Search
English Turkish Sentence Translations Page 183644
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Stage fright | Sahne korkusu! | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| An obvious phoney | Sahte. Bir bakışta anlaşılıyor. | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| I'd have you busted. No warrant, violation of domicile... | İzleseydiniz öğrenirdiniz. Deliğe tıkılmanız işten değil: kilit kırma, konuta tecavüz... | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| I am rather impatient by nature | Sonra da olabildiğince çabuk olsun diye ekledim. | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| Do you think that real cops can't fall in love? | Peki, bir aynasız sizin deyiminizle aşık olamaz mı? | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| You must be kidding! | Avcunuzu yalayın! | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| Unclasp, unclothe: Opposite of "Clothe" | Peki ya soyunmak? Soyunmaya bakalım... | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| "Unclothe" Get it? UNCLOTHE! | İşte! O da aynı! Demek soyunun deniyor! İyi ya! | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| Look again. I'm a copper | Bi dakka! Kanatlarıma bakın, ben aynasızım! | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| Gabriel, I hereby proclaim and decree, | Burada açıkça ilan ediyorum ki... | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| ...That's the life! | ...işte hayat bu! | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| You're kind. Chilrden are heartless | Siz çok iyisiniz. Çocuklar taş yüreklidir, herkes bilir. | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| To hell with cops! | Bütün polisler cehenneme! | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| Too stupid. I, who have high yield investments | Saçma. Sürekli akarlarım vardı benim. | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| An idiot at that | Öyle de salak ki! | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| Bye Albert | Hoşçakal Albert! | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| So, did you have fun? | Nasıl, iyi eğlendin mi? | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| So so. See the metro? | Şöyle böyle. Metroyu gördün mü? | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| I grew up some | Yaşlandım. | Zazie dans le metro-1 | 1960 | |
| Here we see the seals heading upstream. This is unheard of this time of year. | Gördüğümüz foklar akıntıya karşı yüzüyor. Yılın bu zamanında duyulmamış bir şey.. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Now, we take you to Yokohama. | Şimdi sizi Yokohama’ya götürüyoruz. | Zebraman-1 | 2004 | |
| People are discovering a lot of strange things lately, including oversize fish. | İnsanlar son günlerde oldukça garip şeyler keşfediyor,büyük boyutlarda balıklar gibi. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Also, reports of kidnappings and rape are on the rise.... | Ayrıca tecavüz ve çocuk kaçırma haberleri çok fazla... | Zebraman-1 | 2004 | |
| That's some weird stuff. | Bu çok garip. | Zebraman-1 | 2004 | |
| The world sure is crazy. | Dünya deliriyor. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Ya know... | Biliyor musun... | Zebraman-1 | 2004 | |
| l need another drink. | Bir içkiye daha ihtiyacım var. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Please stop it. | Lütfen dur artık. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Save some for the other customers. | Birazda diğer müşterilere bırak. | Zebraman-1 | 2004 | |
| There aren't many other customers. | Başka müşteri yok ki | Zebraman-1 | 2004 | |
| l'm always right. Remember that. | Ben her zaman haklıyım.Bunu unutma. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Human like lifeforms have been spotted. | İnsana benzer hayat formları bulundu. | Zebraman-1 | 2004 | |
| lt's only between us. | Bu sadece bizim aramızda. | Zebraman-1 | 2004 | |
| This is difficult. We're not ''ultra police''. | Bu çok zor. Biz "ultra polis" değiliz. | Zebraman-1 | 2004 | |
| America has had reports of similar sightings. | Amerika’da da buna benzer olaylar var. | Zebraman-1 | 2004 | |
| No one knows for sure what they are. | Kimse kesin olarak ne olduklarını bilmiyor. | Zebraman-1 | 2004 | |
| You believe it? | Buna inanıyor musun? | Zebraman-1 | 2004 | |
| Our defense force is ordered to investigate these incidents. | Savunma kuvvetlerimiz bu olayın araştırılmasını emretti. | Zebraman-1 | 2004 | |
| We cannot panic the public, so all investigations must be in secret. | Halkı panikletmemek için araştırmayı gizli tutmalıyız. | Zebraman-1 | 2004 | |
| We're leaving it to the two of you to solve the case. | İkinizi bu davayı çözmek için görevlendireceğiz. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Oikawa san... | Oikawa san... | Zebraman-1 | 2004 | |
| You won't have much backup in the field. | Seni destekleyecek fazla insan olmayacak. | Zebraman-1 | 2004 | |
| l feel like an idiot. | Kendimi aptal gibi hissediyorum. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Super Power Sentai! | Super Sentai Gücü! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Aleki Thunder! | Aleki Thunder! | Zebraman-1 | 2004 | |
| But, l'm your mother! | Ama ben senin annenim! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Damn you. l'll get you now. | Kahrol. Seni şimdi haklayacağım. | Zebraman-1 | 2004 | |
| l won't allow you to do what you want! | İstediğini yapmana izin vermeyeceğim! | Zebraman-1 | 2004 | |
| What was all that? | Bu olanlar da ne? | Zebraman-1 | 2004 | |
| Whatever... | Her neyser... | Zebraman-1 | 2004 | |
| Ota, it hurts. lt hurts. | Ota, acıtıyor. Acıtıyor. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Please stop it. | Lütfen dur. | Zebraman-1 | 2004 | |
| lt's camouflage. | Bu kamuflaj. | Zebraman-1 | 2004 | |
| lt's weird for two men to be in the same apartment. | İki erkeğin aynı dairede kalması biraz garip. | Zebraman-1 | 2004 | |
| This is less suspicious. | En az şüphe çekici olan bu | Zebraman-1 | 2004 | |
| Ah, now l understand. | Ah, şimdi anladım. | Zebraman-1 | 2004 | |
| l'll be more careful. | Daha dikkatli olacağım. | Zebraman-1 | 2004 | |
| What a dump! | Ne salak! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Give me the lunch. | Yemeği bana ver. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Please don't do anything weird. | Lütfen garip bir şey yapma. | Zebraman-1 | 2004 | |
| No worries. No worries. | Endişelenme. Endişelenme. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Are our orders here? | Emirlerimiz burada mı? | Zebraman-1 | 2004 | |
| Yes, it's here. | Evet burada. | Zebraman-1 | 2004 | |
| The alien lifeform in Yokohama gives off a certain sound wave.... | Yokohama’da bazı ses dalgalarıyla birlikte yayılan yabancı bir yaşam formu bulunmuştur... | Zebraman-1 | 2004 | |
| Skip that. | Onu geç. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Do you have a girlfriend now?. | Şu anda bir kız arkadaşın var mı? | Zebraman-1 | 2004 | |
| Yes, l do. | Evet,var. | Zebraman-1 | 2004 | |
| lt gives off a wave.... | Sesle yayılıyor... | Zebraman-1 | 2004 | |
| Enough of that. | Yeter artık. | Zebraman-1 | 2004 | |
| What do we do when we detect the wave? | Peki ses dalgasını bulduğumuzda ne yapmalıyız? | Zebraman-1 | 2004 | |
| Call headquarters. | Merkezi aramalıyız. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Calling headquarters. | Merkezi arıyorum | Zebraman-1 | 2004 | |
| l have a girlfriend now. Really. | Şu ana bir kız arkadaşım var gerçekten. Gerçekten. | Zebraman-1 | 2004 | |
| We've been dating for one year. | 1 yıldır çıkıyoruz. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Please wait for love. | Lütfen aşkım için bekle. | Zebraman-1 | 2004 | |
| This evening in Yokohama, a criminal wearing a crab mask..... | Bu akşam Yokohama’da, yengeç maskesi takan bir suçlu... | Zebraman-1 | 2004 | |
| ls it good, Kazuki? | İyi değil mi, Kazuki? | Zebraman-1 | 2004 | |
| Starting today, l will be your regular teacher. | Bu günden itibaren sizin öğretmeniniz ben olacağım. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Your father is your teacher! ldiot! | Babası aynı zamanda öğretmeni!Salak! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Pathetic! Pathetic! | Manyak! Manyak! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Cut the crap! Pathetic! Get lost! | Saçmalığı kes! Manyak! Kaybol! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Kazuki.... | Kazuki... | Zebraman-1 | 2004 | |
| Just give me more time. | Sadece bana biraz daha zaman ver. | Zebraman-1 | 2004 | |
| But l.... | Ama ben... | Zebraman-1 | 2004 | |
| lt will all work out in time. | Her şey zamanla düzelecek. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Wadda ya mean ''out''? | "Dışarı" mı demek istiyorsun? | Zebraman-1 | 2004 | |
| You still have chores to do. | Hala yapılacak işlerin var. | Zebraman-1 | 2004 | |
| l'm telling you you can't go out. lt's a school night. | Sana söylüyorum gidemezsin. Yarın okul var. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Let me give you some money.... | Sana biraz para vereyim... | Zebraman-1 | 2004 | |
| Thanks. l'm going. | Teşekkürler. Gidiyorum. | Zebraman-1 | 2004 | |
| You're home early.... | Eve erken döndün... | Zebraman-1 | 2004 | |
| What a pain..... | Ne acı... | Zebraman-1 | 2004 | |
| No one listens.... | Kimse dinlemiyor... | Zebraman-1 | 2004 | |
| Midori is at that age.... | Midori tam çağında... | Zebraman-1 | 2004 | |
| l guess it can't be helped. | Sanırım bunun ona bir yararı yok. | Zebraman-1 | 2004 | |
| Black and White Ecstasy! | Siyah beyaz mutluluk! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Zebraman! | Zebra Adam! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Zebra Screeeew Punch! | Zebranın vidalayıcı yumruğu! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Zebra Back Kick! | Zebra tekmesi! | Zebraman-1 | 2004 | |
| Zebra Bomber! | Zebra Bombası! | Zebraman-1 | 2004 |