Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 3561
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| You know it. | Bunu biliyorsun. | American Crime-3 | 2015 | |
| Hey, you want to go up to Chicago next weekend? | Hey, gelecek hafta sonu Chicago' ya gitmek ister misin? | American Crime-3 | 2015 | |
| Yeah, we'll get a nice hotel room... | Evet, güzel bir otel odası alırız... | American Crime-3 | 2015 | |
| I mean like Sheraton nice... | ...yani Sheraton gibi güzel... | American Crime-3 | 2015 | |
| Do some room service, mm, go to a spa. | Oda servisi al, bir kaplıcaya git. | American Crime-3 | 2015 | |
| I can't take off work. | İşten izin alamam. | American Crime-3 | 2015 | |
| I can't leave Taylor. | Taylor' u bırakamam. | American Crime-3 | 2015 | |
| Nate could keep an eye on him. | Nate ona bakabilir. | American Crime-3 | 2015 | |
| Nate? | Nate? | American Crime-3 | 2015 | |
| You want to keep an eye on Taylor? | Taylor' a bakabilir misin? | American Crime-3 | 2015 | |
| Sure. Yeah. I'd love to. | Tabii. Evet. Seve seve. | American Crime-3 | 2015 | |
| I I can't leave him. | Onu bırakamam. | American Crime-3 | 2015 | |
| Leaving him brings up bad memories. | Onu bırakmak kötü anıları getiriyor. | American Crime-3 | 2015 | |
| You know, you got to look out for you, too. | Sen de kendine bakmalısın, | American Crime-3 | 2015 | |
| It would be good. | bu iyi olurdu. | American Crime-3 | 2015 | |
| I would love if Taylor spent more time with Nate. | Taylor' un Nate ile daha fazla zaman harcaması hoşuma giderdi. | American Crime-3 | 2015 | |
| Yeah. Of course. | Evet. Tabi. | American Crime-3 | 2015 | |
| It would be good, you know, for him to have a man around. | Yakınında bir adam olması güzel olurdu. | American Crime-3 | 2015 | |
| You regret not making it work out with Taylor's dad? | Taylor'ın babasıyla beraberliği yürütemediğine pişman mısın? | American Crime-3 | 2015 | |
| This was the guy... I was with him for a month. | Bu kendisiyle bir ay beraber olduğum...bir adamdı. | American Crime-3 | 2015 | |
| He talks me into having sex with him without a condom. | Benimle seksi korunmadan yapmayı konuşuyordu. | American Crime-3 | 2015 | |
| Two weeks later, I'm... I'm late on my period, | İki hafta sonra, dönemim gecikti. | American Crime-3 | 2015 | |
| peeing on a pregnancy stick. | gebe kalmıştım. | American Crime-3 | 2015 | |
| All he says to me is, "you got to get rid of it." | Bana tüm söylediği "Ondan kurtulmalısın." | American Crime-3 | 2015 | |
| I mean, he kept saying "it." | Hep bunu söyleyip durdu. | American Crime-3 | 2015 | |
| I mean, you know how I feel about that. | Bu konuda neler hissettiğimi biliyorsun. | American Crime-3 | 2015 | |
| Abortion's not how I was gonna solve things. | Kürtaj sorunları çözecek bir çare değildi. | American Crime-3 | 2015 | |
| All I would have done different... | Adam olmak isteyen biriyle birlikte olsaydım... | American Crime-3 | 2015 | |
| Was gotten with somebody who wanted to be a man. | ...bütün yaptıklarım farklı olurdu. | American Crime-3 | 2015 | |
| Whenever Taylor's ready, sure. | Her ne zaman Taylor hazır olursa, şüphen olmasın. | American Crime-3 | 2015 | |
| We both miss him. | İkimiz de onu özlüyoruz. | American Crime-3 | 2015 | |
| We'd love to be in his life a lot more. | Onun hayatında çok daha fazla olmayı isteriz. | American Crime-3 | 2015 | |
| I really appreciate you taking time to talk about Eric. | Eric hakkında konuşmak için zaman ayırdığınız için size minnettarım. | American Crime-3 | 2015 | |
| He's a good kid. | O iyi bir çocuk. | American Crime-3 | 2015 | |
| He's got a lot of opportunities. | Bir sürü fırsatı var. | American Crime-3 | 2015 | |
| If he keeps playing how he's been playing, I mean... | Şu an oynadığı gibi oynamaya devam ederse... | American Crime-3 | 2015 | |
| You called and said it was urgent that we should talk. | Bizi aradınız ve acil konuşmamız gerektiğini söylediniz. | American Crime-3 | 2015 | |
| Eric showed up at my work. | Eric işyerime geldi. | American Crime-3 | 2015 | |
| He said that the police want to interview the team, get DNA. | Özel konuşabileceğimiz bir yer var mı? Polisin takımla görüşmek ve DNA almak istediklerini söyledi. | American Crime-3 | 2015 | |
| Yeah, we're aware. | Evet, haberimiz var. | American Crime-3 | 2015 | |
| I was, uh... I was thinking it might be in our best interest | Ailelerimizin bununla ilgili bir araya gelmelerinin | American Crime-3 | 2015 | |
| if our families came together on this. | bizim için en iyisi olduğunu düşünüyordum. | American Crime-3 | 2015 | |
| "Our best interest"? | "Bizim için en iyisi"? | American Crime-3 | 2015 | |
| Well, Eric and Kevin... They're team captains. | Eric ve Kevin... Onlar takım kaptanları. | American Crime-3 | 2015 | |
| They both threw the party. | İkisi parti düzenledi. | American Crime-3 | 2015 | |
| but Kevin's name is the only one | ama şimdi iftira atılan | American Crime-3 | 2015 | |
| that's being slandered right now. | tek isim Kevin. | American Crime-3 | 2015 | |
| Well, Eric was suspended from the team. | Eric takımdan uzaklaştırıldı. | American Crime-3 | 2015 | |
| They've both... you know they've both suffered. | Her ikisi de...biliyorsunuz, acı çektiler. | American Crime-3 | 2015 | |
| This is really important. | Bu gerçekten çok önemli. | American Crime-3 | 2015 | |
| Basketball is important to Eric... to both of them. | Basketbol Eric için önemli.. ikisi içinde. | American Crime-3 | 2015 | |
| I don't give a damn about basketball. | Basketbol benim umurumda değil. | American Crime-3 | 2015 | |
| Kevin has a 3.6 GPA, | Kevin' in not ortalaması 3.6, | American Crime-3 | 2015 | |
| and he's going to NYU with or without basketball. | basketbol olsun, olmasın New York Üniversitesine gidiyor. | American Crime-3 | 2015 | |
| Only now, NYU and every other university can look online | Ancak şimdi, New York Üniversitesi ve diğerleri nete bakacaklar | American Crime-3 | 2015 | |
| and see how my son, not yours... our son... | ve oğlumun, sizinkinin değil... oğlumuzun... | American Crime-3 | 2015 | |
| Is involved with a sexual assault. | ...bir cinsel saldırıya karışmış olduğunu görecekler. | American Crime-3 | 2015 | |
| What do you think that does to his future? | Sizce bu onun geleceğini nasıl etkiler? | American Crime-3 | 2015 | |
| Every parent with a kid on that team... | Bu takımda çocuğu olan her ana baba... | American Crime-3 | 2015 | |
| Every other kid on that team is not our concern. | Takımdaki diğer çocuklar bizi ilgilendirmiyor. | American Crime-3 | 2015 | |
| Can I be honest? | Dürüst olabilir miyim? | American Crime-3 | 2015 | |
| I'm going through a divorce. | Boşanıyorum. | American Crime-3 | 2015 | |
| And money has been very tight. | Ve paraya çok sıkıştım. | American Crime-3 | 2015 | |
| Well, did you e mail it? | Peki, onu mesajladın mı? | American Crime-3 | 2015 | |
| 'Cause we... I haven't seen it. | ... Çünkü biz...onu görmedim. | American Crime-3 | 2015 | |
| Well, you need to send it again | Pekala, onu tekrar göndermelisin | American Crime-3 | 2015 | |
| because we need to get it back before morning, | çünkü sabah olmadan onu geri almalıyız, | American Crime-3 | 2015 | |
| and this is the third time you've told me... | bunu bana üçüncü kez söyledin... | American Crime-3 | 2015 | |
| I can't get a lawyer. | Avukat tutamam. | American Crime-3 | 2015 | |
| I don't have the money. | Param yok. | American Crime-3 | 2015 | |
| And I don't want Eric to suffer because I can't... | Eric' in acı çekmesini istemiyorum çünkü ben... | American Crime-3 | 2015 | |
| I can get you the names of some lawyers, | Size bazı avukatların isimlerini verebilirim, | American Crime-3 | 2015 | |
| but we've already consulted legal counsel. | ama biz önceden hukuk müşavirine danıştık. | American Crime-3 | 2015 | |
| Kevin will have his side of the story, | Kevin, hikayede kendi payını alacak, | American Crime-3 | 2015 | |
| and I think your son should have his. | sanırım oğlunuzda kendi payını almalı. | American Crime-3 | 2015 | |
| I'm gonna make an appointment for us to go see the police. | Polisi gidip görmemiz için bir randevu alacağım. | American Crime-3 | 2015 | |
| You need to tell the detectives what you know. | Dedektiflere bildiklerini söylemek zorundasın. | American Crime-3 | 2015 | |
| I'm not talking to the cops. | Ben polislerle konuşmuyorum. | American Crime-3 | 2015 | |
| 'Cause. | Çünkü. | American Crime-3 | 2015 | |
| No. Don't do that. Why not? | Hayır. Bunu yapma. Neden? | American Crime-3 | 2015 | |
| I got nothing to say to them. | Onlara söyleyecek bir şeyim yok. | American Crime-3 | 2015 | |
| Go in your room. | Odana git. | American Crime-3 | 2015 | |
| I don't have a room anymore. I got to share with... | Benim artık paylaşacağım bir odam yok... | American Crime-3 | 2015 | |
| Go somewhere. | Bir yere git. | American Crime-3 | 2015 | |
| They're gonna start arresting people. | İnsanları tutuklamaya başlayacaklar. | American Crime-3 | 2015 | |
| How come you won't say anything? | Neden bir şey söylemeyeceksin? | American Crime-3 | 2015 | |
| You trying to protect somebody on the team? No. | Takımda birini mi korumaya çalışıyorsun? Hayır. | American Crime-3 | 2015 | |
| Because nobody's trying to protect you. | Çünkü kimse seni korumaya çalışmıyor. | American Crime-3 | 2015 | |
| They're looking out for themselves. | Kendi çıkarlarını gözetiyorlar. | American Crime-3 | 2015 | |
| Those families, the whole school... | O aileler, tüm okul... | American Crime-3 | 2015 | |
| I don't care about them. They're looking to blame somebody. | Onlar umurumda değil. Suçlayacak birilerini arıyorlar. | American Crime-3 | 2015 | |
| You think they're your friends? They're not. | Onların arkadaşların olduğunu mu düşünüyorsun? Değiller. | American Crime-3 | 2015 | |
| You think they care about you? They don't. | Seni umursadıklarını mı sanıyorsun? Hayır. | American Crime-3 | 2015 | |
| That's not true, dad. | Bu doğru değil, baba? | American Crime-3 | 2015 | |
| I talked to Kevin's parents. | Kevin' in ailesiyle konuştum. | American Crime-3 | 2015 | |
| He's already got his story. | Kendi hikayesini çoktan hazırlamış. | American Crime-3 | 2015 | |
| He's got lawyers. | Avukatları var. | American Crime-3 | 2015 | |
| All you have is me. | Tüm sahip olduğun benim. | American Crime-3 | 2015 | |
| So tell me what's going on. | Bu nedenle ne olup bittiğini bana söyle. | American Crime-3 | 2015 | |
| You don't get it. | Anlamıyorsun. | American Crime-3 | 2015 |