an burada olamazdınız. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
The chairs are alright. | Sandalyeler iyi durumda. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
If we cover that one, varnish it, | Eğer üzerlerini yeniden kaplayıp cila atarsak, | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
and it will be perfect. | mükemmel olurlar. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
And these bags? | Bu torbalarda ne var? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Plaster! It's absurd. | Alçı? Çok saçma. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
And there? | Ya şurada ne var? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Tomorrow, tell the foreman | Sabah ustabaşına söyle, | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
to come and get them. | gelip bunları buradan alsın. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Why do look at me like that? | Neden bana öyle bakıyorsun? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
You know what, Ramona? | Biliyor musun Ramona... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
If you tided up yourself a little, you could be pretty. | Kendine biraz baksan, çok güzel olacaksın... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Small teeth, fleshy lips. | Küçük dişler... Kırmızı dudaklar... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
What else could a man want? | Bir erkek başka daha ne ister ki? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
What about sitting here for a moment... | Şurada biraz oturalım mı... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Don Jorge is expecting you at 4 h at the notary. | Don Jorge sizi saat 4'te noterde bekliyor. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
You are reliable, I'm counting on you: keep an eye on them. | Sana güveniyorum, ben yokken onlara gözkulak ol. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Don't worry, I will. | Merak etmeyin, olacağım hanımefendi. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Bring Me a flute. I want to learn music. | Bana bir flüt alır mısınız? Flüt çalmayı öğrenmek istiyorum. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
They are going to hurt me. | Dişim çok ağrıyor. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
You will survive! | Merak etme, öldürmez. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Have a good trip, miss! | İyi yolculuklar hanımefendi. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Damned kid! | Lanet olası çocuk! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
I am not going to kill them! Considering what they are going through... | Onu öldürecek değilim! Ama düşünsene gidecek olduğu yeri... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
They would be better in paradise. | Cennette gidecek. Daha iyi olacak. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Put her in the sunlight, with her sister. | Onu dışarı çıkar biraz. Kardeşinin yanına götür. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
And now we are going to guzzle two roasted lambs! | Şimdi iki güzel kızarmış kuzu budu yenirdi! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Well if that it is suitable regarding the house... | Yani eve girip alalım mı diyorsun? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
And the girl? | Peki ya hanımefendi? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
She won't know anything about it. | Hiçbir şey anlamaz. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
If you insist... | Eğer ısrar ediyorsanız... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
It takes four hours. | 4 saatimizi alır almaz... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
We have plenty of time! | Zamandan bol neyimiz var! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
And what about that famous custard cream of yours? | Peki şu senin lezzettli kremalı bisküvilerinden de yapar mısın? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Why noy. | Neden olmasın? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Fine, go get me eggs and milk. | Tamam. Git biraz süt ve yumurta getir. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
I am taking care of the lambs. | Ben de kuzu butlarıyla ilgilenirim. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Well! We are alone. | Sonunda yalnız kaldık. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
So? Don't bother to work. | Ee? Çalışmak zorunda değiliz. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
You hide your schemes well. | Ne dümenler çeviriyorsunuz? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
I am the one in charge instead of Miss. I don't want any fuss in here. | Hanımefendi yokken sorumluluk benim. Hiçbir karışıklık istemiyorum. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
I'am talking to you... | Sana söylüyorum! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Why is the old fogey suspecting me? | Yaşlı bunak neden benden şüpheleniyor? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
MR. Zequiel, Refugio, come here! | Zequiel, Refugio buraya gelin! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Bloody women! How did you get in? | Lanet olası kadın! Oraya nasıl girdin? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
through a window. | Pencereden. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Come and take a look, there are treasures in here. | Gel gidip bir göz atalım. Hanımefendinin odasında hazine vardır. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
We are just having a look... | Tamam, şöyle bir bakacağız ama... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
But do not touch anything! | hiçbir şeye dokunmak yok! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
You southern dove. You are wounded! | Yaralısın demek. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Dove, | Adın ne güvercin? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
There you go! | Defol buradan! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Go away! Or I'll break your neck. | Defol! Gitmezsen boynunu kırarım! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Scumbags! | Bok çuvalları! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
I hope you'll catch my desease! | Umarım hepiniz hastalığımı kaparsınız! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
This lady that looks like our Miss, | Bu kadın, bizim hanımefendi Viridiana'ya çok benziyor. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
She was the women of that guy, the one that hung himself. | Bu kadın şu tablodaki adamın karısı. Hani şu kendini asan adamın. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Hang himself! Where do they get such ideas! | Kendini asmış demek. Böyle düşünceler niye olur bilirim... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Beeing that well off ... | Hali vakti yerinde olmaktan... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
It is because of asthma. Old rich bastards always get it. | Nefes darlığı yüzünden. Bütün zengin yaşlı pezevenklerde vardır. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
How luxurious! | Ne lüks ama! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Good God, Jesus, Marry, Joseph! | Yüce tanrım! Meryem, İsa, Joseph! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
What a superb tablecloth! | Ne muhteşem bir masaörtüsü! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Come on, let's display it! | Haydi açıp bakalım! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
That must be awfully expensive! At least a hundred box, no? | Çok pahalı olmalı! En azından bin peseta, değil mi? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
more than a thousand, you idiot. This is French lace. | Bin pesetadan fazladır, salak. Bu bir Fransız danteli. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Stop, we're going to damage it. | Bırakın artık, zarar vereceksiniz. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
We are not doing anything wrong. | Yanlış bir şey yapmıyoruz. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Smoking mister's tobacco, that's worse. | Tütün içmek. Zararlı olan şey bu bayım. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
MR. Zequiel is right. | Zequiel haklı. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
What if the servants arrive and catch us... | Ya uşaklar şimdi geri döner de bizi yakalarsalar? | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
They're only coming back tomorrow. The driver said so. | Yarına ancak dönerler. Şoför öyle söylüyordu. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
I won't die before having eaten on such fine a tablecloth! | O zaman... Bu kadar güzel bir masaörtüsü üstünde yemek yemeden ölmeyeceğim! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Don Zequiel, damn you! | Don Zequiel, tanrının cezası! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Swearing brings bad luck. | Küfretme! Küfretmek kötü şans getirir. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Don't worry, we'll wash it all. | Merak etme. Hepsini yıkarız. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Pass me the bottle! | Şişeyi uzat. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Tell us, Don Amalio... | Söylesene Don Amalio... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Too much squawking in here! We cannot hear one another! | Çok fazla gürültü var burada! Kimse kimseyi duymuyor! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Let Don Amalio speak! | Bırak da Amalio konuşsun! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Please, tell us MR. Amalio... | Anlat bize Amalio... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
The both of us were begging under the porches. | İki kişi kapı önlerinde dileniyorduk. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Only near loaded churches. | İnsanlar kiliseye gidiyordu. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
And some women... | Ve bazı kadınlar... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
passed by and we could smell their perfumes. | önümüzden geçip gidiyordu, parfümlerinin kokularını alıyorduk. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
That's too bad: beeing able to smell but not to touch. | Bu çok kötü; koklayabilirsin ama dokunamazsın... | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
But since then, you don't get along anymore... | Madem öyle, birbirimizi yemeyi bırakalım. | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |
Shut your mouth! Another question! | Kapa çeneni! | Viridiana-2 | 1961 | ![]() |