• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 8968

English Turkish Film Name Film Year Details
Nolan, thank you so much for dinner the other night. Ve, Nolan, geçen akşamki yemek... Nolan, geçen geceki yemek için çok sağ ol. Boulevard-1 2014 info-icon
It was very nice. Of course. ...çok güzeldi. Elbette. Pek güzeldi. Ne demek. Boulevard-1 2014 info-icon
I told Liz to bring over some tiramisu for you guys. Liz'e size tiramisu getirmesini söyledim. Boulevard-1 2014 info-icon
Yeah. Okay, but we gotta get going. Evet. Tamam da gitmemiz lazım. Boulevard-1 2014 info-icon
All right, well, Nolan, nice to see you, Pekala, Nolan, seni görmek güzeldi... Peki. Nolan, seni görmek güzeldi ve Joy'a da selamımı ilet sakın. Boulevard-1 2014 info-icon
and hello to Joy, of course. ...Joy'a selam söyle. Boulevard-1 2014 info-icon
Of course. Of course. Of course. Tamamdır, pekala. Tamamdır. Elbette. Elbette. Elbette. Boulevard-1 2014 info-icon
You've been with her four months now. What is that, a record for you? 4 aydır onunla birliktesin. Bu, bir rekor mu? Dört aydır onunlasın. Sorguda gibisin. Boulevard-1 2014 info-icon
Yeah, well, she wants to move to New York after graduation. Mezuniyetinden sonra New York'a taşınmak istiyor. Boulevard-1 2014 info-icon
She'll outgrow it. Ev küçük gelecek. Dünyayı keşfedecek. Boulevard-1 2014 info-icon
Once she realizes I'm not the only guy who knows who Rushdie is. Rushidie'yi bilen tek kişi olmadığımın farkına varıyor. Bir kere Rushdie'yi bilen tek kişi olmadığımı öğrenecek. Boulevard-1 2014 info-icon
Remember how bad I wanted us to move to New York? New York'a taşınmamızı ne kadar çok isterdim hatırlıyor musun? Boulevard-1 2014 info-icon
Winston and Nolan taking on the Big Apple? Winston ve Nolan, büyük elmaya gidiyor. Winston ve Nolan Büyük Elma'yı fethediyor. Boulevard-1 2014 info-icon
I was gonna write the great American novel. Harika bir roman yazacaktım. Harika bir Amerikan romanı yazacaktım. Boulevard-1 2014 info-icon
You, you were gonna pay our rent working on Madison Avenue Sen de artık kim alırsa, onlara külot satarak... Sen de Madison Bulvarı'nda... Boulevard-1 2014 info-icon
selling underpants to anyone who'd buy 'em. ...Madison Avenue'deki dükkan kiramızı ödeyecektin. Boulevard-1 2014 info-icon
Yeah, I remember. Evet, hatırlıyorum. Evet hatırlıyorum. Boulevard-1 2014 info-icon
But then you found Joy. Ama sonra Joy'u buldun. Ama sonra "Joy"u buldun. Onunla birlikte de "neşe"yi. Boulevard-1 2014 info-icon
Literally, so. Aynen böyleydi. Boulevard-1 2014 info-icon
Yeah. Time's funny, right? Yeah. Zaman komik, değil mi? Evet. Zaman nelere kadir değil mi? Aynen. Boulevard-1 2014 info-icon
Take it easy, buddy. See ya. Takma kafana, dostum. Görüşürüz. Kendine iyi bak dostum. Görüşürüz. Boulevard-1 2014 info-icon
Expecting a call? No. Telefon mu bekliyorsun? Hayır. Telefon mu bekliyorsun? Hayır. Boulevard-1 2014 info-icon
Yes, well, I guess, yeah. Yani evet, sanırım. Evet, sanırım öyle. Boulevard-1 2014 info-icon
Hell of a lot of answers for such a simple question. Basit bir soru için aşırı bir cevap. Basit bir soruya ne çok cevap verdin. Boulevard-1 2014 info-icon
Night, Mr. Mack. İyi geceler, Bay Mack. İyi akşamlar Bay Mack. İyi akşamlar Walt. Boulevard-1 2014 info-icon
Good night, Walt. İyi geceler, Walt. Boulevard-1 2014 info-icon
Hey, listen, I'm really swamped at work here, Dinle, gerçekten çok yoğunum bugün... Baksana, işim başımdan aşkın... Boulevard-1 2014 info-icon
and the only way to get through it is if I stay late. ...ve bitirmemin tek yolu da, mesaiye kalmam. ...ve bitirmem için geç saate kadar kalmam gerekiyor. Boulevard-1 2014 info-icon
Sorry, I'm gonna miss dinner. Üzgünüm, yemeği kaçıracağım. Üzgünüm, yemeği kaçıracağım. Boulevard-1 2014 info-icon
But I'll be home as soon as I can, okay? Ama elimden geldiğince çabuk geleceğim, tamam mı? Ama en kısa sürede eve geleceğim tamam mı? Boulevard-1 2014 info-icon
Yeah. No, don't wait up late. Evet. Hayır, beni bekleme. Evet. Hayır, yat uyu sen. Boulevard-1 2014 info-icon
Okay. Tamam. Tamam. Sana da. Boulevard-1 2014 info-icon
Hey, Leo. Hey, Leo. Leo. Boulevard-1 2014 info-icon
That your boy? Bu seninki mi? Adamın bu mu? Git ibne ihtiyarının işini gör. Boulevard-1 2014 info-icon
Go get your faggy old faggot. Hadi yaşlı ibnene git. Boulevard-1 2014 info-icon
Hey. Hey. Merhaba. Merhaba. Selam. Selam. Boulevard-1 2014 info-icon
Wanna give me a ride? Yes. Gezdirmek ister misin? Evet. Beni götürür müsün? Evet. Boulevard-1 2014 info-icon
I got you something. Sana bir şey aldım. Sana bir hediye aldım. Boulevard-1 2014 info-icon
For what? For you. Ne için? Senin için. Ne için? Senin için. Boulevard-1 2014 info-icon
It's a prepaid phone for you. Parası ödenmiş bir telefon. Peşin ödenmiş telefon bu. Boulevard-1 2014 info-icon
I have a phone. Telefonum var. Telefonum var. Boulevard-1 2014 info-icon
I thought you said it was shut off. Hattını kapattığını söylemiştin. Hayır, iyi durumda. Boulevard-1 2014 info-icon
No, it's good. Hayır, sağlam. Boulevard-1 2014 info-icon
I gave you my number, remember? Sana numaramı vermiştim, unuttun mu? Boulevard-1 2014 info-icon
Either way, you can use it, you know. İki türlü de kullanabilirsin. Boulevard-1 2014 info-icon
I put my number in it, just in case. Numaramı da kaydettim. Ne olur ne olmaz. Boulevard-1 2014 info-icon
So now you can't forget. Artık unutamazsın. Artık unutamazsın yani. Boulevard-1 2014 info-icon
So you wanna go somewhere again? Peki, yine bir yerlere gidelim mi? Tekrar bir yerlere gitmek ister misin? Boulevard-1 2014 info-icon
Okay. Olur. Olur. Boulevard-1 2014 info-icon
This okay? Böyle iyi mi? Bu uygun mu? Evet. Boulevard-1 2014 info-icon
Do you wanna suck my cock, or what you wanna do? Penisimi yalamak falan istiyor musun? Sikimi mi yalayacaksın, ne yapacaksın? Boulevard-1 2014 info-icon
I'd rather just look at you. Sadece sana bakmayı tercih ederim. Sana bakmayı tercih ederim. Göze hoş geliyorsun. Boulevard-1 2014 info-icon
You're very nice to look at. Seyretmek için çok hoşsun. Boulevard-1 2014 info-icon
Would that be okay? Sorun olmaz değil mi? Sorun olur mu? Boulevard-1 2014 info-icon
I can sit? Sure. Oturabilir miyim? Elbette. Oturabilir miyim? Elbette. Boulevard-1 2014 info-icon
So what do you like, you know, besides money? Peki nelerden hoşlanırsın, para dışında yani. Ne seversin? Para hariç. Boulevard-1 2014 info-icon
Hey, you said you worked at a bank. Bankada çalıştığını söylemiştin. Bankada çalıştığını söylemiştin. Bu parayı sevdiğim anlamına gelmez. Boulevard-1 2014 info-icon
I guess it sort of does, I don't know. Belki de biraz öyledir, bilmiyorum. Sanırım bir nevi geliyor, bilemiyorum. Boulevard-1 2014 info-icon
Let me see, I like... Nelerden hoşlanırım... Bir bakayım. Kitap okumayı ve filmleri severim. Boulevard-1 2014 info-icon
reading, movies. ...okumak, film seyretmek. Boulevard-1 2014 info-icon
I like Westerns. Western severim. Vahşi Batı filmlerine bayılırım. Boulevard-1 2014 info-icon
Westerns? Yeah. Western mi? Evet. Vahşi Batı mı? Evet. Boulevard-1 2014 info-icon
When I was a kid, my dad used to drop me off at the movies, Çocukken babam sinemaya götürürdü beni. Boulevard-1 2014 info-icon
and Westerns were my favorite. Vahşi Batı filmleri en sevdiğimdi. Boulevard-1 2014 info-icon
He still alive? Hala hayatta mı? Hayatta mı? Zar zor. Boulevard-1 2014 info-icon
Barely. Zar zor. Boulevard-1 2014 info-icon
He's in a nursing home. Huzurevinde. Huzurevinde. Onunla ben ilgileniyorum. Boulevard-1 2014 info-icon
I take care of him. Ona bakıyorum. Boulevard-1 2014 info-icon
Must be close. Yaklaşmış olmalı. Boulevard-1 2014 info-icon
Well, not really... unfortunately. Pek de değil... maalesef. Boulevard-1 2014 info-icon
Why do you take care of him? Niye ona bakıyorsun ki? Neden onunla ilgileniyorsun o zaman? Boulevard-1 2014 info-icon
Because that's what you're supposed to do. Çünkü yapman gereken budur. Çünkü yapman gereken bu. Boulevard-1 2014 info-icon
I missed you, Leo. Özledim seni, Leo. Seni özledim Leo. Boulevard-1 2014 info-icon
I didn't know you'd be up. Uyanık olacağını bilmiyordum. Yatmışsındır sanıyordum. Boulevard-1 2014 info-icon
Why? It's only half past midnight. Neden? Saat daha gece yarısı. Neden? Gece yarısını yarıladık sadece. Boulevard-1 2014 info-icon
Sorry, I just had so much work to sort through, Üzgünüm, yapacak çok işim vardı... Özür dilerim, yapacak çok işim vardı. Boulevard-1 2014 info-icon
you know, for the promotion. ...bilirsin, terfi için. Terfi için yani. Hazır olmak istiyorum. Boulevard-1 2014 info-icon
I just wanna be ready. Sadece hazır olmak istiyorum. Boulevard-1 2014 info-icon
I... I was just checking on cruises here. Ben de seyahatlere göz atıyordum. Gemi seyahatlerine bakıyordum. Boulevard-1 2014 info-icon
God, there's so many different kinds. Çok fazla çeşit var ve o kadar da pahalı değiller... Bir sürü var. Fazla pahalı da sayılmaz. Boulevard-1 2014 info-icon
considering what you get, you know? Maaşını göz önünde bulundurursak. Boulevard-1 2014 info-icon
I mean, I know it's not your thing. Sana göre olmadığını biliyorum. Pek sevmediğini biliyorum ama eğlenceli olabilir. Boulevard-1 2014 info-icon
Some of them are so ridiculous... themes and things. Bazıları çok gülünç... konuları falan. Bazıları çok gülünç. Temaları falan. Boulevard-1 2014 info-icon
And you think we'd like a cruise? Sence bunu istiyor muyuz? Gemi gezisi yapalım mı diyorsun? Evet. Boulevard-1 2014 info-icon
I mean, it's kind of regimented, but it could be fun. Biraz disiplinli, ama eğlenceli olabilir. Biraz disiplinli ama eğlenceli olabilir. Boulevard-1 2014 info-icon
Yeah. Evet. Peki. Peki mi? Boulevard-1 2014 info-icon
I should get some sleep. Biraz uyumalıyım. Ben yatayım. Tamam. Boulevard-1 2014 info-icon
I tried to call you. Seni aramaya çalıştım. Seni aramaya çalıştım. Bankada. Birkaç kez. Boulevard-1 2014 info-icon
At the bank. Bankayı. Boulevard-1 2014 info-icon
Several times. Birkaç defa. Boulevard-1 2014 info-icon
Well, I got tired of working there, so I went out to that all night place, Orada çalışmaktan sıkılıp Brodway'deki gece boyu açık olan mekâna gittim. Boulevard-1 2014 info-icon
you know, over on Broadway? ...bilirsin Broadway caddesindeki. Boulevard-1 2014 info-icon
The Sub Stop? Yeah, that's the place. Sub Stop mı? Evet, orası. Boulevard-1 2014 info-icon
Yeah, the one on Broadway. Broadway caddesindekine. Broadway'deki. Boulevard-1 2014 info-icon
Are you sure? Yes. Why? Emin misin? Evet. Neden ki? Emin misin? Evet. Niye öyle dedin? Boulevard-1 2014 info-icon
So, his new medication is on the table. Yeni ilaçları masanın üstünde. Yeni ilaçları masanın üstünde. Gösterisi bitince verebilirsin. Boulevard-1 2014 info-icon
You can give it to him when his show goes off. Ateşi çıktığında verebilirsin. Boulevard-1 2014 info-icon
Okay, thank you. Tamam, teşekkür ederim. Peki, teşekkürler. Boulevard-1 2014 info-icon
There's no carbonation. Hiç gazı yok. Boulevard-1 2014 info-icon
Even Nurse Mengele would approve. Hemşire Mengele onaylardı bile. Hemşire Mengele bile bunu uygun bulurdu. Boulevard-1 2014 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 8963
  • 8964
  • 8965
  • 8966
  • 8967
  • 8968
  • 8969
  • 8970
  • 8971
  • 8972
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact