• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 7817

English Turkish Film Name Film Year Details
I'm locking my door. Kapımı kilitliyorum. Blackaria-1 2010 info-icon
Has this dream been haunting you for long? Bu rüya uzun süredir mi sana musallat oluyor? Blackaria-1 2010 info-icon
It's been three weeks. Since she moved in. Üç haftadır. O bayan taşındığından beri. Blackaria-1 2010 info-icon
Can you describe her to me? Onu tarif eder misin? Blackaria-1 2010 info-icon
She's a beautiful woman. Çok güzel bir kadın. Blackaria-1 2010 info-icon
She's always wearing a fur coat. Her zaman kürk manto giyer. Blackaria-1 2010 info-icon
She speaks with an eastern accent, maybe she's from Romania. 1 Doğu aksanıyla konuşuyor, Romanya'lı olabilir. 1 Blackaria-1 2010 info-icon
Do you know her name? Onun adını biliyor musun? Telaffuz etmesi zor bir isim. Blackaria-1 2010 info-icon
Draghinescu. Draghinescu, Ana Maria Draghinescu. Blackaria-1 2010 info-icon
You know her first name... Did you speak to her? Onun adını biliyorsun. Onunla konuştun mu? Evet. Blackaria-1 2010 info-icon
You're our neighbor if I'm not mistaken. Yanılmıyorsam sen komşumuzsun. Blackaria-1 2010 info-icon
You live next door. Yandaki evde yaşıyorsun. Blackaria-1 2010 info-icon
Let me introduce myself: my name is Ana Maria. And you? Kendimi takdim etmek istiyorum, adım Ana Maria, ya senin? Blackaria-1 2010 info-icon
Angela. Angela. Angela, çok güzel bir isim. Blackaria-1 2010 info-icon
A beautiful name. Güzel bir isim. Blackaria-1 2010 info-icon
It suits you. Sana çok yakışmış. Çok güzelsin. Blackaria-1 2010 info-icon
Alexandra, don't you think she's gorgeous? Alexandra, onun çok güzel olduğunu düşünmüyor musun? Evet. Blackaria-1 2010 info-icon
Come on, Angela. İçeri gel Angela. Dışarıda kalma. Gel ve bir şeyler iç. Blackaria-1 2010 info-icon
Thanks, but I actually came to ask you to turn the music down. Teşekkürler ama ben aslında müziğin sesini kısmanı istemek için gelmiştim. Blackaria-1 2010 info-icon
I just want you to turn the music down. Müziğin sesini kısmanı istiyorum. Blackaria-1 2010 info-icon
Stay with us a little while. Bir süre bizimle takıl. Blackaria-1 2010 info-icon
Look, I have to get up in four hours. Sorry, but turn that music down. Bak, dört saat sonra kalkmam gerekiyor. Üzgünüm ama müziğin sesini kısın. Blackaria-1 2010 info-icon
She's really beautiful. Çok güzel, ayrıca çok zarif. Blackaria-1 2010 info-icon
You know, she speaks with that eastern accent... Eski korku filmlerindeki Bela Lugosi gibi doğu aksanıyla konuşuyor. Blackaria-1 2010 info-icon
I felt she was interested in me. Onun bana ilgi duyduğunu hissettim. Blackaria-1 2010 info-icon
As if we had shared memories. Sanki anılarımızı paylaşıyorduk. Blackaria-1 2010 info-icon
A tragedy... Bir trajedi veya bir gönül macerası. Ya da gelecekte bir tane? Blackaria-1 2010 info-icon
Funny you should say that. Bunu söylemen tuhaf. Blackaria-1 2010 info-icon
When I entered the lobby, Hole girdiğimde... Blackaria-1 2010 info-icon
I caught a glimpse of a tiny table. ...bir an için küçük bir masa gördüm. Blackaria-1 2010 info-icon
There was a crystal ball on one of them. Onlardan birinin üzerinde kristal top vardı. Blackaria-1 2010 info-icon
Do you want to go on with our session? I won't charge you more. Seansımıza devam etmek ister misin? Daha fazla ücret talep etmem. Blackaria-1 2010 info-icon
Thanks Marco, Teşekkürler Marco ama tüm bu gürültü nedeniyle gözümü bile kırpmadım. Blackaria-1 2010 info-icon
You're so nice. Only with you. Çok iyisin. Yalnız sana karşı. Blackaria-1 2010 info-icon
You have the privilege to know me since we were kids. Çocukluğumuzdan beri beni tanıma ayrıcalığına sahipsin. Blackaria-1 2010 info-icon
It's only fair to do you some favors. Yalnızca sana iyilik yaparsam adil olur. Blackaria-1 2010 info-icon
And I can learn about all your fantasies. Ve tüm fantezilerini öğrenebilirim. Blackaria-1 2010 info-icon
This is a couch, not a bed. Bu bir kanepe, yatak değil. İstersen bunu düzeltebilirim. Blackaria-1 2010 info-icon
Come on, tell me. Hadi söyle bana, etraftaki fotoğrafları gösterdik. Blackaria-1 2010 info-icon
We seriously couldn't believe it. Gerçekten buna inanamadık. Blackaria-1 2010 info-icon
What's in the pictures? You see her tits? Resimlerde ne var? Onun göğüslerini görüyor musun? Blackaria-1 2010 info-icon
She's got impressive boobs. Was she wearing a low cut? Harika göğüsleri var. Dekolte mi giyiyordu? Blackaria-1 2010 info-icon
Shit, you should have seen this. Unbelievable! Siktir, bunu görmeliydin. İnanılmazdı! Blackaria-1 2010 info-icon
Go on. She was basically naked. Devam et. Aslında çıplaktı. Blackaria-1 2010 info-icon
She shows her nipples? We were laughing our asses off. Göğüs uçlarını gösterdi mi? Götümüzle gülüyorduk. Blackaria-1 2010 info-icon
You should have seen this. Those tits! Bunu görmeliydin. O göğüsler var ya! Blackaria-1 2010 info-icon
She's just incredible. You mean... like this? İnanılmazdı. Yani bunun gibi mi? Blackaria-1 2010 info-icon
How big? Like this. Fuck, this was... Ne kadar büyük? Bunun gibi. Siktir, bu... Blackaria-1 2010 info-icon
Am I interrupting something? Bir şeyi mi bölüyorum? Neden tanıkla konuşmadınız? Blackaria-1 2010 info-icon
Never mind, come with me. Quick! Boş verin, benimle gelin. Çabuk olun! Blackaria-1 2010 info-icon
I was lost in my thoughts. Then I lifted my gaze... Derin düşüncelere dalmıştım. Sonra gözlerimi kaldırdım... Blackaria-1 2010 info-icon
and I saw someone gesticulating. ...ve birinin el kol hareketi yaptığını gördüm. Blackaria-1 2010 info-icon
I realized later that it was a woman. Onun kadın olduğunu daha sonra fark ettim. Blackaria-1 2010 info-icon
Then I saw the attacker. Sonra saldırganı gördüm. Saldırganı gördün mü? Blackaria-1 2010 info-icon
Well, I didn't really see anything. Aslında pek bir şey görmedim. Blackaria-1 2010 info-icon
All right, but did you see a face? Tamam ama bir yüz gördün mü? Hayır, üzgünüm. Blackaria-1 2010 info-icon
When I entered the building, I met someone wearing a red coat. Binaya girdiğimde kırmızı ceket giyen biriyle karşılaştım. Blackaria-1 2010 info-icon
I tried to ask this person to come up with me. Benimle gelmesini sormaya çalıştım. Blackaria-1 2010 info-icon
I live on this floor, Bu katta yaşıyorum ve açıkçası çok korktmuştum. Blackaria-1 2010 info-icon
Right, but was it a man or a woman? Young or old? Evet ama erkek miydi, kadın mıydı? Genç miydi, yaşlı mıydı? Blackaria-1 2010 info-icon
I can't remember. I don't think he or she heard me. Hatırlayamıyorum. Erkeğin veya kadının beni duyduğunu sanmıyorum. Blackaria-1 2010 info-icon
You sure haven't a good memory for faces. Yüz hafızan olmadığından emin misin? Blackaria-1 2010 info-icon
I'm just telling what I saw. Which isn't much. Move on. Sadece gördüğümü söylüyorum. Bu da pek bir şey değil. Git şimdi. Blackaria-1 2010 info-icon
Miss! Bayan! Lütfen. Blackaria-1 2010 info-icon
Can I talk to you? Yes. 1 Seninle konuşabilir miyim? Evet. Blackaria-1 2010 info-icon
You live in this building? That's right. Bu binada mı yaşıyorsun? Evet. Blackaria-1 2010 info-icon
One of your neighbors has been murdered last night. Komşularından biri dün gece öldürüldü. Blackaria-1 2010 info-icon
Did you heard noises around 2 or 3 a.m.? Saat 2 ile 3 arasında ses duydun mu? Blackaria-1 2010 info-icon
I did hear something, but I didn't pay attention to it. Bir şey duydum ama bunu önemsemedim. Blackaria-1 2010 info-icon
She was a girl... Partiden hoşlanan bir kızdı neden bahsettiğimi biliyorsun. Blackaria-1 2010 info-icon
Oh yeah, I see. Evet, anlıyorum. Blackaria-1 2010 info-icon
A carefree woman, who enjoys having company. Misafir ağırlamaktan hoşlanan vurdumduymaz bir kız. Blackaria-1 2010 info-icon
I'm in a hurry, I've got to go to work. Acelem var, işe gitmem gerekiyor. Blackaria-1 2010 info-icon
All right, go. Tamam, gidin. Blackaria-1 2010 info-icon
I'm sure we'll meet again. Yes. Tekrar görüşeceğimizden eminim. Evet. Blackaria-1 2010 info-icon
Go. Bye. Gidin. Hoşça kalın. Blackaria-1 2010 info-icon
You what? Ne yaptın sen? Kristal topun parçalarını topladım. Blackaria-1 2010 info-icon
Marco, I know this sounds crazy, but believe me: this works. Marco, bunun çılgınca göründüğünü biliyorum ama inan bana bu çalışıyor. Blackaria-1 2010 info-icon
Angela, you robbed a dead person! Angela, bir ölüyü soydun! Blackaria-1 2010 info-icon
What are you gonna do? Call the police? Ne yapacaksın? Polisi mi arayacaksın? Blackaria-1 2010 info-icon
You're the only one I can trust. Güvenebileceğim tek kişi sensin. Blackaria-1 2010 info-icon
We're childhood friends. Çocukluk arkadaşıyız. Blackaria-1 2010 info-icon
You can't lecture me. Bana öğüt veremezsin. Blackaria-1 2010 info-icon
How is this a lecture? You robbed your dead neighbor! Bu nasıl bir öğüt oluyor ki? Sen ölü komşunu soydun! 1 Blackaria-1 2010 info-icon
What if the killer was still there? Maybe he saw you! Ya katil hâlâ oradaysa? Belki de seni gördü! Blackaria-1 2010 info-icon
What? Ne? Bu şeyi alırken seni görmüş olabilir. Blackaria-1 2010 info-icon
I don't want this here. Onu burada istemiyorum. Blackaria-1 2010 info-icon
Try it. What? Dene şunu. Ne? Blackaria-1 2010 info-icon
Come on, I know you think I'm crazy. Hadi dene, deli olduğumu düşündüğünü biliyorum. Blackaria-1 2010 info-icon
Stop it. I know you well, plus I'm your psychologist. Kes şunu. Seni iyi tanıyorum, ayrıca senin psikoloğunum. Blackaria-1 2010 info-icon
Not me, stupid. The clock. Bana doğru tutma aptal. Saate bak. Blackaria-1 2010 info-icon
Do you realize what this is? Bunun ne olduğunun farkında mısın? Piyango kazanmanın en iyi yolu mu? Blackaria-1 2010 info-icon
I told you: the crystal ball was in the lobby. Sana söylemiştim, kristal top holdeydi. Blackaria-1 2010 info-icon
If the killer wanted this, he could have taken it easily. Eğer katil bunu isteseydi kolayca alabilirdi. Blackaria-1 2010 info-icon
Maybe he wanted to know how she could predict the future. Kadının, geleceği nasıl tahmin ettiğini bilmek istiyor olabilir. Blackaria-1 2010 info-icon
He searched the flat, right? Daireyi aramıştı, değil mi? Blackaria-1 2010 info-icon
He just didn't realize it was the ball. This is so obvious he dismissed it. Sadece bunun top olduğunu fark etmedi. Onu bıraktığı çok açık. Blackaria-1 2010 info-icon
Angela? Angela? Unut gitsin Marco. Blackaria-1 2010 info-icon
Here. Does this cover the consulting? İşte buyur. Senin danışmanlığını karşılar mı bu? Blackaria-1 2010 info-icon
What's your problem? Senin sorunun nedir? Blackaria-1 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 7812
  • 7813
  • 7814
  • 7815
  • 7816
  • 7817
  • 7818
  • 7819
  • 7820
  • 7821
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact