• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 8299

English Turkish Film Name Film Year Details
It's your turn next. Sonraki senden. Bo-1 2010 info-icon
My stomach's full of gin and tonic. İçim dışım cin tonik oldu. Bo-1 2010 info-icon
Here you are, ladies, from those guys over there at the bar. Buyurun hanımlar, şu beylerin ikramı. Bo-1 2010 info-icon
I haven't had to spend a thing! Daha tek bir kuruş harcamadım! Bo-1 2010 info-icon
You're good! You could earn a lot of money like that, if you wanted to. Bu işte iyisin! Eğer istersen, bu şekilde çok para kazanabilirsin. Bo-1 2010 info-icon
Where do you get all your money from? That's a secret! Senin değirmeninin suyu nereden geliyor? O bir sır! Bo-1 2010 info-icon
Go on, tell me... Hadi ama söylesene. Bo-1 2010 info-icon
Did you steal it? That's hard earned money! Çaldın mı yoksa? Alın terimle kazandım! Bo-1 2010 info-icon
From what? Nereden? Bo-1 2010 info-icon
Go on, tell me! Hadi ama, söylesene! Bo-1 2010 info-icon
OK. If you promise me you will never, ever tell anyone else. Söylerim ama kimseye söylemeyeceğine yemin edersen. Bo-1 2010 info-icon
Escort? Shhh! Why not shout a bit louder? Eskort mu? Şşt! Biraz daha bağırsaydın. Bo-1 2010 info-icon
What do you have to do? Just go to receptions and things. Tam olarak ne yapıyorsun? Açılışlara falan gidiyorsun. Bo-1 2010 info-icon
Have sex too? No, not if you don't want to. Seks de yapıyor musun? Hayır, tabii istemezsen. Bo-1 2010 info-icon
That boy you were with at school, is he your boyfriend? Okulda yanındaki o çocuk, erkek arkadaşın mı? Bo-1 2010 info-icon
Yes, why? Just wondered. He's a bit average, eh? Evet, neden sordun? Merak ettim. Biraz sıradan gibi, değil mi? Bo-1 2010 info-icon
He's really sweet. What good is that to you? Tatlı çocuktur. Bunun sana ne faydası var? Bo-1 2010 info-icon
Is he good in bed? Yes. Yatakta iyi mi? Evet. Bo-1 2010 info-icon
If you want to do what I do, you'll need a name. Eğer yaptığım işi yapacaksan, yeni bir isme ihtiyacın var. Bo-1 2010 info-icon
What's your name? They call me Jen. Seninki ne ki? Bana Jen diyorlar. Bo-1 2010 info-icon
Isn't Deborah posh enough? Deborah is a bit... Deborah yeterince havalı değil mi? Deborah biraz... Bo-1 2010 info-icon
Bo. Böö. Bo-1 2010 info-icon
Bo... Bö... Bo-1 2010 info-icon
Bo! Bo! Bo-1 2010 info-icon
I'm off, Mum. Are you going out again? Çıkıyorum, anne. Yine mi çıkıyorsun? Bo-1 2010 info-icon
Don't be late. It's school tomorrow. Geç kalma. Yarın okul var. Bo-1 2010 info-icon
Um, Mum... Could I have 5 euro? Anne... 5 avro verebilir misin? Bo-1 2010 info-icon
With the 20 you pinched out of the pot, that makes 25 euro you'll owe me. Kavanozdan arakladığın 20'liği de katarsak bana 25 avro borçlusun. Bo-1 2010 info-icon
What? I'm not playing your games. Ne? Senin oyunlarınla uğraşamam. Bo-1 2010 info-icon
Don't lie to me. That 20 euro didn't climb out of the pot by itself. Bana yalan söyleme. O 20'lik kavanozdan ayaklanıp kaçmadı ya! Bo-1 2010 info-icon
Maybe Junior took it. Belki Junior almıştır. Bo-1 2010 info-icon
Yeah, or Grandpa or I took it and I've forgotten. Tabii, belki deden aldı, belki de ben aldım ve unuttum. Bo-1 2010 info-icon
OK, I needed some money. I always have to beg for money around here. Kabul, ihtiyacım vardı aldım. Para almak için hep yalvarmam gerekiyor. Bo-1 2010 info-icon
Why do you always have to be difficult? Neden her zaman sorun çıkarmak zorundasın? Bo-1 2010 info-icon
Can't you see I'm doing my best? Elimden geleni yaptığımı görmüyor musun? Bo-1 2010 info-icon
You only think of yourself and never of your kids! Hep kendini düşünüyorsun, çocuklarını değil! Bo-1 2010 info-icon
You never asked us if we like living at Grandpa's! Burada kalmak isteyip istediğimizi bir kez bile sormadın bize! Bo-1 2010 info-icon
Stop bloody going on about it! Do you think I like living here? Yine başlama! Sanki ben çok istiyorum da! Bo-1 2010 info-icon
I work my balls off for you two, for your clothes, your outings. Sizin için kıçımı yırtıyorum, yok elbiseymiş, yok harçlıkmış. Bo-1 2010 info-icon
What you want, you have to have! Daha ne istiyorsun, yediğin önünde yemediğin arkanda! Bo-1 2010 info-icon
You haven't even got a job, you were sacked! Or had you forgotten? Bir işin bile yok, kovuldun, unuttun mu yoksa? 1 Bo-1 2010 info-icon
Hi Jen, it's me. I've given it some thought 1 Selam Jen, benim. Biraz düşündüm de... Bo-1 2010 info-icon
and I wondered if they still needed people for you know what. ...acaba hâlâ şu iş için birine ihtiyaçları var mı? Bo-1 2010 info-icon
Can you call me back? OK, bye. Arayıp haber verir misin? Pekâlâ, görüşürüz. Bo-1 2010 info-icon
APRIL NİSAN Bo-1 2010 info-icon
How old are you? 15. Kaç yaşındasın? 15. Bo-1 2010 info-icon
That jacket suits you. Ceket yakışmış. Bo-1 2010 info-icon
Deborah's looking for work. Is she? Deborah iş arıyor. Öyle mi? Bo-1 2010 info-icon
Let me guess. Photographic model. No? Dur tahmin edeyim. Fotomodellik. Değil mi? Bo-1 2010 info-icon
Um... air hostess? She'd like to work for you. Yoksa... Hosteslik mi? Senin için çalışmak istiyor. Bo-1 2010 info-icon
Zahrin's here. Zahrin geldi. Bo-1 2010 info-icon
How old are you? 17, almost 18. Kaç yaşındasın? 17, ama yakında 18. Bo-1 2010 info-icon
What kind of work are you looking for? Like Jennifer, Jen. Nasıl bir iş arıyorsun? Jennifer, Jen'inki gibi. Bo-1 2010 info-icon
Want a drink? Bir şey içer misin? Bo-1 2010 info-icon
I've never been given so much in one go before. Tek seferde hiç bu kadar şey almamıştım. Bo-1 2010 info-icon
Give me your hand. Uzat elini. Bo-1 2010 info-icon
Close your eyes. Kapa gözlerini. Bo-1 2010 info-icon
Can I open them? You can now. Şimdi açayım mı? Açabilirsin. Bo-1 2010 info-icon
I don't know what to say. Don't say anything, then. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Deme o zaman. Bo-1 2010 info-icon
Don't make him look like a pansy, eh? No, like a rock star. Oğlumu kıza benzetme, tamam mı? Tamam, rock yıldızı gibi olacak. Bo-1 2010 info-icon
Hey, Mum, I may have found a job in a hotel, as a chambermaid. Baksana anne, otelde oda hizmetlisi olarak çalışabilirim. Bo-1 2010 info-icon
Really? When do you start? They're going to call me. Ciddi misin? Ne zaman başlayacaksın? Haber verecekler. Bo-1 2010 info-icon
That could be them! Arayan onlar olabilir! Bo-1 2010 info-icon
Come on, Junior. Haydi Junior. Bo-1 2010 info-icon
What are you up to? Ne yapıyorsun bakalım? Bo-1 2010 info-icon
Are you putting make up on the mirror? Come on. Aynaya makyaj mı yapıyorsun? Kalk bakalım. Bo-1 2010 info-icon
Wow, that's quick! Vay canına, beklediğimden erken oldu! Bo-1 2010 info-icon
What do I have to do? Şimdi ne yapmam gerekiyor? Bo-1 2010 info-icon
You look fantastic. Şahane görünüyorsun. Bo-1 2010 info-icon
Hello, Vincent. Hi. Selam, Vincent. Selam. Bo-1 2010 info-icon
She looks fantastic. Şahane görünüyor. Bo-1 2010 info-icon
She is over 18, isn't she? 18'den büyük değil mi? Bo-1 2010 info-icon
What do you think? Yeah... Sence? Dediğin gibi olsun. Bo-1 2010 info-icon
Pleased to meet you, I'm Bo. I'm Robert, pleased to meet you. Memnun oldum, ben Bo. Memnun oldum, ben de Robert. Bo-1 2010 info-icon
About this evening, I'm afraid it may be rather boring, Bu gece korkarım biraz sıkıcı gelebilir... Bo-1 2010 info-icon
but there's a very important deal in it for me, so... ...ama benim için çok önemli bir iş yemeği, bu yüzden... Bo-1 2010 info-icon
We'll have to grin and bear it and we may end up enjoying it after all. ...buna biraz sabretmek zorunda kalacağız bakarsın gecenin sonu bambaşka olur. Bo-1 2010 info-icon
If that's OK with you. Sure. Eğer senin için de uygunsa? Bana uyar. Bo-1 2010 info-icon
Right, I'm off. OK. Pekâlâ, ben artık kaçayım. Tamam. Bo-1 2010 info-icon
Till next time, Robert. Call me when you're back, OK? Şimdilik hoşça kal, Robert. Dönünce ararsın, tamam mı? Bo-1 2010 info-icon
"I'm hoarse," says Clinton and Belgium's prime minister says, "You're a horse?" Clinton "Kaydım." demiş, Belçika başbakanı da "Gay mıydın?" demiş. Bo-1 2010 info-icon
The prime minister! Cheers! Başbakana! Şerefe! Bo-1 2010 info-icon
Do you like wine? Yes. Şarap sever misin? Evet. Bo-1 2010 info-icon
You have to learn to drink it. It's like with olives. İçmeyi öğrenmen lazım. Zeytinmiş gibi düşün. Bo-1 2010 info-icon
It's nicer than olives. It certainly is. Zeytinden daha iyi. Kesinlikle öyle. Bo-1 2010 info-icon
Everything OK? Is the food nice? Great restaurant. Her şey yolunda mı? Yemekleri beğendiniz mi? Güzel restoran. Bo-1 2010 info-icon
Do you come here often? I try to. Buraya sık sık gelir misin? Gelmeye çalışıyorum. Bo-1 2010 info-icon
And always in such beautiful company? If possible. Peki hep böyle güzellerle mi? Mümkün olduğunca. Bo-1 2010 info-icon
Well, did you enjoy it? Yes, except for at the end. Nasıl, iyi vakit geçirdin mi? Evet, sonu hariç iyiydi. Bo-1 2010 info-icon
What? He tried to kiss me. Ne oldu ki? Beni öpmeye çalıştı. Bo-1 2010 info-icon
And? Kissing wasn't part of the deal. Ee? Anlaşmada öpüşmek yoktu. Bo-1 2010 info-icon
No, that's true. But look, Robert is a good client. Haklısın, yoktu. Ama unutma, Robert yağlı bir müşteridir. Bo-1 2010 info-icon
And a kiss won't kill you, will it? Altı üstü bir öpücük, değil mi? Bo-1 2010 info-icon
Eh? Sanırım. Bo-1 2010 info-icon
You don't want me to lose my best client, eh? En iyi müşterimi kaybetmemi istemezsin değil mi? Bo-1 2010 info-icon
Make sure you're worth the money you're paid. Aldığın paranın hakkını vermeye çalış. Bo-1 2010 info-icon
MAY MAYIS Bo-1 2010 info-icon
Have you ever slept with a client? Hiç bir müşterinle yattın mı? Bo-1 2010 info-icon
Is that a yes or a no? Evet mi, hayır mı bu? Bo-1 2010 info-icon
Yes, but not the first time. Evet, ama ilk seferde değil. Bo-1 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 8294
  • 8295
  • 8296
  • 8297
  • 8298
  • 8299
  • 8300
  • 8301
  • 8302
  • 8303
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact