English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 4280
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Yes, sir. Of course. | Evet, anlaşıldı. Anlaşıldı. | Another Family-1 | 2014 |  |
| Thank you for today, supervisor Kim. | Bugün için teşekkürler, Şef Kim. | Another Family-1 | 2014 | |
| Deputy supervisor as well. | Müfettiş gibisiniz. | Another Family-1 | 2014 | |
| You worked hard too. | Bugün çok çalıştınız. | Another Family-1 | 2014 | |
| How about a round of drinks? | Bir tur içmeye ne dersiniz? | Another Family-1 | 2014 | |
| Jong dae's grown up, luring drinks to his seniors. | Jong dae büyümüşte bize içki ısmarlıyor. | Another Family-1 | 2014 | |
| Dude, I'm not a rookie anymore. | Sunbae, ben artık çaylak değilim. | Another Family-1 | 2014 | |
| Deputy supervisor. | Şefim. | Another Family-1 | 2014 | |
| You got a rash. | Döküntünüz var. | Another Family-1 | 2014 | |
| A shot of soju will make that go away. | Tek dikişte soju size iyi gelecektir. | Another Family-1 | 2014 | |
| Jong dae, seriously! | Jong dae, cidden! | Another Family-1 | 2014 | |
| Supervisor's not feeling well. | Şef iyi hissetmiyor. | Another Family-1 | 2014 | |
| You look worse, idiot! | Asıl sen kötü görünüyorsun, saf! | Another Family-1 | 2014 | |
| Let's go for a drink without him. | Onsuz içmeye gidelim. | Another Family-1 | 2014 | |
| Sir, you can't exclude me! | Şefim, bensiz gidemezsiniz. | Another Family-1 | 2014 | |
| 'Clean room, where not even an eyelash is exposed'. | “Temizlik odasında bir kirpik bile bulunmaz.” | Another Family-1 | 2014 | |
| '1 m of dust per 1 square feet'. | “Metrekare başına düşen toz.” | Another Family-1 | 2014 | |
| 'Finding leukemia causing substance... is impossible'? | “Burada lösemiye yol açan maddelerin bulunması imkansız.” | Another Family-1 | 2014 | |
| How can you see carcinogen?! | Kanserojen maddeleri nasıl görebilirsin ki? | Another Family-1 | 2014 | |
| 'State of the art facility, fully automated processes'. | 'Tesis tamamen otomatik, her şeyi yerli yerinde'. | Another Family-1 | 2014 | |
| They swapped out everything. | Her şeyi değiştirmişler. | Another Family-1 | 2014 | |
| How can the media do this to us? | Medya bize bunu nasıl yapabilir? | Another Family-1 | 2014 | |
| Jinsung is the biggest advertiser, can't bite the hand that feeds them. | Jinsung büyük reklam veren bir şirket. Onlar ekmek yedikleri eli ısırmazlar. | Another Family-1 | 2014 | |
| I thought all news were real. | Haberleri gerçek olur sanıyordum. | Another Family-1 | 2014 | |
| Can I help you? | Nasıl yardımcı olabilirim? | Another Family-1 | 2014 | |
| I'm... here to see the labor lawyer. | Ben... avukat görmek istiyorum. | Another Family-1 | 2014 | |
| Yes, I'm the lawyer. | Evet, ben avukatım. | Another Family-1 | 2014 | |
| I came across your phone number while researching. | Araştırırken telefon numaranızı buldum. | Another Family-1 | 2014 | |
| My husband got leukemia while working at Jinsung... | Kocam Jinsung da çalışırken lösemi oldu. | Another Family-1 | 2014 | |
| He died waiting for his bone marrow transplant... | Kemik iliği nakli beklerken hayatını kaybetti. | Another Family-1 | 2014 | |
| He was 32, we have 2 kids... | 32 yaşındaydı ve iki çocuğumuz var. | Another Family-1 | 2014 | |
| What did Jinsung say? | Jinsgun ne dedi peki? | Another Family-1 | 2014 | |
| They blamed him, said it wasn't work related. | Onları suçladım fakat işleri ile bir ilgisi olmadığı söylediler. | Another Family-1 | 2014 | |
| Fuckers, they should be chopped up | O şerefsizleri evire çevire dövüp köpeklerin önüne atmak gerek. | Another Family-1 | 2014 | |
| What do you do? | Siz hangi işle meşgulsünüz? | Another Family-1 | 2014 | |
| I work at a daycare. | Ben bir kreşte çalışıyorum. | Another Family-1 | 2014 | |
| That's where I worked. | Önceden çalıştığım yer burası. | Another Family-1 | 2014 | |
| Sorry? But... that's... | Efendim? Ama... bu... | Another Family-1 | 2014 | |
| So, you know about semiconductors? | Yani yarı iletkenler hakkında bilginiz var mı? | Another Family-1 | 2014 | |
| Of course, I worked there for 10 years. | Elbette, orada on yıl çalıştım. | Another Family-1 | 2014 | |
| An informant! | Bir muhbir! | Another Family-1 | 2014 | |
| 23 now. She's got leukemia. | 23 yaşında lösemi oldu. | Another Family-1 | 2014 | |
| What do you do, ma'am? | Siz hangi işle meşgulsünüz? | Another Family-1 | 2014 | |
| I work at a school cafeteria. | Bir okul kantininde çalışıyorum. | Another Family-1 | 2014 | |
| And the treatments so far? | Ve tedavi nedeniyle uzaklaştınız. | Another Family-1 | 2014 | |
| 5 cancer therapies and bone marrow transplant. | 5 kemoterapi geçirdi ve ilik nakli oldu. | Another Family-1 | 2014 | |
| Were you satisfied with the salary? | Ücretten memnun kalmış mıydınız? | Another Family-1 | 2014 | |
| We got $800 base salary. | 800 dolar aldık. | Another Family-1 | 2014 | |
| What? That's all? | Ne? O kadar mı? | Another Family-1 | 2014 | |
| There were work incentives, so we received bonuses. | Çalıştığımız zamanlarda bazen ikramiye de alırdık. | Another Family-1 | 2014 | |
| They encouraged competition between teams, | Daha dazla çalışmamız için takımlar arasında rekabete teşvik ederlerdi. | Another Family-1 | 2014 | |
| So we often worked without safety gears. | Bu yüzden güvenlik tertibatı olmadan çok çalıştık. | Another Family-1 | 2014 | |
| You poor thing... | Zavallı şey... | Another Family-1 | 2014 | |
| Her dad lost his will to live after she got diagnosed. | Hastalığın teşhis edilmesinden sonra babası yaşama isteğini kaybetti. | Another Family-1 | 2014 | |
| He just drinks... | Sadece içiyor... | Another Family-1 | 2014 | |
| I don't know how we'll go on... | Nasıl devam ederiz bilmiyorum. | Another Family-1 | 2014 | |
| Mom, you're crying again. Come here. | Anne, gene ağlıyorsun. Gel buraya. | Another Family-1 | 2014 | |
| It's okay, mom, I'll be okay soon. | Sorun yok anne. Her şey yoluna girecek. | Another Family-1 | 2014 | |
| My child starved to death. | Çocuğum açlıktan öldü. | Another Family-1 | 2014 | |
| She couldn't swallow the food... | Yemekleri yutamadı... | Another Family-1 | 2014 | |
| She only pretended to eat. | Sadece yiyormuş gibi davrandı. | Another Family-1 | 2014 | |
| Cancer treatment caused mouth sores. | Kanser tedavisi ağız yaralarına neden oldu. | Another Family-1 | 2014 | |
| It's a difficult disease. | Bu çok zor bir hastalık. | Another Family-1 | 2014 | |
| Sometimes I'm glad that... she died so quickly. | Bazen hemen ölmediği için teşekkür ediyorum. | Another Family-1 | 2014 | |
| It ain't easy for healthy people to get cancer. | Kanseri atlatıp sağlıklı olmak hiç kolay değildir. | Another Family-1 | 2014 | |
| Shouldn't years of drinking and smoking cause it? | Uzun yıllar sigara ve alkol kullanamazlar. | Another Family-1 | 2014 | |
| People still work in the same condition. | İnsanlar hâlâ aynı şartlar altında çalışıyor. | Another Family-1 | 2014 | |
| The company turned a blind eye. | Fabrikada herkes bu şartlara boyun eğmiş. | Another Family-1 | 2014 | |
| Says it's not their fault. | Asla kendi hataları olduğunu söylemiyorlar. | Another Family-1 | 2014 | |
| They'll get cancer soon or later. | Şimdi veya sonra oradaki herkes zamanla kanser olabilir. | Another Family-1 | 2014 | |
| In 10 years, I was told only once to never touch a chip with bare hands. | Çalıştığım on yıl boyunca, bana sadece çiplere çıplak elle dokunmamı söylediler. | Another Family-1 | 2014 | |
| By my colleague. | İş arkadaşlarıma da. | Another Family-1 | 2014 | |
| Doesn't the safety suit protect you at all? | Hepiniz için güvenli bir oda var mıydı? | Another Family-1 | 2014 | |
| It's not even waterproof. It soaks in all the chemicals. | Su geçirmez değiller. Hatta kimyasallar bulaşıyor. | Another Family-1 | 2014 | |
| Know what the main cause of contamination in a clean room is? | Temiz odaların kirlenmesinin ana nedeni nedir? | Another Family-1 | 2014 | |
| It's us, humans. | Biz, insanlar. | Another Family-1 | 2014 | |
| Cough, sweat, breath... Particles are contained in them. | Öksürük, ter, nefes. Parçacıklar hep bunların içinde. | Another Family-1 | 2014 | |
| The suit is designed to protect the chips. | Odalar çipleri korumak için tasarlanmış. | Another Family-1 | 2014 | |
| I suffer from non Hodgkin lymphoma. | Ben non Hodgkin lenfoma hastasıyım. | Another Family-1 | 2014 | |
| What chemicals did you work with? | Kimyasallar ile çalıştınız mı? | Another Family-1 | 2014 | |
| TCE, trichloroethylene. | TCE, trikloroetilen. | Another Family-1 | 2014 | |
| TCE... is known as a carcinogen. | TCE... kanserojen olarak bilinir. | Another Family-1 | 2014 | |
| We had no idea at the time. | Bizim bu zamana kadar hiçbir fikrimiz yoktu. | Another Family-1 | 2014 | |
| The company didn't tell us either. | Fabrika bize bunları anlatmadı. | Another Family-1 | 2014 | |
| I started working in '92, for 6 years. | Ben 92 senesinde başlayıp 6 yıl çalıştım. | Another Family-1 | 2014 | |
| I have acute myelocytic leukemia. | Ben de avkut miyeloid lösemi var. | Another Family-1 | 2014 | |
| I dipped cotton swabs with TCE and worked with it, | Günde yaklaşık 100 200 tane pamuğu TCE'ye daldırırdım. | Another Family-1 | 2014 | |
| It stenched quite a bit. But we couldn't ventilate. | Çok az nefes alabilirdik. Hava alacak yer olmazdı. | Another Family-1 | 2014 | |
| For the fear of dust coming in. | Sürekli toz kokusu gelirdi. | Another Family-1 | 2014 | |
| SEMICONDUCTOR PLANT WORKERS ARE DYING! | YARI İLETKEN FABRİKRASI İŞÇİLERİ ÖLDÜRÜLÜYOR! | Another Family-1 | 2014 | |
| He's digging his own grave. | Kendi mezarını kazıyor. | Another Family-1 | 2014 | |
| Is he so desperate to follow his kid? | Umutsuzca çocuğunu mu takip ediyor? | Another Family-1 | 2014 | |
| Strategic Planning team Sorry, my son. | Strateji Planı Takımı. Özür dilerim, oğlum. | Another Family-1 | 2014 | |
| Can't go home again today. | Bugün eve gidemem. | Another Family-1 | 2014 | |
| We're used to it. | Buna alıştık artık. | Another Family-1 | 2014 | |
| Yes, this is Lee Bo geun. | Evet, ben Lee Bo geun. | Another Family-1 | 2014 | |
| We're on standby, as per your order. | Siparişlerinizi bekliyoruz. | Another Family-1 | 2014 | |
| We're on our way. | Şuan yoldayız. | Another Family-1 | 2014 | |
| 3, 2, 1... | 3, 2, 1... | Another Family-1 | 2014 | |
| The expiration date JUST passed. | Son kullanma tarihi geçmiş. | Another Family-1 | 2014 | |
