Search
English Turkish Sentence Translations Page 178308
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
So now you are saying that you are not Dr. Martin Harris? | Tek istediği tüm müzeleri gezmekti. Bense sadece... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I don't know. | ...Politeknik Okulu'na gitmek istiyordum. Ama o ısrar etmişti! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Wait, stop. Stop. I've changed my mind. | Ben de Leonardo'nun Vitruvius Adamı'nı görmeye gitmiştim! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Need passport. Please. | Bu gerçek olamaz. Profesör, polis geldi. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Please? | Bir dakika! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Police. Very bad. | Bu adam kim bilmiyorum ama her şeyimi çalmış durumda! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
This is Dr. Cole. | Onu tutuklamalısınız! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I'm having an out of office experience right now. Please leave a message. | Hadi, tutuklayın onu! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Rodney, it's me, Martin. | Bunu yapmak zorunda kaldığıma inanamıyorum. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Listen, I'm in Berlin for the summit, but.... | Su? Hayır. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
It's Liz. She's | Bunu yapmamam gerekiyor belki ama... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I I don't know what she's doing... | Arkadaşım... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
...and there's another man involved. | İnsanları buluyor. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
It She She.... | BAY JURGEN, LIEBEN CADDESİ 8 10247, BERLIN | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I'm in trouble, Rod. We | Martin! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Shit. | Hata bende. Gitmene asla izin vermemeliydim. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
He says he doesn't care if she saved your life. | Bana neler oluyor doktor? Kafanız karışıyor, hafıza kaybı yaşıyorsunuz... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
The bitch cost him 20,000 Euros. | ...tam ya da kısmi olarak kimlik bunalımı yaşıyorsunuz... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
The insurance won't cover the cab as she had no license. | İyileşme sürecinde olağan şeyler bunlar. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
He says illegal immigrants are destroying German society. | Komadan yeni çıkan birisi, önceleri hayalinde olan bir şeyi gerçekmiş gibi algılayabilir. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
So I'm guessing he doesn't know where she is. | Size sakinleştirici vereceğiz. MR çekip neler olduğuna tekrar bakacağız. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
No one knows where she is. | Madem Martin Harris değilim, onun hakkında bunca şeyi nereden biliyorum? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Well, thank him for his time. | Hakkında bir şeyler okumuşsunuzdur, ya da önceden onunla tanışmışsınızdır. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Excuse me. | Oraya gidip onu gördüğümde neler hissettim, biliyor musunuz doktor? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Hey, American. I'm sorry we couldn't help you. | Olduğum söylenen kişi ile olduğumu bildiğim kişi arasındaki... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
You know where she is, I can tell. | ...bir savaşın ortasında gibiyim. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Look, I just wanna thank her. She saved my life. | Sizce hangisi kazanır? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I thought maybe I could give her some money. I just wanna thank her. | Merhaba Martin. Fazla uzun sürmeyecek. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Please. | Affedersiniz, o hastayı nereye götürüyorsunuz? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
You remember me? | Onu Wiesband'deki Amerikan Hastanesi'ne nakletme talimatı aldım. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I was in your taxi. I don't drive taxi. | Bunu teyit edene kadar hastayı götüremezsiniz. İşte belge. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I was in your taxi. | Bakayım. Aramam gereken yerler var. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
We crashed. | Tamam, sorun yok. Şimdi çok daha iyiyim. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I need to know, where did you pick me up? | Alo? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Where was I going? How did you find me? | Alo! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Your friend, Biko. | Jürgen siz misiniz? Benim. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Just leave me alone. | Onunla tanışıyor musunuz? Hastanede bana bakan hemşire oydu. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Please, help me. | Bana karşı da çok nazikti. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Just leave me alone. | Üzgünüm. Kendisi öldü. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Thank you for saving me. | Girin. Teşekkür ederim. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Excuse me. | İçecek bir şey? Sağ olun, almayayım. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I need to find Professor Bressler's lab. I have an appointment at 12:30. I'm late. | Eski bir Stasi mensubuyum. Devlet Güvenlik Bakanlığı. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Your name, please? Dr. Martin Harris. | Alman gizli polisi, öyle mi? Evet. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Wait here, please. | Gururumuz. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
The professor knows who I am. | Özür dilerim. Aslında içmemem gerek ama sık sık aklımdan çıkıyor. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
We scheduled this appointment weeks ago. | Unutmakta biz Almanların üstüne yoktur. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Drake, the English botanist... | Nazileri ve 40 yıllık komünizmi de unuttuk. Aklımızdan uçtu gitti. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
...who wondered how it manages to reproduce... | Ama unutulan sadece tarih değil. İnsanlar da unutuluyor. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
...as it doesn't appear to attract any insects. | Lütfen bana Hemşire Gretchen Erfurt'tan biraz daha bahsedin. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Yes. One wonders how plants are developing firm, unlike m | Sağlam hikâyeymiş. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Bressler. This lab is restricted. Who are you? | Bir an için beni deli olduğuma inandırdılar. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
This man is not Martin Harris. I am Dr. Martin Harris. | Ama beni almaya geldiklerinde yani arkadaşınızı... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
So, what is this? There are two Martin Harrises, huh? | ...öldürdüklerinde deli olmadığımı anladım. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
No, let me explain. | Nasıl yardımcı olabilirim bilemiyorum. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
This man showed up at my hotel last night claiming to be me. | Sizden bana kimliğimi kanıtlamada yardımcı olmanızı istiyorum. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
The police were called. I called the police, son of a bitch! | Bakabilir miyim? Buyurun. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
He checked himself out of a hospital. | Babamdan bir hediye. Hep yanımda taşırım. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
He was in an accident. Professor. | Bu sayılar size bir şey ifade ediyor mu? Hayır, onları karım yazdı. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Ja. Danke. | O halde ona bir şey ifade ediyor. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
We talked, you and I, on the phone. | Bu haftaki programım. Hafızamdan yazdım. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
We discussed alternative forms of propagation. | Karınızla birinin arasında... Geçmişte bir şeyler olmuş olmalı. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I told you about my father, a schoolteacher, his passion for science. | Bir arkadaşınız, tanıdığınızla? Hayır. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
We talked about your children... | Habersiz ortadan yok olmalar? Hayır! Öyle bir şey yok. Olsa bilirdim. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
...about how much time you've spent with them since you lost your wife. | Erkekler kolay farkına varmaz... Liz'den bahsediyoruz. O yapmaz. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Two girls, right? | Ama sizi tanımadığını söylemiş. Bakın. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
You told me their names. And I.... | Bunu kim yapıyorsa üstünde uzun süredir çalışıyor olmalı. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I just can't.... | Pasaportları, kredi kartları hatta aile fotoğraflarını bile ayarlamışlar. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I know them. I know them. | Yani bunun için hazırlanmak gerekir, değil mi? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Laurel. Laurel, Lily, twins. | Araştırmalarım, profesörle ilişkim hakkında ayrıntılı bilgiye sahipler. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Ten years old. | Yani geçirdiğiniz kaza bile bir rastlantıyken bundan istifade ederek... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
About the same age I was when I told my father I wanted to be a botanist. | ...bir yabancı sizin yerinize mi geçti? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Do you remember, Professor? We talked about that on the phone... | Bu adamlar işlerinde iyi olabilir ama Tanrı da değiller. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
...how I'd never seen my father this happy. | Bilgileriniz hakkında biraz teyit fena olmazdı. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
No, that wasn't you. | İlla bir açık vardır. Her ayrıntıyı düşünemezler. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Don't you remember? We spoke about how brave our wives were | Esas soru neden sizin yerinize geçmek istedikleri. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
To marry scientists. | Çıkarları ne? Karınız neden sizi tanımadığını söyledi? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I told you about our Our honeymoon in Paris. | Bana inanıyor musunuz? | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
My wife and I. And how she wanted to visit all the museums. | Stasi'de temel bir kural vardı. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
All I wanted to do was go to the L'Ecole Polytechnique. | Yeterince soru sorarsan yalan söyleyen kişi sonunda hikâyesini değiştirir. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
But she insisted. And that's how I first saw Leonardo's Vitruvian man. | Lakin doğruyu söylüyorsa anlattıkları ne kadar saçma olursa olsun değişmez. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Wow. | Bana inanıyor musunuz? Sizin doğruyu... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
This is not happening. | ...söylediğinizi düşünüyorum Doktor Harris. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
STUDENT: | İşe Langmoore'daki meslektaşınızı arayarak başlayacağım. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Moment, Moment. | Ama Şükran Günü ve aradaki saat farkını düşünürsek... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I don't know who this man is, but he has taken everything from me. | ...irtibata geçmek biraz zaman alabilir. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
You have to arrest him. | Bir de şey meselesi var... | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Go on, arrest him. | Para. Elbette. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
I don't believe I need to do this. | Ne yazık ki öyle. Para. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
No. | Elbette. Buyurun. Bütün param bu. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
My friend, he... | Elime geçer geçmez tamamını öderim. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
...looks.... | Masraflar için. Tabii. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
No, he finds people. | Bana 24 saat verin ve yarın akşamüstü beni arayın. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
Martin. | Şu taksiciyi bulun. Benimle konuşur muymuş bir sorun. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
The mistake was mine. I should never have let you leave. | Olayların başlangıcında o varmış. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
What's happening to me, doctor? Confusion... | Bir şeyler biliyor olmalı. Daha önce yanına gittim. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
...memory loss, complete or partial loss of identity. | Belki gözden kaçırdığınız ayrıntılar olmuştur. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
These are common stages in recovery. | Ben bu özelliğimle tanınırım. Ayrıntıya inmemle. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
A person can awaken from a coma... | Gina! | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
...convinced of a reality that was previously only fantasy. | Kazadan neden kaçtığını biliyorum. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |
We are going to sedate you now... | Kaçak göçmensin. | Unknown-2 | 2011 | ![]() |