Search
English Turkish Sentence Translations Page 7770
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
If those feeling were expressed right now, | Baktığı gibi davranmaya kalkarsa... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
it could spoil whatever chances we have to retrieve the Urca gold. | ...Urca altınına giden yolda tüm ümitlerimizi suya düşürür. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Where is this? | Burası da neresi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
It's all right. You made it home. | Geçti, geçti. Artık evdesin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Get... Gates. | G Gates'i getirin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Featherstone and Idelle? | Featherstone'la Idelle mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Max told me. Ah. | Max anlattı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Been in there going on three hours. | 3 saattir oradan çıkmadılar. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Do you think she can do it? | Sence başarabilir mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Swing him our way? | Onu yanımıza çekebilir mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I think I have underestimated my last whore | Şu son bir haftada olanları düşünürsek denk geldiğim... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I've put a lot of bodies in the ground for you, haven't I? | Senin için bir sürü adamın leşini yere serdim değil mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Watched your back. | Arkanı kolladım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Cleaned up your messes. | Pisliğini temizledim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Carried out your plans. | Planlarını uyguladım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I didn't always understand. | Bazılarını anlamadığım halde. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Didn't always agree. | Bazılarına katılmadığım halde. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But I did it. | Yine de yaptım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Some fucked up, awful shit 'cause I knew you needed it done. | Yapılması gerektiğini bildiğim bir sürü boktan işi yaptım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I don't think the night you had last night | Sızlanıp durduğun dün gecenin bunların yanında lafı olacağını bile sanmıyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I know you know this is significantly more complicated | Bu durumun başkalarıyla düşüp kalkmaktan çok... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I know she's dangerous. | Tehlikeli olduğunun farkındayım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Especially to me. | Özellikle de benim için. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I ain't in my right head about her. | Ona karşı boş değilim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
She knows it. | O da bunu biliyor. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And it ain't hard to imagine her intent | Bizi birbirimize düşürmek isteyebileceğini de... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But I'm asking you to do this for me. | Ancak bunu benim için yapmanı istiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I'm asking you to watch my back | O kapının öteki tarafındayken arkamı kollamanı istiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
'Cause I know as long as you are, there ain't shit she can do to get between us. | Çünkü sen de orada olduğun sürece bizi... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Mr. Featherstone will announce to his shipmates tomorrow | Bay Featherstone, yarın tayfadakilere yeni bir tayfaya katıldığını ilan edecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Your crew. | Senin tayfana. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
He believes a number of his men will join him | Bu haberi duyunca tayfasından bazılarının da sana katılacağı kanısında. Senin tayfana. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
At least 28 men. | En az 28 kişinin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
That's more than half his crew. | Tayfasının yarısından fazlası demektir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
In addition to these new recruits, | Tayfana katılanların yanı sıra... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
you will be granted command of their ship as well. | ...gemilerinin komutasını da devralacaksın demektir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
A few more men in the fort now than two hours ago, | 2 saat öncesine göre hisara birkaç kişi daha çıkmıştır. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
though I believe we stemmed the tide there. | Gerçi artık adam akışını kesmişizdir diye düşünüyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The captains I've spoken with are on firm agreement with our position. | Görüştüğüm kaptanlar davamıza hak veriyorlar. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Several of them have committed men and resources | Birkaç tanesi tepeye yapılacak kara saldırısı için adam gönderecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Though we have yet to hear from your man Mr. Silver, | Gerçi hala adamın Bay Silver'dan sahildeki çalışmalarına dair haber alamadık. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Support is in our favor, | Ağırlık bizden yana. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
though division amongst the remaining crews is rampant. | Öteki tayfalarda ise tartışma hakim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Reports of skirmishes amongst and within the camps has been arriving... | Kavgaların patlak verdiğine dair haberler elimize ulaşıyor... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Numbers, please. | Sayı verir misin? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
We're well aware of the discord caused by Captain Vane's entreaty. | Kaptan Vane'in milletin arasına nifak tohumları ektiğinin farkındayım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I want to know what we'll be facing if we go down this road. | Bu yola girersek neyle yüz yüze geleceğimizi öğrenmek istiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Roughly 65 men in the fort, plus or minus 10. | Hisarda 65 adam var diyelim. Artı eksi 10 hata payı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
We bring to bear 90 men on our own | 90 adam bizden çıksa. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
plus 50 pledged by sister crews. | 50 adam da destek olan tayfalardan. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
On rough terrain and fighting an entrenched enemy, | İyi mevzilenmiş düşmana karşı zorlu arazide savaşırsak... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I think it's safe to assume that casualties | En iyi ihtimalle kayıpların sayısı... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
will number threescore on our side. | ...bizim taraftan 60 kişi olacaktır. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
As I've said, we ought harbor no illusions | Dediğim gibi hepimiz hisarın kan dökülmeden düşmeyeceği gerçeğinin bilincindeyiz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Father, how was your travel from the country? | Baba, nasıl geçti seyahatin? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Wet. | Sırılsıklam. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Well, I think you're most optimistic | Bence Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndan bu gemileri... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But as for the rest of it, | Ancak planın gerisi... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
seems like a reasonable proposal. | ...makul görünüyor. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Do you agree, Lieutenant? | Aynı fikirde misiniz teğmen? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Yes. Yes, I would, sir. | Evet. Evet, aynı fikirdeyim efendim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I see. Well, then, perhaps we can discuss | O zaman ısrarla geçiştirmeye çalıştığın... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What about the pirate raiders of Nassau? | Nassau'daki korsanlar ne olacak? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I want to put them to work. | Onlara iş vermek istiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
To work? At what? | İş mi? Ne işi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Tilling, harvesting, coopering, | Ekip biçecek, fıçı yapacak. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
building, smithing, fishing. | Marangozluk ve nalbantlıkla balıkçılık yapacaklar. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What are you talking about, Thomas? | Neden söz ediyorsun Thomas? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I intend to secure them pardons. | Onları bağışlama yanlısıyım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
A blanket amnesty for any man who will accept it. | Teslim olan herkes kanun önünde affedilecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
In exchange for his allegiance, | Karşılığında sadakat yemini edecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
his renunciation of violence and his labor. | Geçmiş eylemlerinden yüz çevirecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What a piece of work you are. | Ne biçim adamsın sen. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You asked me to formulate a plan. | Benden bir plan yapmamı istedin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
That's what I've done. | Ben de yaptım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I asked you to formulate a plan | Senden donanmanın desteğini almamızı... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Support without which there is little chance | O destek olmaksızın Bahama Adaları'ndan sağlanan ve... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Support that is almost certain to disappear entirely | Ki o desteğin vatana açıkça... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
This is the solution most likely to lead to our desired result. | Sonucun arzu ettiğimiz şekilde çözümlenmesi için en uygun seçenek bu. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
It also has the virtue of being the right thing to do. | Ayrıca yapılması gereken en doğru şeyi yapmış olacağız. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Oh, for God's sake. | Hayret bir şey. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Lieutenant, am I right to assume | Teğmen, böyle bir teklifin dahi ortaya çıkartacağı sonuçlar... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Don't look at him. Talk to me. | Ona bakma. Benimle konuş. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
My son is impertinent, Lieutenant. | Oğlum kendini bilmezin teki teğmen. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
My son is indulged. | Tam bir şımarık. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
My son is self righteous. | Tam bir kendini beğenmiş. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But he's not stupid. | Lakin aptalın teki değildir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Perhaps you could explain to me | Belki de kraliçenin nasıl olup da af konusunda... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I wouldn't need her to do anything. | Kraliçenin hiçbir şey yapması gerekmeyecek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
A simple act would accomplish the same thing. | Basit bir kanun bile soruna çözüm olur. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Of Parliament? There aren't four votes | Parlamentodan mı? Lordlardan 4 kişi bile... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Sutton, Dunster, Lewis, Form, Philpott. There's five. | Sutton, Dunster, Lewis, Form, Philpott. 5 etti. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
They're easy. I haven't even opened my mouth to make an argument. | Hemen ikna olurlar. Daha tasarımı sunmadım üstelik. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
An argument to abet sedition in times of war? | Savaş zamanında seni yardım ve yataklıktan suçlu duruma düşürebilecek olan tasarını! | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
A war, sir, to ensure that a Protestant sits on the throne of Spain. | İspanya tahtına bir Protestan'ı oturtmayı amaçlayan savaştan söz ediyorsunuz bayım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Thomas, if I were a rival of this family, | Thomas, ailemizin hasımlarından olsaydım... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I would be shouting from the rooftops that any man | ...cümle aleme hainleri affetmeye kalkanların asıl... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
We are fighting a war in the service of the son of God. | Tanrının yolunda savaşıyoruz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And it is treason to offer forgiveness to any man who would seek it? | Kendisini bağışlayacak el arayanı affetmek ne zaman ihanete dahil oldu? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What in the hell is it you think we're doing here? | Ne halt yemeye savaştığımızı sanıyorsun sen? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |