Search
English Turkish Sentence Translations Page 336
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
A tough guy? Are you a tough guy? | Sertmisin? Sert bir çocukmusun? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
You followed me here to laugh at me? Is that it? | Buraya kadar bana gülmek için mi geldin? Bu mu yani? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
You've got one minute to convince me. | Beni ikna etmek için 1 dakikan var. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
There's a bag full of cash. I know where it's going. | Çantanın içi para dolu. Bu işin nereye gideceğini biliyorum. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I know the time and the place. | Zamanı ve mekanı da biliyorum. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Whose money is that? Car smugglers'... | Kimin parası bu? Araba hırsızlarının... | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Mercedes, Lamborghinis, you know? | Mercedes, Lamborghini, bilirmisin? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Rich people's cars? | Zenginlerin arabaları? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
You like cars, right? The guy likes them too. | Arabaları severmisin? O da severdi. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Tell me more. | Daha fazla anlat. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I'll tell you the time and place, we go there and split it. | Sana zamanı ve mekanı söyleyeceğim ve oraya gidip işi halledeceğiz. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Split what? What are we splitting? | Halledecek miyiz? Neyi halledeceğiz? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
This hurts, man... What? | Bu sor olabilir... Ne? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Am I laughing? Do I think it's funny? | Ben gülüyor muyum? Komik bir şeymi söyledim? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Am I laughing, asshole? | Ben gülüyor muyum götherif? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Man, it's a lot of cash. How much? | Dostum burda çok fazla para var. Ne kadar? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Two million. Two million Reais? | İki milyon. İki milyon Real mi? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Dollars. | Dolar. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
No, man, that's too much! He's chicken thief, Jader! | Off bu gerçekten çok fazla! Adam "tavuk hırsızı", Jader! | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Don't talk shit. I know how much they stole from the Jews. | Saçmalamayı kes.Yahudilerden ne kadar çaldıklarını biliyorum. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Two millions dollars? Fuck, that's some serious dough! | İki milyon dolar mı? Hassiktir bu gerçekten çok ciddi bir miktar! | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I'm telling you, It's the real deal. | Sana söylüyorum, bu bir anlaşma. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
You're fucking with me. | Benimle dalga geçiyorsun. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
That's too much money. I'm serious. I only want half. | Bu para çok fazla. Ciddiyim.Sadece yarısını istiyorum. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
One million's yours. | Bir milyon senin. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
You bet. | Emin ol. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Let's talk about it. Come on. | Bunun hakkında konuşalım. Hadi. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Just point that away. Shut up. Keep your distance. | Şunu başka tarafa tut. Kapa çeneni. Aradaki mesafeyi koru. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Alright? Keep your distances. | Tamam mı? Mesafeyi koruyun. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Let's talk about over pizza. Get my helmet. | Pizza hakkında konuşalım. Kaskımı getir. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Who's this guy? | Bu adam kim? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
This is Edmar. Good old Edmar. | Bu Edmar. Yaşlı Edmar. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Edgar. That's right. | Edgar. Doğru. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
He has a good deal going. He's offering only 50%, man. | İyi bir teklif yaptı. %50 teklif ediyor adamım. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
But this is something else. What is there to eat? | Başka bişey daha. Yiyecek ne var? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
There's pizza. | Pizza. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Like always. | Herzaman sevmişimdir. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I've got the munchies, man. | Atıştırmalık birşeyler var. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
The munchies? Then you'll eat with us. | Atıştırmalık? O zaman sende bizimle ye. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
But I'll tell you what, 30% of the deal is yours... | Bak sana ne diyeceğim, anlaşmanın %30 u senindir... | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
the rest is ours. | Geri kalan da bizim. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Hey, man, you don't even know what the deal is. | Hey, daha anlaşmanın ne olduğunu bilmiyorsun bile. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
So what? There's just two of us, man. | Ne olmuş yani? Sadece ikimiz varız dostum. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
You're doing it alone? Who made you Superman? | Bunu tek başınamı yapacaksın? Seni kim Süpermen ilan etti? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Alright, man? This is Clayton, my partner, my right hand man! | Bu Clayton. Ortağım ve de sağ kolum! | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I'm fucked. I'm fucked. | Sıçtık! Sıçtık! | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I'm fucked. I'm telling you. | Sıçtık. Sana söylüyorum. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
30% alright. Can I have my cell phones back? | %30 a tamam. Cep telefonumu geri alabilir miyim? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
What cell phone? | Ne telefonu? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I'm just kidding. Here it is. | Şaka yapıyorum! Al işte burada. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
A cool one. Do I need to give it back? | Güzelmiş. Geri vermesem mi acaba? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Hot pizza, mate. | Sıcak pizza kanka. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Now you're talking. Is there extra virgin olive oil? | Sen konuşuyorsun. Fazladan saf zeytin yağı istermisin? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Fuck you. Eat this shit. | Lanet olsun. Ye şunu artık. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
The only extra virgin here is you, bitch! | Sadece fazla yağlı, seni orospu! | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
You realize that Edgar had to come back to Brazil. | Edgar'ın Brezilya'ya geri dönmek zorunda olduğunun farkındamısın?. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
This was inevitable. I know. | Bu kaçınılmaz bişey. Biliyorum. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
But... | Ama... | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
we have to forget this whole story. | Bütün hikayeyi unutmamız lazım. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
It's all right. | Tamam, sorun değil. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
That's really good. | Gerçekten güzel. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Do you like working here? | Burada çalışmayı seviyormusun? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
You're not thinking about quitting, are you? | Bırakmayı hiç düşünmedin mi? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
No away. | Asla. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I like the people here. | Buradaki insanları seviyorum. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Are you considering firing me? No, don't even think about that. | Beni kovmayı düşünüyormusun? Hayır, bunu asla düşünme. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
No, you've been very valuable to me. | İşime yarıyorsun. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
And money? Everything ok with your pocket: | Peki ya para? Herşey cüzdanındayken iyi: | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Are you in need of some extra cash? | Fazladan paramı istiyorsun? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Money is always good, but... | Para her zaman iyidir, fakat... | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
for what I need, it's enough to live on. | İhtiyacım olan yaşamam için yeterli. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Alright. But if you need something, You can ask me, Okay? | Tamam, ama herhangi bir ihtiyacın olursa çekinmeden söyleyebilirsin? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Okay, Alright? | Tamam, Tamam mı? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
If you have any problems, you can talk to me. | Bir problemin olursa, bana söyleyebilirsin. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I'm asking you to talk to me. Alright? | Benimle konuşmanı istiyorum, tamam mı? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Well, I think it's time to tell Walter's story. And mine. | Pekala, şimdi Walter'ın ve benim hikayemi anlatmanın zamanı. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Our story. | Bizim hikayemiz. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Walter's story is divided into B, E, and A.E... | Walter'ın hikayesi 3 bölüm B, A, ve E. E... | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Before Edgar and After Edgar. | Edgar'dan önce ve Edgar'dan sonra. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Well, this is my cue. | Tabi bu benim fikrim. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
This is the exact moment when I enter Walter's life. | Bu tam Walter'ın hayatına girdiğim an. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Ironically, the accident brought Walter near my family. | İronik olarak bu Walter'ı benim aileme dahil etti. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
and offered him a job at his restaurant... | ve ona restoranda iş teklif etti... | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
as Walter had quit being a teacher. | Walter da öğretmen olmak için işi bıraktı. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I managed to escape prosecution... | Bende bıraktırmaya çalıştım... | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
and went for a break to Miami, Florida, USA. | ve tatil için Miami, Florida, USA ye gitti | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Velinha, here's the deal. Pay attention. | Velinha, sana bir teklifim var. Dikkatini bana ver. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Right. | Tamam. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
The car with the money is an armored car. | Parayı taşıyan araba zırhlı. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
The guys will be armed. We'll figure it out. Don't worry. | İçindeki adamlarda silahlı. Birşeyler ayarlarız, sıkıntı yapma. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
This fucking air conditioner isn't working. Fuck that! | Bu koduğumun kliması çalışmıyor! | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Man, I think we were born in the wrong country. | Dostum bence biz yanlış ülkede doğmuşuz. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
I hear you, man. You know where we could be? | Seni duyuyorum. Peki nerde olmalıydık biliyormusun? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Norway, what do you think? New Zealand maybe. | Norveç, ne diyosun? Veya Yeni Zelanda. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Yeah, New Zealand! New Zealand is cool. | Evet, Yeni zelanda! Yeni Zelanda çok iyi. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Norway is cold, and New Zealand only got kangaroos... | Norveç soğuk, ve Yeni Zelanda'da sadece kangurular var... | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Kangaroos are in Australia! Are you crazy? | Kangurular Avustralya'da! Deli misin? | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
Look at that. What a beauty! What a ride, man! | Şuna bir bak, ne güzellik ama! Ne biniş ama dostum! | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
How many could we buy? Four. 500 grand a piece. | Ne kadar almalıyız? 400 500 dolar kadar. | 2 Coelhos-1 | 2012 | |
In Brazil... And where are we, man? | Brezilya'da... Nerdeyiz ki? | 2 Coelhos-1 | 2012 |