Search
English Turkish Sentence Translations Page 7767
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
It's effective. | Vurucu olmuş. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Mm, I can see that. | Orası bariz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What I cannot see is how Charles Vane alone was clever enough | Anlamadığım nokta Charles Vane'in bunu nasıl kendisinin ada... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Are you suggesting he had help in crafting his reply? | Cevabını yazmasına yardım ettiğimi mi ileri sürüyorsun? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Did he? | Ettin mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Were I to have aided Captain Vane against your efforts, | Sana karşı Kaptan Vane'in tarafını tutsam... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
helped him move into a more favorable position last night, | ...ve onu daha avantajlı bir konuma getirsem... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
what would such a move say about the trust you and I are supposed to share? | ...böyle bir hareket aramızdaki güveni ne noktaya sürüklerdi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I believe I was clear yesterday about the danger he represents | Dün, yarattığı tehdit ve o hisardan indirilmesinin gerekliliği... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Though you conveniently omitted the part | Nedense hisarda taş üstüne taş bırakmamak için İspanyol savaş... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Your refusal to acknowledge the urgency | Durumun vahameti ve bana katılmayışından ötürü elimde başka seçenek kalmadı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But to do what? Disregard our partnership? | Ne yapmak için kalmadı? Ortaklığımıza gölge düşürmek için mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Ignore the resources and influence and trust I have invested in you? | Sana yaptığım yatırımı silip atman için mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
This isn't personal. | Sana tavır almıyorum ki. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
It's too important for that. | İşi kişiselleştirmeyeceğim kadar ciddi bir mesele bu. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
All right, then. | Pekala. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What is it you wish to accomplish here? | Ne başarmayı umuyorsun o zaman? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
To see him removed from the fort. | Onu o hisardan indirmeyi. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Then this is a stupid fucking way of going about it. | O zaman geri zekalıca bir yöntem seçmişsin demektir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
He'll never voluntarily leave if he thinks it will show weakness to do so. | Bunun bir zaaf doğurduğunu düşündüğünü sürece oradan isteyerek inmez. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You want him out, here's how you do it. | Onu hisardan indirmek istiyorsan şöyle indireceksin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You move this ship. You allow him to save face on this score. | Gemiyi körfezden çek. İşin altından kalktığını sansın. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And then you and he and I sit down at a table and we sort it out. | Sonra bir masa etrafında toplanıp duruma çözüm bulalım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Eleanor, I don't care if he leaves voluntarily. | Eleanor, istese de istemese de inecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
If I give up this position, I will never regain it. | Şu anda cayarsam bir daha bu noktaya gelemem. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And without this position, the decision is his and his alone. | Bu noktada bulunamıyorsam da yalnızca onun borusu öter demektir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
No, I simply cannot risk that. | Böyle bir tehlikeyi göze alamam. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Not with what's at stake. | İşin ucunda olanları düşününce asla olmaz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You are talking about rendering this bay, | Körfezi korumasız bırakmaktan söz ediyorsun. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
rendering Nassau completely unprotected. | Nassau'yı korumasız bırakmaktan. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I know! | Farkındayım! | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And I am perfectly aware of the danger that presents. | Bunun yarattığı tehlikelerin de farkındayım! | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But when it comes to Charles Vane, you and I simply do not see him in the same way. | Ancak mesele Charles Vane olunca ikimiz de farklı açılardan meseleye bakıyoruz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Now, if you can see a way, | Hisarı devre dışı bırakmadan bu işi çözmenin... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I would love to hear it. | ...seve seve kulak veririm. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
If you think that he will hear reason. | Mantığın sesine kulak vereceğine ihtimal veriyorsan. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Not with you holding a gun to his head. | Kafasına silah dayadığın müddetçe dinlemez. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Then I suggest you talk to him. | O zaman onunla oturup konuşmanı tavsiye ederim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Because one way or another, he is leaving that fort. | Çünkü öyle veya böyle o hisardan inecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And right now my way is the only way | Ve şu anda bunu sağlamanın en kesin yolu benim yolum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
My name is Charles Vane and you are now my guest. | Adım Charles Vane. Burada benim konuğum olarak bulunuyorsun. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
As such, no harm will come to you as long as you do exactly as I say. | Söylediklerimi yerine getirsen saçının teline dahi zarar gelmez. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The other one, he said no talking. | Diğeri... Konuşma demişti. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Captain Low? | Kaptan Low mu? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You don't need to worry about him anymore. | Onu kafana takma artık. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
How can you be sure? | Nasıl bu kadar emin konuşuyorsun? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I cut his head off. | Kafasını kestim de ondan. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Good. | İyi olmuş. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Now, your father is Lord Peter Ashe, | Baban Lord Peter Ashe değil mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
governor of the Carolina colony. Is that right? | Carolina Sömürge Valisi. Haksız mıyım? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What is the total value of his estate? | Malikanesinin toplam değeri ne kadar? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
How many rooms in his house? How many slaves? | Kaç odalı konağı? Kaç kölesi var? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Honestly, I don't know. Haven't seen him in years. | Gerçekten bilmiyorum. Yıllardır görmedim onu. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I've been at school in London. | Londra'da okuyordum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Are you close with him? | Aranız iyi mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I'm asking if there's any reason I should expect | Hayatına zarar gelmesin diye fidye... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You're asking if he loves me? | Beni sevip sevmediğini soruyorsun. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
He'll pay you what you ask. | Talep ettiğin parayı ödeyecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Can you write? | Yazabilir misin? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Then write the following. | Yaz öyleyse. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You're a prisoner of the pirate Captain Charles Vane. | Korsan Kaptan Charles Vane'in tutsağısın. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Your ransom, should your father ever wish to see you alive again, | Eğer seni diri olarak görmek istiyorsa ödeyeceği fidyenin miktarı... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
is £250,000. | ...250 bin sterlin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The next contact I'll make will be to arrive | Seninle Charlestown Limanı'na vardığımızda... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
in Charlestown harbor with you in my possession. | ...onunla irtibata geçeceğim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
If I sense a trap or my demands are unmet, | Tuzak kokusu olursam yahut da taleplerim karşılanmazsa... Aylar öncesinde Kaptan Flint ve Racham anlaşmayı yaptıklarında... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I'll kill you and throw your body into the bay. | ...seni öldürüp cesedini körfeze atacağım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
She's writing the letter now. | Mektubu yazıyor. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I want it on its way to Charlestown | Burada yarın her ne yaşanacaksa artık onlar... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Friends from the beach. | Sahilden arkadaşlar. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
They have pledged their services to Captain Vane | Hisara karşı hamle yapılmasın diye Kaptan Vane'e gönüllü... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
It seems his pronouncement has had the intended effect. | Anlaşılan duyurusu fazlasıyla etkili olmuş. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And 40 men becomes 60 | Adam sayısı 40'tan 60'a çıktı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
and the fight ahead only gets bloodier. | Kavga daha başlamadan dişli bir hal aldı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Then get out there. Sit with the captains. | O zaman çık sahile. Kaptanlarla oturup konuş. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Talk some sense into them. | Akıllarını başlarına devşir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Tell them that it's their ships and cargo | İşine öyle geldiğinde ilk el atacağı yerin onların gemisi ve yükü olduğunu anımsat. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I'll get to the beach. Appeal directly to the crews. | Ben de çıkacağım sahile. Doğrudan tayfalarla irtibat kuracağım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
If we can stop anyone else from going up there, | Hisara daha fazla adamın çıkmasına mani olursak... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
we can keep this from getting out of hand. | ...bu işi kontrol altında tutabiliriz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Can I assume when you say you'll go to the beach | Sahile çıkacağını söylerken aslında beni postalayacağını varsaymakta haksız mıyım? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
All right, then. | Ambarda 70 adet porselen tabak var. Madem öyle iş başına. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Why do you think they went up that hill? | Neden hisara çıktılar dersin? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Beg your pardon? | Anlamadım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
If we're to stop any more men from joining his side, | Safına daha fazla adam katmasını istemiyorsak... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
isn't it a prerequisite that we try and understand | ...ona katılanların kafa yapısını çözmemiz büyük önem arz etmez mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Sorry, are you asking my opinion? | Kusura bakma. Sen şimdi bana akıl mı danışıyorsun? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I suppose one could argue that it's simple fear. | Korktukları için diyebiliriz pekala. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Their fear of losing the fort | Hisarı kaybetme korkusu... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
being greater than their fear of Vane remaining in it. | ...Vane'in hisarda kalmasının yarattığı korkudan baskın çıkıyor. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But then again, | Elbette... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
it's possible this has nothing to do with the fort. | ...meselenin hisarla hiç de ilgili olmayabilir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Nor with Vane. | Hatta Vane ile. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Perhaps it's just them expressing their opinions about you. | Belki de sana karşı duruyorlardır. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
So you think that they see me | Ne yani beni bu öykünün... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
as the villain in this particular story? | ...kötü adamı olarak mı görüyorlar? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I think that would explain their decision, yes. | Kafa yapılarını özetlemiş oluruz bence. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And you? What do you think? | Ya sen? Sen ne düşünüyorsun? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You see me as the villain here? | Sence de ben bu öykünün kötü adamı mıyım? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I see you as the agent most likely | O sahildeki altından payıma düşeni almam... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |