English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 9078
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| That... | Bunu... | Braindead-1 | 2016 |  |
| That would take some explaining. | Bunu anlatması uzun sürer. | Braindead-1 | 2016 | |
| We did a spectrographic test. | Spektrometrik test yaptık. % 90 potasyum klorid çıktı. | Braindead-1 | 2016 | |
| That could explain the head explosions. | Kafa patlamalarını bu açıklar. Potasyum klorid patlayıcıdır. | Braindead-1 | 2016 | |
| What's the other ten percent? | Kalan % 10 neymiş? | Braindead-1 | 2016 | |
| Unknown. | Bilinmiyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| "Unknown"? | "Bilinmiyor" mu? Ne demek bilinmiyor? | Braindead-1 | 2016 | |
| There are some other oddities here. | Başka gariplikler de var. | Braindead-1 | 2016 | |
| It moves. Even after you cut it up. | Yürüyor. Kestikten sonra bile. | Braindead-1 | 2016 | |
| Do you have the bug here? | Bu böcek yanınızda mı? | Braindead-1 | 2016 | |
| Yes. | Evet. Yardımın lazım. | Braindead-1 | 2016 | |
| We don't know what we're dealing with here. | Ne ile uğraştığımızı bilmiyoruz... | Braindead-1 | 2016 | |
| And we don't have the equipment. | ...ve ekipmanımız da yok, HKM nin var. | Braindead-1 | 2016 | |
| We're trusting you with this. | Bu konuda sana güveniyoruz. | Braindead-1 | 2016 | |
| Someone risked their life to get this bug. | Bu böceği almak için birisi hayatını riske attı. | Braindead-1 | 2016 | |
| Gustav, I'm on your side. | Gustav, aynı taraftayız. | Braindead-1 | 2016 | |
| There are 38 proposed amendments | HKM bütçesi ile ilgili 38 adet düzeltme önerisi var.. | Braindead-1 | 2016 | |
| We'll address them one at a time. | Birer birer inceleyeceğiz. | Braindead-1 | 2016 | |
| Senators will be limited to five minutes in discussing markups. | Senatörlerin bu konuları konuşmak için 5'er dakika hakları var. | Braindead-1 | 2016 | |
| Uh, first, the proposed $48 million | İlk öneri, 48 milyon $ tutarındaki... | Braindead-1 | 2016 | |
| earmark for disease control maintenance in New York. | ...New York hastalık kontrol merkezi bakım tahsisi. | Braindead-1 | 2016 | |
| I move to approve. I second. | Onaylıyorum. Destekliyorum. | Braindead-1 | 2016 | |
| Any discussion? | İtiraz var mı? | Braindead-1 | 2016 | |
| None? All right, then. If there's no discussion, we'll move to a vote... | Sanırım yok, peki o halde, itiraz yok ise oylamaya... | Braindead-1 | 2016 | |
| Actually, Senator, | Aslında Senatör, kusura bakmazsanız... | Braindead-1 | 2016 | |
| But do you have an objection, Red? | İtirazınız mı var Bay Red? | Braindead-1 | 2016 | |
| Well, I'll call it more of a hesitation. | Daha çok bir tereddüt diyelim. | Braindead-1 | 2016 | |
| I'm reading this comic book... | Şu komik dergiyi okuyordum da... | Braindead-1 | 2016 | |
| I think the young people call it, uh, a graphic novel. | ...sanırım gençler buna "çizgi roman" diyorlar. | Braindead-1 | 2016 | |
| It's called, uh, | İsmi de... | Braindead-1 | 2016 | |
| Preparedness 101: Zombie Pandemic. | ...Hazırlık 101: Zombi Salgını. | Braindead-1 | 2016 | |
| Uh, a constituent gave it to me. | Bir seçmen verdi. | Braindead-1 | 2016 | |
| I thought it was funny. | Bence gerçekten komik. | Braindead-1 | 2016 | |
| But then, uh, | Sonra kimin yayınladığını fark ettim. | Braindead-1 | 2016 | |
| It's our very own Centers for Disease Control. | Bizim, Hastalıkla Kontrol Merkezi. | Braindead-1 | 2016 | |
| The real one; the one we're discussing right now. | Gerçek olan, yani şu an konuştuğumuz. | Braindead-1 | 2016 | |
| They put out a comic book | Zombi istilasını püskürtmek için çizgi roman yayınlamışlar. | Braindead-1 | 2016 | |
| This was merely a way to get people | Bu konu başlığının sebebi... | Braindead-1 | 2016 | |
| who usually don't care about disease to read about it. | ...hastalıklar ile ilgilenmeyen, okumayan kişilerin dikkatini çekmekti. | Braindead-1 | 2016 | |
| I'm sorry, Mr. Chairman. | Af edersiniz Sayın Başkan, sanırım 5 dakikam vardı. | Braindead-1 | 2016 | |
| You do. Continue. | Var, devam edin | Braindead-1 | 2016 | |
| Well, my question, | Benim sorum bu yayının maliyeti değil. | Braindead-1 | 2016 | |
| I'm sure it's negligible. | Önemsiz olduğuna eminim. | Braindead-1 | 2016 | |
| My question is this. | Benim sorum şu, HKM... | Braindead-1 | 2016 | |
| Is the CDC devoting practical research time | ...zombi istilası için zaman ayırıyor mu... | Braindead-1 | 2016 | |
| and money to a zombie apocalypse? | ...ve para harcıyor mu? | Braindead-1 | 2016 | |
| Okay, that's crazy. | Bu mantıksız bir soru. | Braindead-1 | 2016 | |
| Then why are they investigating bugs | Öyleyse, neden insan beyni yiyen... | Braindead-1 | 2016 | |
| that eat human brains? | ...böcekleri araştırıyorlar? | Braindead-1 | 2016 | |
| They're not. | Araştırmıyorlar. | Braindead-1 | 2016 | |
| Well, a constituent told me | Bir seçmenin söylediğine göre... | Braindead-1 | 2016 | |
| goes by the name of Dexter Wu or or Wah... | ...Dexter Wu ya da Wah... | Braindead-1 | 2016 | |
| Dr. Wu? | Doktor Wu? | Braindead-1 | 2016 | |
| Is investigating bugs | ...zombi özellikleri gösteren... | Braindead-1 | 2016 | |
| that take on zombie like characteristics. | ...böcekleri araştırıyormuş. | Braindead-1 | 2016 | |
| This is what I say. | Diyeceğim şu; | Braindead-1 | 2016 | |
| We are about to approve a $1.3 billon budget | HKM için 1,3 milyar $ bütçeyi... | Braindead-1 | 2016 | |
| for the CDC. | ...onaylamak üzereyiz. | Braindead-1 | 2016 | |
| We owe it to the taxpayers to make sure this money | Bu paranın, zombi çizgi romanlarına ya da... | Braindead-1 | 2016 | |
| isn't spent on more zombie comic books | ...zombi böcek araştırmalarına harcanmayacağından emin olmak... | Braindead-1 | 2016 | |
| and zombie bug research. | ...vergi verenlere borcumuzdur. | Braindead-1 | 2016 | |
| You're moving that we delay approval of the CDC budget? | HKM bütçe görüşmelerinin ötelenmesini mi öneriyorsunuz? | Braindead-1 | 2016 | |
| Yes, until such time as the CDC director can assure us | Evet, HKM Genel Müdürünün, bu paranın boşa harcanmadığı... | Braindead-1 | 2016 | |
| that the people's money isn't being misspent. | ...konusunda bize güvence verene kadar ötelensin. | Braindead-1 | 2016 | |
| Are you studying zombie bugs? | Zombi böcekleri mi inceliyorsun? | Braindead-1 | 2016 | |
| Are you researching bugs that eat human brains? | İnsan beyni yiyen böcekleri mi araştırıyorsun? | Braindead-1 | 2016 | |
| Well, I'm doing research into | Yani, kurt sineği larvasına benzeyen, insan beyni yiyen... | Braindead-1 | 2016 | |
| a bug that, yes, | bir böceği araştırıyorum. | Braindead-1 | 2016 | |
| Stop. | Durdur. | Braindead-1 | 2016 | |
| But, sir... | Ama efendim... | Braindead-1 | 2016 | |
| Our budget is being held up by this. | Bütçemiz, bu yüzden daha onaylanmadı. | Braindead-1 | 2016 | |
| This was given to me by a very trustworthy... | Çok güvendiğim birisi tarafından verild... | Braindead-1 | 2016 | |
| 1200 Ridge Place Southeast | 1200 Ridge Bölgesi, Southeast'ten... | Braindead-1 | 2016 | |
| to 17th Street Southeast. | ...17th Southeast Street'e kadar. | Braindead-1 | 2016 | |
| 8600 Good Hope | 8600 Good Hope'ten... | Braindead-1 | 2016 | |
| to 25th Street. | ...25th Street'e kadar. | Braindead-1 | 2016 | |
| So, everybody thinks you're crazy. | Herkes kafayı yediğini düşünüyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| And I'm here to calm their fears. | Endişelerini gidermeye geldim. | Braindead-1 | 2016 | |
| I'm just doing my job. | Sadece işimi yapıyorum. | Braindead-1 | 2016 | |
| And what job is that? | Hangi işini yapıyorsun? | Braindead-1 | 2016 | |
| Red Wheatus is acting as a clearing house | Red Wheatus seçim bölgelerini ayarlıyor gibi davranıyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| Well, he's a senator. | O bir senatör. | Braindead-1 | 2016 | |
| And gerrymandering only affects house races. | Seçim bölgesi ayarlaması, sadece Başkanlık seçiminde işe yarar. | Braindead-1 | 2016 | |
| He's working for a Republican majority in both houses. | İki tarafta da cumhuriyetçilerin çoğunluğu için çalışıyor. | Braindead-1 | 2016 | |
| So you want to show how ludicrously drawn the precincts are, | Sen de, bölgelerin ne kadar komik olduğunu göstererek... | Braindead-1 | 2016 | |
| embarrass Senator Wheatus into backing off? | ...Senatör Wheatus'u utandırarak engellemeyi düşünüyorsun? | Braindead-1 | 2016 | |
| Okay. So here's some words of wisdom. | Tamam, sana çok mantıklı bir söz; | Braindead-1 | 2016 | |
| Politicians don't embarrass easily. | "Politikacılar utanmazlar." | Braindead-1 | 2016 | |
| You do. Mm mm, I do not. | Sen utanıyorsun. Hayır utanmıyorum. | Braindead-1 | 2016 | |
| Senior year, Mom picking you up from school. | Sen son sınıftayken, annem seni okuldan alıyordu... | Braindead-1 | 2016 | |
| Okay, thank you. And then that time your pants | Tamam, teşekkürler. ...pantolonun dizlerine kadar düşmüştü. | Braindead-1 | 2016 | |
| Have fun. I'm going. | Eğlen sen. Ben gidiyorum. | Braindead-1 | 2016 | |
| You know, the more... | Aslında, bölgeler ne kadar komik görünürse, o kadar iyi olur. | Braindead-1 | 2016 | |
| Allegany County. | Allegany County. | Braindead-1 | 2016 | |
| ♪ ♪ | ♪ ♪ | Braindead-1 | 2016 | |
| So, you see it, too? | Görüyorsun değil mi? | Braindead-1 | 2016 | |
| Crop circles. | Ekinlerdeki çemberlerden. | Braindead-1 | 2016 | |
| Come on, you can't be going crazy. No, I'm just saying | Haydi, sen de sıyırıyor olamazsın. Hayır sadece diyorum ki... | Braindead-1 | 2016 | |
| what does it mean? | ...anlamı ne olabilir? | Braindead-1 | 2016 | |
| Nothing. What could it mean? | Hiçbir şey. Ne olabilir ki? | Braindead-1 | 2016 | |
