Search
English Turkish Sentence Translations Page 9336
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Now you go and bust into that safe. | Şimdi git ve şu kasayı uçur. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I'm gonna get back to my stories. | Ben de hikâyelerime geri döneyim. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
All right, guys, let's rob this old lady. | Pekâlâ, millet, hadi soyalım şu yaşlı kadını. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
To grandmother's house we go. | Büyükannenin evine gidiyoruz. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
No way. Grandma's making this too easy. | Yok artık. Büyükanne işleri çok kolaylaştırıyor. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Oh, nice! We'll be in and out... | Güzel! Hemen girip çıkarız | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Can't let go! Insides burning! | Yapamıyorum! İçim yanıyor! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Someone help me! | Biri yardım etsin! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Ooh! I should've thought this through! | İyice bir düşünseydim keşke! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I'll cut the power. Don't panic. | Elektriği keseceğim. Panik yapmayın. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Panic! Panic as hard as you can! | Panikleyin! Panikleyebilirsiniz artık! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
The house is alive! | Bu ev canlı! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
So not good. | Hiç iyi olmadı. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
It's been a rough job so far. | Şimdiye kadarki en kötü iş bu oldu. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Apparently this old lady's house | Görünüşe göre yaşlı kadının evi... | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
is a geriatric Fort Knox. No, I'll tell you | ...Fort Knox gibi korunuyor. Size söylüyorum... | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
what we're dealing with here... Super villain. | ...karşı karşıya olduğumuz kişi çok acımasız. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Okay, if we keep this up, we're gonna be facing | Eğer devam edersek, kadının silahlı maymunları ile... | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
her army of monkey assassins, for real. Seriously. | ...karşılaşabiliriz, gerçekten. Cidden. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I mean, who the hell is this old woman? | Bu yaşlı kadın da kim? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I lost my brows in the line of duty. No, it's good. | Görev esnasında kaşlarımı kaybettim. Hayır, güzel olmuş. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Brings out your huge forehead. Don't even speak. | Koca alnını ortaya çıkarmış. Konuşma. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
We have been out there getting our asses kicked, | Bizim orada canımıza okundu... | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
and you don't even have a scratch on you. I ripped my jeans. | ...ve sen bir çizik bile almadın. Pantolonum yırtıldı. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
No, you bought 'em that way, and they look great. | Hayır, aldığında öyleydi, ve harika görünüyor. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Guys, our job is to find flaws in security systems, right? | Millet, bizim işimiz güvenlik sistemindeki açıkları bulmak, değil mi? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
We'll just tell Oz this lady doesn't have any. | Oz'a da bu kadının hiç açığı olmadığını söyleriz. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
It's good news for the client. No, | Bu müşteri için iyi bir haber olur. Olmaz... | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
are you crazy? You never tell Oz you failed ever. | ...sen deli misin? Asla Oz'a başarısız olduğunu söyleyemezsin. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
We haven't failed. I'm sure Oz will under... stand. | Başarısız olmadık. Eminim Oz anlaya...caktır. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
This is my subtle way of saying | Bu da, "Git ve o kasayı aç"... | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
"Go and crack that safe." | ...deyişimin başka bir yolu. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Lord, that is hot. | Tanrım, bu çok ateşli. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Aw, I bet you say that to all the hackers. | Bahse girerim tüm hackerlara böyle dersin. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I'm talking about the plates. | Tabaklar hakkında konuşuyordum. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Look, I was a pawn, okay? | Oh. Sesli mesaja geçti. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
You can hack into the FBI mainframe | FBI'ı hackleyip hamburger hırsızlarını, | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
and put the hamburglar on the most wanted list, | en çok arananlar listesine ekleyebiliyorsun, | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
but you... | ama... | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
But I managed to lock my keys in my car. | Ama anahtarımı arabamın içinde unutuyorum. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Yes, we've established that. | Anladık. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Can you stop making fun of me and help me break in? | Dalga geçmeyi bırakıp arabaya girmeme yardım eder misin? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Why don't I just teach you? | Neden direk öğretmiyorum ki? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I don't need... A actually, 1 | Öğretmene falan iht... A aslında, | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
it's a good idea to learn new things. | yeni şeyler öğrenmek fena fikir değil. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
You think you're so cool, don't you? | Dünyanın senin çevrende döndüğünü düşünüyorsun, değil mi? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Yeah, I do. | Evet. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
You're pretty cool. | Harbiden de öyle. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Melon ball! | Kavunlu votkam! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
You left your celly in my ride. | Telefonunu arabamda unutmuşsun. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Mm. How am I supposed to text you my love haikus? | Aşk şiirlerimi sana nasıl yollarım sonra? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Hey, there he is. My girl's asexual bestie. | Hey, adamım da buradaymış. Sevgilimin aseksüel kankası. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Totally nonthreatening. I love this guy. | Sarkma ihtimali sıfır. Seviyorum bu adamı. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
What's with the suit? | Takım ne iş? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Well, Dutch got a new job at a nonprofit. | Dutch kar amacı gütmeyen bir şirkette işe girdi. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Yeah, we, uh, we build wells in countries ravaged by poverty. | Evet, biz, ee, yoksulluğun kasıp kavurduğu ülkelerde kuyular inşa ediyoruz | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
And the most fulfilling part... | Ve en iyi yönü de... | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I get crazy paid! | Deli para veriyorlar! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Dollar dollar bills, y'all! | Para içinde yüzüyoruz, adamım! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Hey, a hybrid? | Hey, hibrid mi aldın? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
What happened to your gas guzzler? | Benzini lıkır lıkır içen canavarına noldu? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Going green, Broheim. | Çevreci olduk, kardeş. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Yeah, I saw this intense movie | Gezegenimizi nasıl katlettiğimiz hakkında | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
about how we're killing our planet. | çok çarpıcı bir film seyrettim. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
"An Inconvenient Truth"? | "Uygunsuz Gerçek" mi? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
"Water World." | "Su Dünyası" | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Yeah, the great Kevin Costner plays this fish dude. | Muhteşem Kevin Costner balıkçı bir adamı oynuyor. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Really opened my eyes. So... I bought this puppy. | Beni gerçeklere uyandırdı. Ben de... bu yavruyu aldım. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Then I ripped out all that electric crap, | Sonra tüm elektriksel zımbırtıları çıkarıp, | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
dropped in an ass ton of ponies. | fırlatıp attım bir kenara. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Well, I gotta Michael Bolton. Giddyap! | Micheal Bolton'un konserine yetişmem lazım. Kaçtım ben! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Isn't he the best? | Çok süper birisi, değil mi? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
That guy is the worst! What does she see in him? | Berbat birisi! Onda ne buluyor ki? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I mean... when it comes to romance, the man is a God. | Yani... romantizmi yalayıp yutmuş adam. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
You should see the epic stunts he pulls. | Çektiği numaraları bir görsen. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Oh, my God! I can't believe you made us our own muppets! | Aman Tanrım! Bize kukla yaptığına inanamıyorum! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Yep, only took me six months to hand stitch. | Evet, elde dikmem yalnızca altı ayımı aldı. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Check it! Oh! | Åuna bak! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Now let's party! | Hadi parti yapalım! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Whoo! | Vuu! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Just no way to compete with that. | O adamla boy ölçüşmen mümkün değil. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Listen, love is a numbers game, okay? | Bak, aşk dediğin rakamlarla ölçülür, tamam mı? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I'm with Melanie ten hours a day. | Ben günün 10 saati Melanie'yle birlikteyim. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Dutch gets the rest of her time, but she needs | Geri kalan zamanında Dutch'la beraber, ama günde 8 saat | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
eight hours of sleep, plus time for showering, working out, | uyuması gerekiyor, ayrıca bunun duşu var, egzersizi var, | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
miscellaneous body maintenance. | çok yönlü vücut bakımı var. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
That means Dutch only gets to see her 3.8 hours a day tops. | Demek ki Dutch günde onu maksimum 3.8 saat boyunca görebiliyor. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Hey, we on for hoagies today? | Hey, bugün sandviç günü değil mi? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
It's a date. Numbers game! | Tamamdır. Rakamlar! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Pound town! | Seks! | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Paper jam on tray nine? Where are the first eight trays? | 9'da kağıt mı sıkıştı? Diğer sekizi nerede o zaman? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Just call the tech, and he'll fix it. | Teknisyeni çağır, o tamir eder. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
No need, baby. Gadget man is right here. | Gerek yok, bebeğim. Alet edevatçı burada. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
No. Oz specifically told you not to. | Olmaz. Oz sana özellikle yapmamanı söyledi. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Every time you try and fix something, you go way too far. | Ne zaman bir şeyi tamir etmeye çalışsan çok ileri gidiyorsun. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Dude, my stuff. What did we discuss about the pranks? | Ahbap, eşyalarım nerede? Eşek şakaları hakkında ne demiştik? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Wasn't me. They even took your ergonomic chair. | Ben yapmadım. Ergonomik sandalyeni bile almışlar. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
It's from Oz? | Oz'dan mı gelmiş? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
I've been moved to the I.T. annex? | B.T ek binasına mı alınmışım? | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |
Ugh. God, those guys are creepos. | Oo. Tanrım, oradaki elemanlar iğrençtir. | Breaking in-1 | 2011 | ![]() |