Search
English Turkish Sentence Translations Page 2211
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| The body of the Christ. | Tanrı kutsasın. | Adeul-1 | 2007 | |
| I'd better read it at least three more times. | Bunu en az üç kez daha okumak istiyorum. | Adeul-1 | 2007 | |
| Lee Kang sik. There's a visitor for you. | Lee Kang sik. Bir ziyaretçin var. | Adeul-1 | 2007 | |
| It's your son. | Gelen oğlun. | Adeul-1 | 2007 | |
| You should brush your hair first. | Önce saçlarını yıkamalısın. | Adeul-1 | 2007 | |
| Hi! | Hi! | Adeul-1 | 2007 | |
| How've you been? | Nasıl oldun? | Adeul-1 | 2007 | |
| How is school? | Okulun nasıl? | Adeul-1 | 2007 | |
| How is your girlfriend? | Kız arkadaşın nasıl? | Adeul-1 | 2007 | |
| How is your health? | Sağlıklı mı? | Adeul-1 | 2007 | |
| I am the one who's visiting you. | Seni ziyaret eden benim. | Adeul-1 | 2007 | |
| I'm supposed to ask the questions. | Soruları soran da ben olmalıyım. | Adeul-1 | 2007 | |
| Your dad is doing pretty well. | Baban gayet iyi. | Adeul-1 | 2007 | |
| You just called yourself my dad, didn't you? | Kendine "baban" dedin. | Adeul-1 | 2007 | |
| Did I? | Dedim mi? | Adeul-1 | 2007 | |
| Yes! you said, your dad is doing pretty well. | Evet! Söyledin, "baban gayet iyi" dedin. | Adeul-1 | 2007 | |
| Did I do that? | Ben mi? | Adeul-1 | 2007 | |
| Come on, Dad. That's what you just said. | Yapma, baba. Sadece söylediğini söyledim. | Adeul-1 | 2007 | |
| Hey, why are you calling me "Dad"? | Hey, neden bana "baba" dedin? | Adeul-1 | 2007 | |
| I'm not. When did I do that? | Demedim. Ne zaman söyledim? | Adeul-1 | 2007 | |
| You just said it! | Sadece böyle dedin! | Adeul-1 | 2007 | |
| You'd better not lie to your dad. | Babana daha iyi yalan söylemelisin. | Adeul-1 | 2007 | |
| There you go again! You called yourself Dad. | Yine yaptın! Kendine "baban" dedin. | Adeul-1 | 2007 | |
| Hey, you know the book Demian, did you really like it? | Hey, Demian kitabını biliyorsun. Gerçekten beğendin mi? | Adeul-1 | 2007 | |
| Uh? | Ha? | Adeul-1 | 2007 | |
| It's not difficult or anything. | Ağır ve karmaşık değil. | Adeul-1 | 2007 | |
| It's just not to my tastes. | Sadece benim ilgimi çekmiyor. | Adeul-1 | 2007 | |
| Demian? I've never read it. | Demian? Onu hiç okumadım. | Adeul-1 | 2007 | |
| You've never read it? Never read Demian? | Okumadın mı? Demian 'ı hiç mi okumadın? | Adeul-1 | 2007 | |
| Why did you put it | Eğer onu hiç okumayacaksan... | Adeul-1 | 2007 | |
| on your bookshelf if you were never going to read it? | ... onu neden kitaplığına koydun? | Adeul-1 | 2007 | |
| I was about to read it two more times. Geez. | Ben iki defa okudum. Tanrım. | Adeul-1 | 2007 | |
| So all those books on your bookshelf. | Peki neden tüm o kitaplar kitaplıkta? | Adeul-1 | 2007 | |
| Were they all just for show? | Sadece gösteriş için mi? | Adeul-1 | 2007 | |
| Dad! I'm a senior in high school. I don't have time to read other books. | Baba! Lisede son sınıf öğrencisiyim. Başka kitap okumaya vaktim yok. | Adeul-1 | 2007 | |
| Hey, I went to high school too. | Hey, Ben de liseye gittim. | Adeul-1 | 2007 | |
| I fit time in my schedule to read. | Benim programım okumak için uygundu. | Adeul-1 | 2007 | |
| Read what? Demian? | Ne için? Demian mı? | Adeul-1 | 2007 | |
| Everything except that one. I've read them all. | Bu konumuz dışında. Ben hepsini okudum. | Adeul-1 | 2007 | |
| Have you read the Bible? | Sen incil okudun mu? | Adeul-1 | 2007 | |
| Why would I read that? That'd be a waste of time. | Onu neden okuyacakmışım? Bu zaman kaybı olurdu. | Adeul-1 | 2007 | |
| Waste of time? The Bible? | Zaman kaybı mı? İncil? | Adeul-1 | 2007 | |
| It has the words of God! | Onlar tanrının sözleri! | Adeul-1 | 2007 | |
| OK, son! From now on, | Tamam, oğlum! Şu andan irtibaren, | Adeul-1 | 2007 | |
| every time you visit me here I'm going to teach you the Bible! | beni burada her ziyaret edişinde, Sana İncil 'i öğreteceğim! | Adeul-1 | 2007 | |
| No, Dad. I have to work on my math. | Hayır, baba. Matematiğe çalışmam lazım. | Adeul-1 | 2007 | |
| You think I'm a fool because I've been here so long?! | Uzun zamandır burada olduğum için benim bir aptal olduğumu düşünüyorsun. | Adeul-1 | 2007 | |
| Hey, I used to know math. | Hey! Ben matematikten de anlarım. | Adeul-1 | 2007 | |
| Those lacking imagination take refuge in reality | Bu eksik hayal gücü... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| if non thought contaminates thought | ...gerçekte düşünülmeyen, kirlenmiş düşüncelere sığınmaktadır... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| it was the best time we ever had | Bugüne kadar en iyisi bu seferdi... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Not our experiences | Tecrübelerimiz değil... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| but the silent tenacity | ...ama sessiz azmimizle onları gücendirdik. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Is it possible to produce a concept | Afrika hakkında bir kavram üretmek... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| about Africa? | ...mümkün müdür? | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Solzhenitsyn's novel has a subtitle. 1 | Solzhenitsyn'in romanının bir altyazısı vardır. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| No need to Google it. | Google'da araştırmaya gerek yok. 1 | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Solzhenitsyn found it all alone. | Solzhenitsyn hepsini tek başına buldu. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| "Experiment in literary investigation". | "Edebi Soruşturma Deneyi". | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| What does it do? | Ne işe yarar? | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| The thumb. What does it do? | Başparmak. Ne işe yarar? | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| What did it do before? | Daha önce ne yaptı? | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| So it's Little Thumb. | Bu yüzden küçük başparmaktır. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| That's one way of putting it. | Bu koymanın bir yolu. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| And to mark the trail? | Ve izleri işaretlemek için mi? Çakıl Taşları. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Where is the ogre? | Ogre nerede? | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| See this? | Şunu gördün mü? | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Exam time. | Sınav zamanı. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| The Ogre takes us by the hand. | Ogre elimizden tuttu. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| All of us. | Hepimizin elindne tuttu. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| In 1933, a Russian, Zworykin, | 1993'te, bir Rus, Zworykin... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| invented television. | ...televizyonu icat etti. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Does 1933 ring a bell? | 1933 bir şeyler anımsatıyor mu? | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Hitler was elected democratically. | Hitler demokratik olarak seçilmişti. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| I doubt that. | Ben şüpheliyim. Hitler'in söylediği her şeyi... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| he accomplished. | ...o gerçekleştirdi. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Not the first time someone conquered by arms | Silah zoruyla fethedilen bir kişinin... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| manages to conquer his conqueror politically. | ...politik olarak fethini yönetmek için silah kullanması ilk defa olmuyor. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| For example, | Örneğin... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| armies of the Revolution | ...Devrim orduları... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| were conquered. | ...fethedilmişti. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| But they carried throughout all Europe | Ancak, onlar bütün Avrupa'ya Cumhuriyet fikrini taşıdılar. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Alas, in Potsdam... | Ne yazık ki, Potsdam... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| the allies declared: | ...müttefiklerini ilan etti... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| We will wage peace as we waged war. | Savaşı getirdiğimiz gibi barışı da getireceğiz. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| What do we see now? | Şimdi ne görüyoruz? | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| The State is given absolute power. 1945, Jacques Ellul | Devlete mutlak güç veriliyor. 1945, Jacques Ellul | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| He saw it all coming. | Hepsinin olacağını görmüştü. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Atomic power. | Atomik güç. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Advertizing. The State takes all. | Reklamcılık. Devlet hepsini alır. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Nanotechnologies. | Nanoteknolojiler. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Terrorism. This is Hitler's second victory. | Terörizm. Bu Hitler'in ikinci zaferiydi. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| We've got used to the State doing everything | Devlet'in her şeyi yapmasına alışmıştık... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| and whenever something goes wrong, | ...ve ne zaman bir sorun olsa... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| we blame the State. Unemployment. | ... Devlet'i suçlardık. İşsizlik. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| We ask it to take the entire nation's life | Bütün ulusun hayatını sorumluluğuymuş... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| as its responsibility. | ...gibi almasını istedik. | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| Reacting implies | Tepki göstermek şu anlama gelir... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| that we react against economic policy, | ...ekonomik politikaya karşı... | Adieu Au Langage-1 | 2014 | |
| against the police, | ...polise karşı refaha karşı tepkimiz olmasıdır. | Adieu Au Langage-1 | 2014 |