Search
English Turkish Sentence Translations Page 2686
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
I think he should come with us, sir. | Bence bizimle gelebilir efendim. Bence bizimle gelebilir efendim. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Duly noted, Agent Simmons. But this isn't a democracy. | Dikkate alındı Ajan Simmons. Ama bu bir demokrasi değil. Dikkate alındı Ajan Simmons. Ama bu bir demokrasi değil. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Isn't it? Under the circumstances, | Değil mi? Şartlar gereğince... Değil mi? Şartlar gereğince... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
I think we should all have a say in this, | ...bence hepimizin bu konuda fikri alınmalı... ...bence hepimizin bu konuda fikri alınmalı... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
and I witnessed Agent Triplett willing to die in defense of S.H.I.E.L.D. | ...ve ben, Ajan Triplett'in S.H.I.E.L.D.'ı savunurken ölmeye... ...ve ben, Ajan Triplett'in S.H.I.E.L.D.'ı savunurken ölmeye... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Respectfully, sir, I think he should come along with us. | Tüm saygımla efendim, bizimle gelmesi gerektiğini düşünüyorum. Tüm saygımla efendim, bizimle gelmesi gerektiğini düşünüyorum. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Okay. But Agent Triplett is your responsibility. | Peki. Ama Ajan Triplett senin sorumluluğunda. Peki. Ama Ajan Triplett senin sorumluluğunda. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
We need to disappear. | Kaybolmamız gerek. Kaybolmamız gerek. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Whoa. Only S.H.I.E.L.D. helicarriers have cloaking technology. | Sadece S.H.I.E.L.D. helikopter gemileri gizlenme teknolojisine sahip. Sadece S.H.I.E.L.D. helikopter gemileri gizlenme teknolojisine sahip. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Then how do we avoid detection? We don't. | May rotayı Cleveland'a ayarlasın. Öyleyse belirlenmeyi nasıl önleriz? Önleyemeyiz. Öyleyse belirlenmeyi nasıl önleriz? Önleyemeyiz. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Best we can do is stay out of other aircraft's radar | Yapabileceğimiz en iyi şey diğer uçakların radarından kaçınmak... Yapabileceğimiz en iyi şey diğer uçakların radarından kaçınmak... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
and remain in flight for as long as possible. | ...ve mümkün olduğunca havada kalmak. ...ve mümkün olduğunca havada kalmak. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Minute we land, harder it is to hide. Great. | İndiğimiz an saklanmamız zorlaşır. Harika. İndiğimiz an saklanmamız zorlaşır. Harika. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
How are we doing on supplies? | İkmal malzemeleri ne âlemde? İkmal malzemeleri ne âlemde? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
We're all stocked up on medical, but I'm afraid our | Tıbbi stoklarımız tamamen doldu ama korkarım... Tıbbi stoklarımız tamamen doldu ama korkarım... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
food rations will only last a couple of days, at best. | ...yiyecek istihkakı en iyi ihtimalle sadece birkaç gün dayanır. ...yiyecek istihkakı en iyi ihtimalle sadece birkaç gün dayanır. Bana inanmazsın. Raina. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Perfect. | Mükemmel. Mükemmel. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Bad news. No kidding. | Kötü haber. Hadi canım! Kötü haber. Hadi canım! | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Fuel line's busted. We're leaking. Can we fix it? | Yakıt hattı kırılmış. Sızdırıyoruz. Onarabilir miyiz? Yakıt hattı kırılmış. Sızdırıyoruz. Onarabilir miyiz? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Sure. Soon as we touch down. Awesome. | Elbette. Yere iner inmez. Fevkalade. Elbette. Yere iner inmez. Fevkalade. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Skye, please, tell me something good. We have internet. | Skye, bana iyi bir şey söyle lütfen. İnternetimiz var. Skye, bana iyi bir şey söyle lütfen. İnternetimiz var. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Yay. And, boy, have I lowered my expectations. | Yaşasın. Adamım, beklentilerimi mi düşürdüm ben yahu! Yaşasın. Adamım, beklentilerimi mi düşürdüm ben yahu! | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
But all H.Q. support systems are gone. | Ama tüm Merkez destek sistemi çökmüş durumda. Ama tüm Merkez destek sistemi çökmüş durumda. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Well, then, the internet it is. | O zaman internet olsun. O zaman internet olsun. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Find everything you can on our team ... | Takımımızla ilgili bulabildiğin her şeyi bul... Takımımızla ilgili bulabildiğin her şeyi bul... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
all personal records, photos, anything that proves we exist ... | ...tüm şahsi kayıtlarımızı, resimlerimizi, var olduğumuzu ispatlayacak her şeyi... ...tüm şahsi kayıtlarımızı, resimlerimizi, var olduğumuzu ispatlayacak her şeyi... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
then erase it. Uh, that's kind of the nuclear option. | ...ve sonra sil. Nükleer seçenek gibi bir şey bu. ...ve sonra sil. Nükleer seçenek gibi bir şey bu. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
It's our only option. | Tek seçeneğimiz bu. Tek seçeneğimiz bu. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Every government agency in the world will be on our ass. | Dünyadaki tüm devlet ajansları kıçımızda olacak. Dünyadaki tüm devlet ajansları kıçımızda olacak. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
We need to vanish. | Vücudumu gerçekten zorluyor. Zorlanan vücut. Anladım. Kaybolmamız gerek. Kaybolmamız gerek. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Okay. But... once that's done, that can't be undone. | Peki. Ama bunu yaparsak geri dönüşü olamaz. Peki. Ama bunu yaparsak geri dönüşü olamaz. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
We'll be ghosts. | Hepimiz hayalet oluruz. Hepimiz hayalet oluruz. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Not agents of S.H.I.E.L.D., just agents of... nothing. | Sadece S.H.I.E.L.D. ajanları olarak değil, hiçbir şeyin ajanları olarak. Sadece S.H.I.E.L.D. ajanları olarak değil, hiçbir şeyin ajanları olarak. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
What about Ward? Have you heard from him? | Peki, ya Ward? Haber aldın mı ondan? Peki, ya Ward? Haber aldın mı ondan? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
He and Agent Hand | O ve Ajan Hand şimdiye Garrett'ı Dondurucu'ya bırakmış olmalılar. O ve Ajan Hand şimdiye Garrett'ı Dondurucu'ya bırakmış olmalılar. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Not yet. Here. Give him a call. | Henüz almadım. Al. Ara onu. Henüz almadım. Al. Ara onu. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Hearing how Garrett settled into his tiny, | Garrett'ın küçücük, penceresiz, daimi evine... Garrett'ın küçücük, penceresiz, daimi evine... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
windowless, permanent home might actually cheer me up. | ...nasıl yerleştiğini duymak biraz olsun neşelendirebilir beni. ...nasıl yerleştiğini duymak biraz olsun neşelendirebilir beni. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
When you're finished, collect everyone's badges. | İşin bittiğinde herkesin rozetini topla. İşin bittiğinde herkesin rozetini topla. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
It's no longer something we want to flash around. | Artık daha fazla etrafta göstermek isteyeceğimiz bir şey değil. Artık daha fazla etrafta göstermek isteyeceğimiz bir şey değil. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Any sign of Talbot's forces? | Talbot'un askerlerinden hiç işaret var mı? Talbot'un askerlerinden hiç işaret var mı? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Not yet, but we've only got eight hours of flight time | Henüz yok ama inmeden önce sadece sekiz saatlik bir uçuş zamanımız var. Henüz yok ama inmeden önce sadece sekiz saatlik bir uçuş zamanımız var. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
No more than four. Fuel line's leaking. | 4 saatten fazla yok. Yakıt sızdırıyoruz. 4 saatten fazla yok. Yakıt sızdırıyoruz. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Want to tell me where we're going? | Nereye gittiğimizi söylemek ister misin? Nereye gittiğimizi söylemek ister misin? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
It's Coulson. By all means. | Coulson arıyor. Elbette arar. Coulson arıyor. Elbette arar. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Is everything all right? | Her şey yolunda mı? Her şey yolunda mı? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Hey, it's me. I just wanted to let you know | Selam, benim. Sadece şunu söylemek istedim... Selam, benim. Sadece şunu söylemek istedim... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
that Grant Ward no longer exists. | ...Grant Ward artık yok. ...Grant Ward artık yok. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
You want to explain that, Skye? | Bunu açıklamak ister misin Skye? Bunu açıklamak ister misin Skye? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Some trigger happy colonel threatened to pay the Hub a visit. | Sorumsuz bir albay Daire'ye ziyaret tehdidi etti. Sorumsuz bir albay Daire'ye ziyaret tehdidi etti. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Coulson had us evacuate before he could lock us all up. | Coulson, o hepimizi içeri tıkmadan bizi tahliye ettirdi. Coulson, o hepimizi içeri tıkmadan bizi tahliye ettirdi. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Now I'm scrubbing our I.D.S while Coulson figures out our next move. | Coulson sonraki hamlemizi düşünürken ben de şimdi kimliklerimizi temizliyorum. Coulson sonraki hamlemizi düşünürken ben de şimdi kimliklerimizi temizliyorum. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Agent Hand picked up some Navy jets in the vicinity. | Ajan Hand civarda donanma jetleri buldu. Ajan Hand civarda donanma jetleri buldu. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
She has us taking the long route to the Fridge just to be safe. | Güvende olmak için bizi Dondurucu'ya uzun rotadan götürüyor. Güvende olmak için bizi Dondurucu'ya uzun rotadan götürüyor. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Wow. You took that surprisingly well. | Vay canına. Şaşırtıcı derecede iyi karşıladın bunu. Vay canına. Şaşırtıcı derecede iyi karşıladın bunu. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Did you hear the part about you no longer existing? | Artık var olmadığın kısmını duydun değil mi? Artık var olmadığın kısmını duydun değil mi? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Well, it's not the first time my identity's been compromised. | Kimliğim ilk kez açığa çıkmıyor neticede. Kimliğim ilk kez açığa çıkmıyor neticede. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Have any idea where Coulson has us headed? | Coulson'ın bizi nereye yönlendirdiğine dair fikrin var mı? Coulson'ın bizi nereye yönlendirdiğine dair fikrin var mı? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
No idea. I'll keep you posted. | Hiçbir fikrim yok. Haberdar ederim. Hiçbir fikrim yok. Haberdar ederim. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Good. I'll catch up with you when I can. | Güzel. Fırsatım olunca sizi yakalarım. Güzel. Fırsatım olunca sizi yakalarım. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
And when I see you next, who you gonna be? | Peki, seni tekrar gördüğümde kim olacaksın? Peki, seni tekrar gördüğümde kim olacaksın? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
You got a clean slate. You can be anyone you want. | Temiz bir başlangıç yaptın. Kim olmak istiyorsan olabilirsin. Temiz bir başlangıç yaptın. Kim olmak istiyorsan olabilirsin. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
I don't know. Maybe... Tom Brady. | Bilmiyorum. Belki... Tom Brady olurum. Bilmiyorum. Belki... Tom Brady olurum. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
I always wanted to play quarterback. | Hep oyun kurucu olmak isterdim. Hep oyun kurucu olmak isterdim. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
And date supermodels. You are so predictable. | Ve süper modellerle çıkmak. Çok tahmin edilebilir birisin. Ve süper modellerle çıkmak. Çok tahmin edilebilir birisin. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
No, I mean the guy seems to have things pretty worked out. | Yok, yani adam bir şeyleri gayet düzenlemiş gözüküyor. Yok, yani adam bir şeyleri gayet düzenlemiş gözüküyor. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Be careful. You too. | Dikkatli ol. Sen de. Dikkatli ol. Sen de. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Tom Brady? You hate the patriots. | Tom Brady mi? Vatanseverlerden nefret edersin sen. Tom Brady mi? Vatanseverlerden nefret edersin sen. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
The Agent Grant Ward she knows doesn't. | Onun tanıdığı Ajan Grant Ward etmiyor. Onun tanıdığı Ajan Grant Ward etmiyor. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Yeah, that straight version of you is something else. | Evet, dürüst hâlin de bir başka. Evet, dürüst hâlin de bir başka. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
I don't even think Romanoff could pull that one. | Romanoff'un bile bunu becerebileceğini sanmıyorum. Romanoff'un bile bunu becerebileceğini sanmıyorum. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Well, it wasn't without its complications. | Kendine göre zorlukları yok değildi tabii. Kendine göre zorlukları yok değildi tabii. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Oh, come on. You're not still upset about that. | Hadi ama hâlâ buna üzülüyor olamazsın. Hadi ama hâlâ buna üzülüyor olamazsın. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Shooting Skye was not part of the plan. | Skye'ı vurmak planın parçası değildi. Skye'ı vurmak planın parçası değildi. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Near zero contact ... that was the deal going in. | Sıfıra yakın temas. Anlaşma böyleydi. Sıfıra yakın temas. Anlaşma böyleydi. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Though your tip about the cellist came in handy. | Çellocu hakkında verdiğin tüyo işe yaradı ama. Çellocu hakkında verdiğin tüyo işe yaradı ama. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
If you had a thing for the girl, you should have contacted me. | Kıza karşı hislerin vardıysa benimle temas kurmalıydın. Kıza karşı hislerin vardıysa benimle temas kurmalıydın. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
I would have asked for your blessing. Don't play your games with me. | Senin rızanı isteyebilirdim. Benimle oyun oynama. Senin rızanı isteyebilirdim. Benimle oyun oynama. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
This isn't a joke. You don't have to tell me. | Şaka değil bu. Bana anlatmana gerek yok. Şaka değil bu. Bana anlatmana gerek yok. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Your little candy crush was on Centipede's tail | Yangın olduğun kız, daha S.H.I.E.L.D. onu almadan çok önce Çıyan'ın izindeydi. Yangın olduğun kız, daha S.H.I.E.L.D. onu almadan çok önce Çıyan'ın izindeydi. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Seemed like a good person to eliminate. My bad. | Devreden çıkarmak gereken biri diye düşündüm. Benim hatam. Devreden çıkarmak gereken biri diye düşündüm. Benim hatam. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Listen, if the job was easy, it wouldn't ... Yeah, the job was to blend in, | Bak, eğer kolay bir iş olsaydı Evet, iş araya karışıp... Bak, eğer kolay bir iş olsaydı Evet, iş araya karışıp... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
gather intel on Coulson's revival. That's it. | ...Coulson'ın dirilişi hakkında bilgi toplamaktı. O kadardı. ...Coulson'ın dirilişi hakkında bilgi toplamaktı. O kadardı. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
You said yourself you didn't want any bloodshed. | Kan dökülmesini istemediğini kendin söylemiştin. Kan dökülmesini istemediğini kendin söylemiştin. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
That was before I found out Coulson didn't know squat. | Coulson'ın bir halt bilmediğini öğrenmemden önceydi o. Coulson'ın bir halt bilmediğini öğrenmemden önceydi o. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
You know, you would have had an easier time | Daha ilk haftadan ölüm emri vermiş olsam daha rahat ederdin. Daha ilk haftadan ölüm emri vermiş olsam daha rahat ederdin. Gill kaçtığında mı oldu bu? Bilmiyorum. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
But don't forget what the assignment was. | Ama görevinin ne olduğunu unutma. Ama görevinin ne olduğunu unutma. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Don't forget who gave it to you. And don't forget why. | O görevi sana kimin verdiğini unutma. Sebebini de unutma. O görevi sana kimin verdiğini unutma. Sebebini de unutma. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
And cheer up! We're close ... closer than ever. | Ve neşelen! Yaklaştık... her zamankinden daha çok. Ve neşelen! Yaklaştık... her zamankinden daha çok. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
So, the equipment's here. What do you want with me? | Ekipman burada. Benden ne istiyorsun? Ekipman burada. Benden ne istiyorsun? | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Well, Flowers, I'm putting you back in charge | Üçüncü aşamayı bitirmek için seni tekrar Çıyan'ın başına getiriyorum Çiçekli. Üçüncü aşamayı bitirmek için seni tekrar Çıyan'ın başına getiriyorum Çiçekli. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
It's Raina. Sorry. Force of habit. | Adım Raina. Affedersin, alışkanlık işte. Adım Raina. Affedersin, alışkanlık işte. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
I thought phase three ended | Ajan Coulson'dan, Tahiti hakkındaki gerçeği öğrenemediğimde üçüncü aşama bitti sanmıştım. Ajan Coulson'dan, Tahiti hakkındaki gerçeği öğrenemediğimde üçüncü aşama bitti sanmıştım. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
When they locked me up. | Beni kilitlediklerinde yani. Beni kilitlediklerinde yani. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
On the contrary ... your little bedside chats | Tam aksine... yatak başı sohbetlerin onu istediğimiz yöne sevk etti. Tam aksine... yatak başı sohbetlerin onu istediğimiz yöne sevk etti. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
Don't get me wrong. | Beni yanlış anlama. Beni yanlış anlama. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
We've had more than a few setbacks. | Birden çok defa gerileme yaşadık. Birden çok defa gerileme yaşadık. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
We've been testing these new drugs. | Yeni ilaçları deniyorduk. Hepsinin farklı numaraları var. Yeni ilaçları deniyorduk. Hepsinin farklı numaraları var. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
We thought one of them might contain | Coulson'ı ölümden hangi tanrısal şifa döndürdüyse... Coulson'ı ölümden hangi tanrısal şifa döndürdüyse... | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |
whatever Jesus juice brought Coulson back from the dead. | ...içlerinden birindedir diye düşündük. ...içlerinden birindedir diye düşündük. | Agents of SHiELD-1 | 2013 | ![]() |