English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 2567
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Then listen to me! You've got one chance of getting out of here alive, | O halde beni dinle. Buradan çıkmak için tek bir şansın mevcut... | Agent Carter-1 | 2015 |  |
| I am sorry, Nikola. | Üzgünüm Nikola! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Dugan, where the hell is my exit?! | Dugan, çıkışım nerede? Mermim bitti! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Thompson, Li's ammo pack. | Thompson, bana Li'nin mermilerini ver. Thompson! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Lieutenant. | Teğmen! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Dugan, I'm about to get very cross with you. | Dugan, sana acayip sinirlenmek üzereyim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Stop "wah hooing" and help. | Söylenmeyi bırak da yardım et. Şu dağınıklığa baksana. Beş dakikamız var. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Thompson, I said everybody! | Thompson, herkes çıksın dedim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Thompson! | Thompson! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Snap out of it, mate. Come on. Get your arse into gear. | Kendine gel dostum. Hadi ama. Kıçını kaldır da çık. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Peggy, go, go! | Peggy, git, git! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You go! | Önce sen git. Kaptan hatununu arkada bırakırsam bana ne der? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Run, Peggy! Run! | Koş Peggy! Koş! Arkana bile bakma. Hadi! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Go, go, go, go! | Git, git, git! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Not bad... for a girl. | Bir kıza göre fena değilsin. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| I hate you all. | Hepinizden nefret ediyorum. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Good luck. | İyi şanslar. Teşekkür ederim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Ramirez. It was an honor. | Ramirez. Yanında savaşmak bir onurdu. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You sure you want to get on that plane? | O uçağa binmek istediğine emin misin? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Commandos can always use another good fighter. | Komandoların her zaman iyi bir savaşçıya ihtiyacı vardır. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Someone needs to mind the wheel back in the States. | Birinin Amerika’da işleri düzene sokması lâzım. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| I'll miss you. | Seni özleyeceğim. Ben de seni Peggy. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Wait a second. | Bekle biraz. Buldum. Bayan Birleşik Krallık Bayrağı. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Okay. And, doc, what about you? | Peki. Doktor, ya sen? Eve bırakalım mı? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Uh, I do not know where is home anymore. | Artık evimin neresi olduğunu bilmiyorum. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| What do you think of New York? | New York'a ne dersin? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| The SSR could use your help fighting Leviathan. | SSR'ın Leviathan'ı indirmesi için yardıma ihtiyacı olabilir. Elimden geleni yaparım. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| We'll keep Europe in one piece. | Avrupa’yı güvende tutarız. Doktor. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Pleasure. | Memnun oldum. Votka yok muydu acaba? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Desperate times, I suppose. | Umutsuz zamanlar diyelim o halde. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| This is terrible. | Bu da iğrençmiş be. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Might I have the rest? | Kalanı da alabilir miyim? Hepsi senin olsun. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Doc. | Doktor. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Bye bye, bourbon. | Görüşürüz viskim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You all right? | İyi misin? İyiyim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You saved a lot of necks back there. | Orada bir sürü kişinin hayatını kurtardın. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You saved mine. | Benimkini de. Kod kırıcı için fena değil tabii. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Pretty bad for the Navy Cross winner. | Bahriye Haçı galibi için fena ama. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Everybody freezes sometimes. You recovered. | Herkes arada sırada donar öyle. Sen kendine geldin. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| They were carrying a white flag. | Teslim bayrağı taşıyorlardı. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| The soldiers that came into my camp in Okinawa... | Okinawa'daki kampıma gelen askerleri diyorum. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| The ones I killed. | Hadi öldürdüklerim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| They were coming to surrender. | Teslim olmaya geliyorlardı. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| I just didn't realize it until it was too late. | İş işten geçene kadar fark etmemiştim bile. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| I buried the flag before anyone else saw it. | Kimse görmeden bayrağı gömdüm. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Everybody thinks that I'm this guy that I never was. | Herkes benim olmadığım o mükemmel adam olduğumu düşünüyor. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| And every day... | Ve her gün... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| It gets harder and harder to live with. | ...ona dayanmak gittikçe zorlaşıyor. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| I've been trying to tell that story | Savaştan geldiğim günden beri... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| since I came home from war. | ...bu hikâyeyi birilerine anlatmaya çalışıyordum. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You just did. | Az önce anlattın. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Agent Li died honorably in action. | Ajan Li onurlu bir şekilde çatışmada öldü. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| It's my sworn duty as his commanding officer | Komutan albay olarak Amerika Birleşik Devletlerinden onun ailesine... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| to deliver the condolences of the United States to his family. | ...taziyelerini iletmek başlıca görevimdir. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| No Stark, no Leviathan. | Ne Stark ne Leviathan var. Yok efendim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| But Agent Carter was able to acquire intel about Leviathan | Lakin Ajan Carter Doktor Ivchenko'dan Leviathan'ın asıl plânı hakkında... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| from Dr. Ivchenko about the enemy's possible end game. | ...gereken tüm bilgileri öğrenmeyi başardı. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| He's very eager to cooperate with the SSR in any way he can. | SSR'e olabilecek her şeyde yardım etmeye çok istekli. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| No. And I don't, either. | Hayır efendim. Ben de öyle. Not edildi. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| He may not have all the information, sir. | Gereken tüm bilgileri bilmiyor olabilir efendim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| He was working off Stark blueprints. | Stark'ın tasarımlarıyla çalışıyordu ama. Bence o tasarımları doğrudan... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| got them directly from Stark himself. | ...Stark'ın kendisinden aldı. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Send the doctor in on your way out. | Çıkarken doktoru yollayın buraya. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Good work, Carter. | İyi işti Carter. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Thanks, sir. | Teşekkür ederim efendim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| How is it that you're the one | Neden burada günlerdir uyumayan... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| who looks like he hasn't slept for two days? | ...tek kişi sen görünüyorsun? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Just staying up late, worrying about you guys. | Geç saatlere kadar kalıp sizin için endişelendim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You did good. | İyi iş çıkardın. Teşekkür ederim Daniel. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| I owe you a bourbon. | Sana içki borçluyum. Hemen geliyorum. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Are you sure you don't want a drink? | İçmek istemediğine emin misin? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Some other time. Thanks. | Belki başka bir zaman. Teşekkürler. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Right. Well, goodnight. | Pekâlâ. İyi geceler o halde. İyi geceler. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Who did this to you? | Bunu sana kim yaptı? Söylesem bile inanmazsın. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Who is Leviathan? | Leviathan kim? Gizli bir Rus örgütü. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Rumors had it, after the war, | Söylentilere göre savaştan sonra o grup... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| their group wanted to purchase weapons to fight the allies. | ...Müttefikler'le savaşmak için silah satın almak istemiş. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| I'll do anything I can. | Elimden gelen her şeyi yaparım. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Forgot my compass. Would you grab that for me, pal? | Pusulamı unuttum, getirir misin dostum? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Oh, bloody Nora! Whoa, Nelly! | Aman Tanrım! Nelly! | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Uh... Is there anything else, Daniel? | Söyleyecek bir şeyin var mıydı Daniel? | Agent Carter-1 | 2015 | |
| My most heartfelt congratulations. | Sizi bütün kalbimle tebrik ediyorum. Leviathan'a katılmaya hak kazandınız. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| This is indeed a great honor for you. | Bu sizin için gerçekten büyük bir onur. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Soon, you will know the glory | Yakında hayatınızı, çoğunluğun iyiliği için adamanın mutluluğunu tadacaksınız. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Before we continue, if there are any among you | Devam etmeden önce, eğer aranızda bu fırsatı değerlendirmek istemeyenleriniz varsa... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| the time to speak is now. | ...şimdi söylesin. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| They need me. | Bana ihtiyaçları var. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You wish to decline, then? | Reddediyorsun yani? Mümkünse evet efendim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You would like to be with your family. | Ailenle beraber olmak istiyorsun. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Very good. | Çok güzel. Çöz iplerini. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| His family... All of them... | Ailesinin her bir üyesi yakında onunla beraber olacak. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| You, perhaps. | Belki de sen istiyorsundur. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| That was when I learned... Monsters are real, | İşte o zaman canavarların gerçek olduğunu... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| and there is none more terrifying than Leviathan. | ...ve Leviathan'dan daha korkunç bir şey olmadığını öğrendim. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Here I thought it was just something | Ben bunların cahilleri korkutmak için anlattıkları hikâyeler olduğunu sanıyordum. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| How long has Leviathan been active? | Leviathan ne zamandır aktif? Birinci Dünya Savaşı'ndan beri. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| which means having better weapons | Bu da düşmanlarımızdan ve müttefiklerimizden... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| than our enemies and our allies. | ...daha iyi silahlara sahip olmamız gerektiği anlamına geliyor. | Agent Carter-1 | 2015 | |
| Leviathan has been very successful... | Leviathan her konuda çok başarılı. Mekanik olarak, biyolojik olarak... | Agent Carter-1 | 2015 | |
| My knowledge of specific operations | Böyle operasyonlar hakkında bildiklerim maalesef bana söylenen kadar. | Agent Carter-1 | 2015 | |
